question
stringlengths
2
476
id
stringlengths
1
24
answers
dict
context
stringlengths
31
11.1k
Ne ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar?
20352
{ "answer_start": 1876, "text": "ihtilal" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Kimler Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar?
20353
{ "answer_start": 1876, "text": "ihtilal ordusu" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
İhtilal ordusu nereye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar?
20354
{ "answer_start": 1891, "text": "Silivri'ye" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Ne zaman II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar?
20355
{ "answer_start": 1876, "text": "ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
İhtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde kimin tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar?
20356
{ "answer_start": 1916, "text": "II. Mustafa'nın" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
İhtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın nereden indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar?
20357
{ "answer_start": 1932, "text": "tahttan" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
İhtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip kimin tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar?
20358
{ "answer_start": 1950, "text": "öz kardeşi Ahmed'in" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
İhtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in nereye geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar?
20359
{ "answer_start": 1970, "text": "tahta" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
İhtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için ne ve fetva aldılar?
20360
{ "answer_start": 1993, "text": "bir karar" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
İhtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve ne aldılar?
20361
{ "answer_start": 2006, "text": "fetva" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
İhtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için ne aldılar?
20362
{ "answer_start": 1993, "text": "bir karar ve fetva" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Hangi kuvvetler engellenemedi ve 20 Ağustos'ta bu ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı?
20363
{ "answer_start": 2021, "text": "İhtilal kuvvetleri" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Kimler engellenemedi ve 20 Ağustos'ta bu ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı?
20364
{ "answer_start": 2021, "text": "İhtilal kuvvetleri" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve ne zaman bu ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı?
20365
{ "answer_start": 2057, "text": "20 Ağustos'ta" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta bu ihtilal kuvveti nereye ulaştı?
20366
{ "answer_start": 2087, "text": "Edirne'ye" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Ne zaman II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı?
20367
{ "answer_start": 2105, "text": "22 Ağustos'ta" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
22 Ağustos'ta kim tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı?
20368
{ "answer_start": 2119, "text": "II. Mustafa" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
22 Ağustos'ta II. Mustafa nereden çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı?
20369
{ "answer_start": 2131, "text": "tahttan" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini kime bıraktı?
20370
{ "answer_start": 2156, "text": "öz kardeşi III. Ahmet'e" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Kimin onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler?
20371
{ "answer_start": 2189, "text": "Yeni padişahın" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Yeni padişahın neyini alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler?
20372
{ "answer_start": 2204, "text": "onayı" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Kimler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler?
20373
{ "answer_start": 2189, "text": "Yeni padişahın onayı alan asiler" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Yeni padişahın onayı alan asiler ne zaman ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler?
20374
{ "answer_start": 2222, "text": "3 Eylül'de" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de kimi öldürdüler?
20375
{ "answer_start": 2233, "text": "ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Ne zaman Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti?
20376
{ "answer_start": 2289, "text": "4 Eylül 1703'de" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
4 Eylül 1703'de kim İstanbul'a hareket etti?
20377
{ "answer_start": 2305, "text": "Sultan III. Ahmet" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet nereye hareket etti?
20378
{ "answer_start": 2323, "text": "İstanbul'a" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Nerenin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu?
20379
{ "answer_start": 2356, "text": "Edirne'nin" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Edirne'nin fiilen hangi devlete başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu?
20380
{ "answer_start": 2374, "text": "Osmanlı devletine" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin kaçıncı dönemini kapanmış oldu?
20381
{ "answer_start": 2413, "text": "ikinci dönemi" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Ne zaman İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı?
20382
{ "answer_start": 2442, "text": "14 Eylül'de" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
14 Eylül'de nereye ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı?
20383
{ "answer_start": 2454, "text": "İstanbul'a" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan kim giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı?
20384
{ "answer_start": 2472, "text": "III. Ahmet" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Kim giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı?
20385
{ "answer_start": 2442, "text": "14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek nasıl tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı?
20386
{ "answer_start": 2491, "text": "daha şiddetli ve sert" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak nereyi isyancıların elinden kurtarmaya başladı?
20387
{ "answer_start": 2530, "text": "devlet idaresini" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini kimlerin elinden kurtarmaya başladı?
20388
{ "answer_start": 2547, "text": "isyancıların" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Hangi yılın ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi?
20389
{ "answer_start": 2594, "text": "1704'ün" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Ne zaman Padişah III. Ahmet egemen olabildi?
20390
{ "answer_start": 2594, "text": "1704'ün ilk aylarında" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
1704'ün ilk aylarında kim egemen olabildi?
20391
{ "answer_start": 2616, "text": "Padişah III. Ahmet" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet ne olabildi?
20392
{ "answer_start": 2635, "text": "egemen" }
Feyzullah Efendi Vakası, 1703 yılında İstanbul'da başlayan, II. Mustafa ile hocası ve yakın danışmanı Şeyhülislam Feyzullah Efendi aleyhine gelişen büyük bir ayaklanmadır. Sultan II. Mustafa'nın Erzurum'dan getirterek şeyhülislamlığa yükselttiği hocası Feyzullah Efendi, ayaklanmanın sebebi olduğu için olay, Feyzullah Efendi'nin ismiyle de anılmaya başladı. Seyyid Feyzullah Efendi ikinci defa getirildiği şeyhülislâmlık görevinde devlet işlerine müdahale etmesi, ayaklanmanın ortaya çıkmasının ana sebebidir. Feyzullah Efendi'nin devlet işlerine karışarak terfi, tayin ve azil işlerinde aldırtdığı kararlar nedeniyle saray çevresi, asker ve ulemada rahatsızlık oluşturmaya başlamıştır. Bunun yanı sıra II. Mustafa'nın Edirne'de devlet işleriyle ilgilenmeyip avcılık ile uğraşarak devlet idaresinden uzak kalması, uzun süredir yaşanan ekonomik kriz ile devletin başkentinin Edirne'ye taşınacağı iddiaları da İstanbul halkının isyana katılma nedenlerini oluşturmuştur. 17 Temmuz 1703 tarihinde Şeyhülislam Feyzullah Efendi'nin etkinliğinden rahatsız olan bazı devlet erkanının yönlendirmesiyle gecikmiş ulufeleri bahane eden cebeciler, ayaklanma başlattı. Kısa süre sonra Feyzullah Efendi Vakası; yeniçerilerin, medrese talebelerinin ve İstanbul halkının katılımıyla büyük bir isyana dönüştü. İstanbul'da denetimi ele geçiren isyancılar, sadrazamlığa Kavanoz Ahmed Paşa'yı, şeyhülislamlığa da İmam Mehmed Efendi'yi getirdiler. Bir süre sonra isyancılar isteklerini bildirmek üzere Edirne'ye bir heyet gönderdiler. Ancak isyancıların isteklerinin bildirildiği heyet, Feyzullah Efendi'nin emriyle Havsa civarında tutuklandı. II. Mustafa, isyancıları yumuşatmak amacıyla 27 Temmuz 1703 tarihinde Feyzullah Efendi'yi şeyhülislamlık görevinden aldı. Ancak isyancılar, asker ve halktan oluşan yaklaşık 60.000 kişilik bir kuvvetle ağustos ayı başlarında Edirne'ye harekete geçti. Bu ihtilal ordusu Silivri'ye geldiklerinde II. Mustafa'nın tahttan indirilip öz kardeşi Ahmed'in tahta geçirilmesi için bir karar ve fetva aldılar. İhtilal kuvvetleri engellenemedi ve 20 Ağustos'ta ihtilal kuvveti Edirne'ye ulaştı. 22 Ağustos'ta II. Mustafa tahttan çekilerek yerini öz kardeşi III. Ahmet'e bıraktı. Yeni padişahın onayı alan asiler 3 Eylül'de ağır işkence yaptıkları Feyzullah Efendi'yi öldürdüler. 4 Eylül 1703'de Sultan III. Ahmet İstanbul'a hareket etti. Böylece Edirne'nin fiilen Osmanlı devletine başkentlik etmesinin ikinci dönemi kapanmış oldu. 14 Eylül'de İstanbul'a ulaşan III. Ahmet giderek daha şiddetli ve sert tedbirler alarak devlet idaresini isyancıların elinden kurtarmaya başladı. Ancak 1704'ün ilk aylarında Padişah III. Ahmet egemen olabildi.
Hangi antlaşma III. Murat devrinde 21 Mart 1590 tarihinde Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır?
20393
{ "answer_start": 0, "text": "Ferhat Paşa Antlaşması" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması hangi dönemde imzalanmıştır?
20394
{ "answer_start": 24, "text": "III. Murat döneminde," }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması hangi tarihte imzalanmıştır?
20395
{ "answer_start": 46, "text": "21 Mart 1590" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması hangi iki devlet arasında imzalanmıştır?
20396
{ "answer_start": 70, "text": "Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Duraklama döneminin ilk antlaşması nedir?
20397
{ "answer_start": 242, "text": "Ferhat Paşa Antlaşması" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması hangi döneminin ilk antlaşmasıdır?
20398
{ "answer_start": 265, "text": "duraklama döneminin" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması nerede imzalanmıştır?
20399
{ "answer_start": 327, "text": "İstanbul'da" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Hangi antlaşma 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir?
20400
{ "answer_start": 304, "text": "Ferhat Paşa Antlaşması" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması, hangi tarihlerdeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir?
20401
{ "answer_start": 174, "text": "1578-1590 tarihlerindeki" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki hangi savaşı sona erdirmiştir?
20402
{ "answer_start": 199, "text": "Osmanlı-Safevî Savaşı'nı" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması, hangi savaşı sona erdirmiştir?
20403
{ "answer_start": 174, "text": "1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan kimlere bırakıldı?
20404
{ "answer_start": 434, "text": "Osmanlılara" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Hangi antlaşma sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı?
20405
{ "answer_start": 354, "text": "Ferhat Paşa Antlaşması" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda nereler Osmanlılara bırakıldı?
20406
{ "answer_start": 387, "text": "Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Hangi antlaşma ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır?
20407
{ "answer_start": 457, "text": "Ferhat Paşa Antlaşması ile" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar neredeki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır?
20408
{ "answer_start": 495, "text": "doğudaki" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş neye ulaşmışlardır?
20409
{ "answer_start": 513, "text": "sınırlarına" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar neye ulaşmışlardır?
20410
{ "answer_start": 495, "text": "doğudaki en geniş sınırlarına" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Hangi antlaşma III. Mehmet döneminde Safeviler tarafından ihlal edilmiştir?
20411
{ "answer_start": 540, "text": "Ferhat Paşa Antlaşması" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması hangi dönemde Safeviler tarafından ihlal edilmiştir?
20412
{ "answer_start": 564, "text": "III. Mehmet döneminde" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde kimler tarafından ihlal edilmiştir?
20413
{ "answer_start": 587, "text": "Safeviler" }
Ferhat Paşa Antlaşması, III. Murat döneminde, 21 Mart 1590 tarihinde, Osmanlı Devleti'yle Safevi Devleti arasında imzalanmış bir barış antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması, 1578-1590 tarihlerindeki Osmanlı-Safevî Savaşı'nı sona erdirmiştir. Ferhat Paşa Antlaşması duraklama döneminin ilk antlaşmasıdır. Ferhat Paşa Antlaşması İstanbul'da imzalanmıştır. Ferhat Paşa Antlaşması sonucunda Tebriz, Karabağ, Gürcistan, Dağıstan ve Şirvan Osmanlılara bırakıldı. Ferhat Paşa Antlaşması ile Osmanlılar doğudaki en geniş sınırlarına ulaşmışlardır. Ferhat Paşa Antlaşması, III. Mehmet döneminde, Safeviler tarafından ihlal edilmiştir.
Hotin Antlaşması ne çeşit bir antlaşmadır?
20414
{ "answer_start": 21, "text": "barış antlaşmasıdır." }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması hangi tarihte imzalanmıştır?
20415
{ "answer_start": 59, "text": "9 Ekim 1621" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hangi antlaşma 9 Ekim 1621 tarihinde imzalanmıştır?
20416
{ "answer_start": 42, "text": "Hotin Antlaşması" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması kaç yılında imzalanmıştır?
20417
{ "answer_start": 66, "text": "1621 yılında" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hangi antlaşma 1621 yılında imzalanmıştır?
20418
{ "answer_start": 42, "text": "Hotin Antlaşması" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hangi antlaşma Osmanlı Devleti ile Lehistan Devleti arasında imzalanmıştır?
20419
{ "answer_start": 103, "text": "Hotin Antlaşması" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması, hangi devlet ile Lehistan Devleti arasında imzalanmıştır?
20420
{ "answer_start": 133, "text": "Osmanlı devleti" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması, Osmanlı Devleti ile hangi devlet arasında imzalanmıştır?
20421
{ "answer_start": 120, "text": "Lehistan" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması hangi iki devlet arasında imzalanmıştır?
20422
{ "answer_start": 120, "text": "Lehistan ile Osmanlı devleti arasında" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hangi antlaşmayı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır?
20423
{ "answer_start": 173, "text": "Hotin Antlaşması'nı" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'nı kim ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır?
20424
{ "answer_start": 193, "text": "II. Osman" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve kim imzalamıştır?
20425
{ "answer_start": 206, "text": "III. Zygmunt Waza" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'nı kimler imzalamıştır?
20426
{ "answer_start": 193, "text": "II. Osman ve III. Zygmunt Waza" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hangi antlaşma 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır?
20427
{ "answer_start": 238, "text": "Hotin Antlaşması" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması hangi yıllardaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır?
20428
{ "answer_start": 255, "text": "1620-1621 yıllarındaki" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki hangi savaşı sonuçlandıran antlaşmadır?
20429
{ "answer_start": 278, "text": "Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması hangi savaşı sonuçlandıran antlaşmadır?
20430
{ "answer_start": 255, "text": "1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hangi antlaşmaya göre, Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak?
20431
{ "answer_start": 332, "text": "Hotin Antlaşması'na göre" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'na göre, kimlerin Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak?
20432
{ "answer_start": 358, "text": "Kırım Tatarlarının" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'na göre, Kırım Tatarlarının nereye yaptığı akınlar yasaklanacak?
20433
{ "answer_start": 377, "text": "Lehistan'a" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'na göre, Kırım Tatarlarının neyi yasaklanacak?
20434
{ "answer_start": 377, "text": "Lehistan'a yaptığı akınlar" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hangi antlaşmaya göre, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek?
20435
{ "answer_start": 332, "text": "Hotin Antlaşması'na göre" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'na göre, kimlerin Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek?
20436
{ "answer_start": 418, "text": "Kazaklar'ın" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'na göre, Kazaklar'ın nereye yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek?
20437
{ "answer_start": 430, "text": "Osmanlı'ya" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'na göre, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını kim bizzat engelleyecek?
20438
{ "answer_start": 472, "text": "Leh kralı" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'na göre, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan nelerini Leh kralı bizzat engelleyecek?
20439
{ "answer_start": 458, "text": "saldırılarını" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hangi antlaşmaya göre, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak?
20440
{ "answer_start": 332, "text": "Hotin Antlaşması'na göre" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'na göre, nereye inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak?
20441
{ "answer_start": 503, "text": "Osmanlı sınırlarına" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'na göre, neler yıkılacak?
20442
{ "answer_start": 503, "text": "Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşması'na göre, Osmanlı sınırlarına inşa edilen neler yıkılacak?
20443
{ "answer_start": 535, "text": "Leh kaleleri" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hangi antlaşmaya göre, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek?
20444
{ "answer_start": 332, "text": "Hotin Antlaşması'na göre;" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşmasına göre, hangi kale Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek?
20445
{ "answer_start": 559, "text": "Hotin Kalesi" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşmasına göre, neresi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek?
20446
{ "answer_start": 559, "text": "Hotin Kalesi" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşmasına göre, Hotin Kalesi nerenin egemenliğindeki Boğdan'a verilecek?
20447
{ "answer_start": 572, "text": "Osmanlı" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşmasına göre, Hotin Kalesi neredeki Boğdan'a verilecek?
20448
{ "answer_start": 572, "text": "Osmanlı egemenliğindeki" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşmasına göre, Hotin Kalesi nereye verilecek?
20449
{ "answer_start": 572, "text": "Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hotin Antlaşmasına göre, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki nereye verilecek?
20450
{ "answer_start": 596, "text": "Boğdan'a" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.
Hangi antlaşmaya göre Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir?
20451
{ "answer_start": 332, "text": "Hotin Antlaşması'na göre;" }
Hotin Antlaşması bir barış antlaşmasıdır. Hotin Antlaşması 9 Ekim 1621 yılında Hotin'de imzalanmıştır. Hotin Antlaşması Lehistan ile Osmanlı devleti arasında imzalanmıştır. Hotin Antlaşması'nı II. Osman ve III. Zygmunt Waza imzalamıştır. Hotin Antlaşması 1620-1621 yıllarındaki Osmanlı-Lehistan Savaşı'nı sonuçlandıran antlaşmadır. Hotin Antlaşması'na göre; Kırım Tatarlarının Lehistan'a yaptığı akınlar yasaklanacak, Kazaklar'ın Osmanlı'ya yapacakları olan saldırılarını Leh kralı bizzat engelleyecek, Osmanlı sınırlarına inşa edilen Leh kaleleri yıkılacak, Hotin Kalesi Osmanlı egemenliğindeki Boğdan'a verilecek, Lehistan'ın Osmanlı himayesindeki Kırım Hanlığına ödediği 40 bin altın vergiyi ödemeye devam edecektir. Hotin Antlaşmasına göre, Lehistan; Erdel, Eflak ve Boğdan'ın iç işlerine müdahale etmeyecektir.