instruction
stringclasses
1 value
input
stringlengths
14
68.2k
output
stringlengths
8
150
inst_no
int64
0
0
system
stringclasses
1 value
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Hipertansiyon Avcıları yarışmasının mucitleri belli oldu. Yarışmanın birincisi “Unutmatik” adlı çalışması ile 13 yaşındaki ilköğretim öğrencisi Senay Liçina oldu. Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Ömer Kozan, Genel Sekreteri Prof. Dr. Mustafa Kemal Erol, Hipertansiyon Çalışma Grubu Başkanı Yardımcısı Prof. Dr. Alparslan Birdane ve Basın ve Halkla İlişkiler Kurulu Başkanı Prof. Dr. Hakan Karpuz, ödül töreninde yaptıkları açıklamalarda hipertansiyonun kontrol altına alınmasının öneminden bahsettiler. Hipertansiyonun önemli bir sağlık sorunu olduğuna vurgu yapan Türk Kardiyoloji Derneği yetkililerinin dikkat çektiği başlıklardan bazıları şöyle: • Türkiye’de her dört ölümden birinin sebebi hipertansiyon. • Türkiye’de her üç kişiden biri hipertansiyon hastası. • Ülkemizde hipertansiyon farkındalık oranı %55, kontrol oranı ise tüm hipertansiflerde %25. • Hipertansiyon, tedavi edilmediğinde felç, kalp, böbrek hastalığı, körlük gibi ciddi sonuçlara yol açabiliyor. Dernek yetkilerinin sağlıklı kan basıncına sahip olmak için önerileri ise; • Kilonun sağlıklı düzeyde tutulması. • Sigaranın bırakılması. • Sağlıklı beslenme. • Tuz tüketiminin azaltılması. • Hareketli yaşam tarzının tercih edilmesi şeklinde. Her üç kişiden birinin hipertansiyon hastası olduğu ülkemizde konuya dikkat çekmek amacı ile düzenlenen “Hipertansiyon Avcıları” yarışması, bir fikir ve icat projesi. Hipertansiyon tedavisi alan hastaların, tedavilerini doktorları tarafından verildiği şekilde ve düzenli olarak almalarına destek olmayı amaçlıyor. Bu yarışmada katılımcılardan, ailelerinde ve çevrelerinde bulunan hipertansiyon hastası yakınları için, doktorlarının önerdikleri tedavilerini düzenli olarak uygulamalarını sağlayacak icatlar geliştirmesi istendi. Adaylar yarışmaya çizim, fotoğraf ve uygulamalarıyla katıldı. Halk oylamasına göre kazanan ilk beş isim ve çalışmaları şu şekilde: 1. Senay Liçina, eserinin adı: “Unutmatik” . 2. İrfan Bilal Özcan, eserinin adı: “Hiper Hatırlatıcı”. 3. Demircan Taşkonak, eserinin adı: “Asistan Saat”. 4. Zeynep Başalan, eserinin adı: “Akıllı Taşlı Yüzük”. 5. Rida Berilğen, eserinin adı: “Ab-ı Hayat”.
Genç mucitler hipertansiyon için kolları sıvadı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Sağlık Bakanlığı yetkilileri, geçen hafta 5 bin olan domuz gribi vakalarının bir hafta içinde 9 bine çıktığını söyledi. Uzmanlar, domuz gribi vakalarının ilk kez yaz mevsiminde en üst noktaya eriştiği Britanya'da, okullar açıldıktan sonra ikinci bir dalga olabileceği uyarısında bulunmuştu. Uzmanlar, özellikle çocukların domuz gribine yakalanma konusunda hassas olduklarına dikkati çekerek, okulların genellikle virüsün yayılmasını hızlandırdığını belirtiyor. Bu arada 5-15 yaşlarındaki çocuklardan Tamiflu tedavisi görenlerin sayısının 2 bin 886'dan 5 bin 580'e çıktığı bildirildi.
Britanya'da domuz gribi vakaları iki katına çıktı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Türkiye ile ilgili yeni açıklamalarda bulundu. "Türkiye'de para politikası üzerinde hala siyasi nüfuz belirsizliği var" diyen Fitch, "Faiz artışı bizim senaryomuz paralelinde oldu, faizin basitleştirilmesi yararlı..." değerlendirmesini yaptı. Fitch, seçim sonrasına işaret ederek, "Türk hükümetinin gelecek seçimlerden sonra dış baskılara nasıl tepki vereceğini beklemek gerek" ifadelerini kullandı. Geçtiğimiz günlerde faizde sadeleşme kararı alan Merkez Bankası faizi 300 baz puan yukarı çekerek Likidite Pencedesi'ni yüzde 13.5'ten yüzde 16.5'e çıkarmıştı.
Hükümetin faiz kararından sonra Fitch'ten yeni Türkiye açıklaması
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Dünya çapındaki üniversitelerin girişimcilik kuluçka merkezlerini karşılaştıran UBI Global endeksi açıklandı. 6 bölgede 53 ülke, 387 nokta ve 259 programı kapsayan araştırmadaki ilk on kuluçka merkezi arasına, Türkiye’den İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Çekirdek ve Bilkent Cyberpark girmeyi başardı. İTÜ Çekirdek listede üçüncü sırada bulunurken, Bilkent Cyberpark ise sekizinci sıradan listeye girdi. İsveç merkezli araştırma kuruluşu UBI Global’in değerlendirmesinde, kuluçka merkezinin aldığı başvuru sayısı, operasyonel bütçesi, mentor, destekçi ve eğitmen havuzu, girişimcilere verilen eğitim, mentorluk sayısı, merkezin çıkardığı başarılı girişimci sayısı, girişimcilerin yarattığı istihdam, aldıkları yatırım ve ciro gibi birçok kriter bulunuyor. Araştırma verilerine göre, söz konusu merkezlerden 2017 yılında 3.2 milyar dolarlık satış geliri elde edildiği ve buralardaki projelere de toplamda 4.7 milyar dolarlık yatırım yapıldığı bilgisi paylaşıldı. Kuluçka merkezlerindeki ilk üç sektör tüketiciye yönelik, işletmelere yönelik ve sağlık alanındaki faaliyetler olarak raporda yer alırken, söz konusu merkezlerde yararlanılan ilk üç teknolojinin de nesnelerin interneti, büyük veri ve dijital sağlık olduğu vurgulandı. UBI Global endeksinde, Brezilya, Meksika, Kanada, ABD ve Kolombiya’daki kuluçka merkezlerinin diğer ülkelerden daha ileri seviyede olduğu ortaya konuldu. Girişimcilerin ve start-up’ların ekonomik büyümeyi olumlu etkilediklerinin altı çizilen raporda, söz konusu şirketlerin istihdam yaratma oranlarının da geleneksel kurumlara göre daha hızlı arttığına dikkat çekildi. Araştırmaya göre, dünya çapındaki kuluçka merkezlerinde 2017’de 70 bin iş imkânı yaratılırken, 2012- 2016 arasında ise 14 bin 500 kişi kuluçka merkezlerindeki programlardan mezun oldu. Gazete Habertürk'ten Yiğitcan Yıldız'ın haberine göre UBI Global araştırmasında, girişimlerin sosyo-ekonomik potansiyeli yüksek ekosistemleri oluşturduğu belirtilerek, özel sermaye şirketleri ve hükümetlerin söz konusu ekosistemleri ileriye taşıyacak kuluçka merkezlerine desteklerinin artarak sürdüğü kaydedildi. Kuluçka merkezlerinin, ekonomik kalkınma programlarından daha verimli sonuçlar veren bir endüstri haline geldiğini ortaya koyan raporda, üniversite bağlantılı merkezlerin ise birçok ülkenin inovasyon stratejisini belirlemede önemli rol üstlendiği bildirildi. “En İyi Üniversite Kuluçka Merkezleri” listesinin ilk sırasında ABD yer alırken, Türkiye, Hollanda ve İsveç ikişer merkezle girmeyi başardı. UBI Global sonuçlarını değerlendiren İTÜ ARI Teknokent Yönetim Kurulu Başkanı ve İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, “Dünyanın lider üniversitelerinin kuluçka merkezleri ile yarışan İTÜ Çekirdek olarak Avrupa’nın en iyi 2’nci, dünyanın ise en iyi 3’üncü kuluçka merkezi seçildik. İTÜ Çekirdek’e kabul edilen girişimcilere açık ofis, girişimcilik eğitimi, altyapı desteği, 250’yi aşkın gönüllü mentor ile görüşme fırsatı ve yatırımcı buluşmaları gibi yatırım, satış, mentorluk ve network alanlarında destek sunuyoruz. Geçtiğimiz altı yılda ülke genelinde bin 150 girişim ve 3 bin 450 girişimciye destek verdik” dedi. Karaca, İstanbul Teknik Üniversitesi ARI Teknokent bünyesinde altı yıldır faaliyetlerini sürdüren İTÜ Çekirdek’e bugüne kadar katılan girişimcilerin 50 milyon TL yatırım aldığını ve 300 firmanın şirketleştiğini aktardı.
“En İyi Üniversite Kuluçka Merkezleri” listesine Türkiye’den iki merkez girdi
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Hakkari-Çukurca arasındaki kırsal alanda akşam saatlerinde operasyona giden güvenlik güçleri ile bir grup PKK'liler arasında çatışmada yaşandı. Güvenlik kaynaklarından alınan bilgiye göre teröristlerin açtığı ilk ateş sırasında 2 asker şehit oldu, 1 asker de yaralandı.
Hakkari'de çatışma: 2 şehit, 1 asker yaralı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Fransa'daki George Pompidou Hastanesi'ndeki ekip, "Carmat" adlı şirket tarafından geliştirilen tamamen yapay bir kalbi önceki gün hastaya nakletmeyi başardı. Pıhtılaşma gibi sorunlara yol açabilecek plastik maddeler yerine inek derisi kullanılarak geliştirilen "protez kalp", normal kalbin görevini taklit ederek otomatik olarak kan dolaşımı sağlıyor. Carmat yetkilileri, yoğun bakıma alınan 70 yaşın üstündeki hastanın bilincinin yerinde olduğunu ve ailesiyle konuştuğunu belirtti. Tamamen yapay bir kalbin hastaya nakledilmesi fikri ilk kez 20 yıl önce Alain Carpentier tarafından ortaya atılmıştı. Merkezi Paris'te bulunan Carmat, geçen ay klinik deneylerin 2014'te sona ermeden tamamlanmasının planlandığını ve başarılı olunması halinde tamamen yapay kalbin Avrupa'da ve daha sonra da ABD'de pazarlanabileceğini açıklamıştı. Şirket, eylül ayında 3 hastanede yapılacak ameliyatlarla 4 hastada söz konusu kalbin denenmesi iznini almıştı. Hastalara naklin yapılmasıyla "protez kalbin" güvenliğinin inceleneceği testlerin ilk aşaması gelecek ay tamamlanacak. 6 ay sürecek ikinci aşamada ise söz konusu kalbin etkisi değerlendirilecek. Kalp yetmezliği son safhada, hayatta kalma ihtimali çok az olan hastalara umut olan yaklaşık 900 gram ağırlığındaki yapay kalbin fiyatı 140 bin-180 bin avro. Fransa'da normal kalp nakli ise 250 bin avroya mal oluyor. Tamamen yapay kalp, erkeklerin anatomisine yüzde 86, kadınlarınkine yüzde 20 uyumlu. Ancak Carmat, kadınlara daha fazla uyum sağlayabilmesi için yapay kalbi küçültmeyi planlıyor.
Dünyanın ilk yapay kalbi başarıyla nakledildi
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Hava Kuvvetleri Komutanı Hava Orgeneral beraberinde Hava Savunma Komutanı Hava Korgeneral Nihat Kökmen ile 10 Şubat 2016 tarihinde Hatay Ziyaret Dağı'ndaki 21'inci HAWK Batarya Komutanlığı ve Keltepe'deki 208 Numaralı Taşınabilir Hava Radar Kıta Komutanlığı'nı ziyaret etti. Orgeneral Ünal, ilk olarak intikalde bulunan HAWK Sisteminde incelemelerde bulundu ve görev ve faaliyetler hakkında bilgi aldı. Orgeneral Ünal, Hava Kuvvetleri Komutanlığı tarafından gerçekleştirilen görevlerde; envanterdeki Hava Savunma Sistemlerinin kritik derecede önemli olduğuna vurgu yaparak, son dönemde icra edilen harekat süresince gösterdikleri başarı ve fedakarlıklardan ötürü ailelerinden uzakta olmalarına karşın üstlendikleri sorumluluğun bilinciyle motivasyonları yüksek olan intikal personeline teşekkür etti.
Orgeneral Abidin Ünal, Suriye sınırında konuşlu HAWK Bataryası’nda
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Zaman zaman, uluslararası medyanın da gündemine gelen 'Türkiye'de konut balonu var' tartışmaları yeniden alevlenecek gibi. Son kritik açıklama, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's'tan (S&P) geldi. S&P Gelişmekte Olan Ülkeler Konut Piyasaları Araştırması'nda yer alan değerlendirmede, "Kısa vadede Türkiye konut piyasalarının fonlama koşullarının destekleyici olarak kalması bekleniyor. Yabancı alıcıların Türkiye konut piyasalarına karşı ilgisinin pazarı desteklemeye devam etmesi öngörülüyor. Ancak Türkiye’nin artan genç nüfusundan kaynaklanan güçlü yapısal talep, Türkiye konut piyasalarındaki ana itici etkenin olarak kalmaya devam etmesi bekleniyor" denildi. Daha uygun parasal koşullar ve düşük petrol fiyatlarının sonucu 2015 yılında temel enflasyondaki düşüşe bağlı olarak satınalma gücünde beklenen artışın Türkiye konut piyasasındaki iç talebi canlandırması beklendiği belirtilen raporda, şu uyarıya yer verildi: "Yine de Avrupa Merkez Bankası’nın parasal genişleme programı ve ABD’de FED’in olası faiz artırımı Türkiye’ye doğru sermaye akışlarının belirsizliğini artırıyor. Türkiye’nin dış sermaye akışına bağımlılığı gön önüne alındığında bu durumun Türkiye konut piyasasında riskleri içerebileceği görülüyor." Türkiye'de 2014 yılında konut fiyatlarının ortalama yüzde 16'nın üzerinde arttığına dikkat çekilen raporda, "Konut fiyatlarında 2014 yılındaki reel artış, 2013 yılındaki yüzde 6'lık rekoru da aşarak yüzde 7'ye çıktı" denildi. Artan talep nedeniyle mortgage faizlerinin, 2013 Haziran ayındaki yüzde 8.3'lük en düşük düzeyinden, 2014 yılının Nisan ayında yüzde 13.6 ile rekor düzeye çıktığına da dikkat çekilen S&P raporunda, bu tarihten sonra başlayan iniş trendiyle konut kredisi faizlerinin Şubat ayında yüzde 10.8 düzeyine kadar çekildiğine işaret edildi. S&P raporunda faizlerin yükseldiği dönemde kredili konut satışlarında önemli daralmalar yaşandığına da işaret edilerek, faizlerdeki düşüşlere paralel olarak kredili satışların da yükseliş içinde olduğu, fiyatların da yükseliş eğilimine girdiği belirtildi.
S&P'den Türkiye konut piyasası için kritik yorum
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: YSK’nın BDP’nin desteklediği 7 milletvekili adayıyla ilgili aldığı 'adaylık iptal' kararını, Sırrı Süreyya Önder NTV’de değerlendirdi. "Fırıncıya söyleyin ekmek de vermesin" diyen Önder, "Bu nedir kardeşim. Yıllarca baraj ve tutuklama de; her fırsatta milyonlarca insanın oyunu Meclis’e yansıtmamak için elinden geleni yap, sonra da 'dağdan insin siyaset yapsın' de. Bu yalanı millet yutar diyorsunuz..." dedi. Önder, "İttifak oturur, düşünür ve karar verir. Ne derlerse ona uyarız" şeklinde konuştu. Bu kararın ardından, BDP’nin desteklediği bağımsız adayların seçime girip girmemesi noktasında "kişsel fikrim şudur" diyen Önder şöyle devam etti: "Bu irade kesintili olarak Meclis’e yansıyacaksa hiç gitmeyiz. Siyaset yapmanın meşru zemini sadece Meclis değildir. Alsınlar meclislerini ne yapıyorlarsa yapsınlar. Bakalım nasıl siyaset ve hangi meşruiyetle yapacaklarmış. Bu benim kişisel fikrim. İttifak oturur, düşünür ve karar verir. Ne derlerse ona uyarız.” Önder, bu kararın bölgede siyasi dengelerini nasıl etkileyeceği ve yeniden bir çatışma ortamına neden olup olmayacağı konusunda, "Allah bu millete savaşı göstermesin. Ondan sonra 'biz nerede yanlış yaptık' diye düşüneceklerse, bugünü unutmasınlar. Bugünün tarihini bir kenara yazın. Ama savaş olmaz, niye olsun. Diyarbakır’ın Urfa’nın Mardin’in Hakkari’nin meydanlarında bu millet taşa, sopaya, gaza, bombaya karşı elini kaldırmadan oturuyor. Ne edeceksin, imha mı edeceksin..." şeklinde konuştu. “Benim de adli sicil kaydım var” diyen Önder, “Benimki askeri mahkeme ve üzerinden 30 yıl geçtiği için memnu haklar iade edildi. Ertuğrul Kürkçü de benimle aynı durumda ama kimi neye göre ayırmışlar merak ediyorum. Bu bir siyasi operasyondur ve buna böyle demeyecek aklı selim varsa gelsin benim yüzüme söylesin; kimse inanmaz buna” şeklinde konuştu. Önder, "bununla ne amaçlanıyor?” sorusuna da, “Bunun cevabını verirsem beni de yasaklarlar” yanıtını verdi.
Sırrı Süreyya Önder: Alsınlar meclislerini...
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: İzmir'in Çeşme İlçesi'ne bağlı turizm beldesi Alaçatı'da geçen hafta Beşiktaş eski yöneticisi Emin Önal'a ait Club Baba Köyiçi Çarşısı açıldı. Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu yedek üyesi ve eski Adana Demirspor Başkanı Selahattin Aydoğdu'ya ait 'Yüzevler Kebapçısı', Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim'in damadı Ahmet Baran Çetin'in ortağı olduğu 'Beeves Steak House' açıldı. İki komşu restoran arasında 'duvar' ve 'fırın' tartışması çıktı. Anadolu Ajansı muhabirinin olaya ilişkin haberini sansürlendi. İzmir Anadolu Ajansı'nda göreve başlayan İbrahim Evrim Ayral yayımlanması engellenen Fatih Terim ve damatlarıyla ilgili haberi nedeniyle istifa etti. Anadolu Ajansı İzmir Bölge Müdürlüğü'nde muhabir olarak görev yapan Ayral istifa gerekçesini ise facebook hesabından yaptığı açıklamayla duyurdu. Ayral, "Bir işi namusuyla ve hakkıyla yapmayacaksan, o koltukta oturmayacaksın, gazeteciyim demeyeceksin kısaca o işi yapmayacaksın.. Anadolu Ajansı İzmir Bölge Müdürlüğü'nde başladığım Çeşme muhabirliği görevimden az önce kendi isteğimle istifa etmiş bulunuyorum. Sebebi ise gayet basit ve net.. aşağıda okuyacağınız özel haberi yayınlamamıştır..." şeklinde istifa etme gerekçesini hakkında bilgi verdi. Ayral'ın açıklamasının devamı ise şöyle: "Lütfen önce haberi okuyun.. .kızgınlıgımı, kırgınlıgımı, ne demek istediğimi sanırım daha iyi anlayacaksınız.. Dünyanın neresinde olursa olsun bu haberdir.. bu haberi yayınlamayan, yayınlayamayan da ben ajansım, gazeteyim, adamım diye gezmesin sakın.. böyle gazeteci olamaz. Haber muhabir için namustur ve ben namusumu temizlemek için istifa etmekten başka yol bulamadım. Bundan sonra bu ve benzeri özel haberleri ancak sosyal medya hesaplarımdan takip edebilirsiniz... Fatih Terim'in yayınlanması engellettiği Anadolu Ajansının Özel röportajlı görüntülü olmasına rağmen yayınlayamadığı haber metnidir.. buyrun burdan okuyun... Eski Adana Demirspor Kulübü Başkanı Selahattin Aydoğdu, Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim, damatları Çetin ve Bahçekapılı'nın Çeşme Alaçatı'da işlettiği restoranda kendisini darp ettiği iddiasıyla şikayette bulundu. Eski Adana Demirspor Kulübü Başkanı ve TFF 1. Lig'den Sorumlu Profesyonel Futbol Komitesi Üyesi Selahattin Aydoğdu, Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim, damatları Ahmet Baran Çetin, Volkan Bahçekapılı ile bir korumasının Çeşme Alaçatı'da işlettiği restorantta kendisine saldırarak darp ettiği iddiasıyla şikayetçi oldu. Alınan bilgiye göre, Alaçatı'daki bir alışveriş merkezinde Terim'in damadı Çetin'in işlettiği mekanın yanında restorantı bulunan Aydoğdu ve Çetin arasında daha önce öğrenilmeyen bir nedenle anlaşmazlık çıktı. İddiaya göre, anlaşmazlık nedeniyle Bodrum'da bulunan Terim telefonda Aydoğdu'yla tartıştı. Tartışmanın ardından Terim, damatları Çetin ve Bahçekapılı ile bir korumasını yanına alarak Aydoğdu'nun Çeşme Alaçatı'daki restorantına geldi. Restorantta kısa bir sözlü tartışmanın ardından ikili arasında yumruklu kavga çıktı. Kavgaya Terim'in damatları ve restorant personeli de dahil oldu. Yaşanan arbede sonrası Terim ve beraberindekiler restorantı terk etti. Aydoğdu, Fatih Terim ile meslekleri itibariyle eskiden beri tanıştıklarını ve birlerinde telefon numaralarının bulunduğu söyledi. Aydoğdu, Terim'in bitişikteki işletmeyle ilgili bir sorundan dolayı kendisini sorumlu tuttuğunu ileri sürerek, "Beni Bodrum'dan aradı. Bende kendisine hocam benimle alakası yok dedim. İnanmadı sanırım 'Ben geliyorum' dedi ve akşam da geldi. Aydoğdu, Fatih Terim'in yanında iki damadı ve tanımadığı bir kişinin bulunduğunu belirterek şunları kaydetti: "Önce atıştık. Sonra arbede oldu. Birbirimize vurduk. Sonra araya girdiler beni tuttular. Bir baktım yok. Kayboldu. Yani Fatih Terim Bodrum'dan delikanlılık yapıp buraya geliyorsa erkek gibi dövüşecekti. Kadın gibi kaçmayacaktı. Geldi ama 2 dakika sürdü. Hemen kaçtı. Kavga etmeye geliyorsan kaçmayacaksın." Sorunla kendisinin bir alakası olmadığının altını çizen Aydoğdu, ''O da bana yumruk attı bende attım. Damadı da sandalye fırlattı. Sandalye bir persenolemize çarptı." diye konuştu. Aydoğdu, darp edilen personeli hastane götürdüklerini ve ardından Alaçatı Şehit Doğan Sakarya Polis Merkezine giderek şikayetçi olduklarını kaydetti. Saygılarımla İbrahim Evrim Ayral Mekanın sahibi açıklama yaptı: "Ey Fatih Terim gece 12'de adamlarınla Alacata'da mekan basıyorsun. Bastığın mekandan da koşa koşa kaçıyorsun. Buradayız, umarız adalet isminin altında ezilmezsin"
Anadolu Ajansı muhabiri: Namusumu temizlemek için istifa ettim
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Soğuk kış günlerinde ufaklıklarla evde kapalı kalmayalım. İşte anne ve çocukların için eğlencli bir etkinlik. İstanbul Modern, sanat eğitiminde fırsat eşitliğinden uzak anneler ve çocukları için kadın örgütleri ve yerel yönetimlerle işbirliğiyle bir etkinlik gerçekleştiriyor. Anne-Çocuk Sanat Günleri, sanatın getirdiği duyarlılık ve kendini ifade etme özgürlüğü konusunda farkındalık yaratan çeşitli etkinlikleri kapsıyor. Programda, “müze gezisi”, “film gösterimi” ve “sanat atölyesi” yer alıyor. Müze gezisinde anneler ve çocukları birlikte, uzman eşliğinde kadın sanatçılara ait olan sanat eserlerini inceliyorlar. Sanatçıların yaşam öykülerini dinleyip, sanat yaşamlarını yorumluyorlar. Uygulamanın ikinci aşamasında çocuklar sanat atölyesinde anneleri için kendi elleriyle hediyeler tasarlıyor. Program anne ve çocukların bir araya gelerek günlerini değerlendirdikleri kısa bir söyleyişi ile sona eriyor.
Anne çocuk atölyesi
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Bir gün idmana çıkmadığını söyleyen Oğuzhan Özyakup, "İdmanda bileğim burkulmuştu ama maçta gayet rahattım" dedi.  Mario Gomez'in asistinde attığı golü de anlatan Oğuzhan Özyakup, "Mario bugün bayağı topu alacak çok alan buldu. Ben geriye kaçtığımda defansın arkasına değil bana atın diyordu. Tosic'in pasını iyi kontrol etti, o da bana verdi. Ben de güzel kontrol etmişim" ifadelerini kullandı.   Galatasaray maçıyla ilgili de konuşan Oğuzhan Özkayup, "Maçtan maça her şeyi değerlendiriyoruz. Rakibimizin ne yaptığı bizi ilgilendirmez. Kendimizden çok eminiz. Bu yolun sonu çok güzel olacak. Derbi maçlar her zaman farklı. Bizim için 3 puan ve galibiyet önemli. Bu yolun sonuna takım olarak çok inandık. Bugün de ilk dakikadan itibaren bunu gösterdik. İlk yarı da 4-5 gol olabilirdi. İsteseydik maç 5,6-0 da bitebilirdi. Ancak bir ara oyunun skorunu elimizde tuttuk. Bizim için güzel bir maç oldu. 3 maç kaldı. Şimdi Galatasaray maçı var" dedi.   Vodafone Arena'daki atmosferin sorulması üzerine başarılı orta saha oyuncusu, "Anlatılacak, kelimelere dökülecek bir şey değil. İnanılmaz güzel bir duygu. Burada yerli olarak ilk golü ben atmışım. Bu da ayrı gurur verici. Buradaki atmosfer çok farklı. Derbilere deplasmanlara gittik ama ıslıklanma protesto bu kadar olmaz. Rakip takımı burada düşünemiyorum bile" sözleriyle Beşiktaş'ın yeni stadını övdü.
Oğuzhan Özyakup'tan Galatasaray' mesajı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Yazılı açıklama yapan eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, 17 Aralık 2013 tarihinde siyaset kurumuna karşı yolsuzluk kılıfı kullanılarak bir operasyon düzenlendiğini belirtti. Amacı meşru hükümeti yıkmak olan bu operasyonun hedeflerinin bugün daha net olarak görüldüğünü ve anlaşıldığını vurgulayan Bayraktar, açıklamasında şunları kaydetti: "Bu operasyonu kimlerin yaptığı, hangi işbirliklerinin oluştuğu kamuoyu nezdinde açıklığa kavuşmaktadır. Bu operasyon sürecinde şahsımı, ailemi ve çalışma arkadaşlarımı zan altında bırakacak ve izah edemeyeceğim hiçbir hususun olmadığını defalarca ifade ettim. Şahsıma isnat edilen imar usulsüzlükleri ithamı tamamen mesnetsiz olup yaptığımız imar planlarının tamamen şeffaf, yasalara uygun, kamuoyu ve yargı denetimine açık, yatırım ortamını ve iklimini iyileştirici ve de ülke menfaatleri doğrultusunda atılmış adımlar olduğu aşikardır. Sayın Başbakanımız 40 yıldır benim davamın lideridir. 25 Aralık 2013 tarihinde yaptığım açıklamada, bu hususun altı çizilmiş ve Sayın Başbakanımızın da icranın başı olduğu zikredilmiştir. Bunun aksi bir durumun söz konusu olmadığını ifade etmek için maksadımı aşan bir şekilde 'istifa' kelimesi tarafımdan kullanılmıştır. Bu ifademden dolayı liderimden ve dava arkadaşlarımdan özür diliyorum. Ayrıca benim kişisel tarihim, kullanmış olduğum bir kelime ile şekillendirilemez. Bu kelimenin yol arkadaşlarım ve aziz milletim tarafından maksadı aşan bir ifade olarak telakki edilmesini talep ediyor, kamuoyuna saygılarımı sunuyorum." Erdoğan Bayraktar'ın oğlu, yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılmıştı. Bayraktar, görevinden istifa etmeyince bakanlıktan azledilmişti. Bayraktar, NTV’ye yaptığı açıklamada Başbakan Tayyip Erdoğan’ı da eleştirerek hem partisinden hem milletvekilliğinden istifa ettiğini açıklamıştı.
Erdoğan Bayraktar: Özür diliyorum
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Berlin polisi, Neukölln semtindeki "Sonnenallee 18" adresindeki 5 katlı binada sabah saat 06.00 civarında yangın çıktı. Bir iç avluda bulunan binanın ikinci katındaki merdivenlerde başladığı tahmin edilen ve hızla yayılan yangında biri kadın, biri bebek 3 kişinin hayatını kaybetti. Yangında 17 kişi de yaralandı. Polis ölenlerin milliyeti hakkında bilgi vermezken; Salih Zerdali adlı bir Türk, ölenlerin eski Yugoslavya kökenli olduğunu, kendisinin de yangın sırasında ağır yaralanan Necdet Y. adlı Türk'ün çocuklarını binadan almaya geldiğini söyledi. Zerdali, Necdet Y'nin ellerinden ve ayaklarından ağır yaralandığını, kızı Ebru Y'nin de ağır yaralı olarak hastanede yattığını ve ameliyata alınacağını kaydetti. Yangının çıkış sebebi henüz bilinmiyor.
Berlin’de Türklerin binasında yangın: 3 ölü
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: 1 Eylül'de Fransa'nın güneyinde Cagnes-sur-Mer kenti sakinlerinden biri, çöplükte yorgana sarılmış bir ceset buldu. Bu korkunç bir saldırıya uğramış bir kadının cesediydi. Kadının partneri cinayeti inkâr ediyordu. 21 yaşındaki Salome, Fransa'da kadın cinayetlerine kurban giden 100. kişi olabilir. 2 Eylül'de ise 92 yaşındaki bir kadın 94 yaşındaki kocası tarafından sopayla dövülerek öldürüldü. Bu olaydan birkaç saat sonra Fransa hükümeti, kadınları aile içi şiddetten korumayı amaçlayan bir dizi önlem açıkladı. Diğer Avrupa ülkeleri de sosyal sınıf ayrımı gözetmeden meydana gelen kadın cinayetleri konusunda çeşitli önlemler almaya çalışıyor. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron aile içi şiddete karşı ülke çapında bir kampanya başlattı. Bu tür olayları ihbar etmeye yönelik bir telefon hattına gelen bir çağrıyı dinleyerek konu hakkında bilgi aldı. Telefondaki kadın, yıllardır kocasından şiddet görmüş, sonunda onu terk edecek cesareti göstermişti. Evden eşyalarını almak için bir polis memurundan yardım istemiş, ama memur müdahale etmek için mahkeme kararı gerektiğini söyleyerek reddetmişti. Aslında memur yanlış bilgi vermişti, ama yardım hattının yasal yetkisi olmadığı için hattaki danışman, kadını ancak başka bir yardım kuruluşuna yönlendirmişti. Bunları dinlerken Cumhurbaşkanı Macron kızgınlıkla başını sallıyor, "Bu tür olaylar sık oluyor mu?" diye hattaki görevliye soruyordu. "Evet, giderek daha sık oluyor" diye yanıtladı görevli. Kadın cinayetleri rakamları bakımından Fransa Avrupa Birliği'nde başı çekiyor. Fakat Women's Link Worldwide adlı kadın kuruluşundan Viviana Waisman, kadına karşı şiddetin rakamlarla basitleştirilmemesi gerektiğini söylüyor. "Kadına karşı şiddet, sınırları, sınıfları ve sosyo-ekonomik statüyü aşan bir sorun. Bu konu hakkında açıktan konuşma düzeyi farklı da olsa tüm toplumlardaki kadınları ve kız çocuklarını etkiliyor." diyor Wiasman. İstatistikler bu sorunu tüm yönleriyle ortaya koymasa da Romanya ve Kuzey İrlanda'da bunun büyük bir sorun olduğu görülüyor. Kuzey İrlanda'daki Kadın Yardım Derneği'nden (Womenis Aid Norhtern Ireland) Sonya McMullan'a göre, "aile içi şiddet sorunu devam ediyor ve her yıl pek çok kadın bu nedenle hayatını kaybediyor". Büyük Britanya'ya bağlı olan Kuzey İrlanda'da aile içi şiddet olayları artış gösteriyor ve kadınları koruyucu önlemler ülkenin diğer bölgelerine kıyasla burada daha zayıf. Partnerin "cebri kontrol" kullanmasını suç sayan bir yasal düzenleme burada yok. Kadınların korunmasına yönelik çalışmalara finansman desteği yüzde 5 azaldı ve son iki yıldır özerk yönetimin işlemesinde ortaya çıkan sorunlar nedeniyle kadın sığınma evlerinin geliştirilmesi önerileri hayata geçirilemedi. Cinsiyet eşitliği bakımından örnek gösterilen Finlandiya bile kadın cinayetleri bakımından AB içindeki en yüksek oranlardan birine sahip. Lapland Üniversitesi'nde Cinsiyet Araştırmaları profesörü Paivi Naskali, kuzey ülkelerinde kadınların eşit haklarının kamu alanında koruma altında olduğunu, ama özel alanda olmadığını söylüyor. "Sosyal devlet kadınlara birçok hak tanımış durumda, ama bu politikalar daha çok çalışma alanında yoğunlaşmış durumda, özel yaşam alanında değil" diyor. Baltık ülkelerinde de kadın cinayeti oranı oldukça yüksek. Litvanya'da aile içi şiddet mağdurlarına hizmet veren bir yardım kuruluşunda gönüllü çalışma yürüten aktivist Modesta Kairyte, "Sovyet dönemi bir tür travma bıraktı, ama sorun çoğunlukla toplumdaki tutumlarla ilgili" diyor. "Toplum hala kadını suçluyor, onu kınıyor." Kadın istismarcı bir ilişkiyi sürdürdüğünde bol nasihat işitiyor ama bıraktığında da başarısızlığa uğramış görülüyor. Ayrıca çocuk varsa kadının ilişkiyi sürdürmesinin çocuklar için daha iyi olduğuna dair yaygın ve yanlış bir kanı var. Kairyte, "Oysa bütün araştırmalar istismarcı bir ailede çocukların daha fazla sağlık sorunları yaşadığını gösteriyor" diye açıklıyor. İspanya, kadına karşı şiddet olaylarında kadınları koruyucu önlemleriyle tüm Avrupa'ya örnek olarak gösteriliyor. 2004'te çıkarılan bir yasa ile aile içi şiddet olaylarını ele almak üzere özel mahkemeler kuruldu, mağdurları destekleyen programlara ayrılan bütçe artırıldı. Ancak Haziran ayında, kayıtların tutulmaya başladığı 2003 yılından bu yana işlenen 1000. kadın cinayetine tanık oldu ispanya. 29 yaşındaki Beatriz Arroyo, Haziran'da erkek arkadaşından ayrılıp yeni bir hayat kurmaya karar vermişti. Valencia'da beşinci kattaki apartman dairesini paylaştığı erkek arkadaşına bu kararını açıkladığında, erkek arkadaşı önce onu boğmuş, ardından kendisi de balkondan atlayıp intihar etmişti. Bu ölüm İspanya'daki 1000. kadın cinayeti ve olayın gerçekleştiği 10 Haziran tarihi de ülkedeki "erkek şiddetine" dikkatleri çeken kara bir gün olarak kayıtlara geçti. Bu 1000 kurbanın 607'si partneri, 225'i eski partneri tarafından öldürülmüştü ve cinayetlerin 168'i ayrılma sürecinde olmuştu. İspanya'da bu yıl öldürülen kadın sayısı şimdiden 2018 rakamlarının iki katını aşmış durumda. Fransa Başbakanı Edouard Philippe bu hafta kadın cinayetlerine karşı mücadele için 5 milyon Euro'luk bir paket açıkladı. Bu parayla 1000 adet yeni kadın sığınağı açılacak ve 40 karakol kadınların şikâyetlerinin nasıl ele alındığı incelenecek. Kadına karşı şiddet olaylarına karışmış kişilerin mağdurlara yaklaşmasını önlemek üzere elektronik kelepçe kullanılacak. Aile mahkemelerine, kötü muamele görmüş annelerin çocuklarını babaların ziyaret etmesine engel koyma yetkisi tanınacak. Cumhurbaşkanı Macron'un kampanyaya dikkat çekmek için kullandığı telefon hattına yapılan aramalarda o gün büyük bir artış kaydedildi. Fransa televizyonu, hatta gelen günlük telefon sayısı ortalama 200-300 civarında iken o gün 1661 arama yapıldığını açıkladı. Kadın hakları örgütleri, aile içi şiddetle mücadeleye daha fazla kaynak ayrılması gerektiğine ve eğitimin büyük önem taşıdığına inanıyor. Litvanya'da çalışma yürüten Modesta Kairyte, aile içi şiddetin farklı biçimlerini, duygusal, ekonomik ve fiziksel boyutlarını açıklayan bir çizgi kitabın hazırlanmasına katkıda bulunmuş. Partnerlerin gözünden kaçırılabilecek ve başka kitaplar içinde saklanabilecek küçük ve bilgilendirici broşürler bunlar. Peki, eğitim çok daha küçük yaşta başlasa nasıl olur? Kuzey İrlanda'da ilişkiler konusunda ilkokul sonrası eğitim müfredatında herhangi bir ders bulunmuyor. Kairyte, gençliğe adım atan kişilerin kelimelerin ve davranışların anlamı konusunda fazla fikri olmadığını söylüyor. "Karşıdaki kişi tutkulu mu yoksa saldırgan mı?" "Bu nedenle gençlerin sağlıklı bir ilişkinin nasıl olması gerektiğini anlaması büyük önem taşıyor." https://www.youtube.com/watch?v=nYVamoEbOsA https://www.youtube.com/watch?v=vbAsP-zJKw4 https://www.youtube.com/watch?v=hz65vK1ndxc
Avrupa'da kadın cinayetleri ne boyutta, ne tür önlemler alınıyor?
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Türkiye'de ilk kez uygulanacak olan kadına karşı şiddetin önlenmesinde kullanılacak Elektronik Destek Sistemi Pilot Uygulaması 18 Ekim'de Aile Ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin tarafından Bursa'da tüm Türkiye'ye tanıtılacak. Türkiye'de ilk kez uygulanacak olan kadına karşı şiddetin önlenmesinde kullanılacak Elektronik Destek Sistemi Pilot Uygulaması ile Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri'nin (ŞÖNİM) koordinasyon toplantısı Bursa Valiliği ve Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğünün iş birliği ile gerçekleştirildi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Kadının Statüsü Genel Müdürü Özlem Bozkurt Gevrek, ''Buton aktif olduğu andan itibaren Emniyet Genel Müdürlüğü'nün MOBESE kameraları kendisini takip etmeye başlayacak. Butonla sesli ve mesajla görüşme imkanı olacak'' dedi. Bakanlık Kadının Statüsü Genel Müdürü Özlem Bozkurt Gevrek, toplantı öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayarak projeyi anlattı. Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un çıkmasıyla çalışmalara başladıklarını belirten Bozkurt, ''Kanunun en önemli maddesi, teknik yöntemlerle takip. Elektronik Destek Sistemi, Emniyet Genel Müdürlüğü ile yürütülen bir proje. Şiddet mağduru kadınlara dağıtılacak butonlarla emniyet yetkilileri arasında iletişim sağlanacak. Yetkililerin en kısa sürede şiddet gören kadınlara ulaşmasını amaçlıyoruz'' diye konuştu. Şiddete uğradığı için hakim tarafından ''Teknik yöntemlerle takip edilmeli'' kararı alanların, bu kararı ŞÖNİM'e getirerek butonu alacağını söyleyen Gevrek, şöyle devam etti: ''ŞÖNİM en kısa süre içinde bu butonu kendisine verecek. Buton aktif olduğu andan itibaren Emniyet Genel Müdürlüğü'nün MOBESE kameraları kendisini takip etmeye başlayacak. Butonla sesli ve mesajla görüşme imkanı olacak. Bursa ve Adana'da yapılacak uygulamanın sonuçlarına göre 81 ile yaygınlaştırılacak. Teknik takip kadına yönelik şiddeti önleme yöntemlerinden biri. İnsanların eğitilmesi, zihinsel dönüşümünün sağlanması, gerektiğinde polis görevlendirilmesi gibi bir sürü yöntem var. Teknik yöntemler de bunlardan birisi. Buna bastığınızda başınızda polis belirmeyecek. Ama en önemlisi caydırıcı olacak ve kadının güvenini arttıracak. Bu butonun nasıl kullanılacağı kadınlara anlatılacak. Önce her ile 50 buton vereceğiz. Daha sonra 100 buton çıkarılacak. Zamanla bu sayının arttırılması ve modellerin geliştirilmesi için çalışacağız.''
Kadınlar butona basarak şiddetten kurtulacak
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: 31 Mart 2019 tarihinde yapılan Mahalli İdareler Genel Seçimleri sona erdi. Yerel seçim sonuçları ise oyların sayılmasının ardından açıklandı. ilinde hangi parti kazandı merak ediliyor. Yüksek Seçim Kurulu (YKS) tarafından açıklanan rakamlara göre Giresun ilinde kazanan isim belli oldu. İşte Giresun seçim sonuçları 2019 31 Mart Yerel seçimlerde toplam kayıtlı 57 milyon 93 bin 410 seçmenin 43 milyon 651 bin 815'i oy kullandı. Seçime katılma oranı yüzde 83,99 olarak hesaplandı. Toplam oyların 1 milyon 395 bin 233'ü geçersiz sayıldı. Geçersiz oyların oranı yüzde 3,2 oldu. Oyların yüzde 98,8'inin sayıldığı İstanbul'da toplam kayıtlı 10 milyon 570 bin 939 seçmenden 8 milyon 731 bin 330'u oy kullandı. Seçime katılım oranının yüzde 83,53 olarak gerçekleştiği İstanbul'da, 290 bin 394 oy geçersiz sayıldı. Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Sözcüsü Maja Kocijancic, günlük basın brifinginde 31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimlerine ilişkin değerlendirmede bulundu. Oy kullanma işlemleri sırasında hayatını kaybeden vatandaşlar için başsağlığı dileğinde bulunan Kocijancic, "Seçimlere katılım oranının yüksek olması, seçmenlerin yerel demokrasiye olan ilgisini ortaya koyuyor." dedi. Türkiye'de seçimleri takip etmek için bulunan Avrupa Konseyi'nin gözlemci heyetinin ilk değerlendirmelerini dikkate aldıklarını belirten Kocijancic, nihai sonucu beklediklerini sözlerine ekledi. İstanbul'un Avcılar İlçesi'nde belediyesi başkanlığını kazanan Turan Hançerli (44),Türkiye’nin ilk engelli belediye başkanı oldu. 1993'te üniversiteye gitmeden hemen önce geçirdiği kazada iki kolunu kaybeden Hançerli, zorlu bir süreç sonunda Avcılar'da başkanlık koltuğuna oturmayı başardı. 31 Mart yerel seçimlerinde siber alt yapı da önemli bir testten geçti. Gece boyunca onlarca uzman, kritik alt yapıları tam saha koruma altına aldı. Gerek YSK’ya gerekse de diğer kurumlara yönelik “kayda değer” tek bir saldırı bile yaşanmadı. 31 Mart yerel seçimleri geride kaldı. Seçimin merakla beklenen siber karnesi de ortaya çıktı. Seçim gecesinde bütün dikkatler YSK’nın sistemlerine odaklandı. Onlarca uzman, olası siber ataklara ve saldırılara karşı gece boyunca mesai yaptı. Kaynaklar, YSK’nın sisteminin sorunsuz işlediğini, kayda değer tek bir saldırının bile söz konusu olmadığını söyledi.
Giresun seçim sonuçları açıklandı! Giresun hangi parti kazandı? İl ve ilçe sonuçları
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Tunceli'nin Nazımiye İlçesi'ndeki güvenlik birimlerine saldıran PKK'lı teröristlerle çıkan çatışmada 1 uzman çavuş şehit oldu, 3 polis yaralandı. Çatışmada 1 terörist ölü ele geçirilirken kaçan teröristlerin etkisiz hale getirilmesi için helikopter destekli operasyon başlatıldı. Sabaha karşı saat 04.50 sıralarında Nazımiye İlçesi'ne sızan bir grup terörist, Emniyet Müdürlüğü, Jandarma Komutanlığı ve Kaymakamlık binalarına eş zamanlı saldırı düzenledi. Güvenlik birimlerinin anında karşılık vermesiyle çıkan çatışmada teröristlerin açtığı ilk ateşle 1 uzman çavuş şehit oldu, 3 polis yaralandı. Yaralılar helikopterle Tunceli Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. İlçeye takviye güvenlik güçleri sevk edildi. Yer yer devam eden çatışmada 1 kadın terörist ölü ele geçirilirken, Kobra helikopterler teröristlerin kaçış bölgelerini ateş altına aldı. İlçenin giriş ve çıkışlarını kapatan güvenlik güçleri saldırıyı gerçekleştiren teröristlerin etkisiz hale getirilmesi için geniş kapsamlı operasyon başlattı.  Bu arada Tunceli Valiliği, Nazımiye ilçesi kent merkezinde ikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağı ilan etti.
PKK'dan eş zamanlı saldırı: 1 şehit
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Dünya genelinde Genetiği Değiştirilmiş Organizma (GDO) en çok 4 üründe kullanılıyor. Mısır, soya, pamuk ve kanola. Mersin'de ise GDO'lu olduğu iddia edilen pirince rastlandı. Ancak dünyada ticari olarak GDO'lu pirinç üretilmiyor. Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, ABD, Japonya, Çin ve İran'ın pirincin genetiğini değiştirdiğini söyledi. Atalık, şu anda ticari amaçlı üretimin hiçbir ülkede olmadığını ancak deneme parselleri mevcut olduğunu belirtti. Peki satışı yapılmıyorsa GDO'lu pirinç nasıl ortaya çıktı? Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık, bunun 2 şekilde mümkün olacağını ifade etti: ''Deneme tarlalarında üretilen pirincin denemelerden sonra imha edilmesi yerine temiz piriçlerle karıştırılarak dünya piyasalarına sürülmesi. İkinci alternatif olarak ise, bu temiz üründen önce GDO'lu bir ürünün o ambarlarda taşınması neticesinde de, tanelerin birbirine karışması suretiyle GDO tespit edilebilir.'' Atalık, ''Mısır, soya, pamuk ve kanolanın çok daha sık analizlerinin yapılmasına karşın, dünya ticaretine konu olmayan ancak genetiği değiştirilmiş diğer tarım ürünlerinin biraz daha seyrek de olsa analizleri yapılıyor. Dolayısıyla bu ürünün de piyasaya sunulmadan önce analizlerinin, tespitinin yapılması ve girişinden önce durdurulması gerekirdi'' diye konuştu. Bu arada, Mersin Limanı'nda el koyulan pirinç konusunu değerlendiren Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, GDO'nun çeltiğe bulaştığını belirtti ve "Bu durum, pirinç GDO'lu anlamına elmez" dedi. Bakan Eker, konuşmasına şöyle devam etti: ''Dünyada şu ana kadar ticarete konu GDO'lu pirinç yok. Mersin serbest bölgesine getirilen çeltikle ilgili orada yapılan analizlerde bir GDO bulaşıklığı söz konusu ancak daha sonra ileri safhalarda bunlar pirinçle ilgili yapıldığında da bunların pirinçte olmadığı tespit edildi. Derin analizinde kabuğun yıkanıp soyulduğunda GDO'luysa asıl orada ortaya çıkar bunları analiz etmeden tartışmak doğru değil. Bunları yaymak bunu söylemek Türkiye'ye üreticiye de tüketiciye de ekonomiye de zarar vermektedir. Türkiye'de bu anlamda vatandaşımızın kaygı duymasını gerektirecek hiçbir husus yok. Vatandaşlarımızı o pirinçleri güven içinde tüketebilirler. Çünkü ne Türkiye'de ne dünyada GDO'lu pirincin ticarete konu edilmesi söz konusu değil.'' Mersin'de GDO'lu olduğu iddia edilen pirinç ithal eden firmalara yönelik operasyonun ardından Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı'dan yeni açıklama geldi. Bakan Yazıcı, aynı tür ithalatın Tekirdağ'da da yapıldığını açıkladı. Önlemlerin artırıldığını belirten Yazıcı, ''Acaba başka liman ve gümrüklerde ithalat olmuş mu diye arkadaşlarımız değerlendirme yaptı, Tekirdağ'da da bu tür ithalat yapıldığını saptamışlar. Araştırma, teknik takip işlemi bundan birkaç ay önce başlamış. Savcılık kontrolünde yürütülüyor. Savcılığın gizlilik kararı var. Sonuçta bu tür ürünlere el kondu, yargı süreci devam ediyor'' dedi. Mersin'de düzenlenen operasyonda GDO'lu olduğundan şüphelenilen 21 ton ürün bulunmasının ardından polisin operasyonları sürüyor. GDO'lu çeltiklerin yurda dağıtılıp dağıtılmadığı araştırılıyor.
Pirinçte GDO alarmı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: , Başkanlık Divanı'nda kendisine düşen üyelikler için belirlediği isimleri TBMM Başkanlığı'na bildirdi. Divan'daki üye sayısının 18'de kalmasını isteyen CHP, bu nedenle 4 üye adayı seçmişti. CHP Grup Başkanvekili Levent Gök tarafından konuya ilişkin verilen yazıda, TBMM Başkanvekili olarak İstanbul Milletvekili , İdare Amiri Çorum Milletvekili , Katip Üyeler Denizli Milletvekili ve Tekirdağ Milletvekili isimleri bildirildi.
CHP, Divan Kurulu’nda yer alacak isimleri TBMM Başkanlığı’na iletti
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: İstanbul'da trafiğin yoğun hissedildiği noktalardan olan Mahmutbey gişelerinde, araçların ortak geçiş yapabileceği serbest geçiş sistemi yapım çalışmalarına başlandı. Karayolları Genel Müdürlüğünün yol durumu bültenine göre, otoyol ve Boğaz köprülerinde serbest geçiş ücret toplama sistemleri yapım işi kapsamında, Mahmutbey gişelerine araçların gişe alanında şerit seçimine gerek kalmaksızın ortak geçiş yapabileceği konstrüksiyonlar tesis edilecek, OGS ve HGS algılayıcılar bu konstrüksiyonlara yerleştirilecek. Tesis edilen konstrüksiyonların altında 4 şeritli araç geçişi sağlanacak şekilde çalışmalar tamamlanacak ve yol trafiğe açılacak. Söz konusu çalışmalar 2 Aralık'a kadar sürecek. Ankara Çevre Otoyolu'nun Eskişehir Kavşağı'nın şehir merkezi-İstanbul katılım kolu üst yapı onarım çalışması nedeniyle 7 Ekim'e kadar trafiğe kapatılarak, ulaşım aynı kavşağın alternatif güzergahından kontrollü sağlanıyor. Ardeşen-Arhavi yolunun 30. kilometresindeki Kıyıcık Tüneli dağ tüpünde yapılacak bakım onarım çalışmaları nedeniyle bugün saat 17.00'ye kadar ulaşım deniz tüpünden iki yönlü gerçekleştirilecek.
Mahmutbey gişelerinde serbest geçiş için çalışmalar başladı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Anadolu Adliyesi Örgütlü, Kaçakçılık ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosu'nca yürütülen soruşturma kapsamında İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele ve Siber Suçlarla Mücadele şube müdürlüklerine bağlı ekipler ile vergi denetmenlerinin, Kaynak Holding'in Üsküdar ve Bağcılar'daki binalarının yanı sıra 20 adresindeki çalışması sona erdi. Çalışmalar kapsamında, holding binalarındaki bazı evraklara el konulduğu, bazı bilgisayarlardaki bilgilerin de incelenmek üzere yedeklendiği bildirildi. Kaynak Holding'in 7 şirketi hakkında yapılan ihbar üzerine, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca 2014 yılında "Vergi usul kanununa muhalefet" suçundan soruşturma başlatılmış, bu kapsamda holdingin İstanbul'daki bazı adreslerinde arama yapılmıştı. Kaynak Holding avukatlarının itirazı üzerine Anadolu 18. Asliye Ceza Mahkemesi, ve el koyma işleminin kaldırılmasına karar vermiş, Yargıtay 19. Ceza Dairesi ise 18. Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği kararı usulsüz bularak, bozmuştu. Bunun üzerine, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturmayı genişletmesi sonucu, Anadolu 9. Sulh Ceza Hakimliği tarafından Kaynak Holding'in 22 şirketine ilişkin kararı çıkarılmıştı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Suçlarla Mücadele ve Siber Suçlarla Mücadele şube müdürlüklerine bağlı ekipler ile vergi denetmenleri, Kaynak Holding'in Üsküdar ve Bağcılar'daki binalarının yanı sıra 20 adresinde çalışmasına önceki gün başlamıştı.
Kaynak Holding'deki arama çalışmaları tamamlandı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu Uzay Teknolojileri Araştırma Enstitüsü (TÜBİTAK Uzay) ile üretilen uydu sistemleri için Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) Nükleer Radyasyon Dedektörleri Uygulama ve Araştırma Merkezi (NÜRDAM) altyapısı kullanılarak üretilen NürFET sensörleri, testlerden başarıyla geçti. TÜBİTAK'ın desteğiyle Türkiye ve Slovenya arasındaki ikili iş birliği projesi olan "NürFET Dedektörlerinin Üretimi ve Kalifikasyonu" projesi kapsamında, Slovenya Jozef Stefan Enstitüsü ekibi NÜRDAM'ın ürettiği NürFET sensörlerini nükleer reaktörler ve CERN Atlas deneyinde test etti. İlk sonuçların başarılı bulunmasının ardından bilim ekibi NÜRDAM'ı ziyaret ederek, incelemelerde bulundu ve projenin diğer aşamalarında yapılacak çalışmaları hakkında bilgi aldı. NÜRDAM Müdürü Prof. Dr. Ercan Yılmaz, yaptığı açıklamada, TÜBİTAK desteğiyle yapılan uluslararası ikili iş birliği projesi kapsamında Slovenya ekibiyle çalışmaların detaylarını görüşmek üzere bir araya geldiklerini söyledi. Proje kapsamında sensörleri yaptıklarını aktaran Yılmaz, "Slovenya tarafından bu sensörlerin nükleer reaktörlerde testleri gerçekleştirildi. Aynı zamanda Slovenya ekibi, CERN'deki Atlas deneyinde sensörlerden sorumlu ekip olarak, ürettiğimiz sensörlerin bu deneyde kullanılabilirliğine ilişkin ön testlerini yaptı. Bu testlerin sonuçlarını bizlere anlattılar. Buradan çıkan sonuçları gayet beğendiklerini ifade ettiler." diye konuştu. Yılmaz, sensörlerin bir testten daha geçerek onay alması durumunda, bu alanda çalışan şirketlerin CERN ve nükleer reaktörlerde kullanılan radyasyon sensörlerini NÜRDAM olarak üretmeye başlayabileceklerini kaydetti. Slovenya Jozef Stefan Enstitüsü'nden Prof. Dr. Gregor Kramberger de "NÜRDAM'da, çok daha az insan gücüyle çok verimli bir altyapı oluşturulmuş. Çıkan ürünlerin radyasyon sensörü olarak kullanılabilirliği ispatlandı ve ön testlerden geçti. Onay alması durumunda CERN ve dünya üzerindeki nükleer reaktörlerde NürFET radyasyon sensörleri rahatlıkla kullanılabilecek ve bu alandaki pazar Türkiye'ye yönelecektir." ifadelerini kullandı. Kramberger, NÜRDAM'ı gezdiklerini ve çok etkilendiklerini belirterek, "Buradaki cihaz altyapısının daha da güçlendirilmesi durumunda bu merkez, dünyada nükleer araştırma yürüten merkezler arasında ilk sıralarda yer bulabilecektir." dedi.
NürFET sensörleri testlerden başarıyla geçti
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, Tümamiral Ahmet Sinan Ertuğrul'un, hakkındaki yakalama kararına karşı beyanı alındıktan sonra sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi. Davanın bugünkü duruşmasında, tutuklu sanıklar Mehmet Eldem, Nedim Güngör Kurabaş, Mehmet Erkorkmaz, Onur Uluocak, Rafet Oktar ve Refik Levent Tezcan'ın savunmalarının alınması tamamlandı. Mahkeme heyeti, daha sonra duruşmaya ara vererek, yakalama kararına ilişkin değerlendirme yaptı. Mahkeme heyeti, ''Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs'' suçundan hakkında dava açılan Ertuğrul'un, kuvvetli suç şüphesini gösteren olguların bulunması, delillerin toplanamaması, konumu itibarıyla delilleri karartma şüphesinin olduğu gerekçesiyle tutuklanmasına karar verdi. Duruşma, yarına ertelendi. Ertuğrul ile birlikte 224 sanığın yargılandığı davadaki tutuklu sayısı 185'e yükseldi.
Teslim olan Tümamiral Ertuğrul tutuklandı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Türkiye Taşkömürü Kurumu'na ait 1800 işçinin çalıştığı maden ocağında, işçilerin asansörüne kilit vurulması olayı davalık oldu. İşçiler madene girdikten sonra kapı ve asansörlerin kilitlenmesinin, ocakta üretimi artırmaya yönelik olduğu ve uygulamanın 2011'de başlatıldığı kaydedildi. İşçilerin uygulamaya yönelik eylemleri sonuç vermeyince, Genel Maden İşçileri Sendikası, iş güvenliğinin ihlal edildiği gerekçesiyel 9 Temmuz'da mahkemeye gitti. Dava dilekçesinde, 19 Eylül 2013'te Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nca hazırlanan 'maden işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği' yönetmeliğinin 'acil çıkış kapıları kilitli olamaz. Bu yollarda çıkışın zorlaştıracak hiçbir engel bulundurulamaz' şeklindeki maddenin ihlal edildiği belirtildi. Mahkemenin TTK'nın savunmasını beklediği öğrenildi. Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Sekreteri Osman Tutkun, "İnşallah bu uygulama nedeniyle bir arkadaşımızın canı yanmaz. Bunun vebali kurum yetkililerinindir. Bu uygulama köle düzeni. Yargı bizi haklı bulacak" dedi. Bir açıklama da İşletme Müdürü Recep Danacıoğlu'dan geldi. Danacıoğlu, kapıların kilitli tutulduğu iddia edilen yerleri gazetecilere gösterdi. Kapıların maden ocağına kart basarak işine gitmesi gerekenlerin dışarı çıkmasını engellemek için olduğunu ifade eden Danacıoğlu, şöyle konuştu: "Kuyubaşında asansörün bulunuyor. Alanda 2 kapı var. İşçilerin ocağa giriş ve çıkışta ise diğer iki turnikeyi kullanıyor. Ve kapılar yaklaşık 10 yıldır kilitli. Uygulama işe gitmediği veya ocaktan erken çıktığı halde çıkış saatinde asansör bölümüne girip çıkış noktasında kartlarını basarak o gün çalışmış gibi yevmiye almak isteyen işçileri önlemek için başlatıldı. Normal ocakta çalışan işçimiz mesai bitiminde asansörle yukarıya çıkıp kartını basarak turnikeden geçip soyunma odalarına gidiyor." "Asansörle ocaktan çıkan işçinin burada kaçışını engelleyen bir şey yok" diyen Recep Danacıoğlu, şöyle devam etti: "Kilit yok. Kimseyi tutmuyoruz. Buradan erken çıkan veya o gün işe gelmeyen işçiler, o kapılar açık olursa oradan girecek. Ama kapı kilitli olduğu için giremiyorlar ve kartlarını basamıyorlar. Tepki bu yüzden. Bu uygulama kurumun puantaj sistemine uygun yapılan bir şey. Dışarıdaki kaçak işçilerin kart basmalarını engellemeye yönelik bir uygulama. Bir şekilde kaçmaya alışmış 100-200 kişilik grup var, onlar tepki gösteriyor."
Maden ocağındaki asansör kilidi davalık oldu
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: CHP Genel Başkanlığı’ndan 10 Mayıs’ta istifa eden Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Yunanistan'a gitmeden yaptığı açıklamalara yazılı yanıt verdi. Deniz Baykal, açıklamasında şunları kaydetti: 'Başbakanın görevi dedikodu yapmak değil, gerçekleri aydınlığa kavuşturmaktır. Başbakan, en kaba biçimde hukuk ve ahlak kurallarına tecavüz eden komploların sorumluğu altında ezilen, bu nedenle de dedikodulardan medet umar durumdadır. Dünyanın hiçbir ülkesinde bu düzeye yuvarlanmış bir başbakan örneği yoktur. Yıllardır, 'kutsal, mahremiyete saygı gösterilmesini, siyasetin buralara taşınmamasını' savunduğunu söyleyen Başbakan'ın ne kadar samimiyetsiz olduğu yaptığı açıklama ile bir kez daha açıkça ortaya çıkmıştır. Eski CHP Genel Başkanı Baykal, ''Siyasi hayatı 4 yıl önce bitecekti'' iddiasına ilişkin olarak da şunları kaydetti: ''Bu CHP'ye yönelik ikinci komplo girişimidir. Gerek komplocular, gerekse 'bu sır mezara kadar bizimle kalacak' diyenler, iftiranın da komplonun da hesabını vermekten kurtulamayacaklardır. Başbakan engellemişmiş... Açıkça söylüyorum Başbakan'ın lütufuna ihtiyacım yok. Kim ne biliyorsa açıklasın, çıksın söylesin. Kimse karnından konuşmasın. Başbakan, bu yöndeki açıklamalarla komplocu kimliğini, entrikacılığını örtbas edemez.”
Baykal: Lütfuna ihtiyacım yok
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: İran'daki insan hakları ihlalleriyle ilgili Birleşmiş Milletler (BM) Özel Raportörü Ahmed Şahid, Genel Kurul'a sunduğu raporda, İran'ın şiddet içermeyen suç işleyenler ve küçük yaştaki suçluların idamını yasaklayan uluslararası sözleşmeleri ihlal ettiğine dikkati çekti. Şahid, İran'ın kasten adam öldürme gibi "ağır suçlar" dışında idam cezalarını askıya alması gerektiği uyarısında bulundu. İran'da insan hakları ihlallerini araştırmakla görevli olan Şahid, geçen yıl ülkede 753 kişinin idam edildiğini ve 2015'in ilk yedi ayında bu rakamın 694 olduğunu kaydetti. İnsan hakları örgütlerinin İran'da son 10 ayda 800'den fazla kişinin idam edildiğine yönelik raporlar yayımladığına işaret eden Şahid, "Onlarca kişi de hapishanelerde idam edilecekleri günü bekliyor" dedi. Şahid, 2015'in ilk yarısında infaz edilen idam cezalarından yüzde 69'unun uyuşturucuyla ilgili olduğunu belirtti. İran'daki insan hakları durumunun hala "çok kötü" olduğuna işaret eden Şahid, "Ancak öncekilere oranla bu raporum biraz daha iyimser. 15-16 Eylül'de Cenevre'de ilk kez İranlı yargı mensupları, insan hakları, dışişleri ve narkotik yetkilileriyle görüşme imkanım oldu. Görüşmelerde uyuşturucu sorunun ciddiyeti ve hükümetin yaklaşımı da ele alındı" dedi. Şahid, temmuz ayında İran ile 5 artı 1 ülkeleri arasında imzalanan nükleer anlaşmanın ve ekonomik yaptırımların kaldırılmasının İran'daki insan hakları durumunu olumlu yönde etkilemesinin beklendiğini dile getirdi.
İran'da bu yıl 694 kişi idam edildi
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: , toplum sağlığına verilen önem çerçevesinde özellikle çocukların, gençlerin ve kadınların beslenme alışkanlıklarına olumsuz etki edebilecek yayınları mercek altına alacak. Zaman zaman birbiriyle çelişen sağlık programlarını özel olarak ele alan RTÜK, programlardaki açıklamaların örtüşmediğini, bir hekimin "iyi" dediğine, diğerinin "kötü" dediğini belirledi. RTÜK, incelemeler ve şikayetler kapsamında sağlık programlarına çekidüzen vermek için Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu ve Sağlık Bakanlığının desteği ile Sağlık Masası kuracak. Üst Kurul ve Sağlık Bakanlığı uzmanlarının da katılımıyla RTÜK çatısı altında oluşturulacak , bu alana ilişkin programlardaki açıklamaları ve değerlendirmeleri tek tek irdeleyecek. RTÜK, yeni çalışma ile sahte ilaç satan, bitkisel karışım olduğu iddiasıyla cinsel ürün pazarlayan televizyon kanallarına "dur" demek için de incelemeler yapacak. Üst Kurul, obezite ve buna bağlı gelişen kronik hastalıkların önlenmesi için aşırı tüketimi tavsiye edilmeyen ürünlerin reklamlarını bu kapsamda tekrar gündemine alacak. Sağlık Masası, çocukların korunması için çocuk programlarında tanıtımı engellenen ürünleri gözden geçirerek, daha önce Sağlık Bakanlığınca hazırlanan kırmızı, turuncu ve yeşil kategorideki gıda ve içecek listesini gerek duyulması halinde yeniden düzenleyecek. RTÜK, halen çocuk programlarında, kırmızı kategoride yer alan çikolata ve şekerler, gofretler, enerji barları, tatlı soslar ve tatlılar, kekler, tatlı bisküviler, meyveli paylar, çikolata kaplı bisküviler, kek karışımları, cipsler, gevrek çerezler, meyve suları, enerji içecekleri, alkolsüz şekerli ya da tatlandırıcılı tüm içecekler, yenilebilir buzlar gibi gıdaların reklamına müsaade etmiyor. Toplum sağlığı konusunda azami hassasiyet göstermeyi hedefleyen Sağlık Masası, sağlık beyanı ile ürün tanıtımı yapan yayın kuruluşlarına uygulanan müeyyidelerden taviz vermeyecek. , sağlık programlarını mercek altına alacakları yeni çalışmanın, halk sağlığı için önemli bir fonksiyonu yerine getireceğini söyledi. Şahin, alanın uzmanlarının çalışacağı Sağlık Masası için Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu ve Sağlık Bakanlığı ile ciddi bir düzenleme yaptıklarını belirterek, şunları kaydetti: "Benim RTÜK üyesi olduğum dönemde de gördüğüm, RTÜK'e sağlık programları ile ilgili ciddi şikayetler geliyor. Programlarda doktor olduğunu söyleyen kişiler var ama ne doktoru olduğunu bilmediğimiz hekimler yayın yapıyor. Bu programlardan ciddi şekilde halkımızın etkilendiğini, toplum sağlığının zafiyete uğratıldığını görüyoruz. Sağlık Bakanımız ve Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Başkanımız bu konu ile çok ilgili. Sağlık haberlerinin ve yayınlarının daha derli toplu, bilgilerin topluma iletildiğinde sağlığı bozmayacak şekilde yapılmasını umuyoruz."
RTÜK, "Sağlık Masası" ile sağlık programlarını denetleyecek
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye'ye savaş başlatmak için farklı senaryoların yapıldığı görüşmeleri ait ses kaydının yayınlanması nedeniyle açıklama yaptı. Davutoğlu şunları söyledi: "Sayın Başbakanımız başta olmak üzere bakanlarımızın kritik yetkililerinin ortam dinlemesi yapılması açık şekilde Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne savaş ilanıdır. Bu konuda tedbir almak devletin görevidir. Bir ülkenin sınırlarının ihlal edilmesine karşı nasıl tedbir alınması gerekirse, yetki almış bir kriz masası bu toplantı sonrasında Süleyman Şah Türbesi’ne yönelik askeri tedbirler ele alınmıştır. Bu saldırıyı gösterenler Türkiye Cumhuriyeti Devleti zaaf içinde göstermek istemektedirler. Süleyman Şah Türbesi’nin korunmasına yönelik tedbirleri engellemek istemektedirler. Milletimize ve bütün vatandaşlarımıza şunu ifade etmek isteriz ki bu devletin itibarı hepimizi itibarıdır. Güvenliği hepimizin güvenliğidir. Casusluk faaliyetini andıran çalışmalar devletimizi güvenliğine yönelik saldırıdır. Bu saldırıyı yapanlar en şiddetli şekilde cezalandırılacaklar."
Davutoğlu'ndan ses kaydı açıklaması
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov Moskova Devlet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü'nde (MGİMO) yaptığı konuşmada, ABD’nin yaptırım politikasını eleştirdi. Mevcut anlaşmalar doğrultusunda İran’ın dış dünya ile ticaret yapma hakkı olduğunu belirten Lavrov, “Her şeyden öte, kendi petrolünü satarak bundan gelir elde etmeye hakları var” diye konuştu. ABD’nin İran’dan petrol alımını engellediğini anımsatan Lavrov, “Bu adım nedeniyle çok sayıda ülke ve şirket son derece zor durumda kaldı. ABD doları, ABD’nin İran’a yönelik adımlarının yanı sıra başka ülkelere uyguladığı yaptırımlar nedeniyle küresel itibarını kaybediyor.” değerlendirmesinde bulundu. Trump yönetimi, 8 Mayıs 2018'de, İran'la 2015'te imzalanan nükleer anlaşmadan Tahran yönetiminin balistik füze ve bölgesel faaliyetlerini de kapsayan yeni bir anlaşmaya varabilmek için çekildiğini açıklamıştı. Sonrasında Tahran yönetiminin petrol ihracatını hedef alan yaptırımları uygulamaya koyan ABD'nin yaptırımları nedeniyle Japonya, Güney Kore ve Avrupa ülkeleri İran'dan petrol ihracatını tamamen sonlandırmıştı.
Lavrov: ABD doları küresel itibarını kaybediyor
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Öğrenciler için sınav heyecanı geride kaldı, sıra tercih yapmaya geldi. Ancak bu kez de ÖSYS'nin kılavuzlarında hata olduğu tartışması gündeme oturdu. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ünal Yarımağan, ''2010 ÖSYS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu''nda hata olduğu iddialarına ilişkin açıklama yaptı. ÖSYM Başkanı, ''Belirgin bir hata yok'' diye konuştu. Bu konuyla ilgili olarak 19 Temmuz Pazartesi günü açıklama yapacaklarını bildiren Yarımağan, ''Küçük bir hata var ve engellilerle ilgili. Engellilerin yerleştiği bazı programların minimum puan ve başarı sırası, engelli adaylar nedeniyle biraz düşük yazılmış'' dedi. ''Kılavuz yeniden düzenlenecek mi?'' sorusuna Yarımağan, ''Hayır'' yanıtını verdi. ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Yarımağan, Pazartesi günü yapacakları açıklamayla ilgili olarak, ''Bir-iki küçük düzeltme yapacağız'' diye konuştu. ÖSYM Başkanı'nın açıklamalarını değerlendiren NTV Eğitim Uzmanı Sadık Gültekin kılavuzda hata olduğu iddiasını sürdürdü ve öğrencileri uyardı. Gültekin şunları söyledi: "Ortada belirgin bir yanlış var. Geçen seneki puan sisteminde alınabilecek en yüksek puan 380 puandı. İstanbul Hukuk Fakültesi geçen sene 340 puanla öğrenci almış. Bu seneki alınabilecek en yüksek puan 575 puandır. ÖSYM'nin kılavuzunde İstanbul Hukuk Fakültesi 460 olarak açıklanmış. Arada büyük bir fark var. İstanbul Hukuk'un puanının bu yıl 492 dolayında olmasını bekliyoruz. Öğrencilerde ve velilerdeki sevinç sınav sonuçları açıklanınca hüsrana dönüşecek. Birçok eğitim uzmanı bunu tespit etti. Öğrenciler tercih yaparken ÖSYM'nin kılavuzunu baz olarak almasınlar. 30-40 puan gibi düşük yazılmış puanlar. Öğrencilerin tercihlerin sayısını az tutup açıkta kalma ihtimali yüksek olacaktır. Yazan puanların daha üstündeymiş gibi hareket etmekte yarar var."
ÖSYM: Kılavuzda belirgin bir hata yok
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Pakistan'ın Karaçi kentinde havalimanına düzenlenen silahlı saldırıda 28 kişi hayatını kaybetti. Edinilen bilgiye göre, silahlı bir grup TSİ 22.00 sularında Cinnah Uluslararası Havalimanı'nı bastı. Etrafa rastgele ateş açılırken, bir grup saldırgan terminalin içine sızmayı başardı. Bölgeye çok sayıda askeri birlik sevk edildi. Otomatik silah ve el bombalarının kullanıldığı saldırı sonrası apronda bulunan bazı uçaklar da alev aldı. Güvenlik gerekçesiyle havalimanı uçuşlara kapatıldı. Yaklaşık 4 saat süren çatışmalar sırasında çoğu güvenlik görevlisi 18 kişi hayatını kaybetti. 10 saldırganın da öldürüldüğü olayda, 18 kişi de yaralandı. Öte yandan THY'nin İstanbul-Karaçi seferini yapan uçağı da terör saldırısı sonrası uçuşların askıya alınması nedeniyle kalkıştan bir süre sonra geri döndü. Alınan bilgiye göre, Atatürk Havalimanı'ndan saat 21.00'de kalkan "TK708" sefer sayılı uçak, Karaçi'deki Cinnah Uluslararası Havalimanı'na düzenlenen silahlı saldırı sonrası uçuşların askıya alınması nedeniyle, Sivas civarındayken dönüş yaptı. Uçak, Atatürk Havalimanı'na sorunsuz şekilde indi. Yolculardan talepte bulunanlar, otellere yerleştirildi. Öte yandan, Karaçi'den İstanbul'a saat 05.40'ta yapılması planlanan seferin de iptal edildiği belirtildi.
Havalimanına saldırı: 28 ölü
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: -  KONYA'nın Ereğli ilçesinde dere yatağında oynarken  kayan toprağın altında kalan Suriye uyruklu Abdurrahman Abdi (7) ile Ali Berkel'in (8) cenazeleri ülkelerine gönderildi. Yaralanan kardeşleri Riyad Abdi (11) ile Muhammet Berkel (12) ise tedavilerinin ardından taburcu oldu.  Olay, dün saat 18.15 sıralarında, Aziziye Mahallesi Çayağzı mevkiindeki dere yatağında meydana geldi. Aynı bölgede tarım işçisi olarak çalışan ve çadırlarda barınan Suriye uyruklu ailelerin çocukları Abdurrahman Abdi, kardeşi Riyat Abdi, Ali Berkel ve kardeşi Muhammet Berkel dere yatağında oynamaya başladı. Oyun esnasında 4 çocuk, dere yatağına akan suyun aşındırması sonucu kayan toprağın altında kaldı. Durumu fark eden aileler toprak altında kalan çocukları, müdahale ederek kurtardı. İhbar üzerine jandarma ve sağlık görevlisi olay yerine sevk edildi. Çocuklardan Abdurrahman Abdi ve Ali Berkel sağlık görevlilerinin tüm müdahalesine rağmen boğulma sonucu yaşamını yitirdi. Riyad Abdi ve Muhammet Berkel de ambulanslarla Ereğli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. 2 çocuk yapılan tedavilerinin ardından taburcu oldu. Ölen Abdurrahman Abdi ve Ali Berkel'in cenazeleri ise otopsinin ardından ailelerine teslim edildi. Ölen 2 çocuğun ülkelerinde toprağa verileceği belirtildi.    04 Ekim 2019 Cuma İLGİLİ HABERLER
Kayan toprağın altında kalan 2 çocuğun cenazesi Suriye'ye gönderildi
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Çocukların beğenisini toplayan emektar oyunculardan Sıtkı Sezgin, bir süre ara verdiği tiyatroya yeninden dönmenin heyecanın yaşıyor. Sağlık durumu iyi olmamasına rağmen sahne aldığını ifade eden Sezgin, Samsun Büyükşehir Belediyesi Huzurevine girdikten sonra tiyatrodan uzak kaldığını belirterek, “Ama değerli üstadım İhsan Gedik, değerli sanatçımız Fuat Dilek’in katkıları ile yeninden sanata döndüm” dedi. Ömrü yettiğince sanatını icra etmeye çalışacağını ifade eden Dilek, "2-3 yıldır rahatsız olmama nedeni ile tiyatroya ara vermiştim. Sinema ile beraber yaklaşık 55 yıldır bu sektörde çalışıyorum. Bu mesleği yapmaktan gurur duyuyorum. Sanat camiasında herkes kendi ekmeğinin peşinde. Kimsenin kimseye destek olma durumu yok. Herkes ekmek kavgasında mücadele ediyor. Ama ben elim ayağım tuttuğu müddetçe sağlıklı olduğum sürece bu işi sürdüreceğim. Bir rahatsızlık geçirdim önümüzdeki hafta başka bir sanatçı arkadaşımız benim yerime sahne alacak. Rahatsız olduğum için hafta sonu Samsun’a döneceğim. Belki hastaneye yatma durumum var. Şuan hasta hasta tiyatroya devam ediyorum” diye konuştu. 'Türk Sinemasının kötü adamı' olarak bilinen ve Yeşilçam'da 48 yılda 600 yakın sinema filminde rol alan, Yılmaz Güney ve Cüneyt Arkın filmlerinde mafya tetikçisi, kötü adam rolleriyle ünlenen 2 çocuk babası İhsan Gedik, 'Dünden Bugüne İhsan Gedik' kitabı ve tiyatro oyunları ile hayatını sürdürmeye çalışıyor. Sinema sektörünün kendilerini dışladığını ileri süren Gedik, “Çocuklarım okullarını bitirdi, her ikisini de okuttum. Biz zamanında okumadık. Çocuklarımız okusunlar. Şimdi ise güzel bir oyun yakaladık, çocuklara okumaları gerektiğini ve bizler gibi cahil kalmamaları mesajını veriyoruz. Bu anlamda Anadolu’yu geziyoruz” ifadelerini kullandı. Vefasızlıktan yakınan Gedik, “Kimse bizi ne arıyor ne soruyor. Yeni jenerasyon gençler kendi kazanlarını kendilerine çeviriyor. Yani eskiden öyle değildi. Eskiden sanatçı arkadaşlarımız boşta kalan arkadaşları çağırırdı iş verirdi. Ben hiç birine minnet etmem. Niye etmem? Çağırmıyorlar bizi. Çağırmayınca da hayatta kapılarını açmam. O nedenle gerekli yerlerden izin alarak sağ olsunlar bizlere yardımcı oluyorlar. Arkadaşlarımız yoksulluk içerisinde kendi kabuklarında kavruluyorlar. Bizim jenerasyon biraz garip gitti. Ölenlere Allah rahmet eylesin. Hayat böyle devam ediyor” şeklinde konuştu.
Yeşilçam’ın emektarları Sıtkı Sezgin, Fuat Dilek ve İhsan Gedik'ten sitem
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Sakarya Arifiye’de geçen hafta sağanak yağış nedeniyle tren geçişine kapatılan demiryolundaki eksikliklerin 14 ay önceden bilindiği ortaya çıktı. Hazırlanan evraka göre, TCDD, Yüksek Hızlı Tren’in hatalı menfezde kaza yapması halinde sorumluluğu üstlendi. İstanbul-Ankara seferinde makinistin dikkati sayesinde kaza yapmaktan kurtulan Yüksek Hızlı Tren (YHT) konusunda ortaya çıkan yeni rapor Türkiye’de insan canına verilen değeri gözler önüne serdi. Arifiye’deki bir menfezde rayların altı boşalmış ve makinistlerin dikkati olası bir faciayı önlemişti. 10 Nisan 2018 tarihli evraka göre Demiryolu Modernizasyon Dairesi Başkanlığı, söz konusu menfezdeki hatanın tren kazasına yol açacağını belirledi. Başkanlığa ait evrakta iki demiryolu hattı arasında kot farkının fazla olduğu, ‘Hat 1’ adlı hattın desteklenmesi gerektiği vurgulandı. Altyapının yüzeysel su akışından korunması için kanat duvarlarının yapılması istendi. Bu noktanın heyelan bölgesi olduğu vurgulanarak “Önlem alınması gereklidir. Menfez çıkışının su altında kalmasından dolayı suyun ile birlikte gelen teressubatın (tortu) tahliyesini sağlayamamaktadır. Tıkandığı durumda müdahale şansımız yoktur. Menfezin iptal edilip derenin, alternatif güzergâhtan Sakarya Nehri’ne bağlanması gereklidir” tespitlerinde bulunuldu. Raylarda kazaya neden olabilecek eksiklerin 75 gün içinde yüklenici firma Unitek İnş. San. ve Tic. AŞ ve Tur İnşaat Hafriyat Hakli ve Ticaret Ltd. Şti iş ortaklığı tarafından giderilmesi gerektiği belirtildi. Eksiklikler tamamlanmadığı takdirde doğacak ve seyrüsefer emniyetini tehlikeye sokacak her türlü sorumluluğun Demiryolları Modernizasyon Başkanlığı’nda olacağına dair taahhüt verildi. 18 Haziran’da Sakarya Arifiye’de durdurulan Ankara-İstanbul YHT seferinde makinistlerin dikkati ve bölgeyi önceden bilmeleri sayesinde raylar üzerindeki su fark edilerek tren durdurulmuş büyük bir faciadan dönüldü. Ortaya çıkan taahhütnameye göre trenin olası kazadan kurtulduğu, menfezin hatalı inşa edildiği biliniyordu ve TCDD kazanın sorumluluğunu üstüne almış durumda.
Ölüm yolculuğuna göz yummuşlar
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü bir soruşturma kapsamında Şahin hakkında gözaltı kararı verildi. Bunun üzerine, polis ekiplerince gözaltına alınan Şahin, Vatan Caddesi'ndeki Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü'ne götürüldü. "Şahinler" ve "Sarallar" grubu olarak bilinen organize suç örgütlerinin yönetici ve üyelerine yönelik açılan, 74 sanığın yargılandığı davanın bugünkü duruşmasında, aralarında Sedat Şahin’in de bulunduğu 4 sanığın tahliyesine karar verilmişti.
Sedat Şahin tahliye olur olmaz gözaltına alındı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Edinilen bilgiye göre, Ağrı’nın Taşlıçay ilçesinde aralarında husumet olduğu iddia edilen kalabalık 2 grup arasında başlayan tartışma kısa sürede büyüyerek kavgaya dönüştü. Taş ve sopaların kullanıldığı kavgada sandalyeler havada uçuştu, cadde adeta savaş alanına döndü. 5 kişinin yaralandığı kavga nedeniyle olay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Polis, hastane ve olay yerinde geniş güvenlik önlemi aldı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.
Ağrı'da meydan muharebesi gibi kavga
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: İlk kez 1929'da verilmeye başlanan ve bu yıl 87'incisi düzenlenen Oscar Ödülleri, 22 Şubat'ta Hollywood'daki Dolby Tiyatrosu'nda sahiplerini bulacak.  Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi (AMPAS) tarafından dağıtılan Oscar Ödülleri'nin verileceği Dolby Tiyatrosu ve Hollywood Bulvarı'nda tören için yapılan hazırlıklar devam ediyor. Dolby Tiyatrosu civarındaki yollar, güvenlik nedeniyle günler öncesinden ulaşıma kapatıldı. Yaklaşık 225 ülke ve bölgeden canlı yayınlanacak ödül töreninin sunuculuğunu, daha önce Emmy ve Tony ödül törenlerini de sunan  yapacak. Törenin yapımcılığını ise Neil Meron ve Craig Zadan üstlendi.  AMPAS'tan yapılan açıklamada Oscar ödülleri haftasına ilk defa "Neler Olabileceğini Hayal Edin" kampanyası çerçevesinde "dünyanın en yetenekli sosyal medya sanatçılarının" da davet edildiği belirtildi.  Oscar ödüllerinin sahipleri, AMPAS'ın 6 binden fazla üyesinin oylarıyla belirleniyor. Oscar törenine katılacağını teyit eden yıldızlar arasında Ben Affleck, Cate Blanchett, Jessica Chastain, Jennifer Aniston, Marion Cotillard, Benedict Cumberbatch, Viola Davis, Chiwetel Ejiofor, Chris Evans, Kevin Hart, Josh Hutcherson, Scarlett Johansson, Dakota Johnson, Jennifer Lopez, Jared Leto, Shirley MacLaine, Matthew McConaughey, Sienna Miller, Eddie Murphy, Chris Pine, Chris Pratt, Margot Robbie, Octavia Spencer, Meryl Streep, Miles Teller, John Travolta, Kerry Washington, Naomi Watts, Oprah Winfrey ve Reese Witherspoon yer alıyor. Jack Black, Common, Jennifer Hudson, Lady Gaga, Anna Kendrick, John Legend, Adam Levine with Maroon 5, Tim McGraw, Rita Ora and Tegan ve The Lonely Island'la Sara'nın törende sahne alması kesinleşti. "Selma" filminde Martin Luther King'i oynayan David Oyelowo'nun Oscar ödülüne aday gösterilmemesi, tepkilere neden olurken Oscar Ödülleri'ni dağıtan Sinema Sanatları ve Bilimleri Akademisi'nin üyelerinin yüzde 94'ünün beyazlardan oluşması tepkilerin ırkçılık üzerine yoğunlaşmasına yol açtı. Merkezi Harlem'de bulunan Ulusal Eylem Ağı'nın (NAN) Kurucusu ve Başkanı Al Sharpton, tepkisini "Bu, kabul edilemez" diyerek dile getirdi.  Şimdiye kadar üç film 11 dalda ödül alarak oldu. Bu filmler, 1952'de aday gösterildiği 12 daldan 11'inde ödül kazanan " ", 1997'de 14 dalda aday gösterilen ve 11 dalda ödüle layık görülen " " ve 2003'te aday gösterildiği 11 dalda ödül alan " " olarak sıralanıyor.  " " ve 1950 tarihli " ", 14 dalda aday gösterilerek en fazla dalda aday gösterilen filmler oldu.  Şimdiye kadar 12 kez aday gösterilen Jack Nicholson ile 19 kez aday gösterilen Meryl Streep, en çok aday gösterilen oyuncular arasında başı çekiyor.  Katharine Hepburn, 1932, 1967, 1968 ve 1981'de dört kez Oscar'a layık görüldü.  Fredric March, Jack Nicholson, Tom Hanks, Spencer Tracy, Marlon Brando ve Dustin Hoffman da iki ödülle en çok Oscar kazanan erkek oyuncu oldu. , Hattie McDaniel oldu. "Kuzuyarın Sessizliği", 1991'de En İyi Film Oscar'ını kazanan ilk ve tek gerilim filmi olurken 1991'de "Güzel ile Çirkin" En İyi Film Oscar'ına aday gösterilen ilk animasyon filmi olarak Oscar tarihe geçti. "The Hurt Locker" filmiyle En İyi Yönetmen Oscar'ına layık görülen  , olarak tanınıyor.
Oscar ödülleri için geri sayım başladı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: The Journal of Clinical Investigation adlı dergide dün yayımlanan araştırmada, 20. yüzyılın başlarındaki teorinin aksine, kanserli hücrelerin çoğalmasının başlangıcında, bağışıklık sistemi tarafından korunduğu belirtildi. Pierre ve Marie Curie Üniversitesinden Profesör David Klatzmann'ın ekibi, kanser hakkındaki bu keşifle hastalığın tedavisinde önemli ilerleme kaydedilebileceğini bildirdi. Bugüne kadar bilinen teori, kanserli hücreler oluşmaya başlayınca bağışıklık sisteminin bu hücreleri anormal hücre olarak tespit edip onları yok etmeye çalıştığını ve kanserin bu anormal hücrelerin savunma mekanizmasından kaçtıkları anda meydana geldiğini öngörüyordu. Bilinen teoriyi çürüten yeni tespite göreyse bağışıklık sistemi kanserli hücreleri, ortaya çıktıkları andan itibaren organizmadaki diğer hücreler gibi korumaya alıyor. Araştırmacıların hayvanlar üzerinde yaptıkları deneyler, bağışıklık sisteminin "düzenleyici lenfosit T" hücrelerinin, ilk ortaya çıkan kanserli hücrelere hemen yaklaşıp bu kanserli hücrelerde diğer normal dokularda bulunan molekülleri tespit ettiğini ve kanserli hücreleri yok etmesi gereken hücrelerin kanserli hücrelere saldırmasını engellediğini gösterdi. Araştırmada, "düzenleyici lenfosit T" hücrelerinin kontrolünün gelecekte kanser tedavilerinde çok önemli rol oynayacağı ifade edildi. Araştırmacılar, kanser hakkındaki bu son keşfin ayrıca, tümöre karşı önleyici aşı gibi diğer tedavi yöntemlerinin önünü açtığını belirtiyor.
Bağışıklık sistemi kanserli hücreleri koruyor
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: 'de ilk kez bir müsabakada ) sistemi çevrimiçi uygulandı. Antalya'nın Belek Turizm Merkezi'ndeki Gloria Sports Arena'da Finlandiya ile Malta milli takımları arasında oynanan hazırlık maçında, FIFA ve Uluslararası Futbol Birliği Kurulundan (IFAB) izin alınarak çevrimiçi VAR uygulaması yapıldı. FIFA kokartlı Türk hakem Hüseyin Göçek'in yönettiği müsabakanın yardımcı hakemlik görevini Serkan Olguncan ve Mustafa Emre Eyisoy üstlendi. Müsabakada VAR aracında, hakem Halis Özkahya ve yardımcısı Ali Palabıyık görev aldı. Sahadaki hakemin, VAR hakemi ile doğrudan iletişim kurabildiği çevrimiçi uygulama gerçekleştirildi.  Karşılaşmayı Finlandiya Milli Takımı 5-0 kazandı. Finlandiya'nın gollerini 13 ve 27. dakikada Teemu Pukki, 23. dakikada Kalle Taimi, 85. dakikada Fredrik Jensen ve 88. dakikada Pyry Soiri attı. "Minimum müdahale, maksimum fayda" parolasıyla gerçekleştirilen VAR sisteminin çevrimiçi uygulamalarında, maçın hakemi, araçta bulunan Video Yardımcı Hakem'le doğrudan iletişim kuruyor. VAR kapsamına giren pozisyonla ilgili Video Yardımcı Hakem, müsabaka hakemini uyarıyor. Müsabaka hakemi gerekli görürse saha kenarındaki ekrandan pozisyonu izledikten sonra kararını değiştiriyor. Uygulamaya göre son karar müsabaka hakeminde oluyor.
VAR, Türkiye'de ilk kez çevrimiçi uygulandı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Büyümenin öncü göstergelerinden güçlü duruşunu koruyor. Kasım ayında artış, piyasa beklentilerinin üzerinde gerçekleşti. Sanayide üretim artışı kasım ayında yıllık bazda yüzde 7 oldu. Ekonomistler yüzde 5 civarında artış bekliyordu. Kasımda üretim bir önceki aya göre ise yüzde 0.3 artış gösterdi. Sanayi üretiminin aylık bazda değişim göstermeyeceği tahmin ediliyordu. Öte yandan arındırılmamış verilere göre sanayi üretiminde yıllık 6,9 artış kaydedildi. Sanayi üretimi ekim döneminde yıllık bazda yüzde 7,3 ve aylık bazda yüzde 0,7 artış göstermişti. TÜİK verilerine göre; takvim etkisinden arındırılmış sanayinin alt sektörleri (2010=100 temel yıllı) incelendiğinde; 2017 yılı Ekim ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 0,5, imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 7,7 ve elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi yüzde 7,3 arttı. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayinin alt sektörleri (2010=100 temel yıllı) incelendiğinde, 2017 yılı Ekim ayında madencilik ve taşocakçılığı sektörü endeksi bir önceki aya göre yüzde 2,2 azalırken imalat sanayi sektörü endeksi yüzde 1,3 arttı. Elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımı sektörü endeksi ise yüzde 1,9 azaldı.
Sanayi üretimi kasımda beklentilerin üzerinde arttı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: WHO sözcüsü Gregory Hartl, düzenlediği basın toplantısında, "Bir kişi virüse maruz kalmışsa ya da virüsü kapmışsa havaalanında hastalığın belirtilerini göstermeyebilir" dedi. Sınırlardaki kontrollerin işe yaramadığını vurgulayan sözcü, ısıya duyarlı kameraların hastalığın kuluçka döneminde olduğu kişileri tespit edemediğine dikkati çekti. Hartl, 2003'te Çin'de patlak veren ve 8 bin kişinin etkilendiği ağır akut solunum yolu yetersizliği sendromu (SARS) salgını döneminden bu yana yapılan araştırmaların sınırlardaki kontrollerin virüsün yayılmasıyla mücadelede etkili olmadığını gösterdiğini belirtti. SARS'ın birçok şey öğrettiğini söyleyen Hartl, işe yaramayan bir şeyi önermek istemediklerini ifade etti. Öte yandan, Macaristan Sağlık Bakanlığı, domuz gribine karşı önlemler çerçevesinde, uluslararası Budapeşte Feri Hegy Havaalanı'na ısıya duyarlı kameralar yerleştirdi. Macaristan Sağlık Bakanı Tamas Szekely, ülke genelinde domuz gribi hastalığına karşı alarma geçildiğini açıkladı. Sağlık Bakanlığı ayrıca, Meksika'dan ve ABD'den Budapeşte'ye uçakla gelen yolcuların kontrol altına alınacağını bildirdi. Macaristan'da dün 6 kişi domuz gribi şüphesi ile kontrolden geçmiş, ancak domuz gribi olmadıkları anlaşılmıştı.
Isıya duyarlı kameralar ve kontroller faydasız
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: AB Bakanı ve Başmüzakereci Volkan Bozkır'a göre süreç, kritik bir noktaya geldi. Avrupa Parlamentosu ve Avrupa Konseyi'ndeki temaslarını değerlendirmek üzere Strazburg'da basın toplantısı düzenleyen Bozkır, son gelişmeleri değerlendirdi. Türkiye'nin varılan anlaşma doğrultusunda 72 beklentiyi karşıladığını söyleyen Bozkır, "Ancak burada, bu şekilde bir yaklaşımla eksik beklenti olduğunun ifade edilmesi ve hiçbir temasımızda dile getirilmemiş olan terörle mücadele yasasında değişikliğin bu beklentiler içine dahil edilmesi süreci kritik noktaya getirmiştir" dedi. Bozkır, "Şehitler verdiğimiz ortamda canlı bombaların birçok ilimizde saldırılar gerçekleştirerek yüzlerce masum inasının canına kıydığı ortamda terörle mücadele kanunundaki bir değişiklik için adım atamayız. Gerekirse vizenin kalkmaması pahasına terörle mücadele kanununda değişiklik yapmayacağız" diye konuştu. Hükümet olarak son ana kadar imkanları zorlayacaklarını ifade eden Bozkır, şunları kaydetti: "Bu çerçevede Avrupa Komisyonu'nun buna açıklık getirmesi gerekmektedir. Biz son ana kadar hükümet olarak çabalarımızı sürdüreceğiz. Bu sürecin tehlikeye maruz kalmaması için tüm imkanları zorlayacağız. Ancak bu sadece Türkiye'nin çabasıyla yürüyecek bir süreç değildir. Komisyonla yapacağım temaslar sonrası son bir değerlendirme yapacağım. Sayın Cumhurbaşkanımız'ın direktifleri doğrultusunda Türkiye'nin nasıl tavır alacağını ortaya koyacağız."
Bakan Volkan Bozkır'dan vizesiz AB açıklaması
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasında Taşkın'ın annesi, kardeşleri ve çocukları ile avukatlar hazır bulunurken, sanık Nazım Taşkın (26) Rize T Tipi Ceza İnfaz Kurumu’ndan, Bekar Taşkın’ın eşi Emine Taşkın (42) Ordu E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan, Bekar Taşkın’ın kardeşi Erdinç Taşkın (41) Bafra T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndan Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden duruşma salonuna bağlandı. Olayın şüphelisi olarak aranan Niyazi Taşkın ise duruşmada yer almadı. Mahkeme başkanının olayı anlatması için ilk olarak söz hakkı verdiği sanık Nazım Taşkın, dedesi Niyazi Taşkın ile birlikte kumar oynadığını iddia ettikleri dayısı Bekir Taşkın’ı görmek ve kumar oynamasını engellemek için olay yerine gittiklerini, o sırada Bekar Taşkın ile karşılaştıklarını söyledi. Nazım Taşkın, mahkeme heyetine karşı beyanında, “Bekar Taşkın ile göz göze geldik. 1 gün önceden annemin mezarından fotoğraf çekip sosyal medyadan paylaşmıştı. Bana ateş edecek diye tedirgin oldum. Torpidoya doğru eğildiğini gördüm. Arabayla aramızda 5-6 metre vardı. Hedef gözetmeksizin arabasına rastgele 6-7 el ateş ettim” dedi. Araca doğru ateş ettiği sırada dedesi Niyazi Taşkın’ın kendisini ‘Nereye ateş ediyorsun?’ diye uyardığını söyleyen Nazım Taşkın, “Korktuğum için ateş ettim. Niyetim öldürmek değildi. Boztepe’ye gidecekken dedem Niyazi Taşkın Değirmendere’ye gidip dayına bakalım dedi ve orada karşılaştık. Maktulle annemin arasındaki ilişkiyi ise annem öldükten sonra öğrendim” savunmasında bulundu. Öldürülen Bekar Taşkın’ın eşi olan ve eşiyle arasında yasak aşk olduğu iddiasıyla Gülsün Taşkın’ı (41) 4 Ağustos 2018'de gerçekleşen olayda iş yerinin önünde bıçakla öldüren Emine Taşkın, tutuklu bulunduğu cezaevinden SEGBİS ile bağlanarak, Bekar’ın 26 yıllık eşi olduğunu ve Gülsün Taşkın’ı eşiyle aralarında 10 yıllık ilişki olduğunu öğrendikten sonra kendisinin öldürdüğünü söyledi. Duruşma salonuna müşteki olarak bağlanan Bekar Taşkın’ın kardeşi Erdinç Taşkın ise olay tarihinde başka bir suçtan dolayı cezaevinde olduğunu söyleyerek, “Kimseden şikayetçi değilim” dedi. Daha sonra, Bekar Taşkın’ın çocukları K. Taşkın, İ. Taşkın, Y. Taşkın mahkeme heyeti, huzurunda ifade vererek babasının ölümüne sebebiyet verenlerden davacı ve şikayetçi oldular. Bekar Taşkın’ın kızı G. Taşkın ise ifadesinde, “Annemin bu olayda hiçbir suçu yoktur. Annem Gülsün’ü öldürmeye gitmedi, sadece konuşmaya gitti. Ben Niyazi Taşkın’dan (babasını öldürmekle yargılanıyor) davacı ve şikayetçi değilim” beyanında bulundu. Bekar Taşkın’ın duruşma salonunda hazır bulunan kardeşleri S. Taşkın, A. Taşkın, N. Taşkın, Y. Taşkın, S. Taşkın, Y. Taşkın, S. Affan ile Bekar’ın annesi Asiye Taşkın olayın öncesiyle alakalı beyanlarda bulunarak sanıklardan davacı ve şikayetçi oldular. Olay esnasında ağabeyi Bekar Taşkın ile birlikte olan S. Taşkın ise yaşanan hadiseyi şu sözlerle anlattı: “Olay anında ağabeyimin çıktığı kahvedeydim. Maktulün vurulduğu araç benim aracımdı. Araçla su dağıtımı yapıyordum ve aracın içi görünmesin diye film çektirmiştim. Ağabeyim camdan dışarı bakarken geri kaçtı. Karşıda balıkçı olan S.T., Bekar Taşkın’a eliyle ‘geri git’ diye işaret etmiş. Ağabeyimin yanına gittim. Ağabeyim bana ‘Arabayı getir ben gideyim.’ dedi. Gitme dedim. Anahtarlarım S.T.’deydi. Arabayı kapının önüne getir dedim. 2 dakika sonra silah sesi duydum. Olay yerine gittim. Ağabeyimi aracın içinde görünce hemen hastaneye yetiştirmek istedim. Nazım kaçarken silah elindeydi; ‘Vururum’ diyordu. Nazım bu işe gönüllü değildi.” Duruşma salonuna tekerlik sandalye ile sonradan alınan Bekar Taşkın’ın annesi Asiye Taşkın ise şok ifadeler kullandı. Mahkeme başkanının "Oğlunun ölümüne dair ne biliyorsun?" sorusuna ilişkin ifade veren Asiye Taşkın, “Oğlum zararsız biriydi. Trabzon’u terk edecekti ama bir alacak verecek işi vardı. Oğlumu meclis kararıyla vurdular. Yaylada aile meclis yaptıklarını köydeki herkes söyledi” iddiasında bulundu. Tanık olarak dinlenen H.T., olayın saat 16.00 sıralarında meydana geldiğini söyleyerek, “Birkaç el silah sesi duydum. Dışarı çıktım. Biri yaşlı, biri genç iki kişi geri geliyordu. Genç olanın yüzü biraz kapalıydı. Yaşlı olan önüme düştü. Kendisini yakaladım. Eli belindeydi. Genç olan bize silah doğrulttu. ‘Bırak onu’ dedi. Ben de bıraktım” şeklinde konuştu. Olay sonrası sanıkların dolmuşuna bindiği gerekçesiyle tanık olarak duruşma salonuna çağırılan dolmuş şoförü M.D., yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: “Değirmendere’de el ettiler. Ben de durdum. Arabama bindiler. Normal yolcu gibi kendisini aldık. Polis beni aradı. Olayı söyledi. Ben de arabama binen kişiyi Meydan’da bıraktığımı söyledim.” Davanın ilk duruşmasında, müşteki ve tanık beyanları, sanık ve avukat savunmalarının ardından mahkeme başkanı, olayın şüphelisi olarak aranan Niyazi Taşkın’ın yakalanması için Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazı yazılmasını isteyerek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi. Trabzon’da 4 Ağustos 2018 günü işlettiği kuaförün girişinde tartıştığı akrabası Emine Taşkın tarafından koltuk altından ve bacağından bıçaklanan Gülsün Taşkın kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. Olayın ardından kaçan ve yaklaşık 300 metre mesafedeki çarşıda bayılınca yakalanan Emine Taşkın ilk ifadesinde "Kocamda gözü vardı. Amacım öldürmek değildi, konuşmaktı" demişti. Olay sonrası Emine Taşkın tutuklanarak cezaevine konulmuştu. Bir kişinin ölümüne ve eşinin de hapse girmesine neden olan Bekar Taşkın ise 20 Kasım 2018 günü ölümüne neden olduğu Gülsün Taşkın’ın yakınları tarafından bir araç içinde kafasından silahla vurularak öldürülmüştü. Cinayet zanlısı Nazım Taşkın olay sonrası bir dolmuşa binerek kaçarken olayın üzerinden geçen 2 ayın ardından 29 Ocak 2019 tarihinde polis ekiplerine teslim olmuştu.
Trabzon’da oğlu öldürülen anneden şok ifade: “Oğlumu meclis kararıyla vurdular”
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: ABD’nin önde gelen televizyonlarından NBC’nin haberine göre ABD-Türkiye arasında 'gizli' bi anlaşma imzalandı. Beyaz Saray, yaklaşık 2 yıllık tutukluluğun ardından ev hapsine alınan ABD'li papaz Andrew Brunson’ın birkaç gün içinde ABD’de olmasını bekliyor. Habere göre, Donald Trump yönetiminden üst düzey yetkililerin Türkiye’yle yaptığı anlaşma neticesinde Brunson hakkındaki suçlamaların cuma günkü duruşmada düşürülmesi gerekiyor. Bu bilginin kaynağı olarak da üst düzey ABD’li yetkililer gösterildi. Detayların henüz belirsiz olduğu ancak gizli anlaşmanın ABD’nin Türkiye’ye uyguladığı ekonomik baskıya dair mutabakatı içerdiği belirtilen haberde, Trump yönetiminin, ‘Ankara'nın birkaç ay önce verdiği sözü tutmaması’ sebebiyle Türkiye’nin anlaşmaya uyacağından yüzde yüz emin olmadığı ifadeleri de yer alıyor. Konuyla ilgili açıklama yapan bir yetkili, “Brunson’ın masum olduğuna inanmayı sürdürüyoruz ve Cuma günkü duruşma Türk yargı sisteminin bir Amerikan vatandaşını serbest bırakması için başka bir fırsat” ifadelerini kullandı. Anlaşmanın geçen ay Türk ve ABD’li yetkililer arasında, ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo ve Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton’ın da katıldığı Birleşmiş Milletler Genel Kurulu esnasında yürütülen tartışmalar sonucunda varıldığı belirtildi. Haberde Türk ve ABD taraflarının iddialara ilişkin yorum yapmamayı tercih ettiği kaydedildi.
NBC: Türkiye ile ABD ‘gizli’ anlaşma yaptı, Brunson serbest kalacak
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Abdullah Öcalan’ın mesajının okunduğu Diyarbakır’daki Nevruz kutlamalarını, NTV Ankara Temsilcisi Nilgün Balkaç’a değerlendirdi. Çözüm sürecinin devam ettiğini dile getiren Atalay, “Hedeflerimiz var, bu açıklamayla örtüşüyor. Hükümet bu süreçte kararlıdır” diye konuştu. Kutlamalarda Türk bayrağı olmadığı yönündeki eleştirileri de yanıtlayan Atalay, şu ifadeleri kullandı: “Diyarbakır’daki etkinlik bizim organizasyonumuz değil, başkasının organizasyonudur. Bizim bir katkımız olmadı. Bu toplantıda bayrak yoktu-vardı tartışmasına girmeyiz. Orada Türk bayrağı olmasını tercih ederdik. Bayrağımız bizim için çok değerlidir, bu tür toplantılarda hassasiyetlerimizden biridir.” İçişleri Bakanı Muammer Güler de, Meclis'e gelişinde gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. ''Abdullah Öcalan'ın silahları bırakın çağrısını nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusuna Güler, ''Dil barış dilidir, uygulamayı görmek lazım. Bundan sonrasını göreceğiz tabi ki'' karşılığını verdi. Bir gazetecinin, ''Dün yaptığınız açıklamada, Diyarbakır'daki etkinlikte Öcalan posteri açılırsa suç teşkil eder demiştiniz'' sözleri üzerine de Güler, ''Adli merciler gereğini yapar'' dedi. Güler, Diyarbakır'daki nevruz etkinliğinde Türk bayrağının bulunmamasına ilişkin, ''Türk bayrağının olmamasını ben de buradan nefretle kınıyorum. Türk bayrağının orada olmaması bir büyük eksikliktir'' dedi.
Atalay: Bayrak tartışmasına girmeyiz
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Başkent Tahran’daki Yüksek Sosyal Konseyi toplantısında konuşan Ruhani, ABD’nin ikinci yaptırım paketinin etkisiyle ilgili açıklamalarda bulundu. İran halkının 5 Kasım’dan önceye göre daha ümitli olduğunu belirten Ruhani, "Bazıları 5 Kasım’dan sonra özel şartların oluşacağını ve halkın yaşamının altüst olacağını düşünüyordu. Fakat herkes gördü ki bu düşünceler yanlıştır ve bir vehimden ibarettir" dedi. ”ABD’nin hiçbir iddiasının umduğu gibi gerçekleşmediğini” savunan Ruhani, bazı gazetecilerle birlikte medya organının olumsuz hadiseleri abartarak verdiğini ve halkın ümidini kırdığını ifade etti. Ülkede sabit maaş alanların yaptırımlar nedeniyle ekonomik ve geçim sıkıntısıyla karşı karşıya kaldığını aktaran Ruhani, bunların çözülemeyecek sorunlar olmadığını ve hükümetin gündeminde olduğunu belirtti. Ruhani kadınların statlarda futbol maçı izlemesiyle ilgili tartışmalara da değinerek "Statların bir bölümünün kadınlara ayrılmasında ne gibi bir sakınca olabilir? Bu şeriata, yasalara ve Kültür Devrimi Yüksek Konseyi’nin kararlarına aykırı değildir" ifadesini kullandı.
Ruhani: ABD'nin hiçbir iddiası umduğu gibi gerçekleşmedi
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Kahramanmaraş'ta Afşin Elbistan Termik Santrali'nde çıkan yangın korkuttu. Ocağa verilmek için hazırlanan taşkömürlerinin tutuşmasıyla santralin ikinci ünitesinin trafolarında yangın çıktı. Onlarca ton kömür yanmaya başlayınca, zehirli gaz ve yoğun duman nedeniyle santral çalışanları bölgeyi terk etti. Alevler kısa sürede 3. üniteye sıçradı. İtfaiye ekipleri ve bir helikopterle söndürme çalışmasına başlandı. Alevler 1 saatlik çalışmayla kontrol altına alındı. Maddi hasara yol açan yangında yaralanan olmadı. Santraldeki üretim devam ediyor.
Termik santralde yangın
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Sivas’ta sınavdan önce kolu kırıldığı için YGS’ye engelliler sınıfında giren 18 yaşındaki Uğur Erdem Tur, sınav sonuçları açıklanınca büyük bir şok yaşadı. Tur’un sonuç belgesinde "Sınava girmediniz veya yanıt alanınız boş" yazıyordu. Tur, sonuca itiraz etti ve iki hafta boyunca ÖSYM’den yanıt bekledi. Vatan'ın haberine göre; ÖSYM önceki akşam baba Naci Tur’u arayarak özür diledi ve sonucun düzeltildiğini açıkladı. Asıl soru kitapçığı ve cevap kağıdı yeni sınav yerine ulaşmadığı için, yedek kitapçık ve cevap kağıdı kullanan Tur’un sonucunun, boş olan asıl soru kitapçığı ve cevap kağıdına göre düzenlendiği ortaya çıktı. Sonucu dışında ÖSYM’nin aday bilgi işlemleri sayfasında cevap kağıdı da değişen Tur’un puanı 391 olarak değişti. LYS BAŞVURU ÜCRETİNİ ÖSYM ÖDEDİ ÖSYM’den arayan yetkili ayrıca, Lisans Yerleştirme Sınavı (LYS) başvurularının bitmesine rağmen başvurunun kendilerini tarafından yapıldığını ve başvuru ücreti olan 40 TL’nin de ÖSYM tarafından ödendiğini Naci Tur’a söyledi. ÖSYM böylece sonucunda hata yapan adaydan özür dileyerek LYS başvurusnu yaparak, başvuru ücretini almamış oldu. "ZATEN SIKINTILI OLMUŞ" Baba Naci Tur, ÖSYM’nin yaptığı hatadan dolayı LYS başvuru ücretini almadığını şaşkınlıkla karşıladığını kaydederek şunları söyledi: "Ben özelllikle para yatırmam gerekiyorsa bundan dolayı bir sıkıntı yaşanmasın dedim. Arayan bayan yetkili de, ‘Yok ne demek. Zaten sıkıntı olmuş. Hatalı sonuçtan dolayı özür dileriz. Başvuru ücretini yatırmanıza gerek yok’ dedi. Uğur sınava tekrar Sivas’ta mı girecek diye sordu, ben de evet dedim. Sonra sisteme girileceğini söyledi. Ben de geç de olsa bu hatadan dönüldüğü için teşekkür ettim."
LYS'ye başvuru ücreti ÖSYM'den
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz, Türkiye ile sığınmacı krizinin çözümüne yönelik 18 Mart’ta varılan mutabakatı savundu. Türkiye’nin sığınmacı politikası konusunda şimdiye kadar güvenilir bir ortak olduğunu söyleyen Schulz, "sığınmacı krizinin aşılmasınde önemli bir öge" diye nitelediği anlaşmanın Yunanistan meclisinde kabul edilerek uygulamaya konmasını da memnuniyetle karşıladığını söyledi. AP’nin Alman Sosyal Demokrat Partili Başkanı Martin Schulz, Düsseldorf kentinde yayımlanan Rheinische Post gazetesine verdiği demeçte, “Türkiye Cumhurbaşkanı'nın ülkesindeki medyaya karşı tavrı kabul edilemez, yabancı medya kuruluşlarına yönelik eleştirileri konusunda da Erdoğan tamamen aceleyle ve düşünmeden hareket ederek yanıldı. Ama diğer yandan Türkiye şimdiye kadar sığınmacı politikaları konusunda bazı AB ülkelerinden çok daha fazlasını yapan güvenilir bir ortak“ diye konuştu.
Avrupa Parlamentosu Başkanı Schulz'dan Türkiye açıklaması
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Olay, sabah saatlerinde, ilçeye bağlı Yiğitler Mahallesi'nde meydana geldi. Yakınlarıyla mahalleye gelen Furkan Demirkol, yüzmek için Kijan Göleti'ne girdi. Demirkol, bir süre sonra gözden kaybolurken, yakınları, jandarmaya haber verdi. İhbar üzerine bölgeye sağlık, jandarma ve AFAD ekipleri sevk edildi. Gölette arama- kurtarma çalışması başlatıldı. Balık adamlar, suda Demirkol'un cesedine ulaştı. Gencin cansız bedeni sudan çıkarılırken, kıyıda bekleyen yakınları, gözyaşı döktü.  Çermik Kaymakamı Nazlı Demir ve İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Ahmet Seyhun da gölet kenarına gelerek, çalışmaları yerinde izledi.  Furkan Demirkol'un 3 ay önce askerden geldiği öğrenilirken, ölümüyle ilgili soruşturma başlatıldı.
Askerden 3 ay önce gelen Furkan, ailesini yasa boğdu
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, hain darbe girişiminin üzerinden bir yıl geçtiğini anımsattı. Darbenin arka planının ortaya çıkarılmasında kararlı bir iradenin sergilenmediğini öne süren Tezcan, güçlü bir demokrasi yaratma fırsatı ellerine geçmişken, tam tersine Türkiye'yi bir başka kutuplaşmanın eşiğine taşıyan bir anlayışın getirildiği savundu. Tezcan, darbe girişiminin 1. yılındaki anmalarda yapılacak programlar konusundaki tereddütlerin, sarayın 15 Temmuz'u ile halkın 15 Temmuz'u arasındaki farkın, ayırımın da tezahürü olduğunu ileri sürdü. Elinde geliş sırasına göre numaralandırdığı TBMM Başkanlığının anmalara ilişkin davetilerini gösteren Tezcan, ilk programın 6 Temmuz'da milletvekillerine gönderildiğini, burada saat 12.00'deki fotoğraf sergisi açılışı ile saat 13.00'teki Meclis özel oturumunda, parti grup başkanlarının konuşmalarının bulunduğunu anımsattı. Tezcan, daha sonra 11-12 Temmuz tarihlerinde basında yer alan haberlerden, birinci Meclisin önünden başlayıp, TBMM bahçesinde tamamlanacak yürüyüş sonrası, 02.32'de TBMM bahçesinden Cumhurbaşkanı, Başbakan, Meclis Başkanı ve MHP Genel Başkanı'nın konuşma yapacağını öğrendiklerini anlattı. Tezcan, kendilerine buna yönelik davetiye gelmeden önce karşı çıktıklarını, "Milleti, Meclisi, milli iradeyi bölmeyin" diyerek, itiraz ettiklerini söyledi. Bu açıklamalarından bir gün sonra, 13 Temmuz'da TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın ikinci programı gönderdiğini, bu programda, siyasi parti başkanlarının da konuşma yapacağının yer aldığını aktardı. Tezcan, Kahraman'ın düzenlediği anma programına katılacaklarını ifade ettiklerini belirterek, "Biz TBMM'yi milletin meclisi olarak görüyoruz. TBMM Başkanı'nı da sarayın temsilcisi değil, milletin temsilcisi olarak görmek istiyoruz. Böyle bir program katılmamız gereken programdır. Genel Başkanımızın da konuşma yapacağını da açıkladık" dedi. Tezcan, bugün Meclis'teki birinci program tamamlandıktan sonra, Kahraman'ın 2. davetiyedeki programı tekzip edercesine, gece sadece Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve kendisinin konuşma yapacağını, bunun dışında konuşma olmayacağını söylediğini anımsattı. Genel Kuruldan sonra saat 14.45 itibarıyla 3. programın geldiğini anlatan Tezcan, şöyle devam etti: "TBMM Başkanı, nezaketsiz ve beceriksiz tutum içinde. Görülüyor ki TBMM Başkanı'nın söylediğini kırk kere düşünmek lazım. TBMM Başkanı'na dayanarak program yaparken 40 kez düşünmek lazım, nerelerden işaret, talimat alarak bu programları yaptığını anlayıp ona göre karar vermemiz gerekiyor. TBMM Başkanı, büyük ihtimaldir ki saraydan aldığı talimatla bu programı değiştirdi. Sayın Genel Başkanımızın bugün Meclis'te yaptığı konuşmanın ardından TBMM azarlanmıştır. Bu azarlanmanın üzerine yeni program yapma gereği duymuştur. 15 Temmuz'da Gazi Meclisin, bir kere daha Gazi Meclis olduğunu tescillediği günün yıldönümünde Gazi Meclisin Başkanı ile ilgili bu sözleri sarf etmeye yönelik tutum, bizi üzüyor. Genel Başkanımızın konuşmasından korkmuşlardır. Darbenin siyasi ayağının ortaya çıkarılmasından korkmuşlardır. Gizlenen gerçeklerin söylenmesinden, ifşa edilmesinden korkmuşlardır. Bu tutum bir kere daha gösterdi ki halkın 15 Temmuz'u ile sarayın 15 Temmuz'u farklıdır. Halkın 15 Temmuz'unu, Sayın Kılıçdaroğlu TBMM'de yaptığı konuşmada dillendirdi. Sarayın 15 Temmuz dili de program değişikliğiyle Sayın Kahraman olmuştur. 15 Temmuz anmalarının büyük demokrasi uzlaşması olmasından korkan iktidar, 15 Temmuz'u sarayın 15 Temmuz'u olarak milletin kafasına kazıma çabasında. Sayın Genel Başkanımızın konuşmasından korkulup, alelacele ve nezaketsiz biçimde, beceriksizce yapılan program değişikliğinden sonra Meclis'teki programa, Genel Başkanımız katılmayacak. Belli ki bizim programlarda yer alıp, gerçeği ifade etmemizden korkuyorlar. Sadece bir saray anlayışı etrafında inşa etmek istiyorlar. Bunun figüranı olmayacağız. Konuşma yapmadığımız, gerçeği anlatamayacağımız bir zeminin parçası olmamızın hiçbir anlamı yoktur. TBMM Başkanı'nın bu nezaketsiz ve beceriksiz tutumu, program değişikliği nedeniyle daha önce katılma kararını açıkladığımız bu programda yer almayacağız." Başbakan Binali Yıldırım'ın, CHP'nin günde 5 kez karar değiştirdiğini söylediğini ifade eden Tezcan, günde 5 kez karar değiştirenin TBMM Başkanı olduğunu öne sürdü. TBMM'de 15 Temmuz darbe girişimine ait fotoğrafların yer aldığı sergiye dikkati çeken Bülent Tezcan, "Ne yazık ki 15 Temmuz akşamı bu Meclise ilk gelip tepesine bomba atılanların fotoğrafları ayıklanmış, sanki sadece bir parti ordaymış gibi fotoğraflar sergilenmiştir. Ayıptır. Bu bir kompleksin ürünüdür" diye konuştu.
Tezcan: Kılıçdaroğlu’nun Meclis’te konuşmasından korktular
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Devlet Opera ve Balesinin (DOB) yeni sezondaki en iddialı eserlerinden Troya'da ünlü balet Tan Sağtürk, "Hektor"a, Devlet Opera ve Balesi (DOB) Genel Müdürü, dünyaca ünlü tenor Murat Karahan da "Paris"e hayat verecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı, 2018'i, Troya'nın UNESCO Dünya Kültür Miras Listesi'ne girişinin 20'nci yılı dolayısıyla "Troya Yılı" olarak ilan ederken, DOB da bu kapsamda opera ve balenin iç içe geçtiği büyük bir sahne şovuyla seyircilerle buluşmaya hazırlanıyor. Genel Sanat Direktörlüğünü Murat Karahan, rejisörlüğünü Recep Ayyılmaz'ın yürüttüğü eserin bestelerini Bujor Hoinic, koreografisini ise Volkan Ersoy üstleniyor. Troya'nın görkemli prömiyeri için hazırlıklar son sürat devam ediyor. DOB Genel Müdürü Karahan, Troya bale grubunun provaları esnasında yaptığı açıklamada, bir taraftan bale provalarının diğer taraftan da koro, orkestra çalışmalarının ilerlediğini anlattı. Karahan, "Troya'yı biz büyük bir sahne şovu olarak düşünüyoruz. Bunu aslında müzikalle karışık bir sahne şovu olarak düşünebilirsiniz. Başlı başına çok büyük bir prodüksiyon. Troya, kısmet olursa, bütün dünyada, Avrupa'da, bütün büyük sahnelerde ülkemizi gururla temsil edeceğimiz bir prodüksiyon olacak." şeklinde konuştu. Troya'nın çok büyük bir ekibinin bulunduğunu aktaran Karahan, "Tam olarak orkestra, koro, dansçılar ve solistler dahil olmak üzere bir gecede sahnede 254 sanatçımız olacak. Kasımın ilk haftası prömiyerini yapacağız." dedi. Sanatseverlerin de merakla beklediği eserin prömiyerinde iki önemli isim de sahne alacak. Dünyaca ünlü tenor Karahan, Troya Prensi Paris'i canlandıracak. Bugüne kadar binlerce temsilde yer alan, sadece Türkiye'de değil yurt dışında büyük başarılara imza atan ve bir süredir bale, dans ve müzik okulu olan 49 yaşındaki ünlü balet Tan Sağtürk ise Troya'da "Prens Hektor" rolüne hayat verecek. Paris ve Hektor, Troya'da biri aşkına diğeri ülkesine sahip çıkan zıt karakterli kardeşleri temsil ediyor.
Ünlü tenor Murat Karahan Troya Prensi Paris'i canlandıracak
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Daha uzun dingil mesafesi ve daha geniş iç hacime sahip Clubman versiyonu da yine “hayat tarzı” konseptinde bir model. Resimlerde gördüğünüz Mini ise Danimarkalı mobilya tasarım firması Republic of Fritz Hansen ve Amerikalı karavan yapımcısı Airstream arasındaki işbriliği sonucunda geliştirilmiş. Bu üçlü aracın temel konseptini mobil yaşam ve su sporları üzerine kurmuş. Otomobil baştan aşağı su temasına bürünmüş: Tavandaki dalgıç giysisi etkisinden pencere dökümlerindeki, ön farlardaki ve kaportadaki yeşil trime ve su sporları kiti için özel olarak üretilmiş yataklara kadar. Dalış takımı, oksijen tankları ve paletler kolayca taşınabiliyor. Hatta koltuklarda, gösterge panelinde ve yan panellerde dalgıç giysileri yapımında kullanılan malzeme Neoprene kullanılmış. Airstream römorku ise yapılan birkaç değişiklikle kumsalda iyi vakit geçirmek için ideal konum haline gelmiş. İç kısımda Republic of Fritz Hansen tarafından tasarlanmış dört koltuk, ortalarında da yemek yemek için kullanılabilen bir masa var. Zemin yüksek kaliteli “yat güvertesi” ahşap panel görünümlü malzemelerden, arka duvardaki duvar dekorasyonu da çiçek baskılarından ve iki yarım sörf tahtasından oluşuyor. Römorkun bir tarafı elektrik kontrolüyle açıldığında bronzlaşmak için kullanılabilecek bir çekyat ortaya çıkıyor. Tabi böyle bir aracın, resimlerdeki gibi kumsala indiğinde, o yumuşak zemine gömülmeden, sadece ön iki tekerleğinin yardımı ile çıkabilmesi pek mümkün gözükmüyor. Bu konsept Milano’daki INTERNI Tasarım Enerjileri sergisinde yakından görülebilir. Bu fuar 22 – 27 Nisan 2009 tarihleri arasında gerçekleşen, Salone del Mobile Mobilya Fuarı’nın bir parçası.
MINI Cooper S Clubman Airstream
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Öğrencilerin bilinçli bir tüketici olması ve kullanımının önemini öğrenmesi için ülkemizde her yıl düzenlenen Yerli Malı Haftası'nda çeşitli etkinliklerle öğrencilere bilgi verilir. Öğrenciler de okullarda okumak için şiirler yazmaktadır. Peki Yerli Malı Haftası şiirleri nelerdir? İşte kısa, anlamlı ve uzun Yerli Malı Haftası şiirleri.. Damla damla akan sudan, Koca göller dolup taşar. Tutumsuzlar kalır yolda, Tutumlular dağlar aşar. Biz tutumlu çocuklarız, Para dolu kumbaramız. İnsanlar kara günde, Kimseye el açmamalı. Çalışmalı, kazanmalı, Hiçbir işten kaçmamalı. Biz tutumlu çocuklarız, Para dolu kumbaramız. Yerli malı haftası, Seni özledik durduk. Günün gelecek diye, Yolunu gözlüyorduk. Süsleyelim masamızı Kutlayalım haftamızı. Yurdumuzda neler yok, Ne yetişmez, ne bitmez? Eğer görmek istersen Yurdu biraz dolaş gez. Süsleyelim masamızı Kutlayalım haftamızı. Üstüm, başım, İçim, dışım. Ayakkabım yerli malı… Vatanını seven insan, Yerli malı kullanmalı. Neden param avuç avuç Yabancıya gitsin bütün? O paralar diken olur, Canımızı yakar bir gün. Yerli malı duruyorken Yabancıya bakar mıyım? İşçimizin emeğini Bile bile yıkar mıyım? Çeşidi az olsa bile, Yerli malı, vatan malı Başka türlü düşünenler Varlığından utanmalı. Elin kokusuz, yapma gülünden güzel gelir. Bana bizim bahçede boy atacak çalımız. Yabancı tezgahlarda boy boy, kolay dokunan Paspaslardan güzeldir el emeği halımız. Yüz vermem yabancının çeşit çeşit rengine Bayraklaşır gözümde beyazımız, alımız. Ne firenk elmasına, ne arap hurmasına Muhtaç etmez ki bizi meyve dolu dalımız. Gerçekten daha gerçek, güzelden daha güzel, Her karışı hazine bizim yurt masalımız. Arıca birlik olup çalışmayı bildik mi Petekleri doldurur mis kokulu balımız. Keçe olsa, yabanın ipeğinden güzeldir Bizim yerli malımız, bizim yerli malımız... Haftamızı açalım, Yurda neşe saçalım. Yerli malı dururken, Yabancıdan kaçalım. İpekli var, yünlü var, Pamuklu var, bezi var. Fabrikalar işliyor, Öz malım gelişiyor. Yaban malı almayız, Düşünmeye dalmayız. Biz tutumlu oldukça, Hiç de yoksul kalmayız. Adımdır mandalina Sağlık veririm sana Pek sevimli meyveyim Bol bol yiyin bakayım Amasya elmasıyım Meyvelerin hasıyım Al sarı yanağım var Beni yersen kan yapar Ankaradır memleketim Koyu sarıdır rengim Isırınca bal akar Yiyenlere can katar Al portakal bal portakal Yemezsende seyrine dal Kokum bile başka benim Şerbet dolu hep bedenim İzmir’in üzümleri Sevilmezmi arkadaş İnsanlara pek yarar Kurusu var yaşı var Çiçek olur açılırım Mercan gibi saçılırım Hastaya nar sorulmaz Şurubuna doyulmaz
Yerli Malı Haftası şiirleri
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Darbe girişimi sonrası Fethullah Gülen'in iadesi için Türkiye'den somut kanıt isteyen ABD'ye önümüzdeki hafta Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun gideceği açıklandı. ABD Dışişleri Bakanlığı Fethullah Gülen'in iade talebi süreci konusunda Ankara'ya teklifte bulunmuştu. ABD Dişişleri Bakanlığı sözcüsü John Kirby Türkiye'den bir heyeti ağırlamak teklifi dışında, sürece yardım için Ankara'ya bir ekip gönderilmesini önerdiklerini söylemişti.
Bozdağ ve Çavuşoğlu "Gülen" için ABD'ye gidiyor
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: İstanbul Ortaköy'de, ören bayan ipliklerinin eski sahibi Jak Karako ile eşi Georgia Karako'nun öldürülmesiyle ilgili davada iddianame tamamlandı. Cinayetle suçlanan Özbekistan u4 ay önce hizmetçi olarak çalışmaya başlayan sanıkların cinayetin ardından evdeki değerli eşyaları alıp 7 bavulla kaçtıkları belirtiliyor. Jack Karako ve Georgia Karako çifti, geçtiğimiz ağustos ayında İstanbul Ortaköy'deki evlerinde ölü bulunmuştu.
İddianame tamamlandı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Cumhurbaşkanı'nın, TCK'da yapılan tanımlamaya göre, 'kamusal faaliyetin yürütülmesine seçilme yoluyla süreli olarak katılan en üst düzeyde kamu görevlisi' olduğunu belirtilen kararda, "Dolaysıyla Anayasa'nın 104. maddesi uyarınca 'Devletin başı' olan Cumhurbaşkanı'na görevinden dolayı hakaret edilmesi halinde Türk Ceza Kanunun 299. maddesindeki özel nitelikli düzenleme bulunmasa dahi, suç failinin TCK'nın 125 / 1-2 maddeleri uyarınca cezalandırma yapılabilir. Ancak, 5237 Sayılı TCK'nın 299. maddesinde kamu görevlileriyle ilgili düzenlemelerle yetinilmeyerek, daha fazla koruma sağlayan ve daha ağır yaptırımlar içeren ayrı bir düzenleme yapılmış, ayrıca yasa koyucu Cumjhurbaşkanı'na karşı işlenen hakaret suçlarının 'görevinden dolayı' veya 'görev harici' olup olmadığına bakılmaksızın suç faili hakkında aynı yaptırım uygulanmasını öngörnüştür" ifadelerine yer verdi. Karada, "Cumhurbaşkanı'nın, 5237 Sayılı TCK'nın 6/1-c maddesinde en üst düzey kamu görevlisi olması dikkate alındığında, tüm kamu görevlilerine yönelik hakaret suçları bakımından tek bir yasal düzenleme olması gerekirken, TBMM Başkan ve üyeleri, Başbakan ve Bakanlar gibi siyasi kişilikler de dahil tüm siyasi kişiliklere ayrı himaye sağlayan yasal düzenlemeler bulunmadığı halde, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 101-102. maddelerinin 5678 sayılı kanun ile değişikliğe uğraması sonucu, siyasi bir kişilik hüviyetini taşımakla birlikte, süreli olarak kamu görevini yürüten Cumhurbaşkanı'na yönelik hakaret suçları bakımından farklı yasal düzenlenmenin bulunması, Anayasa'nın 10. maddesinde yazılı eşitlik ilkesinin ihlali niteliğinde görülmüştür" denildi. Kararda Cumhurbaşkanı'nın devletin başı olmasının yanı sıra siyasi bir aktör olduğu da vurgulandı. Siyasi partilerin bir veya bir kaçının desteğini alarak seçilen Cumhurbaşkanı'nın siyasi bir kişilik olmasının kaçınılmaz bir sonuç olduğu belirtilerek, "Cumhurbaşkanı'nın Anayasa gereğince tarafsızlık yemini etmesi, bazı Anayasal görevleri üstlenmesi ve devletin başı olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni temsil etmesinin, onun siyasi bir aktör olması gerçeğini değiştirmeyecektir" denildi. Kararda, "Mahkememizce 5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 299. maddesinin, 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın "Hukuk Devleti" ilkesini düzenleyen, "Cumhuriyetin Nitelikleri" başlıklı 2. maddesine ve "Kanun Önünde Eşitlik" başlıklı 10. maddesine aykırı düzenleme içerdiği kanaatine varıldığından, Yüksek Mahkemece, mahkememiz başvurusunun itiraz olarak kabul edilerek, TCK 299. maddesinin iptaline karar verilmesi arz ve talep olunur" denildi. Üniversite öğrencileri Nuray Uçar ile Özgür Yılmaz hakkında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi koridoruna ve Fen Fakültesi giriş kapısına 2014'te asılan Fikir Kulüpleri Federasyonu'nun gazetesindeki ifadeler nedeniyle "Cumhurbaşkanı'na hakaret"ten dava açıldı. İstanbul 43'üncü Asliye Ceza Mahkemesi'nde 29 Mart'ta görülen davada, öğrencilerin avukatı Özgür Urfa duruşmada Cumhurbaşkanı'na hakaret suçunu düzenleyen maddenin hem Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin emsal kararları açısından hem de Anayasa'nın eşitlik ilkesi bağlamında aykırılık oluşturduğunu savundu. Bu savunmayı inceleyen İstanbul 43. Asliye Ceza Mahkemesi, aykırılık iddialarını değerlendirip karara bağlaması istemiyle dosyayı Anayasa Mahkemesi'ne iletilmeye karar verdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan "müşteki", Özgür Yılmaz ve Nuray Uçar ise "şüpheli" sıfatıyla yer alıyor. İddianamede 9 Aralık 2014 tarihinde saat 08.40 sıralarında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi koridoruna ve Fen Fakültesi giriş kapısına Arapça ve Türkçe karakter başlıklı Fikri Klüpleri Federasyonu (FKF) çeviri gazetesi ibareli afişlerin İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi öğrencisi Nuray Uçar ve Özgür Yılmaz tarafından yapılan uyarılara rağmen asıldığı iddia edildi. İddianamede söz konusu afişteki sözlerle "Cumhurbaşkanına hakaret" kastının olduğu belirtilerek, 2 şüphelinin de "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan 1 yıl 2 aydan 4 yıl 8'er aya kadar hapsi istendi.
'Erdoğan'a hakaret' suçunun kaldırılması için AYM'ye başvuran hakim gerekçeli kararını açıkladı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Akdeniz Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan Prof. Dr. Orhan Kuruüzüm'ün kendisi hakkında ''Bilimsel yetersiz, iş ahlaksızı ve medeni münasebet düzeysizi'' gibi ifadeleri yazılı ve sözlü olarak kullandığı ve kişilik haklarına saldırdığı gerekçesiyle İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF) Dekanı Prof. Dr. Şafak Aksoy hakkında Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde açtığı tazminat davası sonuçlandı. Mahkeme, Dekan Aksoy'un, öğretim üyesi Kuruüzüm'e 4 bin TL manevi tazminat ödemesine karar verdi. Prof. Dr. Kuruüzüm, yönetimin yanlış kararlarına muhalefet ettiği için hakkında sürekli soruşturma açıldığını ileri sürerek, şöyle konuştu: ''Ben de dava açıyorum. Dekan Aksoy'dan kişisel haklarıma saldırdığı için 4 bin TL manevi tazminat kazandım. Kazandığım tazminat ile öğrencilerime döner, ekmek, ayran partisi vereceğim. Artan parayı da Türkan Saylan'ın kurduğu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğine (ÇYDD) bağışlayacağım.'' Dekan Aksoy da, Prof. Dr. Kuruüzüm ile birkaç davası bulunduğunu, bunların tamamının üniversitenin iç işleriyle ilgili olduğunu söyledi. Davaların sürdüğünü kaydeden Aksoy, şunları söyledi: ''Ancak üniversitenin kendi içindeki olaylar medyaya yansıtılıyor. Üniversitenin kendi içindeki olayların medyaya yansıtılmasını arzu etmiyorum. Haklı da olsak haksız da olsak bunların medyaya taşınmasını istemiyorum. Çünkü üniversitemizin adının karalanmasını istemiyorum.'' Prof. Dr. Orhan Kuruüzüm hakkında, AÜ yönetimi tarafından fakültede Bolu yöresinin ''Halimem'' türküsünü ıslıkla çaldığı ve bu suretle fakülte yöneticilerine hakaret ettiği gerekçesiyle soruşturma açılmıştı. Prof. Dr. Kuruüzüm de bu soruşturmanın basına yansımasından sonra 'Islıkçı Hoca' olarak tanınmaya başlamıştı.
Dekandan ‘Islıkçı Hoca’ya 4 bin TL tazminat
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun Meral Akşener’le önceki akşamki iftar buluşmasında, ‘ortak paydamız demokrasi’, vurgusu yapılırken, ‘hayır bloğu’nda yer alan partiler ve siyasilerle görüşmelerin ‘devamlı hale’ getirilmesi konusunda görüş birliğine varıldı. CHP lideri Kılıçdaroğlu, hayır bloğunda yer alan partilerin liderleri ve siyasilerle görüşmeleri kapsamında Saadet Partisi, Vatan Partisi, Demokrat Parti’nin ardından, önceki akşam da MHP’den ihraç edilen Meral Akşener’le iftarda bir araya geldi. Kılıçdaroğlu, önümüzdeki haftadan itibaren de MHP’den ihraç edilen Gaziantep Milletvekili Ümit Özdağ, Sinan Oğan ve HDP eşbaşkanlığına seçilen Serpil Kemalbay ile görüşmeye devam edecek. Kılıçdaroğlu’nun hayır bloğu ile yaptığı görüşmeler kapsamında, 2019 seçimlerine dönük strateji arayışı kapsamında şu değerlendirmeler yapılıyor: Edinilen bilgiye göre Kılıçdaroğlu’nun gerek Akşener, gerekse daha önce görüştüğü siyasi parti liderlerine, birbirlerinden çok farklı kesimlerin buluştuğu ‘hayır bloğu’nun ortak noktasının ‘demokratik parlamenter sistem’ olduğu vurgusu yapıldı. CHP lideri bu ortak paydanın, bir ‘ilkeler bildirgesi’ etrafında somutlaştırılması gerektiğini savunuyor. CHP kaynakları, ‘demokrasi’ ortak payda alınıp ortak ilkeler etrafında buluşulduğunda, 2019 seçimlerinin ‘hayır’ lehine sonuçlanabileceğine dikkat çekiyor. Kılıçdaroğlu’nun şimdiye kadar yaptığı ziyaretlerde, görüşmelerin sürekli hale getirilmesi konusunda görüş birliğine varıldı. Bu konuda ana eksenin CHP’nin olması bekleniyor. Kılıçdaroğlu’nun ziyaretlerinin tamamlanmasının ardından, parti yöneticileri aracılığıyla hayıra destek veren kesimlerin temsilcileri ile alt düzeyde gayri resmi görüşmelerin sürdürülerek, diyalog kapılarının açık tutulması planlanıyor. Görüşmelerde erken seçim olasılığı ağırlıklı gündemi oluşturmadı. Ancak CHP, bugünkü konjonktürde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, erken seçimi göze alamayacağını düşünüyor. Erdoğan’ın partinin başına geçmesinden sonra örgütlerini ve tabanı tahkim etmeden seçime gitmesi halinde ‘kaybedeceği’ni kendisinin de bildiği, bunun için öncelikle Mart 2018’deki yerel seçim sonuçlarını görmek isteyeceği değerlendirmesi yapılıyor. Referandumda 17 büyükşehirden ‘hayır’ çıktığını dikkate alan CHP, ‘hayır bloğu’nun ikinci kez ‘yerel seçim sandığında’ buluşabileceğine dikkat çekiyor. CHP kulislerinde, “Unutmamak gerekir ki, ANAP, 1989’da yerel seçimleri kaybettikten sonra, iktidarı da kaybetti. Eğer 17 büyükşehirde ‘hayır bloğu’ yerel seçimi kazanırsa -ki biz kazanacağına inanıyoruz- 2019’un sonucunu da belirler” görüşü dile getiriliyor. Kılıçdaroğlu’nun ziyaretlerinde, hayıra destek veren siyasi partilerin ‘kendi kimliklerinin temsiliyeti’nin esas olduğu ve herkesin isterse adayını çıkarabileceği ve hiçbir kesimin isim ya da yöntem dayatması içinde olmaması gerektiği vurgulandı. Ancak aday belirleme sürecine girildiğinde, temasların daha sıklaştırılarak önce ortak aday çıkarılmasının yolunun aranması, bu olamıyorsa, en güçlü aday ya da adayların desteklenerek, seçimin ikinci tura bırakılması ve ikinci turda ‘hayır’ın adayına destek verilmesi üzerinde duruluyor.
Kılıçdaroğlu'ndan hayır temasları: Ortak paydaları demokrasi olacak
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Sarı-kırmızılı takımın başarılı sağ beki Sabri Sarıoğlu, Süper Lig’in 21. haftasında TT Arena’da oynanacak Beşiktaş derbisi öncesinde kulüp televizyonuna açıklamalarda bulundu. Galatasaray’da Beşiktaş maçıyla 350. maçına çıkacak olan Sarıoğlu, bunun tarif edilemez bir duygu olduğunu belirterek, “14-15 senenin ardından 350. lig maçı Beşiktaş karşılaşması ile olacak. Her maçın benim için ayrı bir yeri ve güzelliği var. Galatasaray forması altında çıktığım her maç ayrı bir gurur. Bu nedenle de çok mutluyum” şeklinde konuştu. Florya’nın kapısından girdiği ilk günü hiç unutamadığını söyleyen Sarıoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “O dönem amatör bir takımda oynuyordum. Galatasaray ile hazırlık maçına gelmiştik. O zaman altyapının başında rahmetli Salih Bulgurlu vardı. Kendisini bir kez daha anıyorum. Bende çok emeği vardır. Hazırlık maçında iyi bir performans göstermiştim. Maçtan sonra yanına çağırıp 'Bizle çalışmanı istiyorum sen de ister misin?' diye sordu. O an dünyanın en mutlu insanı bendim. Seve seve oynayacağımı ifade ettim. 1996'dan beri Galatasaray forması giymeye başladım. Minik takımdan başlayıp altyapıda tüm kategorilerden sonra A takıma yükseldim. Burada da 15. senemi doldurdum. Bu bana tarif edilmeyecek bir mutluluk veriyor. Herkese hayali olan formayı giymek nasip olmuyor. Bu fırsat bana geldi. Sırtıma geçirdiğim bu formayı uzun yıllar taşıdım ve taşımaya devam ediyorum.” Hayalin hep Galatasaray’da şampiyon yaşamak olduğunu ifade eden başarılı futbolcu, “Çok çalıştım; Allah da bana yardım etti. Hocalarım da sağ olsun altyapıdan itibaren destek oldular. 3. yıldızı taktığımız sezonun tamamında A takım ile beraberdim. Maçlarda olmasam bile antrenmanlarda takımla beraberdim. Ali Sami Yen'de oynadığımız karşılaşmalara beraber gidiyordum. Ağabeylerimle beraber o heyecanı ve mutluluğu yaşadım. O sezon ile ben de daha da şevklendim. Takımın bir parçası olup şampiyonluklar kazanma hayaliyle bugünlere geldim. Allah'a şükürler olsun 3. yıldız sezonu ile birlikte altı şampiyonluk yaşadım. Benim için mutluluk verici” diye konuştu. Sarı-kırmızılıların UEFA Kupası'nı aldığı dönemde altyapıda oynadığını vurgulayan milli futbolcu, “Gelişimimde yurt dışı maçlar ve milli düzeydeki bu karşılaşmalar büyük tecrübe kazandırdı. Fatih Terim bu kadar milli maça gittiğimi duyunca beni soruşturmuş. Tabii UEFA Kupası dönemi çok yoğun ve heyecan içinde geçiyordu. Bu nedenle kendisi ile çalışma fırsatı bulamamıştım. Kendisinden sonra Lucescu göreve geldi. Altyapıdan aldığı raporlar sonrası bana 'Bizimle beraber olmanı istiyorum. Takımla çalışıp tecrübe kazanmanı istiyorum' dedi. Sağ olsun beni çok mutlu etti. Genç oyunculara çok değer veriyordu. Beni özel olarak yanına çağırıp konuşuyor, uyarılarda bulunuyordu. Daha iyi olmam için destek oluyordu. Uzun yıllardır A takımda olduğum için pek çok hoca ile çalıştım. Hepsinden bir şeyler kendime kattığıma inanıyorum. Hepsi birbirinden değerli insanlar” dedi. Galatasaray forması ile 21. yılında olduğunu vurgulayan Sarıoğlu, “Her zaman güzel geçmiyor. Bazen kötü dönemleriniz oluyor. Performans olarak düştüğünüz anlar oluyor. Bazen sizin elinizde olmayan sebeplerden kadro dışı kalabiliyorsunuz. Çok acılar çektim. Hem aileden hem de Galatasaray altyapısından aldığım terbiye bana şunu gösterdi; ben Galatasaray'ı o kadar çok seviyorum ki Galatasaray'a zarar verecek hiçbir demeçte bulunmam. Hiçbir yanlış harekette bulunmam. Galatasaray'a zarar verecek bir aksiyon içinde olmam. Kulüp ben konuşunca zarar görecekse hiç konuşmam ben zarar görürüm daha iyi... Beni ben yapan Galatasaray Camiası... Hiçbir zaman yanlış yapmam” dedi. Sabri Sarıoğlu, 2011-2012 sezonun özel bir sezon olduğunu söyleyerek, “Sene boyunca liderliği elimizde tuttuk. Puan farkını da açtık. Türkiye futbol tarihinin bir ilk olarak Süper Final diye bir statü oldu. 9 puan fark, 5 puana düşmüştü. Hiçbir zaman pes etmeden mücadelemize devam ettik. Son maça kaldı. Kadıköy'de inanılmaz bir atmosfer vardır. Biz de çok iyi bir takımdık. Sezon boyunca hak ettiğimize inanıyorduk. Kadıköy'de şampiyonluk için sahaya çıkıp iyi mücadele ederek buna ulaştık. Benim için inanılmaz mutluluk vericiydi. Ezeli rakibimiz ebedi dostumuz Fenerbahçe'nin stadında şampiyonluk kupası kaldırmak bir daha denk gelmeyecek bir olay. Bunu da biz yaşadığımız için ayrı bir mutluluk yaşadık. Bakarsanız Türk futbol tarihinde ilkleri hep biz gerçekleştirdik. UEFA Kupası, Süper Kupa, dört sene üst üste şampiyonluk, ezeli rakibinin sahasında kupa kaldırmak... Böyle büyük ve başarılı Galatasaray Camiası'nın parçası olmaktan çok mutluyum” şeklinde konuştu. Kendi hakkında söylenen eleştiriler hakkında da açıklamalarda bulunan Sarıoğlu, “Polemiklere girmiyorum. Çalıştığım çok değerli isimler var. Hemen hemen hepsinde de forma şansı buldum. Bu benim iyi çalıştığımı ve performans gösterdiğim anlamına geliyor. Kimse 15 yılda 15 kupa aldığımı dile getirmiyor. Mevcut kadroda en çok şampiyonluk kazanan oyuncuyum. Hep kötülerde ben varım da şampiyonluklarda ben yok muyum? Her türlü eleştiriye açığım. Fakat bunun da bir dozu var ve saygı-sevgi çerçevesinde olması gerekiyor. Art niyetli olunca buna katılmıyorum” dedi. "Galatasaray forması ile geçirdiğim her gün benim için en mutlu an" diye konuşan Sarıoğlu, "Tek tek ayırt edemem. Her maçın, her anın ayrı bir yeri var. Sadece başarılar değil, kötü sezonlar olsun, performans olarak iyi olmadığım sezonlar olsun... Onlarda bile Galatasaray'da olmaktan gururlu oldum. Galatasaray'da olmaktan her zaman gurur duydum ve duymaya devam edeceğim. Galatasaray demek benim için oksijen, ekmek, su gibi bir şey. Bir ihtiyaç... Galatasaray olmayan bir hayat hiç düşünmedim. Bu bağlılık çocukluğumdan beri devam ediyor. Ölene kadar da devam edecek. Bu camianın içinde olmaktan gururluyum ve mutluyum" şeklinde konuştu. “TEK YÜREK OLUP BEŞİKTAŞ2I YENECEĞİZ" Takımda yaşanan teknik direktör değişikliğini hatırlatan sarı-kırmızılı futbolcu, şunları söyledi: “Geçen hafta yönetim kurulunun kararı doğrultusunda hoca değişikliğine gidildi. Yeni hocamızla ilk maçımıza Rize karşısında çıktık. İlk yarısını çok iyi oynadık. İstemediğimiz bir puan kaybettik. Beşiktaş puan olarak önde ve lider durumda. Biz şampiyonluk yarışını hiçbir zaman bırakmayacağız. Bunun için de kendi sahamızda seyircimizle bu maçı kazanmak istiyoruz. Şu an her şey iyi gidiyoruz. Hocamızın verdiği görevleri antrenmanlarda çalışıyoruz. Bizim için önemli bir maç. Puan farkını azaltıp liderlik için Beşiktaş'ı yakalamamız lazım. Antrenmanda yaptığımız tempolu çalışmaları hocamız kime görev verirse sahada en iyi şekilde sahaya yansıtıp kazanmak istiyoruz. Taraftarımızın bize büyük destek vereceğine inanıyoruz. Onların yardımlarıyla bu maçı kazanacağız. Ben takım arkadaşlarıma güveniyorum. Hepimiz tek yürek olup Beşiktaş maçında galibiyet alacağız."
Sabri Sarıoğlu: Tek yürek olup Beşiktaş'ı yeneceğiz
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Türk Tabipler Birliği (TBB) Merkez Konseyi'nin yazılı açıklamasında, 21 Aralık Salı günü bir gazetede ''Sağlıkta gece tarifesi'' başlıklı bir haber yayımlandığı hatırlatıldı. Özel hastanelerde sigortalı hastalardan alınan ilave ücretin gündüz ve gece farklı miktarlarda tahsil edilmesinin de SGK tarafından belirlenen üst sınırın üzerinde ilave ücret tahsilâtının da yasalara aykırı olduğu vurgulanan açıklamada, Türkiye'deki sosyal güvenlik kurumlarının önceki yıllarda özel sağlık kurumlarından sigortalı hak sahipleri için hizmet satın aldığı ve özel sağlık kurumlarına müracaat eden sigortalı hastaların hiçbir ücret ödemediği ifade edildi. Özel hastanelerin sigortalı hastalardan para tahsilâtının AK Parti döneminde başladığı savunulan açıklamada, ilave ücret uygulamasıyla ilgili tek yaptırımın denetlemelerde kurallara uymadıkları belirlenen özel hastanelere verilen para cezaları olduğu, ancak yüzlerce özel sağlık kurumunda yapılan milyonlarca poliklinik hizmetinin denetlenmesinin pratikte mümkün olmadığı belirtildi. Bu nedenle ilave ücret uygulamasında piyasa ekonomisi kurallarının hakim olduğu vurgulanan açıklamada, ilave ücret oranının pazar tarafından belirlendiği ve bazı özel hastanelerin SGK'nın üst sınırını dikkate almadığı bildirildi. ''Her ne gerekçeyle olursa olsun, sigortalı hastalarından yasaların belirlediği üst sınırın üzerinde ilave ücret alanların yasal sorumluluğu açıktır'' ifadesine yer verilen açıklamada, ilave ücret uygulamasının siyasi sorumlusunun ise AK Parti iktidarı olduğu belirtildi.
“Özel’de ek ücretin yasal sorumluluğu var”
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rus lider Putin Çin'de biraraya geldi. Erdoğan görüşme öncesi gazetecilere yaptığı açıklamada "St. Petersburg'daki görüşmelerde ele aldığımız konuları burada tekrar değerlendirmek suretiyle çok çok önemli, geleceğe yönelik, gerek siyasi, gerek ekonomik, gerek bölgesel birçok konuları ele alma fırsatımız olacak" ifadelerini kullandı. Rusya lideri Putin görüşme öncesinde yaptığı açıklamada, "Türkiye'de iç siyasi hayatın normalleşmesini görmekten memnuniyet duyuyoruz. Türkiye'nin zor dönemden geçtiğini görüyoruz. Terörle mücadele etmektedir ve önemli tehditlerle karşı karşıya kalmaktadır, bunu biliyoruz. Zaten terörle mücadeleyle ilgili pozisyonlarımızı daha önce anlatmıştık birbirimize. Türkiye'deki durumun normalleşmesi konusunda önemli başarılar var ama normalleşme tamamen sağlandıktan sonra daha hızlı bir şekilde ileriye gidebileceğiz" diye konuştu. Putin, ”Yaptığımız son telefon görüşmesinde, daha önce alınan kararların beklenenden yavaş uygulandığını söylediniz. Özellikle charter seferleriyle ilgili anlaşmanın yerine getirilmediğini ifade ettiniz. Sizin de gördüğünüz gibi Rusya hükümeti, 28 Ağustos'ta yasağı kaldıran kararnameyi imzaladı ve Rus turistleri taşıyan ilk charter uçağı Türkiye'ye uçtu" dedi. Putin'e "Evet, gerçekten de dün charter seferleri başladı ve ilk uçak Türkiye'ye geldi" sözleriyle yanıt veren Erdoğan, Rus lidere teşekkür etti.
Çin'de kritik Erdoğan-Putin görüşmesi
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: İnegöl Belediyesi Meclisi, yıllık 4 bin ton ay çekirdeği üretiminin yapıldığı ilçede, çekirdeklerini kurutacak yer bulamayan üreticilerin başvurusunun ardından İnegöl Organize Sanayi Bölgesi (OSB) ile İnegöl Mobilya Sanayi Bölgesi arasında ulaşımı sağlayan Ahmet Türkel Çevre Yolu'nu 22 Eylül'e kadar trafiğe kapattı. Çevre yolunun yaklaşık 5 kilometrelik bölümünü hummalı bir çalışmayla tamamen kurutacaklara çekirdeklerle kaplayan İnegöllü çiftçiler, yetkililerden kurutma fabrikası istiyor. Çekirdek üreticilerinden Umur Agan, sıcağın altında çekirdek kurutmaya çalıştıklarını ifade ederek, ''Yetkililerden destek istiyoruz. Bizim yine diğer çiftçilere göre halimiz iyi. Kepçemiz var. Kendi olanaklarımız var. Olanakları olmayan insanlar daha çok sıkıntı yaşıyor. İşimiz açısından biraz daha anlayış bekliyoruz. İnegöl'ün çekirdeği Türkiye'de tutulmuş durumda'' diye konuştu. Agan, çekirdek üretimini daha profesyonel şekilde yapmak istediklerini belirterek, şunları kaydetti: ''Dış bağlantılar olursa daha da güzel olur. Şu anda çiftçilerimiz tam istediği gibi ürünlerini pazarlayamıyor. 200-300 dönüm çekirdek eken çiftçi bir şekilde kendine pazar oluşturuyor, ama 20-30 dönüm eken için sıkıntı var. Şu anda aşağı yukarı 4-5 kilometrelik bir alanda insanlar çekirdek kurutuyor. İnsanlar her bulduğu boş yerde çekirdek kurutuyor.''
Çekirdek kurutmak için yolu trafiğe kapattılar
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Petro Poroşenko Bloku’ndan yapılan açıklamada, Ukrayna’da yeni bir başbakan seçilinceye kadar, partinin koalisyon hükümetindeki ortaklığının askıya alındığı bildirildi. Partiden yapılan açıklamada ayrıca, başbakanlığa, Parlamento Başkanı Volodimir Groysman’ın aday gösterilmesinin desteklendiği belirtildi. Ukrayna’da 2014 yılı sonunda, Batı yanlısı çizgiyi savunan beş parti bir araya gelerek koalisyon hükümeti kurmuş ve başbakanlığa, Halk Cephesi Başkanı Arseniy Yatsenyuk getirilmişti. Ancak, cumhurbaşkanı ile başbakanın arasının açılmasına ek olarak, Başbakan Arseniy Yatsenyuk’un kamuoyu desteğinin yüzde 1’e kadar düşmesi, başbakanın görevden alınmasını gündeme getirmişti. Geçen eylül ayında Radikal Parti’nin koalisyondan çekilmesinin ardından şubat ayında da Öz Yardım Partisi ile Anavatan Partisi, koalisyondan çekildiklerini açıkladılar. Ancak, Ukrayna’yı uluslararası alanda destekleyen ABD yönetimini, Ukrayna yönetimine, erken seçimlerden kesinlikle uzak durma çağrısında bulunuyor ve yeni koalisyonun, parlamentodaki mevcut partilerden kurulması gerektiğini söylüyor. Petro Poroşenko’nun partisinin başbakanlığa aday gösterdiği Parlamento Başkanı Volodimir Groysman, Poroşenko’nun en yakın çevresindeki isimlerden biri olarak biliniyor.
Ukrayna’da yeni hükümet krizi
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: ABD’li rock şarkıcısı Jon Bon Jovi, İspanya’nın başkenti Madrid’de vereceği konserin bedava olacağını duyurdu. İspanyol El Mundo gazetesine konuşan şarkıcı, İspanya’nın yaşanan ekonomik krizden dolayı Avrupa turnelerinden çıkarıldığını, bunun nedeninin ise biletlerin satılmamasından olduğunu belirtti. 51 yaşındaki Bon Jovi, İspanyol hayranlarını hayal kırıklığını uğratmak istemediği için 27 Haziran’daki konserinin bedava olacağını açıkladı. Madrid konserinin biletleri daha önce indirimli olarak satışa çıkmış ve tükenmişti. Bir konser bileti ortalama 183 liraya satılırken, İspanya’da Bon Jovi bedava kararını açıklamadan önce biletler 43 ve 94 lira arasında satışa sunulmuştu.
Krize karşı bedava konser
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Hürriyet Ortaokulu'nda Fen ve Teknoloji Öğretmeni Cihan Sevim ile 5. sınıf öğrencileri, bilim uygulamaları dersinde laboratuvarda deney yaparken, beherde bulunan ispirto alev aldı. Öğretmen Sevim ile öğrenciler Olida Kasun ve Rozelin Pamukçu'nun yüzünde ve vücudunda yanık oluştu. Öğretmen ve iki öğrenci, Tunceli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Vali Yardımcısı Eşref Yonsuz ve İl Milli Eğitim Müdürü Ziya Polattaş, hastaneye gelerek öğretmen ve öğrencilerin sağlık durumu hakkında bilgi aldı. Öğretmen Sevim ve öğrencilerinin sağlık durumunun iyi olduğu belirtildi. Öğrencilerden Rozelin Pamukçu, ''Bilim uygulamaları dersinde deney yapıyorduk. Birinci ders deneyimizi yaptık, ikinci ders beherin içindeki şey bitmişti. Arkadaşım doldurmaya çalıştı, birden yüzümüze doğru patladı'' dedi. İspirtodan kaynaklandığı belirtilen patlama ile ilgili soruşturma başlatıldı.
Deney sırasında patlama: 3 yaralı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Ayrıntılar geliyor...
Çeyrek altın fiyatları bugün ne kadar oldu? 19 Temmuz 2019 anlık ve güncel çeyrek altın kuru fiyatları
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Lüks eşya üreticisi Christian Dior ve Louis Vuitton markalarının sahibi Fransız işadamı Bernard Arnault'un servetinin önemli bir kısmını Belçika'ya götürdüğü iddia edildi. Fransız "Liberation" gazetesinin haberine göre, Fransa'nın en zengin işadamı unvanına sahip Bernard Arnault, şirketlerinin geleceğini garantiye almak adına, kendisine ve 5 çocuğuna ait servetini komşu Belçika'ya taşıdı. Gazetenin haberine göre, Bernard Arnault çocuklarının şirketteki paylarını Belçika'da bir vakıf aracılığıyla aktardı. Arnault'un ölmesi durumunda, çocuklar 10 yıl süreyle hisselerini satamayacak. Ünlü işaadamının, söz konusu uygulamayla şirketinin parçalanmamasını amaçladığı belirtildi. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın yılda 1 milyon Euro'dan fazla kazananlardan yüzde 75 vergi alma girişimi sonrası Christian Dior ve Louis Vuitton'un sahibi Arnault, Belçika vatandaşı olmak için pasaport başvurusu yapmıştı. Ancak Belçikalı yetkililer, Bernard Arnault'un başvurusuna şu ana kadar olumlu yanıt vermedi. 63 yaşındaki Arnault, Amerikan ekonomi dergisi Forbes'ın listesine göre, dünyanın en zengin dördüncü adamı unvanına sahip. Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın "zengin vergisi"ne tepki gösteren aktör Gerard Depardieu, Rusya vatandaşlığına geçerek Moskova'ya yerleşmişti. Fransa'nın başkenti Paris'te yaşayan ünlü film yıldızı Monica Bellucci de, Brezilya'ya yerleşeceğini açıklamıştı.
Pasaportu alamadı ama servetini kurtardı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Ankara'da geçen çarşamba günü yapılan ve 29 kişinin ölümüyle sonuçlanan saldırının ardından Sömer için İpekyolu İlçesi'ndeki Hacıbekir Mahallesi Esentepe Sokak'taki Esentepe Camisi'nin alt katında taziye kurulurken, bu taziyeye katılanlara yönelik başlatılan operasyonlar ise sürüyor. HDP Van Milletvekili Tuğba Hezer ile birlikte taziyeye katılan 11 kişinin dün gözaltına alınmasını ardından, bugün sabah saatlerinde de DBP Van İl Esbaskanı Caziye Duman evine yapılan operasyonda gözaltına alındı. Caziye Duman'ın gözaltına alınması ile birlikte sayı 12'ye yükselirken, Duman'ın eşinin de gözaltına alınanlar arasında bulunduğu belirtildi.
Polisten 'taziye' operasyonu: DBP'li başkan gözaltına alındı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Hatice Balaban, unutkanlık başlangıcı ve kelime bulma güçlüğü çeken sıkça “şey” kelimesini kullananlarda Alzheimer başlangıcı olabileceğini söyledi. Alzheimer hastalığının belirtilerinden bahseden Doç. Dr. Balaban, bu kişilerin randevularını unutabildiği gibi, yemeği ocakta ya da anahtarı evde unutabildiklerine dikkat çekti. Balaban, "Kelime bulma güçlüğü çekerler, sıkça ‘şey’ derler. Ellerini eskisi gibi kullanamazlar. Giyinip soyunmada zorluk yaşarlar. Bu belirtilerin sadece bir kaçı" diye konuştu.  Tüm hastalıklarda olduğu gibi Alzheimer hastalığında da erken teşhisin çok önemli olduğunu belirten Doç. Dr. Balaban, “Unutkanlık, günümüzde her yaştan bireyin günlük yaşamında ortaya çıkabilecek yaygın bir problemdir. Bu durumun çoğunlukla sebebi, dikkat bozukluğudur ya da günlük koşuşturmalara bağlıdır ve bir hastalığa işaret etmez. Buna karşın unutkanlığın hastalığın bir parçası olan demans, kazanılmış zihinsel yetilerin sonradan bireyin günlük yaşam aktivitelerini etkileyecek derecede bozulduğu bir grup hastalığı kapsar. Demanslar birincil olarak beyin hücrelerinin yaşlanma ve ölümü ile giden ‘nörodejeneratif hastalıklar’ dediğimiz hastalıklar bünyesinde gelişir. Bunun dışında, çoklu beyin damar tıkanıklıklarından kronik infeksiyonlara kadar pek çok hastalıkta zihinsel yetilerde bozukluk olaya eşlik edebilir. Nörodejeneratif demanslar içerisinde en sık görülen Alzheimer hastalığıdır. Başlangıç yaşı 40-90 arasındadır. Sıklıkla 65 yaş üzerinde görülür. Hastalığın ilk başlangıç yakınmaları, beyinde sinir-hücre hasar ve ölümünün başladığı bölge ile ilişkilidir" dedi.  Alzheimer hastalarında en sık görülen ve dikkat çeken şeyin kelime bulma güçlüğü olduğunu belirten Doç. Dr. Balaban, söyleyecekleri kelime yerine ‘şey’ sözcüğünü sık kullanma görüldüğünü söyledi. Doç. Dr. Balaban, “Alzheimer hastalığının farklı tipleri bellekten çok mekanı algılama fonksiyonunda bozuklukla başlamakla birlikte; tipik klinik özelliği yakın hafızaya ait bozukluklarla başlamasıdır. Uzun süreli hafıza korunmuşken kısa süreli bellekte bozulmalar dikkati çeker. Zamanla, hastalığın ileri evrelerinde uzak bellek de bozulur. Bu bağlamda hasta, aynı soruları defalarca sorabilir. Anlattığı bir konuyu defalarca kez daha önce hiç anlatmamış gibi anlatabilir. Özel eşyalarını koyduğu yerleri kaybeder, randevularını unutur, yemeği ocakta ya da anahtarı kapıda unutabilirler. Kısa süreli bellek problemleri yanında lisan bozuklukları görülebilir. Tutuk konuşma ve cümle uzunluğunun kısalması, evet-hayır şeklinde kısa kelimelerle yanıt verme diğer dikkat çeken durumlardır. Hastalığın ilerleyen dönemlerinde isimlendirme bozukluğu ve akıcı fakat anlamsız konuşma da olabilir. Beceri isteyen motor işlevlerin kaybı bir diğer durumdur ve ilerleyici beceriksizlik, sakarlık şeklinde anlatılır. Hastalar ellerini eskisi gibi kullanamadıkları için objeleri düşürdüklerinden yakınırlar. Üzerlerini giyip çıkarmada zorlanırlar ya da ters çıkarılmış bir elbiseyi düzeltemezler. Giyme işlemini başlatamaz ya da başarıyla tamamlayamazlar. Çatal, kaşık kullanmada zorlanırlar. Yazı yazma bozulabilir. Dikiş dikememe, marangozluk işlerinde beceriksizlik, mutfak ve diğer ev aletlerini kullanamama olabilir" şeklinde konuştu.  Hastalarda az bildikleri yerlerde, hatta iyi bildikleri yerler dahi dış mekanda yolunu kaybetme olayının görülebileciğini söyleyen Doç. Dr. Balaban, "Hastalarda az bildikleri yerlerde, hatta iyi bildikleri yerlerde de dış mekânda yolunu kaybetme görülebilir. Bazı hastalarda ise daha ilginç olarak aradığı eşya gözünün önünde olduğu halde diğer nesnelerden ayırıp bulamama, okurken satırların birbirine karışması, yazı karakterlerinin bozulması görülebilir. Görme, işitme ve dokunma algılamasının bozulması da olabilir. Buna bağlı olarak yüzleri, sesleri ve objeleri tanıyamama, vücut tarafını belirleyememe ya da ayırt edememe ortaya çıkabilir. Hücre yaşlanması beynin ön bölgelerine ulaşan hastalarda yargılama, soyutlama sosyal ortam ve konumlara uygun davranma ve dürtü kontrolü bozukluğuna bağlı yakınmalar ya da tam tersine içe kapanma, inisiyatif kaybı görülebilir. Bu olgularda dikkatin kolay dağılması, yeme bozuklukları da tabloya eşlik edebilir. Tüm bu zihinsel fonksiyonlardaki kazanılmış yeti kayıpları nihai olarak günlük yaşam aktivitelerinin pek çok alanında zorlanmalara sebep olur" dedi.  Alzheimer hastalığını durdurucu ilaçların veya hastalığı durdurucu tedavinin günümüzde gelişmediğini belirten Balaban, “Günümüzde Alzheimer hastalığı tedavisinde kullanılan ilaçlar hastalığın ilerleme hızını yavaşlatmaya yöneliktir. Henüz hastalığı durdurucu ya da tamamen tedavi edici bir ilaç geliştirilememiştir. Bununla birlikte unutkanlık şikâyeti olan bireylerde tanının erken konması ve tedavinin mümkün olduğunca erken başlanması oldukça önemlidir" diye konuştu.
Sıkça, 'şey' kelimesini kullananlar dikkat!
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Gelişme büyüme aşamalarında görülen bireysel farklılıklar ergenlik zamanlamasında da görülür. Anne-babası ergenliğe daha erken veya daha geç girenlerde de benzer eğilim gözlenir. Gene de bu değişkenliğin belli sınırlar içinde olması normal kabul edilir. Kız çocuklarda 8 yaşından önce, erkek çocuklarda 9 yaşından önce ergenlik bulgularının başlaması erken ergenlik kabul edilir. Herhangi bir sorunu olmayan sağlıklı çocukta ergen ergenlik bulguları ortaya çıkma sıklığı 150 çocukta 1’dir. Erken ergenlik bulguları beliren kız çocukların yaklaşık yüzde 90‘ında, erkek çocukların yaklaşık yüzde 50’sinde altta yatan herhangi bir sorun saptanmaz. Günümüzde erken ergenlik nedeni olarak büyük oranda çevresel nedenlerin de üzerinde durulmaktadır. Bazen vücudun maruz kaldığı cinsiyet hormonu içeren dış uyaranlar erken ergenlik benzeri bulgulara yol açar. Bu dış uyaranlar saç kremleri, makyaj veya kozmetik ürünler, yiyecek içecekler içinde saklı olarak vücudumuza ulaşabilir. Çocuk bunlara uzun süre, düzenli olarak maruz kalırsa erken ergenlik benzeri bulgular ortaya çıkar. Bu uyaranları içeren cilt ürünleri veya yiyecek-içeceklerin günlük kullanımdan çıkarılmalarını takip eden aylar içinde ergenlik benzeri bulgularda gerileme gözlenir. Dış uyaranlar etkisiyle ergenlik bulguları gösteren çocuklar incelendiğinde vücutlarının ergenlik gelişimine tam olarak kalkışmadığı saptanır. Nadiren erken ergenlik sebebi olarak altta yatan bazı hastalıklar tespit edilebilir. Bunlar ergenlik sürecini oluşturan veya etkileyen hormon sistemleri üzerinden etki ederler. Yumurtalık veya tiroid bezi hastalıkları, beyin tümörleri veya nörolojik sistem hastalıkları, bazı sendromik durumlar, nörolojik sisteme radyoterapi uygulamaları erken ergenlik sebebi olarak altta yatabilir. Erken ergenlik bulguları gösteren tüm çocuklar öncelikle bir çocuk doktoru ve gerekiyorsa bir çocuk endokrin uzmanı tarafından değerlendirilmeli, gereken tetkikler planlanmalı ve altta yatan nedenler sorgulanmalıdır. Tüm olguları tedavi etmek gerekmez. Ancak tüm olguların düzenli aralarla uzman hekim tarafından takip edilmesi gerekir. Tedavi altta yatan sebebe göre olacaktır. Bu olguların pek çoğunda altta yatan başka bir hastalık olmamasına rağmen olguların bazısında ergenlik bulguları çocuğun baş edemeyeceği kadar erken yaşta ortaya çıkabilir, kimisinde bulgular çok hızla ilerleyen bir ergenliği gösterebilir, kimisinde ise olası erişkin boyu ergenliğin bu hızlı ilerleyişi ile sosyal olarak sorun yaşatacak kısalıkta hesaplanmış olabilir. Tüm bu olgularda ergenlik sürecini yavaşlatacak hormon baskılayıcı tedaviler uygulanabilir. Tedavi kararı, çocuğun yaşı, ergenlik bulgularının şiddeti ve ilerleyiş hızı göz önüne alınarak verilir. Tedaviye çocuk istenilen yaşa ulaşana kadar devam edilir. Tedavi edinilen yanıta göre süreç içinde değerlendirilir, yeniden düzenlenir. Erken ergenlikte çocuğun vücudunda yaşadığı değişiklikleri algılayışı, kabul veya reddedişi üzerinde de durulmalıdır. Çocuğa vücudunda oluşan değişikliklerin normal bir sürecin parçası olduğu basit bir şekilde anlatılmalıdır. Ancak 5-6 yaşında göğüs dokusu büyüyen, 8-9 yaşında adet kanaması başlayan çocuğun bu değişiklikleri kavraması her zaman kolay olmaz. Anne- babanın destekleyici rolü önemlidir. Anne- babanın ergenlik bulguları ile ilgili yorumları çocuğun kaygılarını arttırabileceği gibi baş etmesini kolaylaştırabilir de. Kaynak:
Erken ergenliğe dikkat!
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: ABD Dışişleri Bakanlığı, Suudi Arabistan’a yaklaşık 155 milyon dolar değerindeki silah satışını onayladı. ABD Savunma Güvenlik İşbirliği Ajansı’ndan yapılan yazılı açıklamada, Dışişleri Bakanlığı’nın, beş adet kısa menzilli gemi hava savunma sistemi MK 15 Phalanx CIWS ile bu sistemin teçhizatlarını, eğitimini ve lojistik desteğini de kapsayan 154 milyon 900 bin dolarlık silah satışını uygun gördüğü belirtildi. ABD Kongresi’nin satış hakkında bilgilendirildiği ifade edilen açıklamada, satışın Suudi Arabistan hükümetinin talebi üzerine gerçekleştirildiği bilgisi paylaşıldı. Açıklamada, “Onay verilen bu satış, Ortadoğu’da siyasi istikrar ve ekonomik ilerlemenin kaydedilmesinde önemli olan stratejik bölgesel bir partnerin güvenliğini geliştirmeye yardım ederek ABD’nin dış politika ve ulusal güvenliğine katkı sunacaktır” ifadesine yer verildi.
ABD’den Suudi Arabistan'a silah satışı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Tekirdağ'ın Hayrabolu ilçesinde otomobilin dereye devrilmesi sonucu 8 kişi yaşamını yitirdi. Alınan bilgiye göre, Erkan Aslan'ın (43) kullandığı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu Ortaca Mahallesi'ndeki Ortaca Köprüsü'nden dereye yuvarlandı. İhbar üzerine olay yerine jandarma, itfaiye ve 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiye ekipleri, derede suya gömülmüş otomobili kıyıya çekti. Sağlık ekipleri otomobil içerisinde bulunan 1'i bebek, 2'si çocuk 8 kişinin hayatını kaybettiğini belirledi. İlk gelen bilgi ölenlerden 4'ünün çocuk olduğu yönündeydi. Kazada sürücü Erkan, Buğra Barış (18) ve Buğlem Aslan (4), Mustafa (60), Ayşe (60), Pınar (25), Abdullah (4) ve Emir Öner (4 aylık) hayatını kaybetti. Olay yerine gelen cumhuriyet savcısının incelemesinin ardından cenazeler, Tekirdağ Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı. Öte yandan araç sürücüsü Erkan Aslan'ın birkaç gün önce eşini kaybettiği öğrenildi. Hayatını kaybedenlerin Uzunköprü ilçesi nüfusuna kayıtlı oldukları belirtildi. Uzunköprü Belediye Başkanı Enis İşbilen, yaptığı açıklamada, otomobil sürücüsü Erkan Aslan'ın ilçede şehir içi minibüs sürücülüğü yaptığını söyledi. Kazayı üzüntüyle öğrendiklerini belirten İşbilen, "Kazada yaşamını yitirenlerin Uzunköprülü olması bizi daha da üzdü. Trafik kazaları üzücü tabii ki. Olumsuz hava koşullarının yaşandığı, buz ve don olaylarının fazla olduğu bugünlerde sürücülerin daha dikkatli olmalarını istiyorum. Bu kaza gerçekten ciddi kayıp. Bizi derinden yaralı. Erkan kardeşimizin kısa süre önce eşini böbrek yetmezliğinden kaybettiğini biliyoruz. Çok üzgünüz" diye konuştu.
Tekirdağ'da feci kaza: 8 ölü
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Apple'ın o gün yapılacak basın toplantısı için gönderdiği davetiyelerde konu belirtilmiyor, sadece "gösterilecek ufak bir şeyler olduğu" söyleniyor. Yeni modelin 7-8 inç (18-20 cm.) boyutunda olması bekleniyor. Amazon'un "Kindle Fire" ürünü ile Asus ve Google'ın ortak ürünü "Nexus 7" şu anda, tek ele sığacak kadar küçük tablet bilgisayar talebini karşılıyor.Genel tablet piyasasında ise Apple liderliğini koruyor. iHS iSuppli verilerine göre, Nisan-Haziran çeyreğinde Apple, tüm tablet satışlarının yüzde 70'e yakınını gerçekleştirdi. Apple, basın toplantısını San Jose'deki California Theaatre'da yapacak. Şirketin eski patronu Steve Jobs, daha küçük bir iPad üretimine karşı çıkmıştı. Jobs, Ekim 2010'da yaptığı açıklamada, "kullanıcıların tıklayabilecekleri kadar küçük dokunmatik ekranların bir sınırı olduğunu" vurgulamıştı. Seeking Alpha sitesinin haberine göre, Jobs şu ifadeleri kullanmıştı: "10 inçlik ekran boyutunun iyi tablek uygulamaları yapmak için en küçük boyut olduğunu düşünüyoruz. 7 inçlik tabletler çocuk işidir; akıllı telefonlarla rekabet etmek için çok büyük, iPad ile rekabet için çok küçük olurlar." Apple'ın iTunes ayağının başındaki Eddy Cue ise Jobs'un daha sonra görüşünün değiştiğini savunmuştu. Cue, 24 Ocak 2011'deki açıklamasında, "7 inçlik tablek piyasası oluşacağını" söylemiş ve bu görüşünü paylaştığı Jobs'un da buna sıcak yaklaştığını belirtmişti. Amazon'un başındaki Jefe Bezos, BBC'ye yaptığı açıklamada, "Kindle" tabletlerini maliyet fiyatına sattıklarını ve beklentilerinin bu ürünü alan müşterilerinin, diğer ürülerine yönelmesi olduğunu söyledi. Google'ın "Nexus 7", Samsung'un "Galaxy Tab2 7", Blackberry'nin "Playbook" ve Amazon'un "Kindle Fire HD" ürünleri İngiltere'de 200 sterlinden ucuza satılıyor. Apple'ın en ucuz tablet bilgisayar ürünü iPad 2'nin fiyatı ise 329 sterlin.
Apple, iPad Mini'yi 23 Ekim'de tanıtabilir
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: 'de maçı düşüşe neden oldu. 'nde Braga'ya deplasmanda kaybederek elenen Fenerbahçe takımında futbolcular ve teknik ekip mağlubiyetin sorumlusu olarak gördükleri hakem Ivan Bebek'e karşı büyük bir öfke patlaması yaşadılar. Portekiz'den döndükten iki gün sonra oynanması gereken Galatasaray maçı da güvenlik nedeniyle ertelenince Fenerbahçe takımı milli maçlar için verilen araya Braga maçının psikolojisiyle girdi. Braga'da sahadan 4-1'lik skorla ayrılan Fenerbahçe, milli ara dönüşü oynadığı iki lig maçını da kazanamadı. Osmanlıspor ile evinde berabere kalan sarı-lacivertliler, Konya deplasmanından ise elinden boş döndü. Böylece Fenerbahçe'nin kazanamama serisi üç maça çıkmış oldu. Son maçlar sarı-lacivertlilerin hücumdaki düşük istatistikleri de dikkat çekti. Son 5 resmi maçta rakip filelere sadece 4 gol yollayabilen sarı-lacivertliler, buna karşın kalesinde 8 gol gördü. Fenerbahçe 13 Nisan Çarşamba akşamı Türk Telekom Arena'da oynanacak Galatasaray derbisiyle bu seriyi bozmaya çalışacak.
Braga psikolojisi!
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Altının gram fiyatı, güne yatay bir seyirle başlamasının ardından 214 liranın hemen üzerinde dengelendi. Dün altının ons fiyatı 1.227,2 dolara kadar yükselse de akşam saatlerinde ABD Merkez Bankası (Fed) faiz kararı sonrası gerileyerek 1.220,2 doları gördü ve günü önceki kapanışa göre yüzde 0,14 azalışla 1.223,7 dolardan tamamladı. Asya piyasalarında değer kaybeden ons altın fiyatı, saat 09.50 itibarıyla yüzde 0,33 düşüşle 1.219,7 dolardan işlem görüyor. Altının gram fiyatı, dün Türk lirasındaki değer kaybına etkisiyle 215,6 liraya kadar yükselse de ons altındaki geri çekilmeyle günü önceki kapanışa göre yüzde 1,5 artışla 214,8 liradan tamamladı. Bugüne yatay bir seyirle başlayan gram altın, önceki kapanışa kıyasla yüzde 0,3 değer kaybıyla 214,2 liradan alıcı buluyor. 'da 350 lira, da 1.431 liradan satılıyor. Uzmanlar, Fed'in faiz kararı altının ons fiyatını baskıladığını belirterek, karar sonrasında altının ons fiyatında gerileme yaşandığını, gram altında ise etkisinin sınırlı kaldığını söyledi. Gelecek hafta altının ons fiyatının 1.217 dolar ve devamında 1.207 dolara kadar geri çekilme yaşanabileceğini belirten uzmanlar, altının gram fiyatında 212 liranın destek, 217 liranın direnç konumunda takip edileceğini dile getirdi.
Çeyrek altın ne kadar? (9 Kasım 2018 altın fiyatları)
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Türkiye'nin bir aydır hukuksuz ve gayrimeşru şekilde yönetildiğini söyledi. Gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Demirtaş, koalisyon ve hükümet kurma tartışmalarına değindi. Cumhurbaşkanının hükümet kurmak için uzun süredir görev vermemesini normal bir durum olarak görmediklerini söyleyen Demirtaş, "AKP bir aydır hakkı olmadığı halde, hukuksuz ve gayrimeşru olarak Türkiye'yi yönetiyor. Bürokraside atamalar yapılıyor" dedi. Demirtaş, erken seçim konusuyla ilgili belirsizliğin ortadan kaldırılması gerektiğini de kaydetti. AK Parti hükümetinin koalisyon kurma konusunda istekli olduğunu dile getiren Demirtaş, "Cumhurbaşkanı ise erken seçimden yana. Cumhurbaşkanının dayatmasıyla Türkiye erken seçime doğru gidiyor. Bir erken seçimde taşlar daha iyi yerine oturur. Koalisyon dosyamız hazır. Gelecek partilere sunacağız. Temel duruşumuz, demokrasi, barış ve adalet çerçevesinde olacak. Bu çerçevede koalisyona hazırız, her partiye açığız. Siyasette düşmanlık kan davası olmaz" diye konuştu. Demirtaş, HDP Gaziantep Milletvekili Celal Doğan ile Cumhurbaşkanı Erdoğan arasında yapılan görüşmeyi de değerlendirdi. Doğan'ın görüşme öncesi kendilerine bilgi verdiğini belirten Demirtaş, "Görüşme kişisel bir görüşmeydi. Ne HDP’den Cumhurbaşkanı’na ne de Cumhurbaşkanı’ndan HDP’ye herhangi bir mesaj gidip gelmemiştir" ifadelerini kullandı.
Demirtaş: Türkiye gayrimeşru şekilde yönetiliyor
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Spor Toto Süper Lig ekibi Galatasaray, Hollandalı yıldız Wesley Sneijder’in ardından iki futbolcu daha ile yollarını ayrımaya hazırlanıyor. Sarı-kırmızılılar , Sneijder’e uyguladığı yöntemin aynısını iki futbolcuya daha uygulamayı planlıyor. Galatasaray yönetimi, Wesley Sneijder ile yaptığı kontrat feshini ‘emsal' gösterip De Jong ve Cavanda'ya da, aynı teklifi yapacak. Yani De Jong ve Cavanda'ya sarı kırmızılılar “Geçen sezondan kalan alacaklarınızı hemen ödeyelim. Bonservisinizi bedelsiz olarak size verelim” teklifini yapacak. 1 yıllık kontratı kalan De Jong ile 2 yıllık sözleşmesi bulunan Cavanda bu teklifi kabul ederse iki futbolcunun da tüm alacakları ödenip karşılıklı olarak kontratları feshedilecek Cavanda ve De Jong geçen sezondan bu yana istenilen düzeyde performans gösteremedi. sağ beke Mariano’yu transfer eden Galatasaray, orta saha için de Giannelli Imbula ile anlaştı.
Galatasaray, Cavanda ve De Jong’u da yolluyor
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Cumhurbaşkanı , Butmir Askeri Üssü'nde bulunan Avrupa Birliği (AB) Barış Gücü bünyesinde, Bosna Hersek Türk Temsil Heyet Başkanlığı Milli Destek Birlik Komutanlığına ziyarette bulundu. Ziyarette yaptığı konuşmaya tüm askerleri selamlayarak başlayan Erdoğan, "Sözlerimin hemen başında vatanımızın bağımsızlığı için bir gül bahçesine girercesine kara toprağın bağrına giren aziz şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Kurtuluş Savaşımızı kazanarak bizlere son devletimiz Türkiye Cumhuriyeti'ni armağan eden Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere kahraman ordumuzun tüm mensuplarını da şükranla anıyorum." diye konuştu. Terörle mücadelede şehit olan asker, polis ve koruculara Allah'tan rahmet, gazilere de şifa dileyen Erdoğan, "Bu vesileyle ülkemizin ve dünyanın dört bir yanında vatandaşlarımızın, dostlarımızın, bugün burada olduğu gibi kardeş coğrafyaların huzuru için görev yapan tüm güvenlik güçlerimize Türkiye Cumhurbaşkanı, Silahlı Kuvvetlerimizin Başkomutanı olarak teşekkür ediyorum." dedi. "Biz tarih boyunca kendini asker millet, ordu millet olarak gören, askerliğe mukaddes bir vazife nazarıyla bakan bir milletiz." ifadesini kullanan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bizler dünyanın en güçlü ordularını, en büyük devletlerini kurmuş, asırlar boyunca üç kıta, yedi iklimde barışın sancaktarlığını yapmış bir milletiz. Bizler cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal'in o veciz ifadesiyle 'yurtta sulh, cihanda sulh' ilkesini savunan bir devletiz. Dünyanın 34 farklı ülkesinde 78 şehitliği olan bir devletin gönül coğrafyasındaki sorunlara kayıtsız kalması düşünülemez. Şu anda da sizlerle gönül coğrafyasında bir arada bulunuyoruz. Türkiye'nin ne Avrupa'daki ne Kuzey Afrika'daki ne de Kafkasya, Balkanlar, Orta Asya'daki gelişmeleri uzaktan seyretme lüksü yoktur. Bu topraklarda yaşanan her olay, her hadise doğrudan ve dolaylı olarak ülkemizi etkilemektedir. Şayet Balkanlar'da, Orta Doğu'da istikrarsızlık varsa, Afrika'da insanlar açlıkla, kıtlıkla boğuşuyorsa menfi yansımaları bir şekilde Türkiye'de de hissedilmektedir." Suriye'de 8 yıldır devam eden iç savaştan en fazla etkilenen ülkenin Türkiye olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Suriye'deki zulümden kaçan 3,6 milyon mazlumun canını kurtarmak için kapısını çaldığı, sığındığı ilk ülke Türkiye olmuştur. DEAŞ terör örgütü Irak'ın bazı şehirlerini işgal ettiğinde insanlar yine ülkemize sığınmışlardır. İşte şu anda bakın Kamışlı'da bazı bu terör örgütlerinin dünyadaki koruyucuları, ülkemizden kaçıp giden hainler, hepsi bir araya gelmek suretiyle DEAŞ terör örgütünü bizim koruduğumuzu söyleyecek kadar ihanet içerisindedirler." şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'de dünyanın farklı bölgelerinden 4 milyonu aşkın mülteci bulunduğuna işaret ederek, şunları dile getirdi: "Son 1,5 asırdır çeşitli sebeplerle ülkemize göç etmiş 10 milyonlarca vatandaşımız, soydaşımız, kardeşimiz var. Tarihimiz bize şu gerçeği çok açık ve net göstermiştir; Türkiye'nin güvenliği sınırlarında değil, kardeş coğrafyaların başkentlerinde başlar. Afganistan huzur bulmadan, Irak barışa kavuşmadan, Suriye'de çatışmalar durmadan bizim de huzura kavuşmamız mümkün değildir. Balkanlar istikrar içinde olmazsa Türkiye de tam manasıyla refah içinde olamaz. İşte bu anlayışla gönül coğrafyamızdaki sıkıntılarla yakından ilgileniyoruz. Altını çizerek ifade etmek isterim ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti asla yayılmacı, müdahaleci bir perspektifle hareket etmemektedir. Her zaman söylediğimiz gibi bizim hiç kimsenin, hiçbir ülkenin toprağında, egemenliğinde, iç işlerinde gözümüz yok. Biz sadece kendi milli güvenliğimizi, kendi vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini garanti altına almaya çalışıyoruz. Biz sıradan bir millet değiliz. Biz 21 milyon kilometrekare topraklardan azala azala azala 780 bin kilometrekareye gelmiş, dolayısıyla toprak nedir, bunu çok iyi bilen bir milletiz. Bize kimse kabile devleti muamelesi yapamaz. Biz bunları aşmış bir ülkeyiz. Onun için de şu anda bu nazarla bize bakanlara Cudi'de, Gabar'da, Tendürek'te, Kandil'de, her yerde gereken derslerini veriyoruz." "İnlerine giriyoruz, girmeye de devam edeceğiz." diyen Erdoğan, şunları kaydetti: "Onun için asla buralarda acımak macımak diye bir şey söz konusu değildir çünkü eğer acırsanız acınacak hale gelirsiniz. Asker millet, ordu millet işte budur. Biz kendi insanımızla beraber kardeşlerimiz, soydaşlarımız, dost ve akraba topluluklarımız da huzur içinde yaşasın diye mücadele ediyoruz. Sizin gibi yurt dışında başka ülkelerin barış ve istikrarına hizmet eden Türk milletinin göz bebeği ordumuzun askerleriyle biz gurur duyuyoruz. Bizler, birlikte sizler, Bosna Hersek'te Türkiye'nin 'yurtta sulh, cihanda sulh' siyasetinin temsilcileri olarak görev yapıyorsunuz. Askerlerimiz burada olduğu gibi Afganistan'da, Katar'da, Kosova'da, Lübnan'da, Somali'de de sorumluluk üstleniyor. Uzaktan seyretmiyoruz. Seyirci bir millet değiliz, seyirci bir ordu değiliz. Tam aksine artık masada olan bir Türkiye var." TSK'nın operasyonel kabiliyet, caydırıcılık ve tecrübe bakımından dünyanın en güçlü ordularından biri konumunda olduğunun altını çizen Erdoğan, dünyanın neresinde olursa olsun TSK'nın verilen görevi alnının akıyla, milletin göğsünü kabartacak şekilde yerine getirdiğini vurguladı. Erdoğan, "Her birinize ülkem ve milletim adına yerine getirdiği görev sebebiyle çok ama çok teşekkür ediyorum. Türkiye olarak, Bosna Hersek'te güvenli ve huzurlu bir ortamın daim kılınmasına katkıda bulunmaya özel önem atfediyoruz." diye konuştu. Bölgede barış ve istikrarın sürdürülebilmesinin insani ve ekonomik refahı da pekiştireceğine işaret eden Erdoğan, tarihin her döneminde Bosna Hersek ve Türkiye'nin birbirine iyi ve yakın dost olduğunu, bu dostluğu da mümkün olan en üst düzeyde gösterdiğini kaydetti. Erdoğan, Bosna Hersek'in birlik ve beraberliğinin sağlanması ve egemenliğinin korunmasının bölgenin ve Avrupa kıtasının güvenliği ve esenliği için gerekli olduğunun altını çizdi. Bosna Hersek'te oluşabilecek bir istikrarsızlığın yalnızca bölgenin değil, tüm dünyanın barış ve istikrarını riske artabilecek potansiyele sahip olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Bu bağlamda da EUFOR Althea gibi misyonların ehemmiyeti açıktır. Bu misyonun varlığı, Bosna Hersek'in güvenlik ve istikrarı noktasında birçok başarıyı beraberinde getirmiştir." dedi. Türkiye'nin ayrıca EUFOR irtibat ve gözlemevlerinde de aktif görev aldığını belirten Erdoğan, bu evlerde mukim Türk temsil heyeti mensuplarının yerel yetkililerle ve bölge halkıyla irtibat kurarak ülkedeki genel durumu takip ettiğini söyledi. Erdoğan, "İrtibat ve izleme timlerimiz, sorumlu oldukları bölgelerde din, dil, ırk ayrımı yapmadan, her kesimden, Boşnak, Sırp ve Hırvat üst düzey yöneticilerle diyalog halindedir. Halkın nabzını tutarak ve barışın devamlılığını sağlamak için devriye görevleri icra ederek çok önemli bir sosyal işlevi yerine getiriyorlar. Misyonu, ülkenin dört bir yanında bugüne kadar uyguladığı faaliyetler ve projeler, Bosna Hersekliler kadar bizler için de büyük anlam ifade ediyor. İnşallah bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de sizlerin bu hassasiyetle çalışmalarınızı yürüteceğinize inanıyorum. Türkiye, burada örneğini gördüğümüz üzere tüm varlığıyla bölgesinde ve ötesinde barış, güvenlik ve istikrarın teminatı olmaya devam edecektir." değerlendirmesinde bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye'de, Irak'ta, diğer ülkelerde, sınır boylarında, dağlarda ve ihtiyaç duyulan her yerde istiklal ve istikbal için, bölgenin barış ve huzuru için kahramanca görev yapan tüm askerlere şükranlarını sundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Bize kimse kabile devleti muamelesi yapamaz
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Gazetecilerin sorularını yanıtlayana Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan, sanayi üretiminde Ocak ayında yaşanan yüzde 21,3’lük düşüyle ilgili olarak, şunları söyledi: “Küresel krizin etkileri bunlar. Bu sıkıntıları yaşayacağız. Benim için sürpriz değil bunlar. Neden? Geçmiş tecrübelerimden. Üç kriz gördüm, dördüncü krizi yaşıyorum. Bir süre böyle gitmek zorunda kalacağız. Ümit ediyorum, yılın sonuna doğru dünyadaki taşlar yerine oturur. '' Bakan Çağlayan, kurdaki artışın devam edip etmeyeceği yönündeki bir soruyu da şöyle yanıtladı: ''Kurdaki yükselişin devam edip etmeyeceğini bilemiyorum. Benim falcılığım yok. Hayatımda ne fal açtım ne de açtırdım. Kehanet de bilmiyorum ama şunu söyleyebilirim; Merkez Bankası şu anda dalgalı kur sistemi uyguluyor. Buna göre kur bazen yükselebilir, bazen düşebilir. Bizde bir para kaçışı yok. Yani insanların dövize hücum etmesi söz konusu değil. Bilakis dövizden çıkıp Türk Lirası mevduatına dönen çok ciddi bir rakam var. Faizlerden dolayı da bir kaçış yok. Tamamıyla dışarıdan kaynaklanan bir durum. Dalgalı kurumuz var, yükselir tekrar düşer. Neticede kur gide gele kendini bir yerlerde bulur.''
Çağlayan: 3 kriz gördüm, düşüş sürpriz değil
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Diyarbakır Valiliği’nden, PKK’ya yönelik düzenlenen operasyonun ayrıntılarıyla ilgili bir açıklama geldi. Operasyonda bir PKK'lının öldürüldüğü duyurulurken, ağır yaralanan ve çatışma alanından PKK'lılar tarafından uzaklaştırılan başka bir teröristin de sonradan öldüğü belirtildi. Diyarbakır Valiliği, ölen kişinin PKK/KCK'nın Dibek grubu lideri ‘Rojad’ kod adlı terörist olduğunu duyurdu. Valilik, ölen PKK'lının 2 Kasım'da Narlı Askeri Üs Bölgesi'ne yapılan saldırının planlayıcılarından olduğunu açıkladı. Bu arada, Osmaniye Valiliği, Hasanbeyli ilçesinde teröristlerle güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada iki bölücü terör örgütü mensubunun etkisiz hale getirildiğini duyurdu. Valilik ayrıca 5 adet M16 piyade tüfeği, 3 adet kaleşnikof piyade tüfeği, 1 adet roketatar ve bu silahlara ait mühimmat ile örgütsel doküman ele geçirildiğini ve operasyonların devam ettiğini belirtti. Öte yandan Şırnak'ın Uludere ilçesinde, toprağa gömülü halde 60 kilo patlayıcı ele geçirildi. Valilik, teröristlerin Şırnak-Beytüşşebap karayoluna mayınlı tuzak kurduğu ihbarını aldı. Bölgeye giden ekipler, toprağa gömülü 2 teneke içine gizlenmiş 2 ayrı patlayıcı düzeneği buldu. Uzman ekipler, 60 kilogramlık patlayıcıları güvenli bölgede imha etti.
PKK'nın grup lideri öldürüldü
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Yolsuzluk ve rüşvet iddiaları üzerine başlatılan 17 Aralık operasyonunun ardından Emniyet'teki görevden almalar sürüyor. Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde 470 amir, müdür yardımcısı ve memurun görev yeri değiştirildi. Emniyet Müdürlüğü'nde de iki emniyet müdür yardımcısı yer değiştirdi, 10 şube müdür ve müdür yardımcısı da başka görevlere atandı. Personelden Sorumlu Müdür Yardımcısı Halil İbrahim Karazeybek, Ruhsatlar ve Pasaport Şube müdürlüklerine getirilirken, yerine Ayhan Saygılı geldi. İzmir'deki liman operasyonunu gerçekleştiren Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Müdür Yardımcısı Metin Tuncer, Çevik Kuvvet Şube Müdür Yardımcılığı’na atandı. Sivas’ta İstihbarat Şube Müdürlü Fatih Akpınar, Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü’ne atandı. İstihbarat Şube Müdürlüğü görevine ise Gemerek İlçe Emniyet Müdürü Hüseyin Selman getirildi.
Emniyet'te bir büyük deprem daha
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: İnternetteki ecza sitelerinde satılan ilaçlar ya da herhangi bir internet sitesinden satın alınan krem ya da şampuanlar… Avrupalı gümrük memurları, internet üzerinden satılan sahte ürünlere her geçen gün daha fazla rastlar oldu. AB Komisyonu'nun Gümrük Birliği ve Vergilerden Sorumlu Üyesi Algirdas Semata, Brüksel’de yaptığı açıklamada tüketicileri internette satılan sahte ürünler konusunda uyardı. Bunların sağlık açısında da tehlike arz edebileceğini kaydeden Semata, geçen yıl satılan sahte ürünlerin değerinin toplamda 1 milyar euroyu bulduğunu kaydetti. 2009 yılında 43 bin sahte ürün gönderimi tespit edilirken, bu rakamın geçen yıl 80 bine ulaştığı belirtildi. Ürün korsanlığına en fazla yüzde 34’lük bir oranla sigaralarda, yüzde 16’lık bir oranlaysa büro malzemelerinde rastlanıldı. Ele geçirilen sahte sabun, seyahat malzemeleri ve ilaç gibi ürünlerin oranı ise yüzde 14,5 civarında. Ayrıca cinsel gücü artırıcı ilaçlar ya da diyet haplarının da sahteleri ele geçirildi. Ele geçirilen sahte ürünlerin yüzde 85’i Çin’den gelirken, sahte gıda malzemesi ve içeceklerde ise Türkiye, Tayland ve Hindistan’ın üst sıralarda yer aldığı belirtildi.
İnternette sahte ürün tehlikesi
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Avrupa Birliği'nden (AB),el yapımı bombanın patlaması sonucu ölen bir MLKP'li teröristin anma etkinliğine katılarak terör propagandası yaptığı suçlamasıyla hapis cezası alan Eş Genel Başkanı 'ın milletvekilliğinin düşürülmesi ve diğer Eş Genel Başkan 'a da Türk milletini ve devletini aşağıladığı gerekçesiyle 5 ay hapis cezası verilmesinin endişeleri artırdığı belirtildi. AB Komisyonu Sözcülüğünden yapılan açıklamada, dün Eş Genel Başkanlar dahil 3 HDP'li milletvekili hakkında alınan tedbirlerin, TBMM'nin mayıs ayında aldığı bazı milletvekillerinin dokunulmazlıkların kaldırılması kararının ardından dile getirilen endişeleri daha da artırdığı belirtildi. AB'nin HDP'lilerin gözaltına alınmaları ve tutuklanmalarına da tepki gösterdiği anımsatılan açıklamada, "Demokratik yollarla seçilen tüm siyasi partilerin yasama meclisine tam ve etkin katılımı, Türkiye'nin uluslararası taahhütleri ve aday ülke statüsünün vazgeçilmez bir unsurudur." ifadeleri kullanıldı. AB'nin Türkiye'de hukukun üstünlüğü, insan haklarına saygı, temel özgürlükler ve parlamenter demokrasiyi zayıflatabilecek gelişmelere ilişkin endişelerini defalarca dile getirdiği ifade edilen açıklamada, AB'nin Avrupa Konseyi ile birlikte durumu yakından takip etmeye ve değerlendirmeye devam edeceği belirtildi. Yüksekdağ, milletvekili olmadığı 2012 yılında İstanbul'da el yapımı bombanın patlaması sonucu ölen terör örgütü MLKP üyesi 25 yaşındaki Yasemin Çiftçi'nin Adana'daki mezarı başında düzenlenen anma etkinliğine katılmıştı. Bunun üzerine Yüksekdağ ile birlikte 7 kişi hakkında 'terör örgütü propagandası yaptıkları' iddiasıyla 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmış, Kasım 2013'te sonuçlanadan davada 10'ar ay hapis cezası verilmişti. Yargıtay 16'ncı Ceza Dairesi, geçen kasım ayında yerel mahkemenin kararını onamış, dün de TBMM hapis cezası kesinleşen Yüksekdağ'ın milletvekilliğini düşürmüştü. Dün ayrıca, HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, yaptığı bir konuşmada "Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti devletini ve devletin kurum ve organlarını aşağıladığı" gerekçesiyle 5 ay hapse çarptırılmıştı. Diyarbakır'daki terör soruşturması kapsamında hakkında açılan davada verilen tahliye kararına itiraz edilen ve Ankara'da gözaltına alınan HDP Diyarbakır Milletvekili İdris Baluken de dün tutuklanmıştı.
AB'den, HDP'lilerle ilgili açıklama
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Kanada Federal Çevre Bakanı Leona Aglukkaq, Manitoba eyaletinin başkenti Winnipeg’de yaptığı açıklamada, sera gazı emisyonunda kendilerine iddialı bir hedef koyduklarını ve 2005 yılı seviyelerinin de altına ineceklerini söyledi. Bakan Aglukkaq, temiz enerji üretiminde dünya lideri Kanada’nın, enerjinin her alandaki üretiminde de çevreye olan olumsuzlukları en aza indirmeyi taahhüt ettiğini duyurdu. Bu hedefe dönük olarak metan gazı emisyonunun da azaltılacağını kaydeden Aglukkaq, petrol ve gaz üretimindeki endüstriyel sızıntılar ile diğer olumsuzlukları önleyici yeni önlemler getirileceğini bildirdi. Azot gübresi üretimi başta olmak üzere kimya sektöründeki emisyonları sınırlamak için yeni limitler getirildiğini anlatan Bakan Aglukkaq, elektrik üretiminde kullanılan doğalgazdan kaynaklanan emsiyonun da bu kapsama alındığını söyledi. Kanada, 2011 yılında aldığı bir kararla sera etkisine yol açan gazların salınımının azaltılmasını hedefleyen Kyoto Protokolü'nden çekilmişti. O dönemde Kanada Federal Çevre Bakanı olan Peter Kent, ülkesinin bu kararına gerekçe olarak ''Kyoto Protokolü'nün çalışmamasını ve protokolde kalması durumunda milyarlarca dolar ceza ödemek zorunda kalma riski bulunmasını'' göstermişti. Kanada, böylece 1997'de imzalanan ve 2005'te yürürlüğe giren bu anlaşmadan resmen çekilen ilk ülke olmuştu. Kanada’nın, 2030 yılına kadar sera etkisine neden olan gazların yüzde 30 azaltma hedefini gerçekleştirmesi halinde, 2005'te kabul edilen yüzde 17 Kopenhag Hedefi’nin de altına inerek, yüzde 14 grubunda yer alması öngörülüyor.
Kanada karbon emisyonunu yüzde 30 azaltacak
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Scarlett Johansson, Cosmopolitan dergisinin temmuz sayısına poz verdi. Bu sıralar yeni filmi Rought Night'ın çekimlerine devam eden oyuncu, politik görüşlerinden kadın-erkek ilişkilerine samimi açıklamalar yaptı. Ünlülerin hayranlarını kaybekme korkusuyla düşüncülerini dile getirmekten çekindiğini belirten 32 yaşındaki oyuncu, "Söyleyebileceğiniz şey, büyük farkındayık yaratabilir. Büyüdüğüm yerde insanlar aktivist olmaları için cesaretlendirilir. Ben de kızımı bu yönde destekleyeceğim" dedi. İki altın küre adaylığı olan Scarlett Johansson, 'tan boşandıktan sonra Fransız gazeteci Romain Dauriac ile yeni bir ilişkiye başlamıştı. 2014'te ünlü çiftin kızları Rose dünyaya geldi. Scarlett Johansson'ın ilk eşi Ryan Reynolds ise 2012'de oyuncu   ile evlendi. Ünlü çiftin iki yıl sonra ilk kızı James, bu yılın başında ise ikinci bebekleri dünyaya geldi.
Scarlett Johansson: Kızımı aktivist gibi yetiştireceğim
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin anayasa değişikliğini onayladı. Bu onayla birlikte haklarında 800 dosya bulunan 152 milletvekili hakkında yargılama yolu açıldı. TBMM, Başbakanlık ve Adalet Bakanlığı’nda bulunan fezlekeler 15 gün içinde yargıya gönderilecek. AKP’nin dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin anayasa değişikliği, 20 Mayıs’ta 376 oyla TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilmişti. Yasa, TBMM Başkanlığı tarafından 24 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığı’na sunuldu. Anayasa gereği Cumhurbaşkanı’nın 15 günlük inceleme süresinin bir görüşe göre 24 Mayıs’ta, başka bir görüşe göre de Saray’a sunulmasından bir gün sonra 25 Mayıs’ta başladığı tartışmaları yaşandı. yasayı dün akşam onayladı. Erdoğan’ın, inceleme süresinin sonuna kadar beklemesi kulislerde hareketliliğe neden olmuş, “Referanduma mı sunacak, veto mu edecek” sorularını akıllara getirmişti. Erdoğan’ın onayladığı yasanın Resmi Gazete’de yayımlanmasının ardından, haklarında fezleke bulunan milletvekilleriyle ilgili süreç başlayacak. Anayasa değişikliğine göre, TBMM Genel Kurulu’nda yasanın kabul edildiği 20 Mayıs’a kadar TBMM, Başbakanlık ve Adalet Bakanlığı’na sunulan 152 milletvekili hakkındaki 800 dosya, yasanın Resmi Gazete’de yayımlanmasından itibaden 15 gün içinde yargıya gönderilecek. 800 dosyaya 200’e yakın savcının bakması bekleniyor. Savcılar, dosyalarla ilgili takipsizlik kararı verebileceği gibi iddianame hazırlayıp dava da açabilecek. Bu süreçte gözaltı ve tutuklama olup olmayacağı yargının inisiyatifinde olacak. 152 milletvekili arasında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, HDP eş genel başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli de bulunuyor.
Dokunulmazlık Son dakikada onayladı: Şimdi ne olacak?
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Japonya'nın 2019 yılını 'Türk Kültür Yılı' ilan etmesiyle iki ülke arasında gerçekleştirilen çeşitli etkinlikler sürüyor. Etkinlikler kapsamında Altınbaş Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bünyamin Özgültekin ve Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Nurcan Perdahcı, Dr. Öğr. Üyesi Cemile Tuna, TokyoDesign FestaGallery’de kişisel sergilerini açtılar. Sanatçılar ayrıca Tokyo Metropolitan Müzesi’nde Junten Art Association (Japonya) tarafından düzenlenen uluslararası grup sergisine de birer eserleriyle katıldılar. Tokyo Metropolitan Müzesi’nde sanatseverlerin beğenisine sunulan sergi, genişletilmiş haliyle gelecek yıl Türkiye’ye taşınarak Türk sanatseverlerle de buluşacak. 2020 yılı küratörlüğünü Prof. Dr. Bünyamin Özgültekin’in üstlendiği serginin teması ise kısa bir süre sonra belirlenecek ve iki ülke sanatçılarına duyurulacak. İlki 2020 yılı içerisinde Tokyo Metropolitan Müzesi’nde açılacak olan sergiye, Türkiye’den 50 ve Japonya’dan 50 olmak üzere toplam 100 sanatçı özgün eserleriyle katılacak. Sergiye katılan tüm sanatçıların eserleri, Japonya Tokyo gösteriminin ardından Türkiye’de İstanbul’da Altınbaş Üniversitesi’nin sanat galerilerinde sanatseverlerin izlemine sunulacak. Türkiye ve Japonya Büyükelçiliklerinin destekleriyle düzenlenecek olan sergi, her iki ülkeden genç sanatçıların katılımı içinde önemli bir imkan sunacak. Türk-Japon yılı kapsamında Tokyo Metropolitan Müzesi’nde düzenlenen serginin açılışına Türkiye’nin Tokyo Büyükelçisi Sn. H. Murat Mercan’ın yanı sıra Japon yetkililer ve Türk, Japon sanatçılar da katıldı. Tokyo Metropolitan Müzesi ve TokyoDesign Festa Gallery’de düzenlenen sergide Altınbaş Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi akademisyenlerinin imza attığı orijinal eserler, davetliler ve sergi ziyaretçileri tarafından yoğun ilgiyle karşılandı. Sergi hakkında bilgi veren Prof. Dr. Bünyamin Özgültekin, kendi çalışmalarının disiplinlerarası bir yaklaşımla daha çok kavramsal sanat üzerinden bir dışavurum olarak okunabileceğini belirtti. Eserlerinde teknolojinin sağladığı olanaklardan da yararlandığını söyleyen Özgültekin, “Sadece durağan materyaller değil görüntü, hareket ve ses unsurlarını da bir arada kullandım. Minimalist bir tavırla mümkün olduğunca az eleman kullanarak, yalın, sade bir kurgusallık üzerinden ‘az olan çoktur’ fikrini ele almak istedim” dedi.
Türk-Japon Yılı 2020’ye taşındı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Fenerbahçe Kulübü, Al Nassr FC'ye transfer olan Giuliano'nun bonservisini açıkladı. Sarı-lacivertli kulüpten yapılan ve Kamuyu Aydınlatma Platformu'nda (KAP) yer alan açıklamada, "Profesyonel futbolcumuz Giuliano Victor de Paula'nın Suudi Arabistan Kulübü Al Nassr FC'ye, oyuncunun tarafımızla olan sözleşmesinin 10.500.000 € bedelle feshi karşılığında transferi konusunda taraflarca anlaşma sağlanmıştır" denildi. Giuliano Victor de Paula?nın Suudi Arabistan Kulübü Al Nassr FC?ye transferi konusunda anlaşma sağlanmıştır.
Giuliano'nun bonservisi açıklandı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Türk Dil Kurumu ( ) Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sinan Kaçalin, imla kılavuzunun artık miadını doldurduğunu vurgulayarak, "İmla kılavuzunu kaldıracağız. İmla kılavuzunun önündeki bilgileri sözlüğe koyacağız." dedi. Kaçalin, yaptığı açıklamada, daha önce 1998 ve 2012'de güncellenen ilkokul sözlüğünü bu sene de yeniden gözden geçirerek, güncellediklerini belirtti. TDK Başkanı Kaçalin, "İlkokullar için sözlüğümüzü ve imla kılavuzumuzu yeniden gözden geçirdik. Baskıya verdik. Bugün, yarın bize matbaadan gelir. Sözlüğümüzde 12 bin kelime, günlük hayatta kullanılan bilgiler var." dedi. Sözlükleri, artık kullanılmayan veya çocukların günlük hayatına giren yeni kavramları dikkate alarak düzenlediklerini belirten Kaçalin, "Mesela, 'yıldırım telgraf' yok artık. Dolayısıyla okul sözlüğünde olması gerekmez. 'Pullu posta' yok artık. Böyle tarıyoruz sözlüklerimizi. 'Bunun, bu yaştaki çocuğun hayatında yeri yok, bunu çıkaralım.' ya da 'Bu kelime hayatına girdi.' diyerek bakıyoruz. Mesela 'flash bellek', 'taşınır hafıza' bir sürü yeni kavram var, 'O halde bunu koyalım.' diyoruz." şeklinde konuştu. TDK Başkanı Kaçalin, imla kılavuzu ile ilgili önümüzdeki süreçte yapmayı düşündükleri uygulamaya yönelik, "İmla kılavuzunu kaldıracağız. İmla kılavuzunun önündeki bilgileri sözlüğe koyacağız." açıklamasında bulundu. Kaçalin, bu çalışma kapsamında, imla kılavuzunun ilk sayfalarında anlatılan kuralların sözlüğün girişine eklenmesinin planlandığını bildirdi. Eskiden sözlük ve imla kılavuzlarının baskısında kurşun dizginin çok zaman aldığını ve bu tip baskıların çok zor bir iş olduğunu anlatan Kaçalin, şöyle devam etti: "İmla kılavuzları da sözlük dışında, sadece kelimelerin yazılışlarına cevap vermek için doğdu. Fakat günümüzde gelişen teknoloji ile elektronik sözlüğü, imla kılavuzunu basmak, düzeltmek problem değil. Dolayısıyla biz imla kılavuzunu çıkaralım elden düşsün, öndeki bilgiyi de sözlüğümüze koyalım, bir tek sözlüğümüz olsun diye düşünüyoruz." Kaçalin, imla kılavuzunun bir anda değil, süreç içerisinde kaldırılmasının planlandığını vurgulayarak, şunları kaydetti: "Bir de imla kılavuzu dolayısıyla çocuklar kitaba el sürüyor, bu yönü de var. Kağıda el sürmek başka bir şey. Onun için şu aşamada bastık, bir süre de basacağız. Kitapla yüzleşmek imla kılavuzuyla oluyorsa, imla kılavuzu iyidir. Yoksa imla kılavuzu artık miadını doldurmuş bir iştir. O bilgi sözlükte oluyor."
Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Kaçalin: İmla kılavuzunu kaldıracağız
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Başbakan Ahmet Davutoğlu, Bingöl ve Elazığ mitingleri dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Başbakan Davutoğlu, CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin'in ortaya attığı "Suriye'ye müdahale edilecek" iddiasına yanıt verdi. Ahmet Davutoğlu, "Bunlar spekülatif şeyler, hiçbir karşılığı yok" dedi.  Davutoğlu, Suriyeli muhaliflere yardım konusunda "Türkiye ile Suudi Arabistan'ın anlaştığı" yolundaki haberleri de değerlendirdi. Davutoğlu, konuyla ilgili soruya “Yeni bir durum yok. Aynı işbirliği devam ediyor” sözleriyle cevap verdi.
Davutoğlu’dan “Suriye’ye müdahale edilecek” iddiasına yanıt
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Ancak kesin ölüm nedeni, İstanbul'da yapılacak detaylı otopsiden sonra ortaya çıkacak. Bebeklere yedirilen mama da inceleniyor. Eskişehir Fevzi Çakmak Mahallesi’nde yaşayan Şal çifti 3.5 aylık ikizleri gece 3 sıralarında mama verip yatırdı. Sabah bebeklerini beşikte hareketsiz bulan çift, hastaneye gitti. İki bebeğin de hayatını kaybettiği anlaşıldı. Çiftin daha önce de altı aylık bebekleri hayatını kaybetmiş. Aile, ikizlerin ölümüyle ilgili sebep aramadıklarını söylüyor ama Gülten ve Gülcan bebeklerin ölüm nedeni araştırılıyor. Eskişehir'de yapılan ilk sonuca göre, ikiz bebeklerin ölüm nedeni soluk borusu ve akciğere mama kaçması. Ancak ikizlere verilen mama da her ihtimale karşı inceleniyor. İkiz bebeklerin kesin ölüm nedeni, İstanbul'a gönderilen kan ve doku örneklerinin incelenmesiyle belli olacak.
İkizlerin şüpheli ölümü
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Eski başbakanlardan Tansu Çiller'in Kuşadası'ndaki çiftliğinde bir yıl önce soygun yapanlara rekor ceza geldi. Sorgulamalarının ardından tutuklanan ve bir yıldır Söke Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan zanlılarla ilgili son karar verildi. Mahkeme, Çiller ile birlikte bir çok ünlü işadamının da çiftliğini soyan ve silahla yaralama olaylarına karışan Murat Aktaya, Sinan Öymen ve Abdülmecit Özbay isimli 3 zanlıya 33’er yıl hapis cezası verdi. Kuşadası Kirazlı yolu üzerinde eski Başbakanlardan Tansu Çiller’e ait ünlü Pelister Çiftliği ile “Jaguarcı Zeki” olarak bilinen Zeki Küçükberber dahil olmak üzere birçok ünlü işadamının da çiftliğinin bulunduğu ve Çiftlikler Vadisi olarak bilinen bölgede 2 Mayıs 2014 tarihinden itibaren 6 gün içerisinde 4 ayrı hırsızlık olayı meydana gelmişti. Tansu Çiller’in çiftliğinin yanı sıra, merhum Turizmci Orhan Özbaş, işadamı Adnan Sarıdedeoğlu ve oğlu Aybars Sarıdedeoğlu’nun çiftliklerine hırsızlık amacıyla girildiği belirlenmiş, hırsızlar Tansu Çiller uyuduğu sırada odasından 5 bin 500 dolar nakit para ile piyasa değeri yaklaşık 150 bin lira olan ziynet eşyalarını alıp kayıplara karışmıştı. Ayrıca, Tansu Çiller’e komşu olan merhum turizmci Orhan Özbaş’ın çiftliğine giren 2 hırsızın bekçi ile karşılaşmasının ardından elinde tüfek bulunan bekçiye silahla ateş açmış ve ağır yaralanan bekçi Söke Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak, uzun süre yoğun bakında tedavi görmüştü. Büyük yankı uyandıran çiftlikler vadisindeki soygunların ardından titiz bir çalışma yürüten Kuşadası Emniyet Müdürlüğü ekipleri, soygunlardan dolayı aranan 3 zanlı Murat Aktaya, Sinan Öymen ve Abdülmecit Özbay’ı Söke’de düzenlediği 3 ayrı operasyonda ele geçirmişti. Yakalanan ve ele başı olduğu ileri sürülen zanlılardan Murat Akkaya tam anlamıyla bir suç makinesi çıkmıştı. Polisin yıllardan peşinde olduğu M. A’nın 16 ayrı hırsızlık suçundan yıllardır arandığı belirlenirken, 13 yıl 9 ay 20 gün kesinleşmiş hapis cezası da bulunuyor.
Tansu Çiller’in çiftliğini soyanlara ceza yağdı
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: New York borsası, 'li teknoloji şirketlerinin hisselerindeki kayıplarla günü sert düşüşle tamamladı. Sanayi Endeksi 424,56 puan (yüzde 1,74) düşüşle 24.024,13 puana gerilerken, endeks 5 işlem günü üst üste düşüş kaydetmiş oldu. 500 Endeksi 35,73 puan (yüzde 1,34) azalışla 2.634,56 puana, Nasdaq Teknoloji Endeksi de 121,25 puan (yüzde 1,7) değer kaybıyla 7.007,35 puana düştü. 'ın ana kuruluşu Alphabet'in hisseleri yüzde 4,8 değer kaybederken, hisseleri yüzde 1,4 kayıp gösterdi. Ayrıca, dünya genelinde yatırımcılar için güvenli liman olarak kabul edilen 10 yıllık ABD devlet tahvili getirileri, bugün yüzde 3 seviyesini aşarak Ocak 2014'ten beri ilk defa bu seviyenin üzerine çıkmış oldu.
10 yıllık ABD tahvilleri 3.0 oldu (New York borsası sert düşüşle kapandı)
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Dün güne 120 liranın üzerinde başlayan altının gram fiyatı yeni hükümetin açıklanması ve Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) faiz indirmesinin ardından hızlı bir şekilde düşüşe geçerek günü yüzde 3,37 azalışla 116,25 liradan tamamlamıştı. Bugün en yüksek 116,65 lirayı gören altının gram fiyatı, dolar kurundaki düşüş eğiliminin devam etmesinin etkisiyle 115,51 lira ile 29 Nisan'dan bu yana gördüğü en düşük seviyeye indi. Altının gram fiyatı saat 10.10 itibarıyla 115,70 lira seviyelerinden işlem görürken, Kapalıçarşı'da çeyrek altın 190, cumhuriyet altını 773 liradan satılıyor. Dün küresel piyasalarda artan risk iştahı ile yüzde 1,8 azalarak 1.227 dolara gerileyen altının onsu ise bugün 7 Nisan'dan bu yana en düşük seviyesi olan 1.223 doları görmesinin ardından 1.224 dolar seviyelerinde dengelendi. AA Finans Analisti İslam Memiş, konuya ilişkin olarak yaptığı değerlendirmede, yurt içinde dolarda yaşanan sert düşüşün altının gram fiyatını olumsuz etkilediğini dile getirdi. Altında tepki alımlarının görülebileceğine dikkati çeken Memiş, gün içinde altının ons fiyatının 1.220-1.240 dolar aralığında, altının gram fiyatının ise 116,30-118,20 lira aralığında seyredebileceği öngörüsünde bulundu.
Altının gramı 4 haftanın en düşüğünde (Çeyrek altın ne kadar?)
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Atatürk Havalimanı'nda inişi sırasında pistten çıkarak yanan özel jette ünlü Gökhan Güney'in eşi Özlem Güney'in hostes olarak görev yaptığı fakat özel bir işi olduğu için uçuşa gitmediği öğrenildi. Özlem Güney yaralanan arkadaşlarını hastanede ziyaret etti. BakırköyDr. Sadi Konuk Eğitim ve AraştırmaHastanesi'nde arkadaşlarının sağlık durumu hakkında bilgi alan Özlem Güney, ciddi bir yaralanma durumunun söz konusu olmadığını söyledi. Normalde bu uçuşta kendisinin hostes olarak yer alacağını fakat işi çıktığı için uçuşa gidemediğini söyleyen Özlem Güney, “Çok büyük bir kaza atlatmışlar tesadüf ben bugün yoktum ama onlar içinde çok üzüldüm. Korktum, endişe duydum. Normalde çoğunlukla ben oluyorum ama bugün bir işim çıktı bunu da kaptanımız biliyordu. Bu yüzden başka bir arkadaşımızı aldılar. Duygu hanımı aldılar. Çok şükür hepsi çok iyi. Görüştüm, hepsi çok iyi, fiziki olarak yaralanmaları var. Ciddi iç yaralanmaları yok. Müşaade altında tutuyorlar. Tabi ki bir şokları var kolay değil, havadasın ve yükselme, en kritik anında uçak alev alıyor. Meyse arızası bilmiyorum artık ve geri dönüyor. 3 yerinden kırılmış uçak. Burada pilotun başarısı çok büyük. Hiçbir endişe yapmadan onu indirebilmek büyük bir başarı” diye konuştu. Şarkıcı Gökhan Güney ise, “Her şey kısmet kapı değiştirdik biz, çelik kapıyı değiştirdik. O uçuşa gitmedi, arkadaşını gönderdi. Böyle oldu yani neticede o da onun arkadaşı çok şükür bir sorun yok. İçeride de sorun yok. Ufuk tefek fiziki yaraları var buna rağmen diyor ki 'Uçağı durduramadım' diyor. Ona üzülüyor düşünebiliyor musun? İnsanının hayatı mı uçak mı? Bence insan hayatı.. Bu da mesleğinin saygısıdır. Emekli asker, çok güzel bir insandır” şeklinde konuştu.
Ünlü şarkıcının eşi şans eseri o jette değildi
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Twitter hesabından mesaj veren MHP Lideri Devlet Bahçeli, operasyonlarda 65'e yakın Türkmen’in öldüğünü, saldırıları şiddetle kınadığını söyleyerek "Bizim için Türkmen Dağı'nın Erciyes'ten Toroslar’dan farkı yoktur" dedi.  Türk milletinin devletten daha aktif olmasını beklediğini ifade eden Bahçeli, "Konuşmak yerine icraata geçilmeli" dedi.  Bahçeli, MHP'den bir heyetin Hatay'a giderek, gelişmeleri yakından takip edeceğini de açıkladı.
"Paris'te ağlaşanlar, Türkmen kıyımına susuyor"
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Resmi nitelikli Kuveyt Haber Ajansı'nın itfaiye yetkililerine dayandırarak verdiği haberde, yangın yerinden şimdiye dek kadın ve çocuklardan oluşan 41 ceset çıkarıldığını, 76 kişinin de hastaneye kaldırıldığını bildirdi. Yangın yerine kurbanların yakınlarının adeta hücum ettiğini belirten yetkililer, bu nedenle kurtarma ve yangın nedeninin belirlenmesi çalışmalarının güçlükle yapılabildiğini kaydettiler. Yangının nedeninin henüz belirlenemedi. Çalışmalara orduya ait cankurtaran araçlarının da kullanıldığı belirtilriken, bu olaydan sonra çadırlarda düğün veya benzeri etkinlikler düzenlemenin yasaklanabileceği de ifade ediliyor. Ülkede yapılan düğün gibi etkinliklerde erkekler ile kadınlar ayrı yerlerde bulunuyor, çocukların da kadınların bulundukları yerde olmalarından dolayı ölenlerin tamamına yakının kadın ve çocuklardan olduğu ifade ediliyor.
Düğün çadırında facia: 41 ölü
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.
Sana bir haber metni vereceğim ve senden bu metne uygun bir başlık üretmeni istiyorum. Başlığı üretirken olabildiğince metne sadık kal. Cevap olarak sadece başlığı yaz.
Haber metni: Polis ekipleri, Levent'teki Harp Akademileri Tüneli'nde bir motosikleti terk edilmiş halde buldu. İhbar üzerine olay yerine bomba imha ekibi çağrıldı. Fünyeyle kontrollü patlatma gerçekleştirildi. Bu sırada, Ankara istikametinde 2 şerit trafiğe kapatılarak, sürücülere kontrollü geçiş verildi. Polisi alarma geçiren motosiklette patlayıcı maddeye rastlanmadığı belirtildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, bazı basın yayın kuruluşlarında yer alan "İstanbul'da şüpheli motosikletten patlayıcı çıktı" yönündeki haberlerle ilgili olarak kamuoyuna bilgi verilmesi ihtiyacı duyulduğu kaydedildi. Akşam saatlerinde TEM otoyolu Ankara istikameti Maslak yol ayrımındaki köprü altında terk edilmiş bir motosiklet bulunduğunun belirtildiği açıklamada, şu bilgiler yer aldı: "Motosiklet üzerinde dışarıdan görünür şekilde bir çakmak tüpünün olduğunun anlaşılması üzerine durum şüpheli bulunarak olay yerine uzman ekipler çağrılmış ve gerekli emniyet tedbirleri alınmıştır. Uzman ekipler tarafından çakmak tüpü fünye ile patlatılmak suretiyle etkisiz hale getirilmiş ve çakmak tüpünden başka bir şey olmadığı anlaşılmıştır."
Tüneldeki şüpheli motosiklet polisi alarma geçirdi
0
Sen yardımsever bir yapay zeka asistanısın ve sana verilen talimatları dikkatlice takip edip en iyi cevabı üretmeye çalışacaksın.