id
stringlengths
21
21
score
float64
1
4
sentence1
stringlengths
26
100k
sentence2
stringlengths
36
31.4k
lang
stringclasses
8 values
1522289147_1521839565
4
Türkiye Gazetesi Türkiye Gazetesi Slovenya’da 12-13 Şubat tarihlerinde slalom yarışları düzenlendi. Yarışmalara Alp Disiplini Millî Takımı sporcusu Sıla Kara da katıldı. Final ayağı öncesinde ısınmak için teleferikle piste çıkan millî kayakçı, yanında oturan ve dengesini kaybeden Sloven çocuğu 15 dakika havada tuttu. Olayın duyulmasının ardından Kara, Slovenya’da “kahraman” ilan edildi. Ülkede büyük ilgi gören millî sporcuya, Krvavec Emniyet Müdürü tarafından teşekkür madalyası verildi. Olay anını anlatan Kara “Çocuk kaymaya başadı. Panik ve korku içinde bağırdı. Hemen tuttum. Çocuk ‘Lütfen iki elinle tut beni’ diye bağırıp ağladı. Bu esnada batonlarımı attım ve eldivenlerimi ağzımla çıkarttım. Sonra iki elimle sıkıca tuttum. Bir süre sonra tesisin çalışanları ve emniyet ekipleri geldi. Aşağıya tor ağı açtılar ve onun üzerine çocuğu bıraktım. Hemen aşağıya inip durumunu kontrol ettim. Bana durumunun iyi olduğunu ve herhangi bir sıkıntısının bulunmadığını söylediler” dedi. Kendisine sosyal medyadan çok sayıda mesaj geldiğini aktaran sporcu, konuşmasını şöyle tamamladı: Slovenya haber kanalları ‘bu kahraman kızı bulun’ diye paylaşmış. Havaalanında karşıladılar. Ben insanlık görevimi yaptım. Türk sporcu olarak böyle bir şey yapmam insanların daha çok ilgisini çekti. Gösterilen ilgiye çok mutlu oldum.
Türkiye Kayak Milli Takımı sporcusu Sıla Kara, Çin'de düzenlenecek 2020 Kış Olimpiyatları'nda yer alabilmek için Slovenya'da 12-13 Şubat tarihleri arasında düzenlenen 'Krvavec Giant Slalom' yarışmasına katıldı. Alp disiplininde yarışan Kara, final ayağı öncesi ısınmak için teleferikle piste çıkarken, yanında oturan Sloven erkek çocuk dengesini kaybetti. Çocuk, teleferikten düşerken o sırada ayağını uzatan Kara'nın kayak takımlarına tutundu. Kara, daha sonra da elleriyle çocuğu havada yaklaşık 15 dakika tuttu. Sloven çocuk, kısa süre sonra gelen ekipler tarafından kurtarıldı. Krvavec halkı tarafından 'kahraman' ilan edilen milli sporcu Kara'ya, kentin emniyet müdürü tarafından madalya da verildi. "Emniyet müdürü ve ekibi beni karşıladı" Sıla Kara, kendisine sosyal medyadan çok sayıda mesaj geldiğini belirterek, "Beni Slovenya'da haber kanalları 'Bu kahraman kızı bulun' diyerek paylaşmış. Emniyet müdürü 'Bu göstermiş olduğunuz iyi hareketten dolayı size bir ödül vermek istiyoruz' dedi. Ertesi gün havaalanına gittiğimizde, emniyet müdürü ve ekibi beni karşıladı. Orada bana, teşekkür madalyası verdiler. Beni havaalanında karşılamalarını beklemiyordum. Çünkü ben insanlık görevimi yaptım. İnsanların bunu fark etmesi, beni aramaya çalışmaları ve teşekkür etmeleri hoşuma gitti. Türk sporcu olarak böyle bir şey yapmam insanların daha çok ilgisini çekti. Çünkü ne olursa olsun ırkı, dini ve dili fark etmeden sen bir insansın ve insan olarak oradasın. Acı birdir ve ben orada insanlığın ne kadar önemli olduğunu, acının ne kadar içten yaşandığını, aynı dili konuşmasak bile bir çaba ve mücadele verdiğimi gördüm. Bu sebeple çok mutluyum" diye konuştu.
tr
1631861822_1590940001
2
Suriye'de 5 bin briket evin inşası tamamlandı Suriye'de 5 bin briket evin inşası tamamlandıSURİYE'deki iç savaş ve saldırılar nedeniyle evlerini bırakarak güvenli bölgelerde derme çatma çadırlara yerleşen Suriyeli siviller için başlatılan projede 5 bin briket evin inşası tamamlandı. Suriye'de 5 bin briket evin inşası tamamlandı SURİYE'deki iç savaş ve saldırılar nedeniyle evlerini bırakarak güvenli bölgelerde derme çatma çadırlara yerleşen Suriyeli siviller için başlatılan projede 5 bin briket evin inşası tamamlandı. İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı'nca 'Mazluma Çatı Olalım' sloganıyla Suriye'de 24 metrekare genişliğinde 1+1 konseptinde 20 bin briket ev yapımı için başlatılan projede 5 bin adet evin inşası tamamlandı. Proje hakkında bilgi veren İHH Suriye Çalışmaları Medya Sorumlusu Selim Tosun, 'Briket evleri, Suriye'nin İdlib ve Halep illerinin kırsal bölgelerinde inşa ediyoruz. Tamamlanan toplam ev sayısı 5 bine ulaştı. İnşası tamamlanan evlere ivedi bir şekilde aileleri yerleştiriyoruz. Şu an 42 farklı arazide altyapı ve inşa çalışmaları devam ediyor. Vakfımız en kısa süre içerisinde 20 bin adet briket evi tamamlayarak savaş mağduru ailelere teslim etmek istiyor' dedi. 120 BİN SİVİL FAYDALANACAK Briket evlerin sayısını artırıp daha fazla savaş mağduru sivilin ihtiyacını karşılamak istediklerini belirten Tosun, ??Bu proje bağışçılarımız tarafından ciddi bir teveccüh gördü. Sahada yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Savaş mağduru ve ihtiyaç sahibi siviller tarafından da projemiz büyük bir mutlulukla karşılanıyor. Bu nedenle inşa etmeyi hedeflediğimiz ev sayısını 15 binden 20 bine yükselttik. 20 bin briket evi tamamlandığımızda yaklaşık 120 bin sivil, bu projeden faydalanmış olacak" diye konuştu. Briket evlere yerleştirilen ailelere aynı zamanda sünger yatak, kılıflı yastık, çift kişilik battaniye, bez dolap, su termosu, el feneri ışıldak ve mutfak gereçlerinden oluşan malzemelerin de verildiğini sözlerine ekleyen Tosun, bağışçılarının desteklerini beklediklerini kaydetti. Kaynak: DHA
Suriye'de 60 bin sivile Ramazan yardımı Suriye'nin İdlib ve Halep kentlerinin kırsal bölgelerinde yaşayan 60 bin sivile, gıda ve hijyen malzemesi içerikli Ramazan yardımı ulaştırıldı. Suriye'nin İdlib ve Halep kentlerinin kırsal bölgelerinde yaşayan 60 bin sivile, gıda ve hijyen malzemesi içerikli Ramazan yardımı ulaştırıldı. İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Suriye Çalışmaları Medya Sorumlusu Selim Tosun yaptığı açıklamada, Suriye'de savaş mağduru ve ihtiyaç sahibi sivillere yönelik Ramazan çalışmalarının sürdürüldüğünü söyledi. Ramazan dolayısıyla 60 bin sivilin yararlanması için kuru bakliyat, kahvaltılık besinler, çay, şeker, salça ve sıvı yağ gibi malzemelerin bulunduğu 10 bin adet gıda paketi ile temizlik ve kişisel bakım ürünlerinin bulunduğu 10 bin adet sağlık bilgisi kiti dağıttıklarını belirten Tosun, savaş ortamında kötü koşullarda yaşam mücadelesi veren sivillerin Ramazan sevincine şahit olduklarını anlattı. Tosun, "Milyonlarca sivil, Suriye iç savaşının 10'uncu Ramazan ayına ulaştı. Maalesef insanların mağduriyetleri hala devam ediyor. Lakin her şeye rağmen Ramazan ayı insanların yüzlerinin gülmesine vesile oldu" ifadelerini kullandı. - HATAY Kaynak: İHA
tr
1513435170_1514866124
3
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un, askerlerin sivil mahkemede yargılanmasının önünü açan kanuna ilişkin, "26 Haziran 2009'daki kanun teklifini getiren siyasiler araştırılsın. FETÖ'nün siyasi ayağı yok dersek gerçek inkar olur." ifadesini ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "Milletvekilleri olarak hepiniz dava açmalısınız. FETÖ gölgesi düşürülmeye çalışılması Meclise saygısızlıktır." açıklamasını değerlendirdi. FETÖ'nün, yıllardır hazırlandığı devleti ele geçirme çabalarında en uygun ortamı son 17 yılda bulduğunu öne süren Özel, FETÖ'nün 17-25 Aralık'a, iktidarın nasırına basana kadar etle tırnak gibi olduğunu, ilk fay kırıklığının dershanelerin kapatılmasıyla başladığını söyledi. Özel, darbe girişiminin her yönüyle araştırılması için Mecliste komisyon kurulduğunu, doping komisyonuna yetmeyen 3 aylık çalışma süresinin bu komisyona yettiğini, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Kapatın, raporu yazın, bitsin." talimatı verdiğini, ancak yazılan raporun basılmadığını iddia etti. "İktidarın küçük ortağının, bugün kendisine verilen görevi yerine getireceğini" ifade eden Özel, AK Parti'nin kendi diyemediğini MHP'ye dedirtmeye, kendi yapamadığını MHP'ye yaptırmaya, MHP'ye bazı görevler tayin etmeye çok alıştığını ileri sürdü. **"İLKER BAŞBUĞ'UN DEDİKLERİNİ DİNLESELERDİ BU DARBE GELİR MİYDİ" Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ'un, başbakan olduğu dönemdeki haftalık olağan görüşmelerinde Erdoğan'ı FETÖ konusunda en çok uyaran kişi olabileceğini belirten Özel, Başbuğ'un FETÖ kumpasıyla tutuklanarak 780 gün cezaevinde yattığına dikkati çekti. Başbuğ'un, FETÖ'cülerin hedefi olduğunu ifade eden Özel, "FETÖ, Başbuğ'dan memnun olsaydı başına bunlar gelir miydi? Başbuğ'un dediklerini dinleselerdi bu darbe gelir miydi?" diye sordu. Özel, özür dilemeleri gerekirken AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'in Başbuğ'u eleştirdiğini, Erdoğan'ın da "Milletvekilleri olarak hepiniz dava açmalısınız." dediğini anımsattı. CHP Grup Başkanvekili Özel, 25 Haziran 2009'da dönemin AK Parti Grup başkanvekilleri Mustafa Elitaş, Bekir Bozdağ ve Ahmet Aydın ile 3 milletvekilinin imzasıyla bir önerge sunulduğunu, kelime oyunlarıyla asker kişilere sivil yargılama yolunun açıldığını kaydederek, Başbuğ'un bu kanundan 3 yıl sonra yargılandığını belirtti. "CHP ile mutabakat vardı. Kemal Kılıçdaroğlu da görüşmelere katıldı." denildiğine işaret eden Özel, "İnsanda biraz korkma, utanma olur. Kılıçdaroğlu, grup başkanvekili ancak nöbetçi değil. Salonda Hakkı Suha Okay var. Kanunun tümü üzerinde CHP 'hayır' oyu veriyor. Ertesi sabah Okay, 'Böyle bir mutabakatımız yok' diyor. Davalar kabul edilse, Başbuğ'a ceza verilse 780 gün daha mı hapiste yatıracaksın?" dedi. "SEN YİNE AYNI TARİHİ NOKTADASIN" Özel, "Baykal'ın çağrısıyla bunu yaptık." denildiğini ifade ederek, "Vallahi de billahi de yalan. Son kanıt; bu maddeyi Anayasa Mahkemesine götürdük. Mutabakat olsa bu madde Anayasa Mahkemesine gider mi? Mahkeme bunu reddetmeyip kabul etse Başbuğ tutuklanmayacaktı. Başbuğ'un açıklaması, zorunuza mı ağrınıza mı gitti?" diye konuştu. FETÖ'nün yasama organı üzerindeki faaliyetlerinin sadece bu önergeyle sınırlı olmadığını savunan Özel, Ergenekon savcıları için Meclisten koruma yasaları çıkarıldığını söyledi. Özel, şunları kaydetti: "Sen yine aynı tarihi noktadasın. Başbuğ ve onun gibi Balyoz'da, Ergenekon'da, askeri casuslukta nice mağdurlar varken doğruyu söyleyen, 780 gün senden alacaklı olan Başbuğ'a dava açtırıyorsan biz yine avukatız. CHP'liler, Genel Başkanımız senin açacağın davada yine Başbuğ'u savunuruz, siz yine FETÖ'cü savcıları savunduğunuz tarafta durun bakalım. Hiç sıkılmadan, utanmadan, Ergenekoncuların yanında saf tutan savcı olanların karşısında bu ülkenin yurtseverleri savunulacaksa biz yine bu avukatlığı yaparız. Tarih bizi yine haklı çıkartır."
HABERTURK.COM AK Parti'de eski Genelkurmay Başkanı Emekli Org. İlker Başbuğ'un açıklamaları sonrası toplantı yapıldı. Toplantı sonrası açıklama yapan Mustafa Elitaş, "Bir taraftan eski Genelkurmay Başkanı'nın bizi FETÖ'nün siyasi ayağı diye nitelemesi ve diğer taraftan Dursun Çiçek'in sözleri hakkında dilekçemizi hazırladık. Avukatlarımız bugün cumhuriyet savcılığına başvuracaktır" dedi. AK Parti avukatları, eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ hakkındaki suç duyurusu dilekçesini Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na verdi. Dilekçede Başbuğ'a askerlere sivil yargı yolunu açan düzenlemeye ilişkin sözleri nedeniyle "hakaret" suçlamaları yöneltildi. Dursun Çiçek'e ise iftira suçlaması yöneltildi. Suç duyurusu dilekçesinde, söz konusu teklifin imzacıları arasında Mustafa Elitaş ve Bekir Bozdağ dahil, 6 isim müşteki olarak yer aldı. AK Parti Genel Merkezi önünde açıklama yapan Elitaş, dilekçenin bugün verileceğini açıkladı. Elitaş, "Bir taraftan eski Genelkurmay Başkanı'nın bizi FETÖ'nün siyasi ayağı diye nitelemesi ve diğer taraftan Dursun Çiçek'in sözleri hakkında dilekçemizi hazırladık. Avukatlarımız bugün cumhuriyet savcılığına başvuracaktır. İftira ve hakaret suçundan olacak diye biliyorum. Mustafa Elitaş, Bekir Bozdağ, Ahmet Aydın olmak üzere 6 kişi olarak suç duyurusu olacak" ifadelerini kullandı. Elitaş sözlerini şöyle sürdürdü: "Parlamentoya vesayet koyma heveslilerinin gayretidir. CHP destekledim, desteklemedim diyor ama bir konu komisyonda konuşulur ve en sonunda TBMM'de konuşulur. TBMM'de evet oyu verildikten sonra o önerge TBMM'nin olmuştur. Şu anda parlamenter olan arkadaşlarımızın bu işi çok iyi düşünmesi gerekir. Türkiye parlamentoların kapatıldığı, feshedildiği, bombalandığı nadir ülkelerden biridir. Parlamentoyu susturmak, itibarsızlaştırmak için bir hareket olduğunu arkadaşlarımızın görmesi gerekir. 1960'tan beri yaşanan budur. 12 Eylül budur, 28 Şubat budur... Darbe ile CHP iktidarının eş değer olduğunu hatırlatan günlere gitmiş olur. Geçmişte CHP Genel Merkezi'ni uyaranlar, şimdi de CHP Genel Merkezi'ni aramıştır." ÖZGÜR ÖZEL'DEN YANIT CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, FETÖ'nün siyasi ayağı hakkında basın toplantısı düzenledi. Özel, "O imzaya sahip çıkıyorsanız, FETÖ kumpasına sahip çıkıyorsunuz. FETÖ o imzayı asker kişileri sivil mahkemelerde yargılayın, Ergenekon ve Balyoz'un içine görevdekileri de katayım diye yaptı. FETÖ ile mücadele diyorsunuz ama FETÖ, kendisiyle mücadele edenleri temizledi" dedi. CHP'li Özgür Özel, Meclis'te basın toplantısı düzenleyerek AK Parti'nin İlker Başbuğ hakkında suç duyurusunda bulunması ve FETÖ'nün siyasi ayağı hakkında açıklamalar yaptı. Özel şunları söyledi: "Önerge altında imzası olanlar, 'İmzamın arkasındayım' diyor. Attığı imzanın manasını tartışacağız. Elitaş, 'CHP'nin haberi vardı' diyor. Ben CHP tarafından olan herkesle görüştüm. Video kayıtlarını inceledik, arşiv taraması yaptık. Durumumuzu, pozisyonumuzu tarif edebilecek durumdayız. FETÖ'nün haber ajansı diye kapatılan Cihan Haber Ajansı'nda tüm haberler var. Elimizde 7 Ocak 2009 tarihli bir kanun tasarısı var. Altında Recep Tayyip Erdoğan'ın imzası var. Son sayfasında bütün bakanların imzası var. Bu kanun teklifi kamuoyuna ve siyasi muhataplarına 'AB yasalarıyla uyumdur' diye alıyor. Böyle bir ziyaret yapıyorlar. Kanun 250'nci maddedeki uyuşturucuya, mal varlığını aklamayı da ekleyelim diyor. Meclis raconunda buna "iz madde" deniliyor. Recep Tayyip Erdoğan verdiği önergeyle 250'nci maddeyi tepsiye koyuyor. Genel Kurul'a geliyor. Bu planı kuranlar dışında herkes sanıyor ki uyuşturucu ile mücadelede hamle yapıyoruz sanıyor. Biz bütün AB yasalarına evet oyu vermişiz. Ancak bu madde görüşülürken 00,50'de Meclis kapanıyor, 00.59'da Meclis açılıyor ve öneri geliyor. O sırada Ahmet Zeki Üçok Işık Evleri Operasyonu yapıyor. Bu yasayla bu imkan elinden alınıyor. Masada her şey yapılabilir maddeye önerge veriliyor. Burada yapılan değişiklikle İlker Başbuğ, 68 amiral ve general ile 125 albay yargılanıyor. Bu 125 albay yerine FETÖ'cüler yerleşiyor. CHP'nin Meclis kayıtlarından da baktığınızda bu 7'nci maddesine desteği olmadığı gibi yapılan işin bir iz madde konulup, "hali dahil"i, "halinde"ye çeviriyorlar. Verilen bilgi, alınan destek, yapılan operasyon bambaşka. Meselenin özü, kendisi bu. Anayasa Mahkemesi'ne gitmemiz de bu. O imzaya sahip çıkıyorsanız, FETÖ kumpasına sahip çıkıyorsunuz. FETÖ o imzayı asker kişileri sivil mahkemelerde yargılayın, Ergenekon ve Balyoz'un içine görevdekileri de katayım diye yaptı. FETÖ ile mücadele diyorsunuz ama FETÖ, kendisiyle mücadele edenleri temizledi."
tr
1638420888_1596308068
1.5
Söke'de bekçilere eğitim Aydın'ın Söke ilçesinde 25 çarşı ve mahalle bekçisine eğitim verildi. Aydın'ın Söke ilçesinde 25 çarşı ve mahalle bekçisine eğitim verildi. Söke'de görev yapacak bekçi sayısı artıyor. Geçen yıl görevlerine başlayan 12 bekçinin ardından yeni başlayacak olan 6 bekçi ile birlikte Söke'deki sayı 18 olacak. Bekçilere yönelik geliştirme programı eğitimi Söke Bölge Trafik istasyonunda gerçekleştirildi. 15 Haziran'da başlayıp, 17 Haziran'da sona eren eğitimde atama ve adaylık süreçleri, özlük hakları, görev yetki ve sorumlulukları, insan hakları, etkili iletişim teknikleri, durdurma ve kimlik sorma, yakalama, zor kullanma yetkisi, disiplin mevzuatı ve uygulamaları gibi konularda bilgiler verildi. Eğitime; 18'i Söke İlçe Emniyet Müdürlüğü, 7'si Germencik İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı toplam 25 çarşı ve mahalle bekçisi katıldığı öğrenildi. - AYDIN Kaynak: İHA
Söke'de 21 kişiye 57 bin lira ceza Aydın'ın Söke ilçesinde, hafta sonunda uygulanan 3 günlük sokağa çıkma kısıtlamasında belirtilen kurallara uymayanlara ilgili kanunlar gereği idari cezalar uygulandı. Aydın'ın Söke ilçesinde, hafta sonunda uygulanan 3 günlük sokağa çıkma kısıtlamasında belirtilen kurallara uymayanlara ilgili kanunlar gereği idari cezalar uygulandı. Söke İlçe Emniyet Müdürlüğü ve Jandarma Komutanlığı'na bağlı ekipler yaptıkları uygulamalarda 21 kişiye ceza kesti. Kısıtlamanın uygulandığı üç günlük sürede, kısıtlamalara aykırı harekette bulunan toplam 21 kişiye toplam 57 bin 870 lira para cezası uygulandı. Söke İlçe Emniyet Müdürlüğü sorumluluk sahasında 15 kişiye toplam 47 bin 250 lira, maskesiz müşteri alan 3 iş yeri sahibine toplam 9 bin 450 lira, marketten maskesiz alışveriş yapan 3 kişiye de toplam bin 170 lira idari para cezası kesildi. - AYDIN Kaynak: İHA
tr
1560838983_1575360539
3
Havaalanındaki yabancılar yurtlara yerleştirildi KARABÜK - Yeni tip korona virüs (Kovid-19) nedeniyle ülkelerinin hava sahasını kapatması üzerine bir süredir İstanbul Havalimanı'nda bekleyen Cezayir, Ürdün ve Tunuslu bin 704 kişi, Karabük'teki iki yurda yerleştirildi. Dün İstanbul Havalimanı'ndan otobüslerle gruplar halinde kente getirilen Cezayir, Ürdün ve Tunus uyruklu bin 704 kişi, tek tek kontrol edildikten sonra Kredi ve Yurtlar Kurumu İsmail Necati Efendi Yurdu ile Asiye Hatun Öğrenci Yurdu'na yerleştirildi. Polis ekipleri yurt çevresinde güvenlik önlemleri alırken, jandarma ekipleri de yollarda önlem aldı. Bir süredir kaldıkları İstanbul Havalimanı'nda taşkınlıklara neden olan yabancıların ilk gününün sakin geçtiği görüldü. Karabük Valiliğinden dün yapılan yazılı açıklamada, yabancı uyrukluların tamamen izole şekilde getirilerek, hiçbir şekilde çıkışlarına müsaade edilmeyeceği, gözlem süresi boyunca tüm sağlık kontrollerinin yapılacağı ve gerekli izinlerin alınmasının ardından hemen ülkelerine gönderilecekleri belirtilmişti. İhlas Haber Ajansı / Genel
KARABÜK Taburcu edilen Cezayir vatandaşları ülkelerine gönderildi Taburcu edilen Cezayir vatandaşları ülkelerine gönderildiKORONAVİRÜS salgını nedeniyle ülkelerine gidememeleri nedeniyle Karabük'te yurda yerleştirilen, hastalık belirtilerinin görülmesi üzerine tedavi altına alınan 12 Cezayir vatandaşı taburcu edilerek, ülkelerine gönderildi. Taburcu edilen Cezayir vatandaşları ülkelerine gönderildi KORONAVİRÜS salgını nedeniyle ülkelerine gidememeleri nedeniyle Karabük'te yurda yerleştirilen, hastalık belirtilerinin görülmesi üzerine tedavi altına alınan 12 Cezayir vatandaşı taburcu edilerek, ülkelerine gönderildi. Koronavirüs salgını nedeniyle uçuş sahaları kapanan ülkelerine gidemeyerek İstanbul Havalimanı'nda bekleyen Cezayir, Ürdün ve Tunus vatandaşı olmak üzere 1724 kişi, 26 Mart tarihinde otobüslerle Karabük'te Kredi Yurtlar Kurumu'na ait İsmail Necati Efendi Yurdu'na yerleştirildi. Yurtta kalanlar geçen hafta ülkelerine gönderilirken, 12 Cezayir vatandaşı hastalık belirtilerinin görülmesi üzerine tedaviye alındı. Karabük Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alınan ve 14 günlük tedavi sürecinin ardından testleri negatif çıkan 12 Cezayir vatandaşı bugün taburcu edildi. Hastaneden çıkış yapan Cezayir vatandaşları ülkelerine gönderilmek üzere İstanbul'a havaalanına gönderildi. Kaynak: DHA
tr
1596832971_1601787367
2
Erzurum'da seyahat kısıtlamasının kaldırılmasının ardından kente araç giriş ve çıkışlarına izin... Erzurum'da seyahat kısıtlamasının kaldırılmasının ardından kente araç giriş ve çıkışlarına izin veriliyor Korona virüs(Kovid-19) tedbirleri kapsamında giriş ve çıkışlarda kısıtlama yapılan Erzurum'da bu sınırlandırma 7 ille birlikte gece yarısı itibariyle sona erdi. Erzurum'da seyahat kısıtlamasının kaldırılmasının ardından kente araç giriş ve çıkışlarına izin veriliyor ERZURUM - Korona virüs(Kovid-19) tedbirleri kapsamında giriş ve çıkışlarda kısıtlama yapılan Erzurum'da bu sınırlandırma 7 ille birlikte gece yarısı itibariyle sona erdi. Korona virüs tedbirleri kapsamında, 31 ilde uygulanan şehirlerarası giriş-çıkış sınırlandırmasını, ilk etapta, bu geceden itibaren Erzurum, Antalya, Aydın,Hatay, Malatya, Mersin ve Muğla için kaldırıldı. İçişleri Bakanlığının valiliklere gönderdiği genelgeye göre, kısıtlama 24.00'da sona erdi. 24 ilde ise kısıtlamanın devam edeceği bildirildi. Kısıtlamanın kalktığı 7 İlden birisi olan Erzurum'da saatlerin 24.00'ı bulduğunda ise kontrol noktalarından araç giriş ve çıkışlarına izin verildi. Aşkale Polis Kontrol Noktası ve Kars Kapı Polis Kontrol Noktasından kente giriş ve çıkış yapan sürücülerin ateşleri ölçülüyor. Araçlara kent üzerinden geçişler sırasında seyahat izin belgesi soruluyor. Kaynak: İHA
Aylardır etkisini gösteren korona virüs insan sağlığını ve ekonomiye çok büyük zararlar verdi. Virüsün etkisinden çok uzun süre kurtulamayacağız. Türkiye erken önlem alarak diğer ülkelere nazaran kontrol altında tutmaya çalışıyor. Yetkililerin açıklamalarına göre haziran ayında birçok işyerleri tedbirlerini alıp açılacağı bahsediliyor… ** Normale dönmeye başlıyor gibi olsa da eskisi gibi olmayacak. Sınırlamalar azalsa da tedbirler sürecektir. Hastalığın bir kişide dahi kalmayıncaya kadar tedbiri elden bırakmayacağız. 65 yaş üzeri ve 20 yaş altı vatandaşlarımızın, ilk etapta sokağa çıkması sınırlandırılan günlerinde 4 saat sürecinde yürüme mesafesinde dışarı çıkmasına izin veriliyor. 10 Mayıs Pazar günü saat 11 ila 15 saatleri arasında olacak. ** 20 yaş altı içinde bu esnemeyi iki grup halinde uygulanacak. 0-14 yaş grubu 13 Mayıs çarşamba günü saat 11 ila 15 arası dışarı çıkarılabilecek. 15 Mayıs cuma günü ise 15 ila 20 yaş arası aynı saatlerde çıkarak hava alabilecek. Duruma göre, sonraki haftalarda da aynı uygulamayı devam ettirilecek. Sokağa çıkma sınırlaması uygulamasına devam ediliyor. ** Berber, kuaför ve güzellik salonu gibi işletmeler 11 Mayıs’ta faaliyete geçebilecekler. Sağlık Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığının belirlediği kurallara uyulması şartıyla alışveriş merkezleri de 11 Mayıs’tan itibaren hizmet vermeye başlayacaklar. İnşallah kurallara uyulurda vaka sayılarında artış görülmemesini diliyorum. ** Şehirlerarası giriş çıkışlarda esnetilmeye gidilerek 7 il için giriş çıkışlar serbest oldu. Bunlar Antalya, Mersin, Muğla, Aydın, Erzurum, Hatay, Malatya. Diğer illerde giriş çıkış yasağı uzatılmıştır. ** Adliyeler ara verilen duruşmalara ve diğer uygulamalara 15 Haziran’da başlayabilecektir. Adım, adım normalleşme sürecine giriyoruz. Dünya genelinde doktorlar corona virüs tedavisi için aşı ve tedavi geliştirmek için çalışıyor. Maalesef çalışmalar şuan için net değil 100 üzerinde aşının tesbit edildiği ancak bazıların kliniklerde çalışma aşamasında olduğunu biliyoruz. inşallah bu hastalığın tedavisi en kısa zamanda bulunur: hem insanlık hem de ekonomiler rahat nefes almaya başlar
tr
1609804208_1639148986
2
Kentsel Dönüşüm Danışmanlık Hizmetleri – Denge Değerleme Kentsel Dönüşüm Danışmanlık Hizmetleri – Denge Değerleme Kentsel dönüşüm danışmanlığı mutlaka uzmanlık gerektiren bir hizmet modelidir. Türkiye’de bu hizmet sunan en kaliteli ve güvenilir değerleme firmasından hızlı ve tarafsız bir şekilde hizmet alabilirsiniz. SPK tarafından onaylı lisans belgesine sahip olan değerleme firmasından ek ücretler ödemeden ve kesintisiz bir biçimde danışmanlık hizmeti alabilirsiniz. Uygun fiyat teklifi sunan değerleme firmasından bu kapsamda ekonomik yönden de avantajlı olabilirsiniz. Eğitimli değerleme kadrosuyla sizlere garantili bir şekilde kentsel dönüşüm danışmanlık hizmeti sunan firmadan evinizin konforunda online olarak danışmanlık talebinizi oluşturabilirsiniz. Firma Tarafından Bu Alanda Yapılan İşlemler Kentsel dönüşüm danışmanlık hizmetinde 81 ile hizmet sunan değerleme firması bu kapsamda geniş bir müşteri tabanına sahiptir. Çalışkan kadrosuyla birlikte bu hizmeti en pratik şekilde gerçekleştiriyor. Bu doğrultuda zaman açısından da avantajlı olmanızı sağlıyor. Firma dönüştürülmesi söz konusu olan sahanın mevcut değeri ve ileriki dönemlerde de alabileceği değeri hakkında yazılı olarak rapor düzenliyor. Saha üzerinden geliştirilmesi söz konusu olan proje tavsiyeleri, ilgili müteahhidin hak sahiplerine sunacağı fiyat tekliflerinin analiz edilmesi ve konu hakkında karşı tarafın detaylı olarak bilgilendirilmesi, gerçekleştirilen yeni yasal düzenlemeler doğrultusunda hizmet sunması gibi birçok eylemleri kusursuz bir şekilde gerçekleştiriyor. Kentsel Dönüşüm Danışmanlığı Neden Alınmalıdır? Değerleme hizmeti neden alınması gerektiği birçok nedenlere bağlı olabiliyor. Ülkemizde en çok ihtiyaç duyulan hizmetler listesinde yer alması sebebiyle profesyonel değerleme firmasının en öncelikli hizmet kataloğu arasında yer alıyor. Geçmiş yıllarda bu alanda özellikle hak sahiplerinin bazı durumlar karşısında mağdur olabiliyordu. Özellikle müteahhitler tarafından karşı tarafa gerçek değerin sunulmaması diğer bir ifadeyle piyasa değeri haricinde daha düşük değerlerin sunulması karşı tarafın ekonomik anlamda zarar görmesine yol açabiliyordu. Ancak lider değerleme firması devreye girmesi ile birlikte artık bu gibi negatif durumlar da kalıcı olarak etkisini kaybetti. Değerleme uzmanları tarafından ilgili saha üzerinden kapsamlı bir şekilde ön araştırmalar, analizler, araştırmalar gerçekleştirilerek, ilgili inşaat firması ya da yüklenici üzerinden saha hakkında gerçek değer alınarak hak sahiplerine yazılı ekspertiz raporu üzerinden sunulur. Bu doğrultuda hak sahipleri de daha pratik bir şekilde durum değerlendirmesi yaparak alanın gerçek değeri üzerinden işlemlerini gerçekleştirebiliyor. Kentsel Dönüşüm Danışmanlığı Neden Uzman Değerleme Firmasından Talep Edilmeli? İnternet dünyasından bu hizmeti kaliteli ve güvenilir bir şekilde sunduğunu iddia eden pek çok amatör ve SPK tarafından yasal lisans belgesi sunulmayan firmalar yer alıyor. Ekonomik ve kalite yönünden dezavantajlı olunmaması açısından bu türden değerleme şirketlerinden uzak durulmalıdır. Kentsel dönüşüm danışmanlığı sadece bu alanda eğitimli olan ve tarafsızlık ilkesi kapsamında hizmet sunan değerleme firmasından talep edilmelidir. Bu doğrultuda firmadan konu hakkında ayrıca merak edilen diğer ayrıntılar hakkında da bilgi alınabilir. Uzman değerleme kadrosu üzerinden bu hizmet sunulduğundan hak sahipleri açısından herhangi bir risk durumunun söz konusu olmadığını belirtebiliriz. Bulunduğunuz ilden kentsel dönüşüm danışmanlığı hizmeti almak istediğinizde değerleme firması kurumsal web sitesini ziyaret edebilirsiniz. Site üzerinden değerleme uzmanınızla görüşebilir ve sunulan fiyat teklifini onaylamanız durumunda danışmanlık hizmeti hızlı bir şekilde alabilirsiniz.https://www.dengedegerleme.com
Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Türkiye'de yerleşik kişilere yönelik olarak internet aracılığıyla yurt dışında kaldıraçlı işlem yaptırıldığını belirlenen 38 internet sitesine erişimin engellenmesi için Sermaye Piyasası Kanunu'nun 99'uncu maddesinin dördüncü fıkrası uyarınca gerekli hukuki işlemlerin yapılmasına hükmetti. ERİŞİMİ ENGELLENEEN SİTELER - https://sembolfx1.com - http://www.hfx90.com - https://www.gkmforex9.com - https://eurofx15.com - https://www.lordfxuk.co - https://www.grandglobalmarkets2.com - https://www.copalamedia.com - https://borsaeksperleri.com - https://likeprofit.life https://marjfx97.com - https://hititfx6.com - https://fxtrd5.com - https://lotascapital5.com - https://www.stplondon4.com - https://truvafx5.com - https://www.yurtdisiforex4.co - https://www.forexyorumlarim5.com - https://www.troyfx10.com - https://www.uzmanfx39.net - https://www.trendfx39.com - https://www.klasfx55.com - https://www.balansfx26.com - https://www.lidyafx14.com - https://phaseforex17.com - https://olive-markets.blogspot.com - https://www.olivemarketshesapacilis.com - https://hizlifx33.com - https://forextr15.com - https://ekolfx62.com - https://asforex23.com - https://21galafx.com - http://forexnedir14.co - http://forexhesapac30.co - https://demoforeks26.com - http://destekfx29.com - https://zesforex12.com - https://www.zesforextr2.com - https://www.liberalfx19.com KALDIRAÇ NEDİR? Finans terminolojisinde daha küçük bir tutarla, daha fazla yatırım yapmayı sağlayan mekanizmaya kaldıraç veya leverage adı verilir. Finansal işlemlerde sıkça rastlanan kaldıraç uygulaması bir yatırımın getirisini maksimize etmek amacıyla öz kaynak yerine borçla finanse edilmesi anlamına gelir. Haberler.com - Ekonomi
tr
1647904457_1614407375
1
Nükleer Patlama Korkusu: Baltık Denizi'nde Parçacık Sayısı Arttı Geçtiğimiz Cuma günü İsveç'te kurulu olan nükleer ölçüm cihazları, Baltık Denizi üzerinde olağandışı nükleer parçacık tespiti yaptıklarını açıklamışlardı. Geçtiğimiz Cuma günü İsveç'te kurulu olan nükleer ölçüm cihazları, Baltık Denizi üzerinde olağandışı nükleer parçacık tespiti yaptıklarını açıklamışlardı. Nükleer patlama korkusu yaratan parçacık sayısı arttı açıklamaları sonasında, peşi sıra bilgilendirmeler geldi. Kapsamlı Nükleer Test-Yasaklama Anlaşması Örgütü (CTBTO), dünyanın dört bir yanına kurduğu çeşitli izleme sistemleri ile birlikte, çeşitli izleme görevleri yapıyordu. Başta sismik ve hidroakustik alıcılar yoluyla yapılan izleme görevleri, ülkelerin gizlice yaptıkları nükleer testleri kontrol etmek için hazırlanmıştı. Bu istasyonlar ayrıca, havadaki nükleer parçacık sayılarını ölçmek için kullanılıyordu. İsveç'te yer alan istasyonlardan bir tanesi, Cuma günü yaptığı açıklama ile Baltık Denizi üzerinde nükleer parçacık sayısı artışı tespit ettiğini duyurmuştu. Bu tespit sonrasında, havadaki parçacık artışının 1986 yılında yaşanan Çernobil Kazası ile benzerlik gösterdiği dile getirilmişti. Reuters'da yer alan haberde, konunun şimdilik tehlike arz etmediği aktarılmıştı. 1986 yılında o dönem SSCB'ye bağlı Ukrayna'da Çernobil Nükleer Santrali patlamış ve SSCB bunu uzun süre gizlemişti. Ortaya çıkan nükleer serpinti ise onlarca farklı ülkeye yayılmış, çeşitli sağlık sorunlarına yol açmıştı. BREAKING - Sensors in Sweden have detected a rise in nuclear particles from somewhere near on or near the Baltic Sea. The Stockholm monitoring station detected 3isotopes; Cs-134, Cs-137 & Ru-103 associated with nuclear fission at higher than usual levels. pic.twitter.com/tkLsMqZK62 — Disclose.tv ?? (@disclosetv) June 27, 2020 Nükleer Patlama Korkusu Sonrasında Rusya'dan Açıklama Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov konuyla ilgili olarak yaptığı açıklamada, Moskova'nın Baltık Denizi'nde nükleer parçacıklae tespit edilmesiyle ilgili bilgi sahibi olmadığını söyledi. Peskov "Biz son derece gelişmiş radyasyon seviyesi ölçüm cihazlarına sahibiz ve herhangi bir alarm durumu söz konusu değil. Bu bilginin nereden geldiğini bilmiyoruz" dedi. Nükleer Denemelerin Kapsamlı Yasaklanması Örgütü'nün yaptığı açıklamada Baltık Denizi çevresinde Cs-134, Cs-137 ve Ru-1033 izotopları tespit edildiği, ancak bunların insan sağlığını tehdit edecek düzeyde olmadığı belirtilmişti. Örgüt yöneticisi Lassina Zerbo, konuya ilişkin Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, söz konusu nükleer parçacıkların geldiği tahmin edilen bölgeyi harita üzerinde göstermişti. Haritada Danimarka, Norveç, İsveç'in bir kısmı, Finlandiya ve Rusya'nın St. Petersburg şehri de yer aldı. Yakın zaman önce nükleer enerji üretiminde Rusya'nın birinci sırada olduğu haberini sizlere aktarmıştık. Rus nükleer tesislerinin daha yoğun çalışmaya başlaması sonrasında, parçacık sayısının artmış olabileceği de yapılan tahminler arasındaydı. Kaynak: Tamindir
23 Mayıs 2020 Cumartesi, 06:00 Demek, pahalı olmayan, basit bir aygıtla erken müdahale gerekiyordu. Öyleyse yaşlıların ölümüne neden göz yumuldu? Çünkü bu basit aygıt yokmuş. “Yüksek teknoloji ülkesi olarak bu aygıtları üretmek bizim için sorun değil ama İsveç her türlü ekipmanı Çin’e ısmarlıyormuş meğer. Durumu görünce kendime gerekebilir diye pahalı olmayan bu aygıtı hemen İspanya’dan getirttim. Koruyucu maskemiz bile yokmuş. Bu yüzden sağlık elemanlarımızı da kaybettik. Düşmana karşı yetersiz silah ve cephaneyle savaşmak zorunda kaldık ve çok kurban verdik” diyor Dr. Tallinger. Salgında can kaybı 4 bine dayandı. Yarısı daha ilk haftalarda kurban verilen yaşlılar. Bakımevlerinde hızlı yayılmanın, bakıcıların maskesiz dolaşmasından kaynaklandığı tahmin ediliyor. Devletten açıklama yok ama bunun böyle olduğu aşikâr. Zaten Kuzey İsveç’te basına konuşan bir bakıcının da bu yüzden işine son verildi. Sonsuz bir güven duygusu aşılanmış İsveç halkı da gerçekle yüzleşmekten yana değil. Yetkililer üstünkörü açıklamalarla günü geçiştiriyor, halk da özgür dünyasında mutlu yaşamaya devam ediyor. Birkaç gün önce Londra’dan arkadaşım telefon etti. “12 bin yaşlı öldü. Kimse müdahale etmedi” diye yakındı. “Bizde de 2 bin yaşlı öldü” dedim. “Sizinki az” dedi. “Nüfusa oranlayarak hesap et. Bizde daha fazla” dedim. ÖZELLEŞTİRME FURYASI İsveç, rakamlar ABD’ye göre küçük olsa da ölüm oranı bakımından daha yukarıda. Sonuç şaşırtıcı değil. AB’nin rekabetçi serbest piyasa dayatmasıyla kamu hizmetlerinin özelleştirilmesi başlayınca bu sürece en hızlı giren İsveç oldu. Sosyal refah devleti budandıkça budandı. Yeni liberalizm formatlı yeni İsveç bu hale geldi. Yeni liberalizmin yaldızlayarak parlattığı AB, özgürlük edebiyatıyla Avrupalılara hayal dünyası vaat edip devletleri hizaya soktu. Avrupa’nın omurgasını oluşturan sosyal demokrat partiler de sıradanlaştı, söyleyecek sözleri kalmadı. AB kurallarıyla demokrasi de dejenere oldu. Demokrasinin yerel yönetimlerle zenginleştirilme edebiyatıyla güç merkezi dağıtıldı. Sağlık hizmetleri bakanlıktan alınarak il yönetimlerine devredildi. Yaşlı bakımevleri de belediyelere. Sonra da özelleştirmeler geldi. Kâr amacıyla yapılan hizmetlerde kalite hızla düştü. Sonuç salgın sırasında ayan beyan ortaya çıktı. Örneğin, bakımevleri belediyenin sorumluluğunda olduğundan sağlık hizmeti göz ardı edilmiş. Kimse basit oksijen aletlerinin yaşlı bakımevlerinde bulundurulması gerektiğini düşünmemiş. ÖNCE ‘EKONOMİ’ DİYORLAR İsveç, geçmişte kurduğu sosyal refah devletiyle öyle bir imaj yaratmış ki sanki hiç kimse bu imajın yara almasını istemiyor. Hiç kimse İsveç’te böyle bir felaketin yaşanabileceğini düşünemiyor. Türkiye’den telefon eden arkadaşlarım, durumlarının felaket olduğunu, benim ise İsveç gibi bir yerde güven içinde olduğumdan emin olduklarını söylüyorlar. Dışarıya çıkarken ağzımı kapatacak bir maskemin olmadığından haberleri yok. Eczanelerde termometre bulunmuyor. Ağustosta gelecekmiş. Anlatmak mümkün değil. Ülkeye değil, sisteme bakılması gerektiğini düşünen yok. Üstelik uzman denilen kişiler de böyle düşünebiliyor. Geçen akşam Türk televizyon kanalları arasında dolaşırken İsveç hakkında konuşan bir uzmana rastladım. “Karantina kötü” diyor. İsveç karantinaya başvurmadan, günlük yaşam akışını sürdürerek sürü bağışıklığı için başarılı bir politika uyguluyormuş. Uzman, insandan söz etmiyor. “Ekonomi” diyor başka bir şey demiyor. Uzmanın savunduğu görüşün bir yerlerde yazılmış olduğunu düşünüp internette aradım. Amerikan Foreign Affairs dergisinde yazılmış meğer. Üç profesör ortak makalelerinde, ekonomik yaşamı sürdürmeyi başaran İsveç’i alkışlıyordu. Onlar için de ölen insanlar rakamdan ibaretti. Yeni liberalizmin kolay yenilmeyeceğini anladım. Savunucuları, ölülerin üzerine basarak sistemi savunmaya devam ediyor. Tabii onlar gibi düşünmeyenler de var. ‘İLAÇ, AŞI BEKLENMELİ’ Norveç’in epidemiyolojisti, İsveç’in yanlış yaptığı görüşünde. İnsanları koruyarak aşı, ilaç geliştirilmesini beklemenin doğru olduğunu savunuyor Norveçli uzman. Yakında sınır kapıları açılıp seyahate izin çıkacak ama Norveç, Danimarka ve Finlandiya bütün Avrupa’ya kapıları açarken İsveçlilere kapalı tutacak. Neyse, Foreign Affairs dergisi de 20 Mayıs’ta İsveç’te işlerin hiç de parlak olmadığını anlatan bir yazı yayımladı. Yeni liberalizm iflas etti ama çökeceğinden emin değilim. İnsanlar yeni liberalizmin hedonist yaşam biçimine alıştırılmış. Uyanacak gibi değiller. [email protected]
tr
1574184085_1641660739
1
‘Alt geçit bakım evinden daha güvenli’ İstanbul Fatih'te bulunan Haşim İşcan Geçidi'nin altında yatan çok sayıda evsiz kameralara yansıdı. Altgeçit altında kalan bir evsiz, “Barınma evine gitmedim. Valilik bize 300 lira para veriyor” diyor ve ekliyor: “Bakım evlerinde sosyal mesafe de yok. Hepimiz dip dibeyiz. Burada daha iyi, herkes belirli bir sosyal mesafede yatıyor. Bakım evlerinde 500-600 kişi kalıyor. 2 gecedir zabıta ekipleri geliyor, bizi götürmek istiyor ama hiçbirimiz gitmek istemiyoruz” ‘DIŞARI ÇIKMAM YASAK’ 20 yaş altında olduğunu belirten başka bir evsiz, şunları dile getiriyor: “Benim dışarı çıkmam da yasak 20 yaş altında olduğum için. Ben de geldim burada kalıyorum.” Bir diğer evsiz ise şu ifadeleri kullanıyor: “Konuk evi ya da otel olursa giderim. Dezenfekte ediyorlar en azından oraları.” Haşim İşcan Geçidi'ne polislerin gelmesiyle birlikte bazı evsizler toparlanarak, bölgeden ayrıldı. 20 yaş altı olduğu tespit edilen evsiz ise ekipler tarafından götürüldü. MEGAKENTTE BİNLERCE EVSİZ VAR Megakentte 6 bin ile 8 bin arasında insanın sokakta yaşadığı tahmin ediliyor. Metro ve metrobüs durakları ile ve metruk binalarda yaşayan evsizlerin en fazla bulunduğu 6 ilçe ise sırasıyla Fatih, Beyoğlu, Kadıköy, Üsküdar, Beşiktaş ve Şişli. DHA Az önce okuduğunuz haber, bağımsız bir medya organı tarafından size sunuldu. Bağımsız gazetecilik; sermayeye karşı halkı, sömürüye karşı emeği, eşitsizliğe karşı adaleti, savaşlara karşı barışı, piyasacılığa karşı temel hakları, talana karşı doğayı, erkek şiddetine karşı kadınları, istismara karşı çocukları savunmanın olmazsa olmaz koşuludur. Siz de gerçeğin sesini yükseltmek adına sorumluluk almak istiyorsanız, sadece birkaç dakikanızı ayırarak BirGün’e abone olabilir ve ‘#BirGünBenim’ diyebilirsiniz. Şimdiden sonsuz teşekkürler… BirGün bizim; hepimizin.
İçişleri Bakanlığının 81 ilin valiliğine gönderdiği talimat doğrultusunda, İstanbul Valiliğince açık alanlarda maske takma zorunluluğu getirildi. Bu kapsamda İstanbul Emniyetine bağlı ekipler kentin dört bir yanında sosyal mesafe kontrolüne ek olarak maske denetimi de yaparak, gerekli uyarılarda bulundu. Beyoğlu, Şişli, Beşiktaş ve Fatih ilçelerinde, Güvenlik Büro Amirliği ve trafik ekiplerince sabah saatlerinden itibaren meydanlarda ve birçok noktada kontroller yapıldı. Sosyal mesafeye uymayan ve maskeyi kuralına uygun takmayan vatandaşlar uyarılırken, uyarılara aldırmayıp maske takmayan vatandaşlara ise 900 lira ceza kesildi. Mısır Çarşısı ve Tahtakale'de dolaşan ekipler sosyal mesafe kuralına uymayan ve maskelerini kuralına göre takmayan vatandaşları cezai işlem konusunda uyardı. Denetim sırasında bazı vatandaşların, "Maske takmayanlar bizim hakkımızı yiyor. Kesinlikle ceza kesilmesi gerekiyor." dedi. Anadolu Yakası'nda da birçok cadde ve sokakta megafonlarla vatandaşlar ikaz edildi. Vatandaşların polisin denetiminden memnun olduğu gözlendi.
tr
1577293894_1495939165
2
Sosyal yardımlara tek numaradan ulaşılabilecek Sivas Valiliği Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV), yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle ihtiyaç sahiplerine artık tek numaradan hizmet verecek. Sivas Valiliği Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı (SYDV), yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle ihtiyaç sahiplerine artık tek numaradan hizmet verecek. Valilikten yapılan açıklamaya göre, SYDV'yi ziyaret eden Vali Salih Ayhan'a, Vali Yardımcısı Yeliz Yıldızhan ve SYDV Müdür Vekili Sudi Yıldız, tek numara uygulaması hakkında bilgi verdi. Ayhan, daha sonra bilgisayar başına geçerek 0850 2241058 numaralı telefona gelen çağrıları kabul etti ve ihtiyaç sahibi vatandaşların taleplerini not aldı. Yeni tip koronavirüsle ülke genelinde mücadele edildiğini belirten Ayhan, "Vakfımızın 40 fedakar çalışanını ziyarete geldik. İlçelerimizde de çalışan arkadaşlarımız var. Bunları da topladığımızda sadece vakıflarımızda çalışan kişi sayısı 120, Vefa Sosyal Destek ekiplerimizde 382 kişi çalışmaktadır." ifadelerini kullandı. Süreçten etkilenen vatandaşların olduğunu aktaran Ayhan, şunları kaydetti: "Vatandaşlarımız buraya gelmeden, yoğunluk oluşturmadan taleplerini alıp, ihtiyaçlarına cevap vermek için çalışıyoruz. Bu dönem, teknolojinin bazı nimetlerinden istifade etmemizin yolunu açtı. Tek numara sistemine geçerek, vatandaşımızın buraya gelmeden talebini alıp, durumu görüp akabinde hızlı bir şekilde talebine cevap verilmesi, dönüş yapılması sağlanmış olacak. Dosyası varsa talebi vakıf gündemine alınıp karar çıkartılıp vatandaşımızın ihtiyacı karşılanmaktadır." Vefa Sosyal Destek Grubu'nun çalışmaları hakkında da bilgiler veren Ayhan, "Şu ana kadar Vefa Sosyal Destek Gruplarımızla valiliğimizin koordinesinde 15 bine yakın vatandaşımıza gıda kolisi desteği, Cumhurbaşkanımızın ekonomik istikrar programı kapsamında talimatlarıyla yine yaklaşık 15 bine yakın vatandaşımıza biner liralık yardım sağlanmıştır." açıklamasında bulundu. Kaynak: AA
15.01.2020 13:40 | Son Güncelleme: 15.01.2020 13:40 Sivas'ta, av ve yaban hayvanlarının doğal ortamlarında desteklenmesi, kış şartlarında ihtiyaçlarının karşılanması amacıyla Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü koordinesinde yemleme çalışması yapıldı. Vali Salih Ayhan, Tavra Deresi üzerindeki araziye yem bırakma etkinliğinde yaptığı konuşmada, Sivas'ın yaban hayatı açısından zenginliğine dikkati çekerek, bu konuda herkesin duyarlı olması gerektiğini belirtti. Doğadaki bereketin her zaman devam etmesi gerektiğini aktaran Ayhan, şunları kaydetti: "Kurumlarımız, yerel yönetimlerimiz ve vatandaşlarımız bu konuda duyarlılık göstermektedir. Bizler de anlamı bir hareketle yola çıkarak doğaya yem bıraktık. Doğamızın bereketi her mevsim devam etsin istiyoruz. Tüm vatandaşlarımızın da hayvanlara duyarlı olmalarını istiyoruz. Hem hayvanlarımızın rahatça yem bulmaları hem de bulamadıkları zaman şehir merkezine inerek insan sağlığını tehlikeye sokacak bir durum oluşmaması açısından bu etkinlik çok önemli. Bu kapsamda, Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğümüzün 5 bin kilo yemlik buğday, bin kilo balya saman, bin kilo yeşil yulaf balyası planlaması var. İlk etapta bin ton yem doğaya bırakıldı. Biz insanoğlunun nasıl yaşama hakkı varsa doğada yaşayan canlılarımızın da yaşama hakkı var." Konuşmaların ardından Vali Ayhan ve beraberindekiler, doğaya yem bıraktı. Etkinliğe, Vali Yardımcıları Mehmet Nebi Kaya ve Yeliz Yıldızhan ile İl Tarım ve Orman Müdürü Seyit Yıldız, HAYTAP üyeleri, Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü personelleri katıldı. Kaynak: AA
tr
1616782410_1527847768
1
Costa Rica'da eşcinsellerin evlenmesi yasal hale geldi. Konuyla ilgili yargı kararı dün gece yarısı yürürlüğe girdi. Daha önce yapılması planlanan kutlamalar ise koronavirüs pandemisi nedeniyle iptal edildi. İlk evlilik iki kadın arasında misafirlerin katılımı olmaksızın sanal ortamda yapılacak ve tören devlet televizyonundan canlı yayınlanacak. Costa Rica Devlet Başkanı Carlos Alvarado televizyonda yaptığı konuşmada "Bu değişiklik, binlerce insanın evlenmesine izin veren önemli bir sosyal ve kültürel dönüşüm getirecek” dedi. Alvarado "Amacımız ayrımcılığın tüm biçimleriyle mücadele etmek” ifadelerini kullandı. Uluslararası Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks Birliği (ILGA) Twitter üzerinden yaptığı açıklamada "Costa Rica bugün kutlama yapıyor: Evlilik eşitliği realite haline geldi. Orta Amerika'da ilk kez” denilerek bu adımın atılması için emek veren herkes tebrik edildi. Costa Rica Amerika kıtasında eşcinsel evlilikleri tanıyan sekizinci ve Katolik Hrıstiyanlığın güçlü olduğu Orta Amerika'da ilk ülke oldu. Dünyada eşcinsel evlilikleri yasal hale getiren ülke sayısı da böylece 29'a yükseldi. Ağustos 2018'de Costa Rica'nın en yüksek yargı mercii olan Yüksek Mahkeme eşcinsel evliliklerine imkan veren yolu açmıştı. Mahkeme eşcinsel evlilikleri yasaklayan yasa maddesinin anayasaya aykırı olduğuna hükmetmiş ve parlamentoya yasayı değiştirmesi için 18 ay süre vermişti. AFP, epd / EC, TY ©️Deutsche Welle Türkçe
Bankacılık sektörü için 2019 yılı gerçekten zor geçti. Dahası banka çalışanları için zor bir yıldı diyebiliriz. Birçok bankacı son üç yılda olduğu gibi geçen yılda işsiz kaldı. 2019 yılında işsiz kalan bankacı sayısının 2 binin üzerinde olduğu tahmin ediliyor. En sağlıklı rakamı Türkiye Bankalar Birliği bir süre sonra açıklar. Ancak biz bankaların açıkladığı yıl sonu bilançolarına baktığımızda bir ikisinin dışında neredeyse hepsinin personel çıkarttığını görüyoruz. Bazı bankalar bin kişi gibi rekor seviyede personel çıkartırken, bazılarının da küçük oyunlarla bu rakamı manipüle ettiğini görüyoruz. Şube kapatıp personel çıkartan bankalar, direkt satış adını verdikleri birime öğrencileri işi alıyorlar. Öğrencileri işe almaları elbette güzel ama bu uygulama mevsimlik işçi gibi. Asgari ücret ve primle işe alıyor ve bir iki ay çalıştırıp işten çıkartıyor. Direkt satışta en uzun çalışma ömrü her halde 1 yıldır. Çünkü koşullar çok ağır. Öyle bir şubeye bağlı değilsin. Elinde küçük bir tablet sokakları dolaşıyorsun ve kredi kartı, sigorta ve benzeri ürünleri pazarlıyorsun. Sana verilen hedefleri tutturamadığın zaman 3 ayda kovuluyorsun. Genelde verilen hedeflerin fazlalığı nedeniyle gençler 3 ayda kovuluyor. Banka bu konuda çok rahat, çünkü dışarıda kovulanın yerine alabileceği milyonlarca genç var. İşte bu gençler bankaların kovduğu personel sayısını gizlemede kullanılıyor. 10-15 yıllık bankacıyı kov, yerine tencere tava satıcısı gibi pazarlamacı al. Üç ay sonra onu da kov yerine bir başkasını al. İşte bu nedenle kaç bankacının işinden olduğu net olarak bilinmiyor. Bilinen bir şey var ki, geçen yıl birçok banka personel çıkarttı. Ceo Pirimleri Bankalarda yaşanan en büyük çelişki ise bir yandan kriz bahanesiyle personel çıkartırken, diğer yandan CEO ve üst yönetim ödemelerindeki artış. Son açıklanan banka bilançolarında üst yönetim ödemelerinde ciddi bir artış var. Üstelik bu bankaların büyük bir bölümü halka açık ve bunun denetimi yapılmıyor. Bakıyoruz bankaya son bir yılda bin kişiyi işten çıkartmış, karı yüzde 20'nin üzerinde düşmüş ama üst yönetim kendilerine ödenen ücretleri ve primleri yüzde 34 arttırmış. Bu iş ahlakına sığar mı? BDDK'nın çok acil banka üst yönetim harcama ve primlerine sınırlama getirmeli. Amerika bu işi çoktan halletti. Bir bankanın üst yönetiminin alacağı prim sınırlıdır. Bizde ise adamlar oturup kendi kafasına göre hesap kitap yapıyor. CEO'ya 10 milyon, filan genel müdür yardımcısına 2 milyon verdik gitti. Bu arada unutmadan en çok işten çıkartma yapan insan kaynaklarından sorumlu genel müdür yardımcıları da en çok prim alan üst yöneticiler arasında. Kişisel veri olduğu için buradan açıklayamıyorum ama en çok personel çıkartan bankaların insan kaynaklarından sorumlu genel müdür yardımcılarının bu sene ne kadar prim aldığını BDDK inceleyebilir. Bunu halka açık bankaların genel kurulunda da küçük ortaklar yapabilir. 1 lot bile hisse senediniz varsa gidin genel kurula ve üst yöneticilere ne kadar ödenmiş sorun. Çünkü siz bu bankanın en küçük de olsa ortağısınız. Küçük ortağın hesap sormadığı, BDDK'nın sınırlama getirmediği bankacılık sektöründe CEO ve üst yönetim elbette kafasına göre prim alır.
tr
1581112228_1619815801
1
Sosyal medyada paylaşılan bir fotoğraf büyük tepki aldı. Yıl boyunca binlerce araca trafik cezası kesen Emniyet Müdürlüğüne ait bir polis otosu engelli park yerine hem de yol ihlali yaparak park etmesi vatandaşın tepkisine maloldu. ​PTT Caddesinin katlı otopark çıkışında engelli park yerine hem de sarı çizgi ihlali ederek park eden polis otosu sosyal medyada fenomen oldu. Fotoğrafı paylaşan vatandaş , “Vatandaş çekerse engelli park yerine iki yüz küsur ceza yer. Peki ya çeken Polis aracı olursa?” yorumunu yaptı. Paylaşımın altına gelen onca yorum ise polis araçlarından çok sayıda şikayetin varlığını ortaya koydu. Toplumun düzenli ve kurallara uygun yaşamasını sağlama görevi ile iştigal eden bir kurumun böyle pervasız davranması ise gözlerin yetkililere çevrilmesine neden oldu. İşte fenomen fotoğrafın altına gelen yorumlardan sadece bazıları; ---Valla iki gündür Bolu Ankara Ankara Bolu ya gidip geldim. Çakarlı lüks arabaların ne hızını ne sayısını sayabildim çok zengin ülkeyiz canım vesselam. --- Sakarya Ortaokulunun oraya bakın bir hergün engelli çizgisine park yapıyorlar. --- Ayrıca orayı her zaman işgal ediyorlar. Katlı otopark köşesi. --- Benim arabaya 2 sefer ceza yazıldı. Engelli katı varken bir de engelli parkında. --- Vatandaşa verin talkını, kendiniz götürün salkımı. Şimdi cezayı kime yazmak lazım.
Sepaş Enerji aboneleri ek hizmet ücreti olmadan faturalarını ödeyebilecek Kocaeli, Sakarya, Bolu ve Düzce'deki Sepaş Enerji aboneleri,, "Faturamatik Premium Hizmet Noktaları"nda faturalarını ek hizmet ücreti olmadan faturalarını ödeyebilecek. Kocaeli, Sakarya, Bolu ve Düzce'deki Sepaş Enerji aboneleri,, "Faturamatik Premium Hizmet Noktaları"nda faturalarını ek hizmet ücreti olmadan faturalarını ödeyebilecek. Kocaeli, Sakarya, Bolu ve Düzce'de milyonlarca vatandaşın elektrik enerjisi ulaştıran Sepaş Enerji aboneleri fautra öderken ek ücret ödemek zorunda kalmayacak. Bu kapsamda Sepaş Enerji "Faturamatik Hizmet Noktaları"nın tüm yetkilerini "Faturamatik Premium Hizmet Noktaları"na devretti. Vatandaşlar, Faturamatik Premium Hizmet Noktaları"nda faturalarını ödeyerek ek ücret vermek zorunda kalmayacak. 1 Haziran tarihinden itibaren Faturamatik Hizmet Noktaları'ndan yapılan ödemeler ise Sepaş Enerji güvencesi altında olmayacak. Konu ile ilgili Sepaş Enerji'den yapılan yazılı açıklamada, "Faturamatik Ödeme Kuruluşu A.Ş ile devam eden iş birliğimizle ilgili sizleri bilgilendirmek isteriz. 1 Haziran 2020 tarihi itibarıyla, tüm 'Sepaş Enerji Yetkili Faturamatik Hizmet Noktalarıénın yetkileri, éFaturamatik Premium Hizmet Noktalarıéna devredilmiştir. Söz konusu tarihten itibaren, Kocaeli, Sakarya, Bolu ve Düzce'deki Sepaş Enerji aboneleri, fatura bedellerini ek hizmet ücreti olmadan Faturamatik Premium Hizmet Noktaları'ndan ödeyebileceklerdir. Faturamatik Premium Hizmet Noktaları'nın açık adreslerine, web sitemiz, 444 5 186 numaralı çağrı merkezimiz ve tüm Müşteri Hizmetleri Merkezimiz aracılığıyla ulaşabilecektir. 1 Haziran 2020 günüyle birlikte, Faturamatik Premium Hizmet Noktası dışında kalan faturamatiklerden gerçekleştirilen ödemelerin, Sepaş Enerji güvencesinde olmayacağının altını çizeriz. Abonelerimizin herhangi bir mağduriyet yaşamaması adına, daha önce yetkili olarak elektrik faturası tahsilatı yapan Sepaş Enerji Yetkili Faturamatik Hizmet Noktaları'ndan, kurumumuza ait tabela ve benzeri tüm görsellerin kaldırıldığını belirtiriz" ifadelerine yer verildi. Diğer ödeme kanallarında herhangi bir değişiklik yapılmadığının kaydedildiği açıklamada, "Söz konusu değişiklik sadece Sepaş Enerji Yetkili Faturamatik Hizmet Noktaları için geçerli olup, diğer ödeme kanallarımızda herhangi bir değişiklik bulunmamaktadır. Müşterilerimiz elektrik faturalarını her zaman olduğu gibi web sitemizden online olarak, anlaşmalı bankalar üzerinden otomatik ödeme talimatı vererek, bu bankaların gişe, ATM veya internet bankacılığı hizmetlerini kullanarak veya tüm PTT gişelerinden de ödemeye devam edebileceklerdir" açıklamaları yer aldı. - KOCAELİ Kaynak: İHA
tr
1630941834_1627209847
1
Türkiye Gazetesi Türkiye Gazetesi Almanya korona salgını nedeniyle 26 AB üyesi ülke, İngiltere ve Schengen sınırları içindeki İzlanda, Norveç, İsviçre ve Liechtenstein gibi 31 ülkenin dışında 160'dan fazla ülkeye olan seyahat uyarısını 31 Ağustos'a kadar uzattığını açıkladı. Almanya Bakanlar Kurulu'nda alınan karara göre, belirli kriterleri karşılayan ülkeler için de seyahat uyarıları istisnai olarak kaldırılabilir. Alman Bakanlar Kurulunun açıklaması ardından Alman medyası, 160'dan fazla ülkeye uygulanan seyahat uyarısında Türkiye'nin de olduğu, Türkiye'ye dönük uyarının kaldırılması için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Almanya Başbakanı Angela Merkel’in bu hafta içinde telefonda görüşeceğini yazdı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu görüşmede Türkiye için seyahat uyarısının kaldırılmasını talep edeceği ifade edildi. Almanya, Avrupa Birliği dışında kalan ülkelere seyahat uyarısını kaldırmak için, ilgili ülkelerdeki enfeksiyon rakamlarının yeterli ölçüde kontrol altına alınmış olması, sağlık sisteminin işlerliği, test kapasitelerinin yeterliliği, hijyen kuralları, geri dönüş imkanları ve turistlerin güvenliği gibi kriterleri kontrol edecek.
Türkiye Gazetesi Türkiye Gazetesi Almanya, yeni tip koronavirüs (Covid-19) sebebiyle uygulamaya koyduğu seyahat uyarısını 31 ülke için kaldırırken, Türkiye için gözler AB Komisyonunun alacağı karara çevrildi. Almanya’nın önde gelen tur operatörlerinden FTI Grup’tan yapılan açıklamada, ülkedeki seyahat uyarısının, 15 Haziran itibarıyla Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin yanı sıra İngiltere, İzlanda, Norveç, İsviçre ve Liechtenstein için kaldırılacağı belirtilerek, Alman hükûmetinin seyahat yasağı noktasında Türkiye’yi de göz önünde bulundurması gerektiği vurgulandı. Açıklamada, Türkiye’de havalimanları, destinasyon yönetim şirketleri ve otellerin her zaman profesyonelce çalıştığı ve son haftalarda hijyen konusunda sıkı tedbirler geliştirdiğine dikkat çekilerek “Tatilcilerin, maske takma gibi düzenlemelere uyduklarında Türkiye’de dertsiz ve huzurlu bir dönem geçireceklerinden eminiz” ifadesi kullanıldı. FTI Grup’un sahip olduğu otellerde de misafir ve çalışanları koruyacak CLEAN 2.0 adlı bir hijyen konsepti geliştirildiği bilgisi paylaşıldı. TÜRKİYE İLE GÖRÜŞME HÂLİNDEYİZ Almanya Seyahat Acenteleri Birliği (DRV) Başkanı Norbert Fiebig de şu aşamada Avrupa dışındaki ülkelerin de göz önünde bulundurulması gerektiğini belirterek “Oralarda da salgının gidişatı, vaka sayısı ve sağlık sisteminin durumunu değerlendirmek lazım. Eğer tablo olumluysa oralarda da tatil yapılmasına izin verilebilir” dedi. Hijyen ve mesafe kurallarının geliştirilmesinin turizmin yeniden açılmasının temelini oluşturacağını dile getiren Fiebig, şunları kaydetti: DRV olarak yaz aylarında seyahatlerin nasıl yeniden mümkün olabileceğini göstermek için bir tedbirler kataloğu geliştirdik ve Alman hükûmetine sunduk. Sağlık için gerekli şartlarda turizmi mümkün olan en kısa sürede yeniden canlandırmak için benzer konseptler üzerinde turizm bölgelerinde de yoğun şekilde çalışılıyor. Bu konuda Türkiye Turizm Bakanı ile de görüşmeler yapıyorum. Türkiye çoktan kapsamlı tedbirler geliştirdi ve hatta bunları bağımsız tarafa, Alman TÜV şirketine inceletti. Siyasi düzeyde de görüşmeler yapıldığını ve bunun da “iyi bir sinyal olduğunu” ifade eden Fiebig “Almanların yaz tatilini Türk sahillerinde geçirmelerinden çok memnun oluruz” diye konuştu.
tr
1583391365_1620750344
2
70 yaşındaki Hatice nine, yetiştirdiği nohutları ihtiyaç sahipleri için bağışladı Balıkesir'in Sındırgı ilçesinde yaşayan 70 yaşındaki Hatice Dalboy, yetiştirdiği 350 kilo nohutu ihtiyaç sahipleri için bağışladı. Balıkesir'in Sındırgı ilçesinde yaşayan 70 yaşındaki Hatice Dalboy, yetiştirdiği 350 kilo nohutu ihtiyaç sahipleri için bağışladı. Gölcük Mahallesi'nde yaşayan Dalboy, belediyeyi arayarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Biz Bize Yeteriz Türkiyem" sloganıyla başlattığı Milli Dayanışma Kampanyasına destek vermek istediğini söyledi. Bunun üzerine eve gelen Vefa Sosyal Destek Grubu ekibi, Dalboy'un verdiği 350 kilo nohutu ihtiyaç sahiplerine dağıtılmak üzere teslim aldı. Dalboy, gazetecilere yaptığı açıklamada, geliri olmadığı için geçimini sağlayacağı, kendisinin yetiştirdiği nohutu bağışlamaya karar verdiğini anlattı. Birlik ve beraberlik çağrısı yapan Dalboy, "Sadece tarladan alnımın teriyle nohut desteği sağladım. İhtiyaç sahiplerine vermek içimden geldi verdim. Allah milletimize, devletimize zeval vermesin." diye konuştu. Kaynak: AA
Milli Dayanışma Kampanyası'na destek Kilis'te bir halı fabrikası ile 65 yaş üstü vatandaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Biz Bize Yeteriz Türkiyem" sloganıyla başlattığı Milli Dayanışma Kampanyası'na destekte bulundu. Kilis'te bir halı fabrikası ile 65 yaş üstü vatandaş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Biz Bize Yeteriz Türkiyem" sloganıyla başlattığı Milli Dayanışma Kampanyası'na destekte bulundu. Kilis Valiliğinden yapılan açıklamada, Gaziantep'te faaliyet gösteren bir halı fabrikası ile 65 yaş üstü bir vatandaş, Vefa Sosyal Destek Grubu aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmak üzere Kilis Valiliği Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfına bağışta bulundu. Açıklamada, "Valiliğimiz koordinasyonunda Vefa Sosyal Destek Grubu tarafından ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza ulaştırılacak ayni bağış kampanyamıza 2 bin metrekare halı bağışlayan Özkaplan Halı firması ile kampanyaya 1100 lira destek olan Duruca köyü Aybastı mezrasında ikamet eden çiftçi Abdullah Demirbaş'a teşekkür ediyoruz." ifadesi kullanıldı. Kaynak: AA
tr
1602443708_1601284320
3
OSMANİYE Kadirli'de 100 yaşını aşan 'Cennet Anneleri'ne sertifika Kadirli'de 100 yaşını aşan 'Cennet Anneleri'ne sertifikaHAZRETİ Hatice Vakfı ve İçişleri Bakanlığı'nca anneler adına Sakarya'da kurulan 'Cennet Anneleri Hatıra Ormanı'nda, adına ağaç dikilen Osmaniye'nin Kadirli ilçesindeki 100 yaş üzerindeki annelere, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun... Kadirli'de 100 yaşını aşan 'Cennet Anneleri'ne sertifika HAZRETİ Hatice Vakfı ve İçişleri Bakanlığı'nca anneler adına Sakarya'da kurulan 'Cennet Anneleri Hatıra Ormanı'nda, adına ağaç dikilen Osmaniye'nin Kadirli ilçesindeki 100 yaş üzerindeki annelere, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kaleme aldığı sertifikalar ulaştırıldı. Hazreti Hatice Vakfı ve İçişleri Bakanlığı tarafından Sakarya'da anneler adına 'Cennet Anneleri Hatıra Ormanı' kuruldu. Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde yaşayan ve hatıra ormanında adına ağaç dikilen 100 yaş üzerindeki 18 yaşlıya, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kaleme aldığı sertifikalar, Kadirli Kaymakamı Ahmet Arık tarafından ulaştırıldı. Arık, ziyaretinde yaşlı kadınlara çiçek de verdi. İlk olarak 108 yaşındaki Emine Kederoğlu'nu ziyaret eden Kaymakam Ahmet Arık, Kederoğlu'nu oldukça sağlıklı gördüğünü belirterek, Bu da bizi fazlasıyla memnun etti. Allah sağlıklı ömürler versin dedi. Zeynep Kederoğlu ise adına dikilen ağaçtan dolayı çok mutlu olduğunu vurgulayarak sertifika ve diğer hediyelerden dolayı İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya teşekkür etti. Kederoğlu, hayatına çok güzel bir anı eklendiğini kaydetti. Kaynak: DHA
Anneler Gününde 100 ve üstü yaşlardaki anneleri unutmayan Hazreti Hatice Vakfı ve İçişleri Bakanlığı, bu anneler adına Sakarya'da "Cennet Anneleri" hatıra ormanı oluşturacak. Bakanlık yetkililerinden alınan bilgiye göre, Anneler Günü'nde 81 ilde hayatlarını sürdüren 100 ve üstü yaşlardaki 5 bin 529 anneyi unutmayan Bakanlık, Hazreti Hatice Vakfı ile iş birliği yaparak bir proje hazırladı. Proje kapsamında, yaşlarından dolayı "asırlık çınar" olarak nitelendirilen yaşlı anneler için Sakarya'da "Cennet Anneleri" ismiyle bir hatıra ormanı oluşturulacak. İl ve ilçelerde de vefa sosyal destek grupları ve kaymakamlar, 10 Mayıs Pazar günü bu yaş grubundaki yaşlıları ziyaret edecek. Ziyaretlerde İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun kaleme aldığı sertifikalar yaşlılara verilecek. "Bizlerin en değerli varlığı, siz annelerimizsiniz" Sertifikalarda, "Dünyamız bugün büyük bir salgın hastalıkla mücadele ediyor. Siz değerli annelerimiz belki de ilk kez alıştığınız ve hak ettiğiniz kalabalık ziyaretlerden uzaksınız. Bilmenizi isteriz ki bir asırlık tecrübeniz ve bilgeliğinizin ışığında bizlerin en değerli varlığı, siz annelerimizsiniz. 'Cennet annelerin ayakları altındadır.' Bu belge, devletimizin siz annelerimize minnetinin karşılığı olarak Sakarya ilinde 'Cennet Anneleri' ormanında adınıza dikilen ağacın hatırasıdır. Ellerinizden sevgi ve muhabbetle öpüyorum." ifadeleri yer alacak. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında sosyal mesafe ve maske kullanımı kurallarına dikkat edilerek gerçekleştirilecek ziyaretlerde, sertifikalar ile özel hazırlanmış hediyeler büyüklere verilecek. REKLAM
tr
1563232734_1563276553
3
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yazılı olarak cevapladı. Koronavirüsün kaygıları tırmandırdığı hatırlatılarak, bu konudaki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerinin sorulması üzerine Bahçeli, virüse karşı mücadelenin sadece Türkiye'de değil tüm dünyada her satıh ve sahada verildiğini, tehdidin yerel değil küresel, tehlikenin de bölgesel değil genel olduğunu belirtti. Kovid-19'un salgına dönüştüğüne ve hiçbir ayrım yapmadığına işaret eden Bahçeli, "Salgın küresel olduğuna göre mücadele yöntemi de küresel olmalı. Yani tüm insanlık ortak bir düşmana karşı kenetlenmeli, ön yargılar bir yana itilip ortak akıl çemberinde buluşulmalı. Her insan bir can taşıyor. Bizim anlayışımıza göre insan yaşamalı ki devlet yaşasın. Bundan mülhem de 'Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi.' bugüne kadar her salgının önüne nasıl geçilmişse Kovid-19'un da önüne geçilecektir." değerlendirmesinde bulundu. "Virüsten daha tehlikeli olan yalan ve uydurma haberler" Bahçeli, buna herkesin inanmasının büyük bir manevi sorumluluk olduğunu, insanlığın bu felaket karşısında aciz ve çaresiz olmadığına dikkati çekerek, şöyle devam etti: "Türkiye olarak bu mücadeleyi kazanacağız. Bundan asla kuşkum yoktur. En az kayıp ve hasarla virüs dönemini atlatacağız ancak bilerek veya bilmeyerek mücadeleyi sekteye uğratmak isteyenlerin varlığı dikkatimizi çekiyor. Korku aşılamaya, endişe üretmeye özellikle çabalayanların bulunması başlıca sorun. Virüsten daha tehlikeli olan yalan ve uydurma haberlerle insanımızın uykularını kaçıranlar bilhassa televizyon ekranlarında boy gösterip sosyal medya mecralarında cirit atıyor. Kovid-19 hastalığının ülkemizdeki yayılma hızının Çin, İran ve İtalya'dan fazla olduğunu söyleyen zeka özürlülere, korku tacirlerine, musibet tellallarına şu birkaç gün içinde epey tesadüf ediyoruz. Toplam hasta sayımız 9 bin 217. Hayatını kaybedenlerin sayısı da 131. Tehlikeyi ağırdan almıyorum ama hayatın diğer alanlarında, farklı bahane ve nedenlerden dolayı, mesela cinayet, mesela doğal afetler ve trafik kazalarında hayatlarını kaybeden insanlarımızın sayısı ile Kovid-19'dan vefat edenleri mukayese edersek bir kaşık suda estirilen fırtınayı da fazla zahmete girmeden teşhis edebiliriz." Bahçeli, 2018'de her gün ortalama 3 bin 368 trafik kazası meydana geldiğini, bu kazalarda da ortalama her gün 19 kişinin hayatını kaybettiğini, 2018'in tamamında meydana gelen 1 milyon 229 bin trafik kazasında, 6 bin 675 kişinin hayata veda ettiğini, 307 bin kişinin yaralandığını hatırlattı. 2019'da gerçekleşen 418 bin trafik kazasında 286 bin kişinin yaralandığına ve 2 bin 524 vatandaşın hayatını kaybettiğine işaret eden Bahçeli, "Üstelik her gün ortalama 20 kişi olay anıyla sonrası dikkate alındığında trafik kazalarında can vermiş. O zaman Kovid-19 salgınındaki karamsarlık neyin nesidir? Bu karamsarlığı devamlı körükleyenler neye ve kime hizmet etmektedir? Korkuya kapılmanın ne gereği vardır?" ifadesini kullandı. "Virüsten farksızlar ve hezeyan yayıyorlar" Virüsün hafife alınmasını istemediğini, sadece korku ve kaygıya sur çekilmesini istediğini vurgulayan Bahçeli, şunları kaydetti: "Televizyonlardan adeta terör estiren, bilip bilmeden toplumun ruh sağlığına zarar veren, toplumsal psikolojiyi zedeleyen lekeli provokatörlere kulaklarımızı kapatalım hem evde kalalım hem de asılsız iddiaları ciddiye almayalım. Her konunun uzmanı olur mu? Ekranlarda sabitleşmiş sabit ve sözde yorumcular gafilce ortalığı dedikoduya boğuyorlar. Bunlara tavsiyem evlerinden çıkmasınlar, ekranlardan da uzak dursunlar. Çünkü virüsten farksızlar ve hezeyan yayıyorlar. Cehalet diz boyu. Bu sorun aynı zamanda milli güvenlik ve toplumsal sağlık sorununa dönüşmek üzere. Bunların alayı virüs uzmanı kesilmiş. Ne var ki durumları aynen şudur; uzaktan baktım yeşil türbe yanına vardım estağfurullah tövbe. Ayıptır, günahtır, rezalettir." HDP Diyarbakır Milletvekili Remziye Tosun'un yanındaki bir kişiye koronavirüs salgınıyla ilgili "Hükümet tedbir almayarak Kürt halkının ölmesini istiyor" şeklinde megafonla Kürtçe anons ettirdiği hatırlatılarak, buna yönelik değerlendirmelerinin sorulması üzerine ise Bahçeli, "Bu kepazeliğin, bu ihanetin neresini değerlendireyim? Sokakta iğrenç bir eylemin faili olan bu müfsit şahıs hem Kürt kökenli kardeşlerimin hem de Türkiye’nin asıl düşmanıdır. İnsanlarımızın arasına kin ve nefret tohumları saçan bu bölücünün derhal dokunulmazlığının kaldırılarak milletvekilliğinden çıkarılması tarihi bir görevdir. Bu ve benzeri fitneciler Kovid-19'dan daha vahim bir tehdittir. Bu bozguncunun takipçisi olacağız." karşılığını verdi. MHP Genel Başkanı Bahçeli, değerlendirmelerini şöyle sürdürdü: "Şunu bir defa açık açık ifade etmek isterim ki Kovid-19'u yeneceğiz. Bunu milli birlik ve kardeşlikle başaracağız. Acıda biriz, hastalıkta biriz. Sevinçte biriz, kederde biriz. Hiçbir vatandaşımız telaşa kapılmasın, Türkiye güçlü bir ülkedir. Türk milleti dualı bir millettir. Su akacak yatağını bulacaktır. Ufkumuzu saran sis bulutu yakında dağılacaktır. Kabus bitecektir. Sağlık sistemimiz çok güçlüdür. Bugüne kadar yapılan yatırımlar boşuna değildir. Birlikte başaracağız. Kovid-19'u yanımızdan yöremizden kovacağız. Diyorum ki evde kal ülkem, evinde kal milletim, gelecek için sevdiklerimiz için kurallara uyalım, birbirimize güvenelim, nice büyük kavuşmalar için bugünleri biraz beklemeye alalım. Unutmayalım ki Türk hekimleri şifadır, tecrübedir, kabiliyettir, fedakarlıktır, umuttur, bütün sağlık çalışanlarımız başımızın tacıdır." AA
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, koronavirüs salgınına ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı. “Kovid-19 hastalığının ülkemizdeki yayılma hızının Çin, İran ve İtalya’dan fazla olduğunu söyleyen zekâ özürlülere, korku tacirlerine, musibet tellallarına şu birkaç gün içinde epey tesadüf ediyoruz.” diyen Bahçeli, salgın nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı trafik kazalarında yaşanan can kayıplarıyla kıyaslarak “Karamsarlık neyin nesidir?” diye sordu. Bahçeli, “2019 yılında 418 bin trafik kazası meydana gelirken bu kazalarda 286 bin insanımız yaralanmış ve 2 bin 524 insanımız da hayatını kaybetmiş. Üstelik her gün ortalama 20 kişi olay anıyla sonrası dikkate alındığında trafik kazalarında can vermiş. O zaman KOVİD-19 salgınındaki karamsarlık neyin nesidir? Bu karamsarlığı devamlı körükleyenler neye ve kime hizmet etmektedir? Korkuya kapılmanın ne gereği vardır? Virüsü hafife alalım demiyorum, sadece korku ve kaygıya sur çekelim istiyorum.” ifadelerini kullandı. “TÜRK MİLLETİ DUALIDIR, BU YATIRIMLAR BOŞA DEĞİLDİR” Bahçeli, “Türkiye güçlü bir ülkedir. Türk milleti dualı bir millettir. Su akacak yatağını bulacaktır. Ufkumuzu saran sis bulutu yakında dağılacaktır. Kabus bitecektir. Sağlık sistemimiz çok güçlüdür. Bugüne kadar yapılan yatırımlar boşuna değildir. Birlikte başaracağız. KOVİD-19’u yanımızdan yöremizden kovacağız. Diyorum ki, evde kal ülkem, evinde kal milletim, gelecek için, sevdiklerimiz için kurallara uyalım, birbirimize güvenelim, nice büyük kavuşmalar için bugünleri biraz beklemeye alalım. Unutmayalım ki, Türk hekimleri şifadır, tecrübedir, kabiliyettir, fedakârlıktır, umuttur, bütün sağlık çalışanlarımız başımızın tacıdır.” diye konuştu.
tr
1563692313_1504366595
1
Doğu Anadolu Bölgesinin pek çok ilinde aileler günlük ekmeklerini evde üretmeye başladılar. Erzurum’da evde ekmek üretimi dolayısıyla una talep yoğunlaştı. Elazığ’da da korona virüsü tedbirleri kapsamında bir çok aile evlerine kapanırken, bazıları günlük ihtiyaçları olan ekmeğini evinde yapmaya başladı. Çin’de ortaya çıkıp dünyada salgına dönüşen korona virüsü nedeniyle ülke genelinde olduğu gibi Elazığ’da da her türlü tedbir alındı. Sürekli uyarılar yapılarak vatandaşların ihtiyaçları olmadığı sürece dışarı çıkmamaları istendi. Son günlerde artan ölümler ve vaka sayısının artması nedeniyle ülke genelinde olduğu gibi Elazığ’da da uyarıları dikkate alan vatandaşlar dışarı çıkmamaya başladı. Evden çıkmamaya başlayan vatandaşlardan bazıları ise ekmeklerini bile evlerinde yapar hale geldi. Leyla ve Hasan Kuvat çifti de evlerinden çıkmayarak uyarıları dikkate aldığı gibi, kendi ekmeklerini de evlerinde birlikte yapmaya başladı. Korona virüs salgını nedeniyle fırından ekmek almadıklarını aktaran Leyla Kuvat (45), “Devletimizin uyarıları sonucu, virüs nedeniyle evimizden dışarı çıkmıyoruz. Kendi ekmeğimizi kendimiz yapıyoruz. Herkese de tavsiye ediyorum. Çok iyi ekmek yaptığımı söyleyemem ama kendi imkanlarım doğrultusun da yapabiliyorum. Buradan şunu ifade etmek istiyorum, dışarı çıkmayalım. Evimizde kalalım. Yıllar önce hep ekmeklerimizi evimizde yapardık. Şimdi de yine evimizde ekmek yapmaya başladık” dedi. Evde kalıp, eşine destek olan Hasan Kuvat (50) ise, “Devletimizin almış olduğu bir karar vardı, evde kalın diye. Eşime dedim ki, evimizde un var. Kendi ekmeğimizi bundan sonra biz yapalım. Dışarıdan ekmek almayalım. Herkes kendi ekmeğini kendi yapabilir. Korona virüsü bitene kadar kendi tedbirimiz alalım. Devletimize yardımcı olalım” ifadelerini kullandı.
Ülkemiz pek çok aktif fay hattının uzanış doğrultusunda bulunmakta ve aktif deprem kuşağında yer almaktadır. Durum böyle olunca ülkemiz çoğu zaman irili ufaklı şiddetlerde depremlerle karşı karşıya gelmeye devam ediyor. Özellikle bugün meydana gelen Elazığ Sivrice ilçesinde meydana gelen 6.5 şiddetindeki depremin ardından vatandaşlar Doğu Anadolu fay hattı nedir, nerelerden geçiyor? şeklinde sorularla merkalı arayışlarını arama motorlarında yoğun şekilde sürdürüyor. Doğu Anadolu fay hattının ne olduğu ve hangi bölgelerden geçtiğine ilişkin tüm detayları ve Türkiye deprem haritasını haberimizde bulabilirsiniz. Peki, Doğu Anadolu fay hattı nedir, nerelerden geçiyor? sorularının cevapları ve diğer tüm detaylar... DOĞU ANADOLU FAY HATTI NEDİR, NERELERDEN GEÇİYOR? TÜRKİYE DEPREM HARİTASI Haberimizden Doğu Anadolu Fay hattının ne olduğu, nerelerden geçtiğine ilişkin bilgileri ve Türkiye deprem haritasını bulabilirsiniz...
tr
1511891918_1528834834
2
Bazı maçlar var ki mutlak üç puan almak zorunluluğu vardır. Aynen dün geceki karşılaşma gibi. Çünkü şampiyonluktaki rakiplerinizden biri ile kendi sahanızda oynuyorsunuz ve mutlak üç puan almanız gerek. Alacağınız galibiyet size bundan sonraki maçlarda öz güveninizi arttırma açısından büyük önem taşımakta. Nwakaeme takımda olsa dünkü maçta bu kadar baskıyı yemeyebilirdi Trabzonspor. Maçın daha 45. saniyesinde gelen şok bir gol ve rakip 1-0 önde. Böyle bir durumda tepkiyi vermek kolay değil. Çünkü kendisinden çok şey beklediğiniz oyuncuların performansları üst düzeyde değil. Obi Mikel ve Sosa gibi... Başlangıç 4-3-1-2 ama top rakip sahaya geçtiğinde Ekuban ile Yusuf Sarı üretkenlikten uzak bir görüntü içindeydi. Bir tek Sörloth vardı ki; dünkü maçın Trabzonspor adına hücumda en önemli ve takıma katkı veren oyunculardan biriydi. Buluştuğu her topu saklama becerisinin yanında attığı mükemmel gol ve ardından savunmasından bile top çıkardığı pozisyonlar var. Maçın kilit oyuncusu ise herhalde Uğurcan Çakır idi. Çünkü inanılmaz kurtarışlara imza attı. Özellikle uzatmada kurtardığı bir pozisyon var ki; Kruse'nin altıpastan vuruşunda gole izin vermeyerek takımına 3 puanı getiren isimdi. Beklentilerin dışında bir oyun ama yukarıda belirttiğim gibi bu maçta alınması gereken 3 puandı. Ve sonuçta Trabzonspor bunu başardı. Bordo-mavililer, bu sonuçla şampiyonluk yarışında çok daha kuvvetli bir duruma geldi ve ilerleyen haftalar için de moral depoladı.
Beşiktaş, Trabzonspor maçları hep böyle; gol var, heyecan var, gerilim var, kısaca ne ararsanız var. Kimine sevinç, kimine üzüntü! Eğri oturup doğru konuşalım: Dün Trabzonspor’un örümcek adamı Uğurcan Çakır olmasaydı; Trabzonspor’un bu maçtan bir puanla ayrılması mümkün değildi. Kalesinde adeta devleşti, inanılmaz kurtarışlara imza attı genç kaleci. Bir parantez de Sörloth’a açalım. Attığı ilk gol enfesti tamam da, takımı mağlup durumdayken ikinci golünde hem de son nefeste Beşiktaş filelerine yolladığı top, emin adımlara şampiyonluğa giden Trabzonspor’a adeta hayat verdi, moral verdi. Gollerinde hep “sus“ işareti veren kral, “ ben bitti demeden bitmez” mesajını İstanbul’da da vermiş oldu. O gol Trabzonsporluları ne kadar mest etmişse, siyah-beyazlıları o derece üzdü. Beşiktaş sezonun en iyi futbolunu oynadı desek abartmış olmayız. Siyah-beyazlı oyuncuları sezonun en iyi futbolunu oynamaya/ mücadele etmeye iten sebebe gelince; İnsan var olan gücünün ancak yüzde 75’ini kullanabilir. Geriye kalan yüzde 25’lik bölüm, otomatikman korunan rezerv olarak, hücrelerde şifrelenmiş, kodlanmış olarak muhafaza edilir. Bu güç; var olma, yok olma meselesi söz konusu olunca ortaya çıkar. Dememiz o ki, dün siyah-beyazlı oyuncular bu psikolojiyle oynadılar, seyirci desteğini de hissederek… Trabzonspor’un oyunu bu kadar geride kabul etmesine gerek yoktu aslında. Geriye çok yaslandılar. Baskı altında kaldıkları anda top daha fazla sahip olarak oynayabilseydiler; Beşiktaş bu derece etkili olamazdı, oynayamazdı. Ayrıca gecenin en iyilerinden Gökhan Gönül’ün kullandığı kanata önlem alınmalıydı! Nwakaeme’nin eksikliği hissedilmedi değil. Hatta Obi Mikel’in de. Nwakaeme, Trabzonspor’un en büyük hücum gücü, Obi Mikel, defans, orta saha pas bağlantılarının baş aktörü. İkisinin olmaması, Trabzonspor için büyük kayıptı vesselam… Ekuban, oyuna daha erken alınmalıydı. Oyuna girdikten sonra önce oyunun seyrini, sonra da maçın kaderini değiştirdi, Uğurcan ve Sörloth gibi.. Bitirelim… Beşiktaş, dün gece sezonun en iyi futbolun oynadı fakat keçiboynuzu tadındaki maçı galip bitirmelerine örümcek adam Uğurcan Çakır ve kuzeyin oğlu Sörloth müsaade etmedi.
tr
1553689541_1638262196
1
Seydişehir Hacıseyit Ali Mahallesi'nde eczacılık yapan Hasan Hüseyin Ergüven, tezgahların önüne şeffaf branda çekerek bulduğu izolasyon çözümüyle, koronavirüse karşı hem kendi sağlığını hem de müşteri sağlığını koruyor. Brandanın üzerine astığı "Hiçbir virüs alacağımız tedbirden daha büyük değildir. Her şey sizin sağlığınız için" yazısıyla kişisel tedbirin önemini vurgulayan Ergüven, eczane alışverişlerini daha güvenli hale getiriyor. İlaç almak isteyen kişilerin konuşmalarının duyulabileceği şekilde hazırlanan izolasyon sisteminde, reçeteler de brandanın arkasında hazırlanıp, müşteriye açılıp kapanan küçük pencereden uzatılıyor ve böylece müşteriyle yakın temas önlenmiş oluyor. Ergüven yaptığı açıklamada, çözümünü "maliyeti düşük ve güvenli" bulduğunu söyledi. Kovid-19 ile mücadelede eczanelerin de hastaneler gibi açık kalmasının önemine değinen Ergüven, ancak toplum sağlığı için gerekli tedbirlerin alınması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu: "Kovid-19 için önemli olan izolasyon. Alacağımız tedbirlerle koronavirüsü yenebiliriz. Birkaç ay sabredeceğiz, tedbir alacağız, izole olacağız. Sosyal ilişkilerimizi azaltacağız, birbirimizi anlayışla karşılayacağız. Öpüşmeyeceğiz, tokalaşmayacağız, mümkün olan en az şekilde irtibatta bulunacağız ve biz bu koronavirüsü yeneceğiz. Şerit çekerek 1,5 metre mesafeyi koruyabilirdik çünkü virüsün ulaşabileceği mesafe 1 metre ama biz sıcakkanlı bir toplumuz, yakınlaşmayı severiz. Vatandaşa çok engel olamayacağımızı düşünerek, izolasyon sistemini bu şekilde yaptık ki bunun korumasının da yüzde 100 olduğunu düşünüyoruz." Eczacı Ergüven, bulduğu çözümün diğer eczanelere de örnek olmasını istediğini, bireysel önlemlerin toplum sağlığını koruyabileceğini kaydetti.
Yukarı Çık Trafikte hamile kadına saldıran baklavacı kardeşlerle ilgili karar açıklandı Pendik'te hamile kadın ve eşinin içinde bulunduğu araca saldıran baklavacı kardeşler Hasan ve Hüseyin Sel, "Hürriyeti tahdit" suçundan 4'er yıl 2'şer ay, "Ulaşım araçlarının kaçırılması veya alıkonulması" suçundan da 10'ar ay hapis cezasına çarptırıldılar. NE OLMUŞTU? Olay, 2019 yılı Temmuz ayında E-5 karayolunda meydana gelmişti. Hasan ve Hüseyin Sel adlı baklava işletmecisi kardeşler, trafikte kendilerine yol vermediğini iddia ettikleri araca, içinde hamile bir kadın olmasına rağmen tekmelerle saldırıda bulunmuştu. Aracın içindekilerin çektiği görüntülerin sosyal medyada yayınlanmasıyla iki zanlı başlatılan soruşturma kapsamında tutuklanmıştı. Mahkeme, olaya ilişkin delillerin güvence altına alındığı ve sanıkların kaçma ihtimalinin bulunmadığı gerekçesiyle, Hasan ve Hüseyin Sel'in tahliyelerine karar vermişti. Az önce okuduğunuz haber, bağımsız bir medya organı tarafından size sunuldu. Bağımsız gazetecilik; sermayeye karşı halkı, sömürüye karşı emeği, eşitsizliğe karşı adaleti, savaşlara karşı barışı, piyasacılığa karşı temel hakları, talana karşı doğayı, erkek şiddetine karşı kadınları, istismara karşı çocukları savunmanın olmazsa olmaz koşuludur. Siz de gerçeğin sesini yükseltmek adına sorumluluk almak istiyorsanız, sadece birkaç dakikanızı ayırarak BirGün’e abone olabilir ve ‘#BirGünBenim’ diyebilirsiniz. Şimdiden sonsuz teşekkürler… BirGün bizim; hepimizin.
tr
1536929676_1535325643
3
Yapımcılığını Kadriye Özden'in üstlendiği, Almanya, İskoçya, Rusya, Belçika ve Özbekistan'dan da oyuncuların yer aldığı 'Mendilim Kekik Kokuyor' filminin ikinci galası, İstanbul'dan sonra çekimlere ev sahipliği yapan Antalya'da yapıldı. Çanakkale destanının bilinmeyen öykülerinin anlatıldığı ve 6 Mart'ta vizyona girecek filme, 'Terminatör' ve 'Gladyatör' filmlerinde rol alan Mike Mitchell ve Özbek oyuncu Şahruh Tuyçibayev misafir oyuncu olarak destek verdi. Yönetmenliğini Hüseyin Özden'in yaptığı filmde Willma Elles 'Hemşire Beatrice', Mehmet Çevik ise 'Rüstem Çavuş' rolünü canlandırıyor. Çekimleri Antalya'nın Akseki ve Kemer ilçelerinin yanı sıra Çanakkale'de 6 haftada tamamlanan filmin dün akşam bir alışveriş merkezinde yapılan ikinci galasına Antalya Valisi Münir Karaloğlu'nun yanı sıra çok sayıda sanatsever katıldı. ANTALYA'YA VEFA BORCU Yönetmen Hüseyin Özden, Çanakkale Savaşları'nın çok zor şartlar altında gerçekleştiğini hatırlatarak, "Biz bu zor şartlara paralel duyguyla yine zor şartlar altında filmin yapımını gerçekleştirdik. Bütün ekip canla başla çalıştı. Aklını, yüreğini ortaya koydu" dedi. Filmin yapımına Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Kızılay'ın da destek verdiğini aktaran Özden, "Bu film Antalyalıların filmi oldu. Antalya Valisi Mühir Karaloğlu'nun yönlendirmesiyle Antalya'nın o güzel mekanlarında o güzel insanlarla birlikte Çanakkale filmi yaptık. Antalyalılara bir vefa borcumuz vardı, burada bir gala yapmaya karar verdik" diye konuştu. EMPERYALİST GÜÇLERİN PRESTİJ SAVAŞI Sahil sahneleri için Kemer ve Tekirova'da çalıştıklarını köy sahneleri içinde Akseki'nin Sarıhacılar ve Belenalan köylerini kullandıklarını kaydeden Özden, savaş sahneleri içinde Dutluca'ya özel savaş platosu kurulduğunu anlattı. Özden, "Emperyalist güçler için Çanakkale savaşı prestij gösterisiydi. İstanbul'u alacaklar ve dünyaya sükse yapacaklardı. Anadolu insanı içinse bir varoluş savaşıydı. O mendil Anadolu'nun kendisidir, o kekik ise Anadolu insanının inancıdır" dedi. RÜSTEM ÇAVUŞ'TAN ANLAMLI TEŞEKKÜR Filmde 'Rüstem Çavuş' karakterini canlandıran Mehmet Çevik, "Sınırları korumak isterken veya gelebilecek tehlikeleri püskürtme harekatına girdiklerinde sadece Mehmetçik mi görev yapacak? Onu düşünmek lazım.
Senaryo ödüllü Mendilim Kekik Kokuyor için geri sayım (Yeni fotoğraflar) Türk ve dünya tarihinin dönüm noktalarından Çanakkale Savaşı'na gönüllü katılan gençlerin hikayesinin anlatıldığı Mendilim Kekik Kokuyor filmi, seyirciyle buluşmaya hazırlanıyor. Çanakkale Savaşları'nın 100. Yılı Senaryo Yarışması"nda birincilik ödülü kazanan ve 6 Mart'ta seyirciyle buluşmaya hazırlanan filmin yönetmenliğini Hüseyin Özden ve Hakan Kurşun, öyküsünü ise Kadir Bozkurt yazdı. Geri sayım başlayan filmden yeni kareler de yayınlandı. Abone ol Paylaş 01.03.2020 - 16:04 Türk ve dünya tarihinin dönüm noktalarından Çanakkale Savaşı'na gönüllü katılan gençlerin hikayesinin anlatıldığı sinema filmi, 6 Mart'ta seyirciyle buluşmaya hazırlanıyor. Mendilim Kekik Kokuyor filminin Kadir Bozkurt tarafından yazılan senaryosu, Çanakkale Savaşları'nın 100. Yılı Senaryo Yarışması"nda birincilik ödülüne değer görüldü. Yapımcılığını Kadriye Özden, yönetmenliğini Hüseyin Özden ve Hakan Kurşun'un üstlendiği filmin sinematografik danışmanlığını da Hakan Kurşun yaptı. Filmin çekimleri, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ve Türk Kızılay'ının destekleri ile Antalya ve Çanakkale'de gerçekleştirildi. Filmin yönetmenlerinden Hakan Kurşun, çekim sürecini anlattı. Kurşun, yapımcı ve yönetmen Hüseyin Özden'in uzun zamandan beri uğraştığı projeyi kendisine getirdiğini ve yönetmen olarak filmde yer almasını istediğini söyledi. İki yönetmenli filmde, keyifli ve bir o kadar zor koşullarda çekim yaptıklarını belirten Kurşun, "Setimiz zor bir setti. Yağmur, çamur zor şartlarda çalıştık ama böyle bir film yapmak, bir yönetmen olarak herkese nasip olmaz. O yüzden bu konuda kendimi şanslı hissediyorum. Çanakkale, Türkiye'nin çok önemli bir değeri. Bu eserde çalışmak gerçekten gurur verici. Yönetmeliğini çok severek yaptığım bir iş oldu ve güzel bir iş çıkardık" dedi. Kurşun, şunları kaydetti: "Biz bu savaşın ne kadar zor şartlarda kazanıldığını, insanları nasıl etkilediğini gösteren film yapmaya çalıştık, yani herkes için evrensel bir dil olsun istedik. Savaşın dönemin gençlerine etkilerini gösterdik, insanlık için kötü bir şey olduğuna dikkati çektik ve kazansanız bile üzücü bir durum olduğunu anlatan bir film yapmaya çalıştık. Çanakkale filmlerinin içinde biraz farklı bir eser olduğunu düşünüyoruz. Bu konuda yeni bir şey yapmanın da heyecanı var. Filmin gençler için çok iyi bir ders olacağını düşünüyorum. Gençlerin mutlaka izlemesi gerektiğini düşünüyorum. İşimiz 90 dakika sıkmadan bir film yapmak. Bazen filmler sıkıcı olabiliyor ya da belgesele kayabiliyor. 90 dakika içerisinde iyi bir kurguyla anlatılacak bir film yapmaya çalıştık" Kurşun, filmin çekimlerinin uzun sürdüğünü, Çanakkale'de, Antalya Akseki'de çekimler yaptıklarını, Akseki'de esir kampı kurduklarını, dramı, savaşı anlatan bir plato oluşturduklarını dile getirdi. Kurşun, kurgunun 4 ay, çekimlerin 4 hafta sürdüğünü belirterek, savaşın ve dönemin psikolojik ve duygusal yönünü yansıtabilmek için montajın da uzun zaman aldığını anlattı. Filmin yaklaşık 3 milyona mal olduğunu ve şehirden uzak bir yere set kurduklarını, çekim yaptıkları günlerde genellikle yağmur yağdığını ve yağmurun bitmesi için saatleri kovaladıklarını belirten Kurşun, "Yağmurdan sonra her yer balçık içinde kalıyordu. Herkes konteynırda kalıyordu. Yağmurla boğuştuk. Sahneleri çekmek için yağmurun bitmesini bekliyorduk. Ortamı düzeltmek için baya mücadele ettik. Ama yönetmen olarak uğraşmayı seviyorum. Güzel bir film çıktı. Heyecanlıyız" ifadelerini kullandı. Almanya, İskoçya, Rusya, Belçika ve Özbekistan'dan da oyuncuların yer aldığı filme, Terminatör ve Gladyatör filmlerinde rol alan Mike Mitchell ve Özbek oyuncu Şahruh Tuyçibayev misafir oyuncu olarak destek verdi. Filmin oyuncu kadrosunda ayrıca Mehmet Çevik, Wilma Elles, Başar Alemdar, Çetin Büyükakın, Hakan Devrim Göztepe, Tarık Bayrak, Şaban Türkekül, Azer Şelte, Gürkan Çolaker, Hakan Bozyiğit, Buse Bilgin, Zehra Ece Aral, Devrim Yakut, Alper Kut, Oktay Dal, Hakan Bozyiğit, Radife Baltaoğlu, Meltem Evcioğlu, Öykü Esendemir, Suzan Sabancı, Abdullah Sürekli, Murat Karahüseyinoğlu, Özge Öztürk, Alkan Avcı, Özge Efe, İsmail Şenel, Aytunç Özulus, Selim Gürata, Emre Nurettin Örük, Ferit Kılıç ve Yunus Emre Özdemir yer alıyor. KONUSU "Anadolu'da bir kasabada yaşayan Hasan ile amcasının oğlu Yusuf, Elif adında bir kadına aşık olur. Elif'in gönlü de iki adamdan birine düşer ama bunun kim olduğunu kimseye belli etmez. Tam da bu sırada eli silah tutan tüm erkekler Çanakkale Cephesi'ne çağrılır. Cepheye gitmeden önce Elif'e açılmak isteyen Yusuf, genç kadına Hasan'ın başkasını sevdiğini belirterek ilanı aşk eder ve Elif'in Hasan için işlediği kekik kokulu mendili gizlice alır. Cepheye doğru yola koyulan Yusuf, Hasan ve diğer gönüllüler, İstanbullu Eftal ile birlikte keşfe çıkan Karagöz oynatıcısı Rüstem Çavuş ile karşılaşır. Bu sırada Anzak'ta meydana gelen saldırı sonucu gönüllülerden bir kısmı ölürken Hasan, Yusuf, Çopur, Rüstem Çavuş ve İstanbullu Eftal esir kampına götürülür." Paylaş
tr
1626229528_1550214620
1
63 yıllık efsane itfaiye aracı her an göreve hazır TOKAT'ın Zile ilçesinde, 63 yıllık olan itfaiye aracı halen faal olarak kullanılıyor. TOKAT'ın Zile ilçesinde, 63 yıllık olan itfaiye aracı halen faal olarak kullanılıyor. Türkiye'de ender bulunan Alman yapımı araç, vatandaşların da ilgisini çekiyor. Zile Belediyesi itfaiyesi bünyesinde 50 yıldır hizmet veren Ford marka araç, Almanya'da 1957 yılında üretildi. Daha önce Ankara'da görev yapan araç 1970 yılında Zile Belediyesi'nce satın alındı. 50 yıldır Zile'deki yangınlara müdahale edilen araç, 6 silindirli 5 bin motoruyla aradan yıllar geçmesine rağmen orijinal özelliklerini korumaya devam ediyor. Motorunun ürettiği sıcaklıkla taşıdığı suyun kış şartlarında donmasını önleyen özel bir sisteme sahip olan itfaiye aracı, seyyar aydınlatma sistemi ile 8 ile 10 bar basınç güçlü pompasıyla dikkat çekiyor. Zile Belediyesi İtfaiye Çavuşu İbrahim Hüyük, "Aracımız tam şekilde çalışmaktadır. Gerektiğinde yangınlarda da kullanabiliyoruz. Aracımız şu an yeni itfaiye araçlarında olmayan bir özelliği ile önden radyatörden almış olduğu sıcak suyu arka pompaya devir yaparak kışın suyun donmasını engelliyor. 6 koldan su veriyor. Su basıncı 8-10 bar olabiliyor. Eski sistem üzerinde çan vardır. Sonradan siren takılmıştır ama kendi orijinal çanı vardır. Yedek far vardır. 1957 model araçta koymaları ilginç. Seyyar olarak çıkıp yerine takılmaktadır. Bu aracımızı daha önceleri kullanan arkadaşlarımız var. Zile'mizin dar sokakları var. Çok rahat bir şekilde sığıyor ve müdahale edebiliyoruz. Gerektiği her yerde kullanabiliyoruz ama ihtiyarı da fazla yormak istemiyoruz" dedi. 'ARACIMIZDAN MEMNUNUZ' 20 yıldır itfaiye personeli olarak çalışan Ahmet Albayrak, 10 yıl bu aracın şoförlüğünü yaptığını belirterek, "Aracın malzemesinden ben sorumluydum. İtfaiyenin öncü aracıydı. Diğer araçlar ağır kalıyordu. Kışın yangına gidildiğinde bunun peşine yetişemezdik. Su izinden hangi mahalleye gittiğini, hangi sokağa girdiğini peşinden takip edip buluyorduk. 6 koldan su veren bir araç. 2 kişi olmadan hortumunu tutamıyorduk. Yıkılması gereken ahşap yeri yıkabiliyorduk. Su basıncı o kadar güçlü. Halen aracımızdan memnunuz" diye konuştu. Kaynak: DHA
Ebru YİĞİT Kocaeli Dünyada salgının, Türkiye’de vaka sayılarının arttığı koronavirüse ilişkin kalabalık ortamlardan uzak durma uyarısı yapılsa da her bir fabrikada binlerce işçi dip dibe saatler geçiriyor. Bir yandan alınan önlemlerin yetersiz olması işçileri kaygılandırırken diğer taraftan okulların tatil edilmesiyle işçiler çocuklarını evde yalnız bırakmanın kaygısını taşıyor. Bir işçi, “Virüs bizi ya da sevdiklerimizi öldürmezse bile ya izin alamadığımız için evdeki çocuklarımızı düşünmekten ya da izin verirlerse yaz sıcağında bir nefes alamadan çalışmaktan helak edecek” diyor. Howon fabrikasında çalışan Ahmet “Bizde önlemlerin tam alındığını söyleyemeyiz. Ellerinde termal kamera olduğunu söyledikleri bir şeyle servisten inen işçileri kontrol ettiler. Bilgilendirmek için kağıtlar astılar ama ne dezenfektan ne de maske dağıtımı yapıldı. Bizim kendimizce aldığımız önlem dışarıda zaman geçirmemek. Fabrikalardan çıkıp soluğu evde alıyoruz. Çoluğumuz çocuğumuz var. Özellikle fabrikada hijyen sağlanmalı” dedi. Federal Mogul fabrikasında çalışan bir işçi ise fabrikada panolara koronavirüsle ilgili bilgilendirme yazıları asıldığını söyledi. Birçok metal fabrikasında alınan ilk önlem revirdeki doktorlar tarafından hijyen, el yıkama eğitimlerinin verilmesi oluyor. Papilla Tencere fabrikasında çalışan Nazlı kendi fabrikalarında sadece tuvaletlere koronavirüs riskini azaltmak için el yıkama metninin asıldığını anlattı: “Kendi önleminizi kendiniz alın diyorlar bize. Tuvaletlerde hijyen sağlanmalı, koronavirüs bulaşıcı bir hastalık ama tuvaletlerin daha sık temizlenmesini isteyince siz de tuvaletlerde sigara içmeyin deniliyor.” ÜCRETLİ İZİN VERİLMELİ Kalibre Boru fabrikasında ise işçiler bilgilendirmenin yapıldığını, dışarıdan içeriye ziyaretçi alımlarının durdurulduğunu anlatıyor. Önlemlerin yetersiz olduğunu belirten işçiler fabrika yönetiminin kendilerini “Kendinizi koruyun” dediklerini dile getiriyorlar. Sumiriko’da çalışan bir işçi de “Bizim fabrikada önlemler alınıyor, dezenfektanları kullanıyoruz, yemekhanede doktorun bilgilendirme videoları yayınlanıyor. Ama şimdi okullar tatil edilince çocuklara kimin bakacağını bilmiyoruz. Biz fabrikadayız bu çocuklara ne olacak? Buna dair kimse bir şey söylemiyor. Bize de ücretli izin verilmeli” dedi. İşçilerin çoğu ücretli izin uygulamasına sıcak bakıyor. Ama devletin de patronların da bu işe yanaşmayacağını düşünen işçiler, yapıldığı durumda ise bunun yıllık izinlerinden düşürüleceğini söylüyorlar. Bu durumda yaz aylarında çalışmak zorunda kalacaklarını belirten metal işçisi bir kadın, “Virüs bizi ya da sevdiklerimizi öldürmezse bile ya izin alamadığımız için evdeki çocuklarımızı düşünmekten ya da izin verirlerse yaz sıcağında bir nefes alamadan çalışmaktan helak edecek, hastalıkta da sağlıkta da en son düşünülen biz işçiler oluyoruz” diyor. Ford işçileri: El yıkayın diyorlar ama hattı bırakıp tuvalete gidemiyoruz biz Bu nasıl önlem: Yemekte 1 metre, bantta 10 santim mesafe!
tr
1582021901_1605294907
2
İzmit Belediyesi, korona virüs tedbirleri kapsamında hafta sonu kentte uygulanan sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle yiyecek bulmakta zorlanan sokak hayvanlarını unutmadı. Bu kapsamda Belediye ve Ekolojik Yaşam Derneği işbirliğinde kentin birçok noktasında kedi ve köpekler için mama dağıtılarak besleme noktalarına bol miktarda mama bırakıldı. ''SOKAKTAKİ DOSTLARIMIZIN HER ZAMAN YANINDAYIZ'' Vatandaşları sokak hayvanları konusunda duyarlı olmaya davet eden İzmit Belediye Başkanı Av. Fatma Kaplan Hürriyet, “İzmit Belediyesi olarak sokaktaki dostlarımızın her zaman yanındayız. Salgın döneminde sokakta yiyecek bulmakta zorlanan sevimli dostlarımız için ekstra çaba gösteriyoruz. Onların aç ve susuz kalmasına gönlümüz razı olmayacağı için düzenli olarak mama dağıtımı gerçekleştiriyoruz. Hemşerilerimin de bu konuda duyarlı davranacağına inanıyorum” ifadelerini kullandı.
Av. Fatma Kaplan Hürriyet başkanlığında tüm birimleriyle koronavirüs mücadele çalışmalarına devam eden İzmit Belediyesi, kentte yaşanan olumsuz durumlar karşısında da hemen harekete geçiyor. Geçtiğimiz günlerde Topçular Mahallesi Düz Sokak üzerinde istinat duvarı çökmesinin ardından İzmit Belediyesi hemen müdahalede bulunarak istinat duvarının yeniden inşa edilmesi çalışmalarına başladı. TEHLİKENİN ÖNÜNE GEÇİLDİ İstinat duvarının çökmesiyle birlikte sokak üzerinde güvenlik önlemleri alan İzmit Belediyesi ekipleri yapılan incelemelerin ardından vatandaşlar için tehlike yaratan istinat duvarı için çalışmalara başladı. Bu kapsamda Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri istinat duvarının yeniden inşa edilmesi çalışmalarına başladı. Çalışmaların kısa sürede tamamlanacağı belirtildi.
tr
1532396903_1529348042
3
Daum: Derbide üstün olan Galatasaray'dı Fenerbahçe'nin eski teknik direktörlerinden Christoph Daum, Galatasaray derbisinin ardından açıklamalarda bulundu. Bir dönem 'yi çalıştıran 66 yaşındaki Alman teknik direktör Christoph Daum, Süper Lig'in 23. haftasında oynanan derbi hakkında değerlendirmelerde bulundu. Milliyet gazetesinden Onur Dinçer'e verdiği röportajında Daum, derbide 'ın Fenerbahçe'den daha iyi olduğunu ve kazanmayı hak ettiğini belirterek şunları söyledi: “Aslında Galatasaray için çok zor bir maçtı. Çünkü onlar için Fenerbahçe deplasmanı hep zor olmuştur. Ne var ki bu sefer, uzun yıllar sonra rakiplerini seyircisi önünde yenmeyi başardılar. Oyunun geneline bakıldığında konuk ekip üstün olan taraftı. Attıkları üç gol ve birçok fırsat yakalamış olmaları da bunu gösteriyor zaten. Fenerbahçe kazanmak için uğraştı, risk de aldı ama gol pozisyonları üretmekte sıkıntı yaşadı. Tek tek isim saymak doğru olmaz, Fenerbahçe bu maçı takım olarak kaybetti." "Disiplin yoksa başarı zor" Sarı lacivertli ekipte iki farklı dönemde çalışan deneyimli teknik adam, o zamanlarda derbi için çok iyi hazırlandıklarının altını çizerek Fenerbahçe'de eksik olan şeyin disiplin olabileceğine işaret etti: “Derbiyi kazanmak için en önemli noktalardan bir tanesi o maça çok iyi konsantre olmaktır. Fenerbahçe’nin başında olduğum dönemde Galatasaray maçlarına, şartlar ne olursa olsun, hep çok iyi konsantre olarak çıkardık. Takımda disiplin vardı ve takım içi ilişkiler iyiydi. Çok sıkı maçlara bu birliktelik, inanç ve coşkuyla çıktığımızı hatırlıyorum. Zaten bunlar yoksa başarı da zor." Daha fazla takım Fenerbahçe'nin hala şampiyon olabileceğini ifade eden Daum, “Kazansalardı, yarışın içine güçlü bir şekilde gireceklerdi. Ancak şimdi şampiyonluk şanslarını zora soktular. Ama hâlâ imkansız değil, başarabilirler. Çünkü geçmişte bunun örnekleri var. Ne olursa olsun mücadeleyi bırakmamaları gerekiyor” diyerek eski takımına tavsiyede bulundu.
Süper Lig'in 23. haftasında sahasında Galatasaray'a 3-1 yenilen Fenerbahçe, Kadıköy'de yaklaşık 15 yıl sonra derbi kaybetti Fenerbahçe, Türk futbolundaki en önemli rakipleri Beşiktaş ve Galatasaray'a karşı son yıllarda iç sahada ciddi bir üstünlük kurmuştu. Kadıköy'deki son derbi yenilgisini 17 Nisan 2005'te Beşiktaş'a karşı alan Fenerbahçe, 15 yılı yakın bir süre sonra Galatasaray'a kaybetti ve derbilerdeki namağlup unvanını yitirdi. GALATASARAY'A 20 YIL SONRA KADIKÖY'DE KAYBETTİ Fenerbahçe, 20 yılı aşkın bir süre sonra sahasında Galatasaray'a kaybetti. Bu derbiye kadar iç sahada Galatasaray'a karşı son mağlubiyetini ise 22 Aralık 1999'da 2-1'lik skorla alan sarı-lacivertliler, daha sonraki 23 derbide 15 galibiyet, 8 beraberlik almıştı. Fenerbahçe, 23 maç sonra Kadıköy'de Galatasaray derbisi kaybederek taraftarını üzdü.
tr
1582672451_1596509050
2
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, korona virüsü salgınında halkın gıda ihtiyacını karşılamak ve çiftçiye destek olmak için üretim seferberliği başlattı. Belediye, çiftçinin satamadığı ürününü hal fiyatı üzerinden satın alacak. Alınan ürünler ihtiyaç sahibi ailelere dağıtılacak. Çiftçiye yapılacak desteğe ilişkin bilgi veren İstanbul Büyükşehir Belediyesi,Muhtarlıklar ve Gıda Dairesi Müdürü Ahmet Atalık, salgınla mücadele döneminde İstanbulluların gıda ihtiyacını karşılamada ve çiftçinin üretimine devam etmesini sağlamada önemli adımlar atmış olacaklarını söyledi. TOHUM VE GÜBRE HİBE YAPILACAK Destek sürecinde, tohum, fide, tarım ilacı, gübre ve damla sulama gibi çiftçiye maliyet yükü olan kalemlerde hibe yapılacağını açıklayan Atalık, “Üretimin her aşamasında çiftçiler ziraat mühendislerinden bilgi ve destek alabilecek. Çiftçi ürünü istediği gibi satabilecek, satamadığı koşulda İBB devreye girecek. Çiftçinin ürününü, hal fiyatı üzerinden satın alacak. Alınan ürün de ihtiyacı olan ailelere ücretsiz dağıtılacak” dedi. ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ÇİFTÇİYİ YÖNLENDİRECEK Kentin toprağı ile en iyi şekilde uyum sağlayacak domates, salatalık, biber, patlıcan ve karpuz çeşitleri tohum veya fidelerinin çiftçilere hibe edileceğini bildiren Atalık, uzman ziraat mühendislerinin de üretimin her aşamasında çiftçinin bilinçli üretim yapması için yönlendirici görev üstleneceğini anlattı. HİBELER KAYIT YAPTIRAN ÇİFTÇİLERE DAĞITILACAK Mühendislerin sebze ve meyve tarımı yapılan kırsal mahalle muhtarlarıyla ve çiftçilerle görüşmelere başladığını belirten Atalık kayıt için şunları söyledi: Proje yaklaşık 1.500 dekar alanda uygulanacak. Fide ve tohumlarımızı 1-15 Mayıs aralığında toprakla buluşturarak projemizi başlatmış olacağız. Hibeler, muhtarlık ve kooperatiflere kayıt yaptıran çiftçilere dağıtılacak. Çiftçilerimizin, aynı zamanda 0505 474 32 35 irtibat numarasından kayıt yaptırması da mümkün olacak.
Yağmurun da etkisiyle trafik bir çok noktada durma noktasına geldi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yoğunluk haritasına göre saat 17.50'te yoğunluk yüzde 47 seviyesine ulaştı. Yağmurun kayganlaştırdığı yolda trafik kazaları da meydana geldi.
tr
1603595756_1569835312
3
Türkiye Gazetesi Türkiye Gazetesi ABD'de New York Valisi Andrew Cuomo, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının en kötü vurduğu eyaletin bu hafta yeni bir safhaya geçeceğini ve kırsal bölgelerde bazı sektörlerin açılacağını duyurdu. Cuomo, düzenlediği basın toplantısında, eyalette koronavirüs vaka ve ölüm sayılarının azalmaya devam ettiğini ve son 24 saatte 161 kişinin hayatını kaybettiğini belirterek, ''New York yeni bir safhaya giriyor.'' dedi. Upstate New York'taki bazı bölgelerde inşaat ve üretim sektörlerinin 15 Mayıs sonrası faaliyetlere başlayacağını ifade eden Cuomo, New York kentindeki önlemlerin ise hazirana kadar devam edeceğini söyledi. New York'ta 27 Mart'tan bu yana ilk kez Kovid-19'dan ölenlerin sayısı 200'ün altına düştü. ABD genelinde ise son 24 saatte koronavirüs nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı binin altında kaldı. ABD Başkanı Donald Trump, Twitter hesabından bu sabah yaptığı açıklamada ''koronavirüs sayılarının iyiye gittiği'' ve salgınla mücadelede ''ilerleme kaydedildiği'' değerlendirmesinde bulunmuştu. Kovid-19 görülen ülke ve bölgelerdeki yeni vakalara ilişkin güncel verilerin derlendiği "Worldometer" internet sitesine göre, ABD'de vaka sayısı 1 milyon 373 bin 706'ya, ölü sayısı 81 bin 9'a yükseldi.
KOVID-19 salgınının aralık ayından bu yana dünya genelinde bulaştığı kişi sayısı 1 milyon 266 bin 598 oldu, 69 bin 168 kişi hayatını kaybetti, virüse yakalanan 260 bin 967 kişi iyileşti. Salgının yeni üssü ABD'de ise durum giderek kötüleşiyor. ABD'de dünden bu yana ölü sayısı 1076 artarak 9 bin 528'e yükseldi. Bu artış bir rekor. ABD Başkanı Donald Trump, Beyaz Saray'daki basın toplantısında ümit verici açıklamalarda bulunmadı. Trump, Kovid-19 salgınının ülkedeki etkisini bir süre daha yoğun şekilde hissedeceklerini belirterek, "En zor kısmı bu hafta ve gelecek hafta olacak. Maalesef birçok ölüm yaşanacak" dedi. Özellikle New York kenti ve çevresinde yaşanan doktor sıkıntısına dikkati çeken Trump, "New York'a koronavirüsle mücadele kapsamında 1000 kadar askeri doktor gönderiyoruz. Onların çok faydası olacak gerçekten" dedi. New York Valisi Andrew Cuomo da, eyalette cumadan cumartesine 630 kişinin daha hayatını kaybettiğini belirterek, "Henüz zirveyi görmedik ama yaklaşıyoruz" uyarısında bulundu.
tr
1641687789_1645981886
2
Suriye'nin kuzey ve doğusunda PYD öncülüğünde kurulan terörist yapının ele başlarından Bedran Çiya Kurd, ABD'nin Esaf yönetimine karşı geçen hafta yürürlüğe soktuğu yaptırımlardan PKK'nın Suriye yapılanması olan YPG'nin muaf tutulması için ABD öncülüğündeki uluslararası koalisyonla görüşmeler yürütüldüğünü açıkladı. ABD, geçen hafta yürürlüğe giren "Sezar" yaptırımlarıyla Beşar Esed ve yakın çevresi ile iş yapan kişi ve kuruluşları milliyetleri fark etmeksizin yaptırım listesine alarak Esed üzerindeki baskıyı artırmıştı. Çiya Kurd, yerel tüccarlar aracılığıyla Şam'In kontrolündeki bölgelerle ticari ilişkileri bulunduğuna ve ticarette Suriye lirasının kullanıldığına dikkat çekerek yaptırımların kendi bölgelerini de etkileyeceğini kaydetti. YPG'li ele başı, Irak sınır geçişlerinin kapalı olması nedeniyle zaten ekonomik kuşatma altında olduklarını belirterek yaptırımların fiyatlarda çok büyük artışlara ve Suriye içindeki ticari faaliyetlerin zayıflamasına yol açacağı uyarısında bulundu. Yetkili, "Bize özerk yönetime bağlı bölgelerin Sezar yaptırımlarından muaf tutulacağını söylediler. Ancak bu muafiyeti sağlamak için gerekli mekanizmalar ve araçlar konusunda uluslararası koalisyonla istişareler devam ediyor" diye konuştu. SURİYE LİRASI AYLARDIR DEĞER KAYBEDİYOR Sezar yaptırımlarının zaten zor durumdaki Suriye ekonomisine ağır darbe vurması bekleniyor. Yıl başında bir dolar 1000 Suriye Lirası'ndan işlem görürken bir doların değeri 3 bin 500 Suriye Lirası'na kadar yükseldi. 2011 yılında iç savaşın patlak vermesi öncesinde ise bir dolar 50 Suriye Lirası'ndan işlem görüyordu. Washington'ın geçen Çarşamba günü yürürlüğe soktuğu "Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası" çerçevesinde, aralarında Beşar Esed ve eşi Esma Esed’in da bulunduğu 39 kişi ve kuruluş yaptırım listesine alınmıştı. Yasa uyarınca söz konusu 39 kişi ve kurumun ABD'deki mal varlıkları dondurulurken Esed rejimi ya da listede bulunan kişilerle ticaret yapan kişi ya da firmalara da yaptırım uygulanabilecek. Sezar yaptırımları, adını Suriye'den kaçan bir ordu fotoğrafçısından alıyor. "Sezar" takma adı verilen kişi, Suriye'de kitlesel cinayetler, işkence ve diğer suçlara dair binlerce fotoğrafı da yanına alarak yurt dışına çıkartmıştı.
ABD Dışişleri Bakanlığı “2020 İnsan Kaçakçılığı Raporu”nu yayınladı. ABD’nin Irak ve Suriye’de hem para hem de silah desteği sağladığı PKK-YPG için “12 yaşına kadar küçük erkek ve kız çocukları zorla kaçırılıp silah altına alınıyor” denilen raporda şu bilgiler yer aldı: KANDİL’E GÖNDERİLDİLER “Çocuklar halen Irak’ta faaliyet gösteren DEAŞ, Haşdi Şabi, kabile güçleri, PKK ve İran destekli milisler gibi farklı silahlı gruplar tarafından zorla silah altına alınıp kullanılıyor. 2018’de bölgedeki yerel sivil toplum kuruluşlarının verdiği bilgilere göre 10-20 kadar Ezidi çocuk zorla silah altına alındı. STK’lar PKK’nın çocukları Türkiye ve İran-Irak arasında kalan Kandil Dağları’ndaki üslerine gönderdiklerini rapor etti.” SURİYE’DE DE KAÇIRDILAR “YPG ve YPJ Suriye’nin kuzeyinde 12 yaşına kadar küçük çok sayıda erkek ve kız çocuğunu silah altına almaya devam ediyor. Uluslararası gözlemcilere göre YPG ve YPJ 2017 yılından beri Suriye’nin kuzeydoğusundaki mülteci kamplarındaki çocukları kaçırıyor.” ABD, PKK’YA 21 MİLYON DOLAR YARDIM YAPTI Terör örgütü PKK/YPG’ye Suriye ve Irak’ta para ve silah yardımı yapan ABD’de Pentagon’un 2021 bütçe talebi de tartışma konusu oldu. Pentagon, YPG/PKK dahil ABD’nin desteklediği güçler için 200 milyon dolar bütçe talep etti. Sezar Suriye Sivil Koruma Yasası’nı 17 Haziran’da uygulamaya koyan ABD, YPG/PKK’ya 21 milyon dolar nakit yardımında bulundu.
tr
1628233543_1629186035
3
SURİYEe'nin İdlib kentinde terör unsurlarınca düzenlenen saldırıda başından yaralanan Tankçı Sözleşmeli Er İsmail Anayurt (25), 43 gün süren yaşam savaşını kaybederek şehit oldu. Abone ol Suriye'nin İdlib kentinde 26 Nisan 2020 tarihinde tanka roket isabet etmesi sonucu başını çarparak ağır yaralanan Tankçı Sözleşmeli Er İsmail Anayurt, GATA’da tedavi altına alınmıştı. Anayurt, 43 gün süren yaşam savaşını kaybederek şehit düştü. Baba ocağına Türk Bayrağı asıldı Şehidin baba ve annesi acı haberi Ankara’da aldı. Şehidin Tokat’ın Erbaa ilçesi Tepeşhir Mahallesi'nde yaşayan yakınlarına ise acı haberi askeri ve mülki erkan verdi. Bekar olduğu öğrenilen şehidin baba ocağına Türk Bayrağı asıldı. Cenazesi Tokat'a getirilecek Dursun ve Telime çiftinin 1’i kız 4 çocuğundan birisi olan Anayurt’un cenazesinin akşam saatlerinde hava yolu ile Tokat’a getirilmesi bekleniyor.
Şehit annesinden gurur veren sözler: "Güçlü duracağım yavrum, ağlamıyorum" Şehit annesinden gurur veren sözler: "Güçlü duracağım yavrum, ağlamıyorum" Suriye'nin İdlib kentinde yaralandıktan sonra tedavi gördüğü GATA'da şehit olan Piyade Tankçı Sözleşmeli Er İsmail Anayurt için düzenlenen törende, şehit annesi Tesmiye Anayurt, oğlunu "ağlamayacağım, güçlü... Şehit annesinden gurur veren sözler: "Güçlü duracağım yavrum, ağlamıyorum" TOKAT - Suriye'nin İdlib kentinde yaralandıktan sonra tedavi gördüğü GATA'da şehit olan Piyade Tankçı Sözleşmeli Er İsmail Anayurt için düzenlenen törende, şehit annesi Tesmiye Anayurt, oğlunu "ağlamayacağım, güçlü duracağım" sözleri ile son yolculuğuna uğurladı. Suriye'nin İdlib kentinde, tanka yapılan roketatarlı saldırı sonucu yaralanan ve 43 gündür hastanede tedavi gören Piyade Tankçı Sözleşmeli Er İsmail Anayurt (25), şehit oldu. Şehit için Tokat'ın Erbaa ilçesinde bulunan Fevzi Çakmak İlkokulu bahçesinde tören düzenlendi. Dursun ve Tesmiye Anayurt çiftinin 4 çocuğundan biri olan Piyade Tankçı Sözleşmeli Er İsmail Anayurt, 26 Nisan'da Suriye'nin İdlib kentinde tanka yapılan roketatarlı saldırı sonucu yaralanmıştı. Yaralı asker Anayurt, Ankara Gülhane Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedaviye alındı. 43 gündür tedavisi süren yaralı asker, doktorların tüm müdahalelerine rağmen şehit oldu. Dün havayoluyla Tokat'a getirilen Şehit Anayurt, oradan da karayoluyla Erbaa ilçesine getirildi. Şehidin baba ocağında alınan helallik esnasında Anne Tesmiye Anayurt ve Ağabey Seçkin Anayurt, törende bulunan vatandaşlara güçlü durmaları ve ağlamamaları konusunda telkinde bulundu. Helallik sonrasında Şehit Anayurt için Erbaa kent merkezinde bulunan Fevzi Çakmak İlkokulu bahçesinde tören düzenlendi. Kılınan cenaze namazının ardından Baba Dursun Anayurt'un bayrağa sarılı tabutunu öperek uğurladığı Şehit İsmail Anayurt, Erbaa İlçe Şehitliğinde defnedildi. Kaynak: İHA
tr
1569908037_1486138610
1
Türkiye'de az miktarda bulunabilen kuzugöbeği mantarının kilosu 130 liradan alıcı buluyor. Bu nedenle halk arasında, 'kara elmas' olarak anılan kuzugöbeği mantarı, tezgâha koyulduğunda yarım saat içinde tükenirken, satıcılar talebe yetişemiyor. Türkiye'nin fauna ve flora bakımından zengin çeşitliliğe sahip, çok sayıda endemik bitki türünü de bünyesinde barındıran Kaz Dağları'nın eteklerinde kalan köylerde yaşayanlar, bugünlerde kuzugöbeği mantarı toplayarak ev ekonomilerine önemli katkı sağlıyor. Özellikle Bayramiç, Ayvacık ve Yenice ilçelerinde çok sayıda vatandaş, yüksek fiyatı nedeniyle 'kara elmas' olarak adlandırılan kuzugöbeği mantarı toplayabilmek için gününü ormanlık alanlarda geçiriyor. 'ÇOK NADİR BULUNAN BİR MANTAR TÜRÜ' Mart, nisan ve mayıs aylarında Kaz Dağları eteklerindeki ormanlık alanlarda az miktarda bulunan kuzugöbeği mantarının, halk arasında bağışıklık sistemini güçlendirdiğine inanılıyor. Koronavirüs salgınının yaşandığı bu günlerde kuzugöbeği mantarı büyük talep görüyor. Ayvacık ilçesinde 23 yıldır manavlık yapan Hilmi Çelik, kilosu 130 lira olmasına rağmen kuzugöbeği mantarını tezgaha koyduktan sonra yarım saat içinde tükendiğini söyledi. Bu mantarın her bölgede yetişmediğini ifade eden Çelik, "Normal mantar gibi çıkar ama her bölgede olmaz. Bölgemizde çayır ve çamlık alanın bulunduğu yerlerde olur. Çok nadir bulunan bir mantar türüdür. Çok bulunmadığı için ürün elimize az geliyor. Talep çok, yetiştiremiyoruz. Şu an kuzugöbeği mantarı 120-130 TL arasında fiyatla alıcı buluyor. Fiyatı yüksek olmasına rağmen talep çok fazla” diye konuştu. 'DOĞAL ANTİBİYOTİK' Kendisi de ormanda kuzugöbeği mantarı arayan Hilmi Çelik "Bugün bayağı bir gezdim, 3-4 koruya girdim. Yeni yeni çıkmaya başladığı için yarım kilo kadar ancak bulabildim. Şu zaman daha fazla çıkmamış. Kuzugöbeği mantarı doğal antibiyotik özelliğine sahip. Her derde deva olduğu söylenir bu mantarın. Bağışıklık sistemine faydası var. Ben bunu köylerden toplatıyorum. Şu an da istek çok. Dışardan da telefonla talep geliyor. Tezgaha koyduğum zaman 15-20 dakika içerisinde satıyorum. Çok faydalı bir şey. Bu mantarı kendim de topluyorum ve tüketiyorum. Çok faydalı. Yemeyenlere de yemesini tavsiye ederim” dedi.
04.01.2020 10:09 | Son Güncelleme: 04.01.2020 10:09 ÇANAKKALE'de jandarma ekiplerince bir iş yerine düzenlenen uyuşturucu ve fuhuş operasyonunda 1 kişi tutuklandı. İl Jandarma Komutanlığı'na bağlı ekipler, Yenice ilçesi Kalkım beldesinde bir iş yerinde zorla fuhuş yaptırıldığı ve uyuşturucu madde kullanıldığı ihbarı üzerine harekete geçti. Düzenlenen operasyonda fuhuştan 9'u yabancı uyruklu, 4'ü Türk 13 kadın yakalandı. Ayrıca işletme sahibi K.S. ile uyuşturucu kullandıkları belirlenen 4 şüpheli, gözaltına alındı. Uyuşturucu kullanan 4 kişi savcılık sorgularının ardından serbest bırakıldı. Jandarmadaki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen iş yeri sahibi K.S. ise tutuklanarak cezaevine gönderildi. Kaynak: DHA Öte yandan yabancı uyruklu 9 kadın, jandarmadaki işlemlerinin ardından Ayvacık ilçesindeki Yabancıları Geri Gönderme Merkezi'ne teslim edildi. 4 Türk kadın ise serbest bırakıldı. İçki satış belgesi olmayan iş yerinde ise 216 şişe bira, 6 şişe votka, 8 şişe rakı, 4 kenevir tohumu, bir miktar esrar, 1,5 litrelik uyuşturucu madde içiminde kullanılan plastik şişe ele geçirildi. İş yerine 26 bin 27 lira idari para cezası uygulandı.
tr
1554922014_1553358361
3
Fransız basınında yer alan haberlere göre 600 doktor, salgının yol açtığı krizin yönetiminde "devlet yalanı" söyledikleri gerekçesiyle Philippe ve Buzyn hakkında Paris'teki Adalet Divanı'na suç duyurusunda bulundu. Doktorlar, Philippe ve görevinden geçen ay istifa eden Buzyn'i salgın ile ilgili "tehlikeyi" bildikleri halde zamanında gerekli önlem almamakla suçladı. Doktorların avukatı Fabrice Di Vizio, gazetecilere yaptığı açıklamada, hükümetin, "Fransızlardan gizlediği bilgilerin ortaya çıkarılması" için soruşturmanın açılması gerektiğini söyledi. 100 bin yaşlı ölebilir uyarısı Diğer yandan, huzur ve yaşlı bakım evlerinde görev yapan sağlık personeli, Sağlık Bakanı Olivier Veran'a gönderdiği mektupta, buralarda kalan kişilerin yaş ortalamasının 85 olduğunu ve birçoğunun kronik hastalığı bulunduğunu belirterek, maske yetersizliği nedeniyle 100 bin yaşlının hayatını kaybedebileceği uyarısında bulundu. Son günlerde, salgınla mücadele eden ve virüs tespit edilen kişilere tedavi uygulayan doktor ve hemşirelerin maskelerin yetersizliğinden şikayetçi olduğu belirtilmişti.
Sağlık Bakanlığı Genel Müdürü Jerome Salomon, düzenlediği basın toplantısında, virüs tespit edilen kişi sayısının 1861 artarak 10 bin 995'e yükseldiğini belirtti. Virüsü taşıyanların arasında yoğun bakımda tedavi gören kişilerin sayısının 1122'ye çıktığını aktaran Salomon, salgının ülkenin tamamına yayıldığını söyledi. Salomon, salgın nedeniyle son 24 saatte 108 kişinin daha yaşamını yitirdiğini ve böylece hayatını kaybedenlerin sayısının 372'ye yükseldiğini duyurdu. Ölenlerin yüzde 6'sının 60 yaş altında olduğunu kaydeden Salomon, Fransızlara zorunlu olmadıkça dışarı çıkmaması gerektiğini vurguladı. Ülkede bugün bir günde kaydedilen en yüksek ölüm sayısına ulaşıldı. Macron'dan Fransızlara tepki Öte yandan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, yaptığı açıklamada, serbest dolaşımı zorunlu haller dışında sınırlandıran uygulamayı ihlal edenlere tepki göstererek, "Bazı insanların park, plaja veya pazara gittiğini görüyorum. Bu kişiler bizim mesajımızı anlamadılar." dedi. Dışarı çıkarken mazeretlerini bildiren belgeyi yanlarında bulundurmayan 4 binden fazla kişiye 135’er avro ceza verildi. 3 doktordan Başbakan hakkında suç duyurusu Fransız basınında yer alan haberlere göre 3 doktor, salgına karşı zamanında önlem almadığı gerekçesiyle Başbakan Edouard Philippe ve geçen ay görevinden istifa eden eski Sağlık Bakanı Agnes Buzyn hakkında suç duyurusunda bulundu.
tr
1645673010_1622273014
2
İstanbul Valiliği, Fatih Belediyesi ve Kapalıçarşı yönetimi arasında "Kapalıçarşı'nın Beden Duvarlarının ve Sokaklarının Düzenlenmesine İlişkin" protokol imzalandı. İstanbul Valiliğinden yapılan açıklamaya göre, Kapalıçarşı'da 65 bin metrekarelik alanda yapılacak restorasyon çalışmaları ile yapıların taşıyıcı ayakları, çarşının zarar gören duvarları, sokak kaplamaları, kalem işleri, elektrik ve aydınlatma tesisatı yenilenecek, sokak cepheleri boyanacak. İstanbul Valiliğinde gerçekleşen imza törenine İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Fatih Belediye Başkanı M. Ergün Turan ve Kapalıçarşı Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Kurtulmuş katıldı. Kanun ve yönetmeliklere uygun olarak hazırlanan protokole göre, valilik ilk yıl ihale bedelinin 10 milyon lirasını, 2. yıl 12,5 milyon lirasını ve yıllara sari fiyat artışı olması durumunda ise 5 milyon lirayı aşmayacak şekilde fiyat farkını karşılayacak. Ödemeler ise hak ediş bazlı yapılacak olup mali denetimi Belediye ile iş birliği halinde yapılacak. 2.5 MİLYON LİRA BELEDİYEDEN Fatih Belediyesi ise ihale bedelinin 2 milyon 500 bin liralık kısmını karşılayacak. Ayrıca 5366 sayılı kanun ve ihale mevzuatı kapsamında, işin ihalesi, uygulama kapsamında karşılaşılan sorunların giderilmesi için işin takibi, işin kontrollüğü ve işin her aşamasında metraja uygun hak edişlerin çıkarılması çalışmalarını yapacak. Kapalıçarşı yönetimi ise ihale bedelinin 40 milyon liralık kısmının ödeneğini sağlayıp bu konudaki ödemeleri takip edecek. Tören sonunda Kapalıçarşı Yönetim Kurulu Başkanı Kurtulmuş, Vali Yerlikaya ve belediye başkanı Turan'a hediye takdiminde bulundu. VİDEO: HAZİRANDA HALKIN YÜZDE 83'Ü DIŞARI ÇIKTI
Kapalıçarşı'daki tören öncesinde esnafla dua edildi. Daha sonra çarşının 10.00-16.00'da hizmet vereceği duyuruldu. İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, buradaki konuşmasında, salgın dolayısıyla geçici süre hizmet veremeyen çarşıları bugün itibarıyla açtıklarını söyledi. "Sizlerin el birliğiyle yürek birliğiyle tekrar ekonomimizi dinamik hale getireceğiz" Daha önce salgın dolayısıyla "Evde kal" dediklerini ancak artık işe güce dönme zamanı olduğunu belirten Yerlikaya, şöyle konuştu: "Üretim, hizmet sektörü, kapalı çarşımız az sonra Mısır Çarşımız, AVM'lerimiz esnafımız, zanaatkarımız, sanayicimiz hepimiz kurallara riayet edeceğiz, birbirimizle yardımlaşacağız ama işimize döneceğiz. Bu üç aya yakın zamandır ekonomik olarak yavaşladık ancak Allah'ın izniyle yine bulunduğu yerden hızla kalkacak, sizlerin el birliğiyle yürek birliğiyle tekrar ekonomimizi dinamik hale getireceğiz.'' "Mücadeleye devam" Yerlikaya, maske, sosyal mesafe ve temizlik kurallarını da anımsattı. Bilim Kurulunun önerisi doğrultusunda Sağlık Bakanlığının kararıyla koronavirüs sürecinde devletin dünyaya örnek tedbirler aldığını vurgulayan Yerlikaya, "Koronavirüs salgınıyla mücadelede gerçekten takdire şayan bir noktaya geldik ama her şey bitmedi. Uzunca bir zamandır evlerimizde kaldık sabrettik, millet-devlet el birliği yaptık güzel neticeler aldık ama kontrollü sosyal hayat diye tanımladığımız bugünlerde yine mücadeleye devam.'' diye konuştu. Vali Yerlikaya, açılışın ardından çarşıyı gezerek esnafı selamladı ve bazı dükkanları ziyaret ederek hayırlı olsun dileğinde bulundu. Yerlikaya daha sonra Mısır Çarşısı'na geçerek açılışın esnaf için hayırlı ve bereketli olmasını temenni etti. "Çarşıda müşteriler de esnafını özlemiş dolayısıyla hasret bitti" Esnafa bol kazançlar dileyen Yerlikaya, "Gördüğümüz manzara şu, bütün esnafımız, çarşısını, müşterilerini özlemiş. Çarşıda müşteriler de esnafını özlemiş dolayısıyla hasret bitti.'' ifadesini kullandı. Törene, Fatih Belediye Başkanı Ergün Turan, İstanbul İl Müftüsü Prof. Dr. Mehmet Emin Maşalı, Kapalıçarşı Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Kurtulmuş ve esnaf katıldı.
tr
1546960567_1556346073
2
Hindistan basınında yer alan haberlere göre Google, Hindistan'ın Karnataka eyaletinin başkenti Bangalore şehrinde bir çalışanında Kovid-19 tespit edildiğini bildirdi. Karantinaya alınan Google çalışanının 26 yaşında olduğu ve Yunanistan'dan yakın zamanda döndüğü kaydedildi. Öte yandan, Hindistan'ın başkenti Yeni Delhi'de 31 Mart'a kadar tüm sinema salonlarının kapalı tutulmasına karar verildi. Hindistan Sağlık ve Aile Refahı Bakanlığından yapılan açıklamada, ülkede Kovid-19 bulaşan kişi sayısının 2 artarak 75'e yükseldiği belirtilmişti. Dün, Hindistan'da Kovid-19 nedeniyle ilk ölüm gerçekleşmiş, Karnataka eyaletinde 76 yaşındaki erkek Hint vatandaşı, hayatını kaybetmişti. Kovid-19, Çin'in Hubey eyaletine bağlı Vuhan kentinde Aralık 2019'da ortaya çıkmış, kısa sürede ülkede ve yurt dışına yayılmıştı. Dünya genelinde birçok ülkede hızla artan Kovid-19 kaynaklı ölüm ve vaka sayısı nedeniyle Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Kovid-19'un "pandemi" olduğunu açıkladı.
Vuhan'da Yeni Tip Koronavirüsten Ölüm Oranı Yüzde 1,4 Olarak Hesaplandı Yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) çıkış noktası olan Çin'in Vuhan kentinde virüsten ölüm oranının yüzde 1,4 olduğu bildirildi. Sonuçları "Nature Medicine" dergisinde yayımlanan araştırma çerçevesinde Vuhan'daki son vakalara odaklanılarak bir hesaplama yapıldı. Araştırmada Vuhan'da yeni tip koronavirüsten ölüm oranının ortalama yüzde 1,4 olduğu görüldü. Yine yaşlılılarda ölüm riskinin arttığına işaret edilerek, Vuhan'da 60 yaşından büyük kişilerde ölüm oranının yüzde 2,6, 30 ila 59 yaşlarında yüzde 0,5, 30 yaşından küçüklerde yüzde 0,3 olduğu kaydedildi. Çinli yetkililer daha önce yeni tip koronavirüsten ölüm oranını ortalama yüzde 2 ila 3 olarak açıklamıştı. Çin'in Hubey eyaletine bağlı Vuhan kentinde Aralık 2019'da ortaya çıkan Kovid-19, kısa sürede ülke geneline ve yurt dışına yayılmıştı. Dünya genelinde birçok ülkede hızla artan Kovid-19 kaynaklı ölüm ve vaka sayısı nedeniyle Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), Kovid-19'un "pandemi" olarak nitelendirilebileceğini açıklamıştı.
tr
1563456156_1510990890
1
NEW ABD'nin en büyük polis departmanına sahip New York'ta, 800'den fazla polis yeni tip koronavirüse (Kovid-19) yakalandı. New York Polis Departmanı (NYPD) Komiseri Dermot Shea yaptığı açıklamada, 818 poliste koronavirüs tespit edildiğini duyurdu. New York'ta görev yapan 55 bin polisten 5 bininin hastalık izninde olduğunu belirten Shea, 3 polisin de Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi. Maske gibi koruyucu tıbbi malzeme sıkıntısı yaşanan New York'ta, polisler de malzeme sıkıntısı çekiyor. Kentin birçok yerine konuşlandırılan polisler, Kovid-19 ile mücadele için alınan önlemlerin uygulanıp uygulanmadığını denetliyor. ABD'de salgının merkezi haline gelen New York'ta vaka sayısı 66 bini geçti, 1218 kişi virüs nedeniyle hayatını kaybetti. AA / Güncel
01.02.2020 02:44 | Son Güncelleme: 01.02.2020 02:44 NEW New York'ta sabah saatlerinde yüzü maskeli bir grup tarafından "pahalı" ulaşım ücretlerinin protesto edilmesi ve metroya turnikeler üzerinden atlayarak ücretsiz binilmesi çağrısı yapan bir video sosyal medyada çok sayıda paylaşım aldı. Bunun üzerine kenttin en işlek yerlerinden başta Grand Central olmak üzere çok birçok caddede çok sayıda polis görevlendirildi. Caddelerde çok sayıda polise rastlanması ve alınan sıkı güvenlik önlemleri dikkati çekti. Bazı yolcular da gün içinde New York'taki bazı metro istasyonlarının duvarlarına "Metroda polis istemiyoruz, ücretsiz ulaşım" gibi sloganlar yazarak protestoculara destek verdi. Bu arada, çağrıya uyarak protestoya katılan 10'a yakın gösterici gözaltına alındı. Kaynak: AA
tr
1617918629_1620715938
2
Araban Ziraat Odası Başkanı Hasan Altun, buğday tarlalarında firik yapan üreticileri ziyaret etti. Burada gazetecilere açıklama yapan Altun, Orta Doğu'ya ihracı da yapılan firiğin ilçede makarnalık sert buğdaydan yapıldığını anlattı. Hasan Altun, ilçede yaklaşık 4 bin dönüm alanda firik yapımına başlandığını dile getirerek, "Bir dönüm buğdaydan 350 kilogram firik yapan üreticiler, bu sezonda toplam 1400 ton firik elde etmeyi bekliyor. Firiğin çok lezzetli pilavı oluyor." dedi. Altun, yeşil buğday başaklarının saplarıyla birlikte traktöre takılan özel aletle biçildiğini, buğdayın suyunun çekilip kendi sapıyla hafif ateşte yakılabilecek kıvama gelmesi için bir gün güneşin altına serilerek bekletildiğini kaydederek, tarım işçilerinin küçük harmanlar şeklinde bir araya topladığı buğday başaklarını kontrollü şekilde yaktığını ifade etti. Bulunduğu yerde bir gün bekletilen firiğin biçerdöver aracılığıyla başaklarından ayrıldığını belirten Hasan Altun, ardından komisyonculara satıldığını dile getirdi.
Gaziantep'in Araban Ovası'nda hasat yapılmayı bekleyen 45 dönümlük arpa ekili alan kül oldu. Gaziantep'in Araban ilçesine bağlı Başpınar kırsal mahallesi köy civarı mevkiinde bulunan arpa ekili alanda bilinmeyen nedenle yangın çıktı. İtfaiye ekiplerinin müdahalesi sonucu yangın çevredeki buğday, arpa ekili alanlar ve antepfıstığı bahçelerine yetişmeden kontrol altına alındı. Yangında 45 dönümlük hasat yapılmayı bekleyen arpalar tamamen yanarak kül oldu. Arpa tarlası yangını haberini alan Araban Ziraat Odası Başkanı Hasan Altun, yanan Arpa tarlasında incelemelerde bulundu. Altun, Araban Ovası'nda arpa ve buğday hasat döneminin geldiğini, sezon boyunca bin bir masraf ve emek vererek yetiştirdikleri mahsullerinin bir kıvılcımla yok olma ihtimaline karşı vatandaşların duyarlı ve dikkatli olmasını istedi. Araban İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, yangının çıkış sebebi ile ilgili soruşturma başlattı. - GAZİANTEP İhlas Haber Ajansı / Güncel
tr
1627367329_1626714336
3
5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısı ile KKTC Cumhurbaşkanlığı himayelerinde hazırlanan ve yönetmenliği Türkiye’nin önemli belgesel yönetmenlerinden Fatih Orbay tarafından yapılan Kuzey Kıbrıs’ın Kuşları (Birds of North Cyprus) belgeselinin prömiyeri gerçekleşti. Etkinlikte ayrıca, Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanan ve genç oyuncular Kayla Adataş ve Tuna Şahin’in rol aldığı kamu spotu da gösterildi. Yapılan açıklamaya göre, sivil toplum örgütlerinden çok sayıda davetlinin ve birçok gazetecinin katılımıyla gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı’ndaki gösterimde yaptığı konuşmada çevre sorunlarının gelinen aşamada küresel boyutta ele alınması zorunluluğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Akıncı, dünyayı kurtaracak olanın “temiz düşünmek” olduğunu belirtti. Etkinliğe video konferans yoluyla katılan yönetmen Fatih Orbay, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde gerçekleşen belgeselin, Kuzey Kıbrıs’ın biyolojik çeşitliliğini göstermek açısından önemine dikkat çekti. Güncelleme Tarihi: 06 Haziran 2020, 11:37
5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısı ile KKTC Cumhurbaşkanlığı himayelerinde hazırlanan ve yönetmenliği Türkiye’nin önemli belgesel yönetmenlerinden Fatih Orbay tarafından yapılan Kuzey Kıbrıs’ın Kuşları (Birds of North Cyprus) belgeselinin prömiyer gösterimi gerçekleşti. Etkinlikte ayrıca, Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlanan ve genç oyuncular Kayla Adataş ve Tuna Şahin’in rol aldığı kamu spotu da gösterildi. AKINCI: “DÜNYAYI KURTARACAK OLAN TEMİZ DÜŞÜNMEKTİR” Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, sivil toplum örgütlerinden çok sayıda davetlinin ve birçok gazetecinin katılımıyla gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı’ndaki gösterimde yaptığı konuşmada çevre sorunlarının gelinen aşamada küresel boyutta ele alınması zorunluluğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Akıncı, dünyayı kurtaracak olanın “temiz düşünmek” olduğunu belirtti. Etkinliğe video konferans yoluyla katılan yönetmen Fatih Orbay, Cumhurbaşkanlığı himayelerinde gerçekleşen belgeselin, Kuzey Kıbrıs’ın biyolojik çeşitliliğini göstermek açısından önemine dikkat çekti. “YANGINLARDA ORMAN ZENGİNLİĞİMİZİN ÖNEMLİ BİR BÖLÜMÜNÜ KAYBETTİK” Burada gerçekleştirdiği konuşmada “Bu yıl 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde, geçtiğimiz yıllardan farklı bir etkinlikle bir aradayız” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, bu yıl, tüm insanlığı tehdit eden pandemi sürecinden, 2016 yılından itibaren devam eden Cumhurbaşkanlığı Çevre Ödülleri ve Kalıcı Etki Yarışması’nın da olumsuz etkilendiğini ve yarışmanın bu yıl gerçekleştirilemediğini kaydetti. Geçtiğimiz günlerde birbiri ardına meydana gelen yangınlarda orman zenginliğimizin önemli bir bölümünü kaybettiğimizi kaydeden Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle konuştu: “Bunun ötesinde insanlığın ortak tarihi kültürel varlıkları olarak da kayda geçen bin yıllık zeytin ağaçlarımız da yangında alevlere yenik düştü. Son 17 yılda ülkemizde çıkan yangınlarda 75 bin dönümlük orman ve arazi yandı. Son dört yılda Temiz Düşün Projesi ile 7000 ağaç fidanını kök salıp doğamızı zenginleştirmesi için toprakla buluşturduk. Ancak ülkemizde bir yandan ağaçlandırma çalışmaları devam ederken, öte yandan yangınlarla çok sayıda ağacımızı kaybetmeye devam ettik” “TEMİZ DÜŞÜN PROJESİ’NDE ÇOCUKLARIMIZA YÖNELİK EĞİTİM ETKİNLİKLERİNE ÖZEL BİR ÖNEM VERDİK” Çevre duyarlılığı ve sorumluluğunun gelişmesi için Cumhurbaşkanlığı tarafından başlatılan ve çok boyutlu olarak devam eden Temiz Düşün Çevre Temizliği ve Çevre Koruma Projesi’nin geçtiğimiz sürede ülkemizin her beldesinde, ilkokul çağındaki tüm çocuklar ve çevre örgütleri ile güzel işlere imza attığının altını çizen Cumhurbaşkanı Akıncı, “Ağaç yaşken eğilir atasözünde vurgulandığı gibi, Temiz Düşün Projesi’nde çocuklarımıza yönelik eğitim etkinliklerine özel bir önem verdik. İlkokul çağındaki tüm çocuklarımıza, çevre bilinci ve küresel iklim değişikliği ile mücadele ederek sürdürülebilir bir dünya yaratmak için çocukluk çağından kazanılması gereken bazı basit ama önemli kuralları anlatan Benim Dünyam adlı çocuk kitabını ulaştırdık” diye konuştu. “HEM ÇEVRE TEMİZLİĞİ İÇİN ADIMLAR ATILDI, HEM DE ÇEVRE KORUMA BİLİNCİNİN GELİŞMESİ İÇİN ÇABA HARCANDI” Aynı kapsamda, gezici eğitim laboratuvarıyla iklim değişikliği konusunda uygulamalı etkinliklerle eğitim programları yürütüldüğünün altını çizen Cumhurbaşkanı Akıncı, belediyeler, muhtarlıklar ve ilgili devlet kurumları el birliği ile hem çevre temizliği için adımlar atıldığını, hem de çevre koruma bilincinin gelişmesi için çaba harcandığını dile getirerek bu çabaların olumlu sonuçlar verdiğini ifade etti. “ÇEVRE SORUNLARININ GELİNEN AŞAMADA KÜRESEL BOYUTTA ELE ALINMASI ZORUNLUDUR” Cumhurbaşkanı, şöyle devam etti: “Temiz Düşün Projesi’nin ana fikri, dünyaya bakış açımızı değiştirip temiz düşünmeye başlayarak dünyayı dönüştürmeye başlamamız gerektiği yönündedir. Dünyayı temiz düşünmenin kurtaracağını, parçası olduğumuz çevrenin sağlıklı olmasının biz insanların da sağlıklı olması demek olduğunu hepimiz biliyoruz. Çevre, etrafımız değil bizi biz yapan, parçası olduğumuz bütünlüktür. Çevre konusuna dışımızda olup bitenler diye bakmak büyük bir yanılgıdır. Çevre sorunlarının gelinen aşamada küresel boyutta ele alınması zorunludur. Küresel iklim değişikliği, milliyet, dini inanış ve cinsiyet ayırt etmeksizin tüm insanlığı olumsuz etkiliyor. İçinden geçmekte olduğumuz süreçte bir virüsün tüm insanlığa oluşturduğu tehdit gibi, küresel iklim değişikliği de tüm insanlığı tehdit ediyor.” “KUZEY KIBRIS’IN BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİĞİNİN EN GÜZEL ÖRNEKLERİNDEN BİRİNİ DE KUŞ ÇEŞİTLİLİĞİ OLUŞTURUYOR” Kıbrıs’ın dünyada yüzölçümü olarak çok küçük bir ada olmasına karşın, küresel iklim değişikliği ile mücadeleye yapabilecekleri katkının gerek ada gerekse dünya için son derece anlamlı olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Akıncı, bu yıl 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nde biyolojik çeşitliliğin korunması ve geliştirilmesinin tüm dünyada ortak tema olarak seçildiğini anımsattı. Kuzey Kıbrıs’ın biyolojik çeşitliliğinin en güzel örneklerinden birini de kuş çeşitliliğinin oluşturduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Akıncı, Fatih Orbay’ın Cumhurbaşkanlığının katkılarıyla Kuzey Kıbrıs’a çok değerli bir belgesel kazandırdığını, belgesel de gerek ülkemizde yaşayan gerekse küresel göç yollarında ülkemizde soluklanan kuşlar hakkında önemli bilgiler bulunduğunu dile getirdi. “KÜRESEL ÇEVRE GÜNDEMİNİN KAÇINILMAZ OLARAK BİR PARÇASIYIZ” “Hak ettiğimiz yeri uluslararası hukuk içinde henüz siyaseten alamasak da siyasetin çok ötesinde bulunan küresel çevre gündeminin kaçınılmaz olarak bir parçasıyız. Bugün ilk kez birlikte izleyeceğimiz biyolojik çeşitliliğimizin bir parçası olan türlerle ilgili belgesel de bu mesajı veriyor” diye konuşan Cumhurbaşkanı Akıncı, belgeselin hazırlanmasına emek veren herkese teşekkür etti. “KIBRIS’IN DOĞASI VE KUŞ VARLIĞI ÇOK ZENGİN” Etkinliğe tele konferans yoluyla bağlanan yönetmen Fatih Orbay da yaşanan global salgın nedeniyle etkinliğe katılamadığını fakat tele konferans olarak prömiyere katılmasının bir teselli olduğunu işaret etti. 30 yıl önce, TRT için Kıbrıs’ın kuşları belgeselinin yönetmenliğini yaptığını belirten Fatih Orbay, “Yıllar sonra böyle bir projeyi yenilemek büyük bir şans… Kıbrıs’ın doğası ve kuş varlığı çok zengin” dedi. Belgeselin, Cumhurbaşkanlığı himayesinde olmasının ilham verici olduğunu kaydeden Orbay, Kıbrıs’ın doğal zenginliğine Cumhurbaşkanı Akıncı’nın gönülden bağlı bir şahsiyet olduğuna dikkati çekti. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yla üniversiteden sınıf arkadaşı olduklarını da ifade eden Fatih Orbay, ODTÜ ormanının ağaçlandırılmasına Cumhurbaşkanı Akıncı’yla katkıda bulunduklarını söyledi. “KIBRIS’IN COĞRAFİ KONUMU VE İKLİMİ, KUŞLAR VE DİĞER DOĞAL VARLIKLAR İÇİN ÇOK MÜSAİT” Kıbrıs’ın, yüzölçümü ve kuş çeşitliliği göz önünde bulundurulduğuna kuş zengini bir ülke olduğunu belirten Fatih Orbay, “5 milyar kuş Afrika’dan Asya ve Avrupa’ya göç ediyor ve bu kuşların bir kısmı Kıbrıs’ta konaklıyorlar. Kıbrıs’ın coğrafi konumu ve iklimi, kuşlar ve diğer doğal varlıklar için çok müsait” dedi. Belgeselin çekimlerinin 1 yıl içerisinde tamamlandığını ifade eden Yönetmen Fatih Orbay, Kıbrıs’ın biyolojik çeşitliliğinin zenginliğinin belgesel vasıtasıyla yurt dışında daha da tanınması temennisini dile getirdi. Konuşmaların sonunda belgesel gösterimi gerçekleştirildi ve katılımcılara belgeselin DVD’si ve Cumhurbaşkanlığı Temiz Düşün Çevre Temizliği ve Çevre Koruma Projesi kapsamında hazırlanan “Bu benim dünyam” isimli kitapçık dağıtıldı.
tr
1593259953_1490504276
2
Fındık üreticilerine hastalık ve zararlılara karşı zirai mücadele çağrısı Giresun Ticaret Borsası Başkanı Hamza Bölük, çiftçilerin, fındıkta verimi olumsuz etkileyen hastalık ve zararlılara karşı zirai mücadeleye önem vermeleri gerektiğini söyledi. Giresun Ticaret Borsası Başkanı Hamza Bölük, çiftçilerin, fındıkta verimi olumsuz etkileyen hastalık ve zararlılara karşı zirai mücadeleye önem vermeleri gerektiğini söyledi. Bölük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, başta külleme olmak üzere hastalıklar ve zararlıların fındık tarımında önemli sorun haline geldiğini belirtti. Zirai mücadele için geleneksel tarım yöntemlerinin terk edilerek tarım ve orman il ve ilçe müdürlüklerinden alınacak desteklerle profesyonel çiftçiliğe geçilmesi çağrısında bulunan Bölük, bu durumun ürün kalitesinin ve verimin korunmasını sağlayacağını ifade etti. Son dönemde bahçelerde görülmeye başlanan kahverengi kokarca zararlısının iyi takip edilmesi gerektiğini belirten Bölük, "Zararlı görüldüğünde mutlaka tarım il ve ilçe müdürlüklerine bilgi vermelerini bekliyoruz. Çünkü kahverengi kokarca çok büyük tehlike oluşturuyor." dedi. Bölük, külleme ve diğer zararlı böceklerle mücadelenin de ihmal edilmesi gerektiğini vurgulayarak şunları kaydetti: "Hastalıklar ve zararlılardan dolayı geçmiş yıllarda üründe kayıplar söz konusu oldu. Yeni mahsul üründe de aynı durumun yaşanmaması için zirai mücadeleye büyük önem verilmeli. Çiftçilerimiz, zirai mücadele yapılmalıdır." Yaşanan bazı doğa olaylarının ardından fındık tarımında yeni hastalık veya zararlıların ortaya çıktığına dikkati çeken Bölük, bu nedenle bahçelerdeki mücadelenin 12 ay sürdürülmesinin zaruri hale geldiğini ifade etti. Fındık Araştırma Enstitüsünün sosyal medya hesabından yapılan açıklamada da çiftçilere zirai mücadele uyarısında bulunuldu. Açıklamada, enstitünün deneme bahçelerinde ve fidan üretim alanında külleme hastalığına karşı koruyucu ilaçlama yapıldığı belirtilerek, üreticilerden de zirai mücadele yapmaları istendi. Kaynak: AA
09.01.2020 14:16 | Son Güncelleme: 09.01.2020 14:16 Giresun'da serbest piyasada bir kilogram fındığın fiyatı 20 liraya yükseldi. Giresun Ticaret Borsası Başkanı Hamza Bölük, AA muhabirine yaptığı açıklamada, pazara fındık indirilmediğini, bu nedenle fındık ihtiyacının karşılanamadığını söyledi. Arz talep dengesine bağlı olarak pazarda fiyatın yükselişte olduğunu belirten Bölük, fındık fiyatının bugün 20 lirayı gördüğünü ifade etti. Bölük, gelecek dönemle ilgili şimdiden değerlendirme yapmanın doğru olmadığına işaret etti. Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) deposundaki fındığın değer kazandığına dikkati çeken Bölük, "Ofisin bu ürünü nasıl değerlendireceği önemli. Sektörün ihtiyacının karşılanması açısından TMO'nun satış kararı bekleniyor." dedi. Bölük, TMO'nun deposundaki ürünü piyasaya sürme noktasında aceleci davranmamasını istedi. Kaynak: AA
tr
1574298451_1564058992
4
Isparta'da tahliye olan umreci sayısı 472'ye ulaştı Isparta'da tahliye olan umreci sayısı 472'ye ulaştıUMRE dönüşü yeni tip koronavirüs tedbirleri kapsamında Isparta'da karantina süreci tamamlananlar evlerine gönderiliyor. Isparta'da tahliye olan umreci sayısı 472'ye ulaştı UMRE dönüşü yeni tip koronavirüs tedbirleri kapsamında Isparta'da karantina süreci tamamlananlar evlerine gönderiliyor. Test sonuçları pozitif çıkan, uygulanan tedavi sonucu iyileşen 39 kişi daha memleketlerine gönderildi. Kentten bugüne kadar tahliye edilen umreci sayısı 472'ye ulaştı. Suudi Arabistan'dan umre ziyareti dönüşü 16 Mart tarihinde Isparta Murat Hudavendigar Erkek Öğrenci Yurdu'nda karantinaya alınan 586 kişiden, testleri negatif çıkanlar memleketlerine gönderilmeye devam ediyor. Kentten tahliye olan umrecilerin sayısı her geçen gün artıyor. Testleri pozitif çıkan ancak uygulanan tedavisi sonucu iyileşen 39 umreci daha dün tahliye edildi. Isparta Murat Hudavendigar Erkek Öğrenci Yurdu'na gelen 2 otobüsle 39 umreci Konya, Kahramanmaraş ve Şanlıurfa'ya gönderildi. Memleketlerine gönderilen umreciler, evlerinde 14 gün daha izole olacak. Dün evlerine gönderilen 39 kişi ile birlikte Isparta'da tahliye edilen umreci sayısı 472'ye ulaştı. 110 umrecinin de test sonuçlarına göre önümüzdeki günlerde tahliye edileceği kayldedildi. Kaynak: DHA
Karantina süresi dolan 293 umre yolcusu, memleketlerine gönderildi ISPARTA'da umre dönüşü koronavirüs önlemleri kapsamında 14 gün boyunca karantina altında tutulan 586 kişiden yapılan testleri negatif çıkan 293'ü memleketlerine gönderilmeye başlandı. ISPARTA'da umre dönüşü koronavirüs önlemleri kapsamında 14 gün boyunca karantina altında tutulan 586 kişiden yapılan testleri negatif çıkan 293'ü memleketlerine gönderilmeye başlandı. Suudi Arabistan'daki umre ziyareti dönüşü 16 Mart tarihinde Isparta Murat Hudavendigar Erkek Öğrenci Yurdu'nda karantina altına alınan 586 umre yolcusunun, 14 günlük karantina süresi dün tamamlandı. Hafta sonu umreden dönen vatandaşlara koronavirüs testleri yapıldı. Yapılan testlerde sonuçları negatif çıkan 293'ünün memleketlerine gönderilmesine karar verildi. Karantina süresi dolan umre yolcuları bugün otobüslerle memleketlerine gönderilmesi için işlemler başlatıldı. Valizlerini hazırlayan vatandaşlar için 15 yolcu otobüsü hazırlandı. Otobüsler görevliler tarafından dezenfekte edilirken, şoförlere de özel kıyafetler giydirildi. Vatandaşlar yurttan görevliler eşliğinde alınarak otobüslere bindirildi. Her otobüse 23 kişi olacak şekilde bindirilen vatandaşlar, Konya başta olmak üzere Kahramanmaraş, Diyarbakır ve Şanlıurfa'ya doğru yola çıkmaya başladı. Gün içerisinde gönderim işlemlerinin süreceği belirtilirken, isteyen vatandaşların ise kendi imkanlarıyla memleketlerine gitmelerine izin verileceği kaydedildi. Otobüslerin geçeceği güzergahtaki tüm il valilikleri ve kaymakamlıklar da uyarıldı.BAZILARININ SONUCU POZİTİF ÇIKTI Diğer yandan, yurtta kalan vatandaşlardan bazılarının testlerinin pozitif sonuçlandığı, bunların karantina sürelerinin uzatıldığı ve tedavilerinin ardından yeniden test yapılarak, sağlık durumlarına göre memleketlerine gönderilecekleri belirtildi. Kaynak: DHA
tr
1642547069_1574351828
2
İstanbul'da nereye kaç kilogram yağış düştü? AKOM ilçe ilçe açıkladı İstanbul'da öğle saatlerinde etkili olan sağanak yağış kısa sürede hayatı felç ederken Ümraniye metrekareye 28,9 kilogramla en fazla yağışın düştüğü ilçe oldu. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM), kentte en fazla yağış alan ilçelerin Ümraniye ve Üsküdar olduğunu bildirdi. AKOM'dan yapılan açıklamada, Anadolu Yakası'nda öğle saatlerinde başlayan kuvvetli sağanağın Sultanbeyli, Sancaktepe, Ümraniye ve Üsküdar ilçelerinde etkili olduğu belirtildi. ÜMRANİYE'YE 28,9 KİLOGRAM YAĞIŞ DÜŞTÜ Öğle saatlerinden itibaren ise il geneline yayılan kuvvetli sağanağın Boğaz çevresinde etkili olduğu aktarılan açıklamada, saat 14.00 itibarıyla metrekareye Ümraniye'de 28,9, Üsküdar'da 24,8, Eyüpsultan'da 20,7, Samandıra'da 16 ve Silivri'de 13,7 kilogram yağış düştüğü kaydedildi. Açıklamada, yağış öncesi halihazırda bekleyen İBB itfaiye, İSKİ, yol bakım, atık yönetimi, park bahçeler, İBB trafik, zabıta ve 153 yerinde çözüm ekiplerinin olumsuzluklara müdahale ettiği anlatıldı. ORTAKÖY'DE AĞAÇ DEVRİLDİ Ayrıca açıklamada, Üsküdar Çengelköy Tahirpaşa Caddesi, Üsküdar Meydanı Hakimiyeti Milliye Caddesi, Ahmediye, Çekmeköy Madenler alt geçit, Zincirlikuyu alt geçit ve Fındıklı'da göllenme oluştuğu, Ortaköy Sahilyolu'nda ise ağaç devrildiği ifade edildi. AKŞAM SAATLERİNE KADAR ETKİLİ OLMASI BEKLENİYOR Gök gürültülü sağanağın, il geneline yayılması, aralıklarla akşam saatlerine kadar etkisini göstermesinin ardından bölgeyi terk etmesi bekleniyor. Kaynak: AA
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kovid-19 tedbirleri kapsamında, yolculuk sayılarının fazla olduğu metrobüs istasyonlarına termal kamera yerleştirdi. Ateşi yüksek çıkan yolcular, en yakın sağlık kuruluşlarına yönlendiriliyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yapılan açıklamaya göre, Kovid-19 için alınan tedbirlere bir yenisi eklendi. İBB, metro istasyonlarından sonra metrobüs hatlarında da termal kamera sistemine geçti. Yolcu sayısının fazla olduğu Uzunçayır, Zincirlikuyu, Mecidiyeköy, Şirinevler ve Avcılar istasyonlarına kurulan termal kameralarla bu istasyonlara giriş yapan yolcuların ateşleri ölçülmeye başlandı. Kurulan termal kamera sistemi, güvenlik personelinin görev yaptığı noktalardaki bilgisayarlara görüntü aktarıyor. Güvenlik personeli, turnikelerden geçen kişilerin ateş derecelerini, ekrandan anında görebiliyor. Güvenlik personeli tarafından izlenen termal kameralarla ateşi yüksek olduğu tespit edilen yolcular, bilgilendirilerek uygun bir alanda bekletiliyor. Güvenlik görevlileri, 112 ve 184 numaralarını arayarak, yolcuyu en yakın sağlık kuruluşuna yönlendiriyor. AA Okunma Sayısı: 660 YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.
tr
1563450550_1545340880
1
44 ilde 73 merkez "Covid-19 Tanı Laboratuvarı" olarak yetkilendirildi Sağlık Bakanlığı tarafından Türkiye genelinde 44 ilde 73 merkezin "Covid-19 tanı laboratuvarı" olarak yetkilendirildiği duyuruldu. Sağlık Bakanlığı tarafından Türkiye genelinde 44 ilde 73 merkezin "Covid-19 tanı laboratuvarı" olarak yetkilendirildiği duyuruldu. Yetkisi olmadığı halde Covid-19 tanı testlerini çalıştığı tespit edilen merkezler hakkında ise yasal inceleme ve cezai işlem başlatılacak. Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü (HSGM) tarafından COVİD-19 tanı laboratuvarlarının yetkilendirilmesine ilişkin resmi yazı 81 il valiliğine gönderildi. İlk kez Aralık 2019'da Çin'in Vuhan kentinde görülen korona virüs (Covid-19) ile ilişkili vaka sayısının kısa süre içerisinde ciddi bir şekilde artarak pandemi haline dönüştüğü belirtilen yazıda, "Ülkemizde de hızla yayılmaya devam eden Covid-19 kaynaklı enfeksiyonların tanısı Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü (HSGM) Mikrobiyoloji Referans Laboratuvarı ve Biyolojik Ürünler Daire Başkanlığı koordinasyonunda yürütülmektedir. Bu amaçla ülke genelinde laboratuvar tanı kapasitesinin artırılmasına yönelik Covid-19 Tanı Laboratuvarlarının yetkilendirilme çalışmaları başlamıştır. Bu kapsamda ilk aşamada ülke genelinde hizmet vermek üzere 37 Covid-19 Tanı Laboratuvarı HSGM tarafından resmi olarak 21.03.2020 tarihi itibariyle yetkilendirilmiştir. Bu laboratuvarlara ilaveten yetkilendirilmiş 36 Covid-19 Tanı Laboratuvarı listesi ekte yer almaktadır. Ülke genelinde toplam 44 ilde 73 merkez Covid-19 Tanı Laboratuvarı olarak yetkilendirilmiştir. İlgili laboratuvarlara Covid-19 yetkilendirme ve protokol formları e posta aracılığıyla gönderilmiştir. Yetkilendirme ve protokol formları imzalanıp tarafımıza ulaştığında merkezler aktif olarak çalışacaklardır" denildi. Yazıda, HSGM tarafından resmi olarak yetkilendirilmemiş kamu, üniversite hastaneleri ve özel laboratuvarların Covid-19 tanısına yönelik herhangi bir test yapma yetkilerinin bulunmadığı vurgulandı. Yetki verilmediği halde Covid-19 tanı testlerini çalıştığı tespit edilen merkezler hakkında ise yasal inceleme ve akabinde cezai işlem başlatılacağı bildirildi. (İHA) Kaynak: İHA
Bakanlıkta düzenlenen basın toplantısında kameraların karşısına geçen Koca, “Çin’in Vuhan kentinde bulunan tam 90 gün önce ortaya çıkan Covid-19 başka birçok ülkeye buluşmasına, küresel yayılım göstermesine rağmen Türkiye olarak süreçte büyük bir başarı gösterdik. Komşu ülkeler bizim aldığımız sıkı tedbirleri almadı. Bizim strateji ve disiplinli eylem planında direncimiz hiçbir şekilde azalmadı. İnsanların ülkeden ülkeye hareket olduğu dünyada direnç hangi düzeyde olursa olsun bazı sonuçları önlemek maalesef mümkün değil” dedi. BİR VATANDAŞIMIZIN TEST SONUCU POZİTİF ÇIKTI Bu an burada olmamın nedeni bu saate dek gösterdiğimiz şeffaflık ve bunun devam edeceğinin teminatıdır diyen Koca, sözlerini şöyle sürdürdü: Size üzücü ama korkutucu olmayan haberi bildirmek istiyorum. Bugün akşam saatlerinde Covid-19 şüphesi olan bir vatandaşımızın test sonucu pozitif çıktı. Yüksek ateş ve öksürük şikayetinin araştırılması sonucu tanı konmuştur. Hastanın virüsü Avrupa’dan aldığı tespit edilmiştir. Hasta bir erkektir ve genel durumu iyidir. Aile bireylerin hepsi gözetim altındadır ve her biri şüpheli kabul edilmiştir. Hasta mahremiyeti korunması açısından detaylı bilgilerin paylaşılması uygun bulunmamıştır. Tanı erken konulmuştur, virüs bulaşmışsa bu çok sınırlıdır. Ülkemiz yayılmayı önleyici tedbirler alınmıştır. Bu hastalığın ülkenin her bir yerinde görülme ihtimale karşı sağlık personeli hazırlığını bitirmişti.
tr
1598156014_1540606996
2
Baharın karşılanması anlamına gelen Hıdırellez Günü mesajları ve sözleri yoğun bir şekilde araştırılıyor. Türklerin Orta Asya'dan bu yana sürdürdüğü Hıdırellez bu yıl da geldi çattı. Doğanın uyanışı ve bahar bayramı olarak nitelendirilen bugünde eşe, dosta ve akrabaya atacağınız en güzel Hıdırellez Günü mesajları ve sözleri onları mutlu edecek. Sosyal medyada ünlüler bahar bayramı mesajlarını birbirlerine göndermeye başladı. Haberimizde, 2020 Resimli ve yeni Hıdırellez kutlama mesajlarını ve kısa uzun sözlerini derledik. İşte, Hıdırellez Günü resimli mesajları ve sözleri! HIDIRELLEZ GÜNÜ MESAJLARI VE SÖZLERİ: 2020 HIDIRELLEZ KUTLAMA MESAJLARI Tarih boyunca süregelen Hıdırellez Günü mesajlar ve sözlerle daha anlamlı hale geliyor. Türkiye'de Hıdrellez Bayramı 5 Mayıs'ı 6 Mayıs'a bağlayan gece kutlanıyor. İşte, Whatsapp, SMS ve Facebook aracılığıyla gönderebileceğiniz kısa, uzun ve resimli Hıdırellez kutlama mesajları, sözleri…
DÜNYA KADINLAR GÜNÜ MESAJLARI Cumhuriyetimizin odak noktasında yer alan kadınlarımız, modern ve çağdaş günlere gelmemizde önemli görevler başarmışlardır. Kadınlar gününüz kutlu olsun. RESİMLİ DÜNYA KADINLAR GÜNÜ KUTLAMA MESAJLARI İÇİN TIKLAYINIZ Senin sevgin dünyamı ısıtan tek güneştir. Hiç ışığın eksilmeyecek biliyorum. Varlığınla mutluyum. Bütün dünya kadınlarına sağlık, mutluluk ve esenlik dolu günler diliyor, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyorum. Tüm dünya, ülkemiz ve üyelerimiz arasında görev yapan kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum. 8 Mart Dünya Kadınlar Gününde, saygıdeğer Türk ve Dünya kadınlarına sağlık ve mutluluk dolu bir gelecek diliyorum. Aslında senin küçük bir kopyanım. Umarım senin kadar sevgi dolu olurum.. Kadınlar günün kutlu olsun. Ateş karşısında bozulmayan altın, altın karşısında bozulmayan kadın; kadınlar günün kutlu olsun. EN GÜZEL KADINLAR GÜNÜ SÖZLERİ Kadın bir gün değil hergün hatırlanmalıdır; kadınlar günümüz umutla dolu yarınlara olsun… Dünyanın yarısını kadınlar oluşturur, diğer yarısını da kadınlar yetiştirir. Kadına saygılı ol! Kadına şiddetin olmadığı, kadınlarında erkekler kadar özgür olabildiği, kadına saygının olduğu bir yıl olması dileğimle... Kadınlar İnsanlığın devamı için olmazsa olmazdır. En büyük dertlerin dertlisi, en büyük mutlulukların ardındaki kahramandır. Dünya Kadınlar Günü"nüz kutlu olsun. Analarımız, bacılarımız, hayatımızın yarısı hatta çok daha fazla değerlerimizi ifade eden kadınlarımızın Kadınlar Günü"nü kutluyorum. Kadın, doğası gereği zayıftır; ama acıya en çok o dayanır. Kadının direncini kıran tek şey; hayal ettiği kişinin boş çıkmasıdır. Hiçbir kadının hayali boşa çıkmasın Kadınlar Gününüz Kutlu Olsun... Tüm dünya, ülkemiz ve üyelerimiz arasında görev yapan kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum. 8 Mart, dünyada kadınların eşitlik, kalkınma ve daha huzurlu yaşam özlemlerini dile getirdikleri gündür. Kadınlarımızın bu anlamlı gününü yürekten kutluyorum. Emek veren, acı çeken, özlem duyan, hakkını savunan tüm kadınlar 8 Mart Kadınlar Günü Kutlu Olsun.
tr
1594842754_1557446428
2
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği, Kıbrıs Türk Tabipleri Odası ve Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası, “tedbirlerin kademeli kaldırılması rus ruleti oynamaktr” açıklamasında bulundu. Açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü’nün, hastalığın kontrol altına alındığına dair bilimsel verilerin sağlanması, sağlık alt yapısında gerekli iyileştirmelerin yapılması durumunda tedbir kararlarının kademeli bir şekilde, en az riskli alanlardan başlanarak ve sınırlı sayıda insanı hareketlendirecek şekilde kaldırılmasının konuşabileceği yönünde görüş bildirdiği hatırlatıldı. Ayrıca, tüm dünya ve sağlık otoritelerinin ikinci dalga için hazırlık yapılmasını, önlemlerin kaldırılmasında aceleci davranılmamasını ve kademeli olarak kaldırılmasını ısrarla vurguladığı kaydedildi. Sonbaharla birlikte beklenen ikinci dalganın daha yıkıcı olabileceğine değinildi. Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği, Kıbrıs Türk Tabipleri Odası ve Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası’nın açıklaması şu şekilde devam etti: “Bizlerin özenle ve temkinli bir şekilde yürütmeye çalıştığımız hazırlık çalışmaları arasında Bakanlar Kurulu 4 Mayıs Pazartesi günü ülkede yaşayan herkes için sokağa çıkma yasağını kaldırma, çok kısıtlı bir alan dışında tüm iş yerlerini açma kararını açıklamıştır. Sürecin en başında radikal ve erken tedbirler alınması ile başarıya ulaştığımızla övünürken açılmada bu kadar gözü kara ve cesur olunması toplumda şaşkınlık yaratmıştır. Hükümetin bu kararları hangi bilimsel veriler ışığında ve hangi kurullar ile istişare ederek aldığı açıklanmamıştır. Yine ayni kararlar arasında risk grubundaki kesimi korumaya yönelik hiçbir tedbir alınmamış olduğu da görülmektedir. 4 Mayıs itibarı ile ülkede yaşayan herkesin sokağa çıkmasında hiçbir sakınca görmeyen hükümetin geceleri saat 21’den sabah 06’ya kadar ve pazar günleri sokağa çıkma yasağı ile toplumu niye evlerinden çıkarmayacağı ise anlaşılamamıştır. Eğer sokağa çıkmamızda bir risk varsa niye cumartesi yok da pazar günleri vardır? Eğer bir risk var ise ve önümüzdeki haftalarda vaka patlaması yaşanırsa toplumu yine aynı şekilde kapattığınız takdirde toplumdaki travma daha fazla olmayacak mı? Hekimlik uygulamaları kanıta dayalı olarak yapılır. Eğer bir hastalıkla mücadele ediyorsak yüzümüzü bilime, araştırmaya, verilere çevirmeli kanıtlara dayalı uygulamalarda bulunmalıyız. Dünyadaki tecrübeye, bilim insanlarının ve otoritelerinin uyarılarına kulak vermeliyiz. Bizim gibi salgınla mücadelede erken tedbirler alarak başarı sağlayan bazı ülkelerde tedbirlerin erken ve topluca kaldırılması sonrası hastalığın hızla yayıldığını, kayıpların önüne geçilemediğini gösteren deneyimler mevcuttur. Bizler ülkemizin hekimleri ve örgütleri olarak tedbirlerin kademeli olarak yani peyder pey kaldırılmasının, her kademe arasında en az 3 haftalık süre bulunmasının, her 2 haftada bir risk değerlendirilmesinin tekrar yapılmasının gerekli olduğunu düşünüyor, toplum olarak büyük fedakarlıklarla elde ettiğimiz başarının heba edilmemesi gerektiğini vurguluyoruz. Hükümetin topyekün açılma anlamına gelecek bu kararlarından vaz geçmemesi durumunda kaybedilecek her candan sorumlu olacağını, toplumun sağlığını bilimsel çalışmalardan yoksun bir şekilde ve bu kadar kolay riske atmanın Rus ruleti oynamakla eş değer olduğunu belirtiriz”
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği, Kıbrıs Türk Barolar Birliği, Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası, Evrensel Hasta Hakları Derneği ve Kıbrıs Türk Tabipleri Odası ortak açıklama yaparak, sorumluluk ve sağduyu ile hareket edilmesi gereken bir dönemden geçilmekte olduğunu belirttiler. Tüm dünyaya yayılan COVİD 19 virüsünün KKTC’ye geldikten sonra birilerine bulaşmış olmasının diğer tüm hastalıklarda olduğu gibi utanılacak, mahcup olunacak ya da tepki gösterilecek bir durum olmadığına dikkat çekilen açıklamada, her hastanın olduğu gibi, COVİD 19 virüsünden etkilenen bireylerin de uluslararası ve/veya evrensel hukuk ilkeleri çerçevesinde mahremiyet hakkı bulunduğu ifade edildi. “COVİD 19 virüs testi pozitif çıkan kişilerin ifşa edilmesinin hasta haklarına aykırı olduğu bir yana; böyle bir ifşaatın bulaşmanın önlenmesi için de hiçbir yararı bulunmamaktadır” denilen ortak açıklamada, “Özellikle sosyal medya üzerinden yayılan konuyla ilgili öfkeli ve ötekileştirici tepkiler ve bunun üzerinden ortaya çıkan yoğun tartışmaların, potansiyel COVİD 19 taşıyıcısı kişilerin kendilerini saklamalarına ve/veya hastaneye başvurmaya çekinmelerine sebep olabileceği unutulmamalıdır” ifadesi kullanıldı. Konunun kişilerin inisiyatifine bırakılamayacak kadar hayati olduğu vurgulanan açıklamada şunlar kaydedildi: “Bu sebeple yapılması gereken, ivedi olarak Sağlık Bakanlığı nezdinde COVİD 19 testi pozitif çıkan hastalardan aldığı bilgilerden yola çıkarak, hastanın temas ettiği tüm kişilere erişmek ve temas eden kişilerin test yapmak üzere hastaneye gelmelerini sağlamak görevlerini üstlenecek bir ‘temaslı izleme ekibi’ oluşturulmasıdır. Böyle bir ekibin oluşturulması, bulaşmaya karşı etkili ve süratli mücadeleye büyük katkı sağlayacaktır. Ayrıca izleme ve takip işinin bu şekilde kurumsal ve resmi olarak yapılması, bu konuda endişeli olan vatandaşların endişesinin giderilmesini sağlayacağı gibi; böylelikle evrensel hasta haklarının ihlal edilmesinin de önüne geçilmiş olunacaktır.”
tr
1589723406_1581475198
2
Öğretmenler sağlıkçılar için "videolaringoskop cihazı" üretiyor Uşak Bilim ve Sanat Merkezi öğretmenleri, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) hastaları ile asgari temas sağlayan ve sağlık çalışanları için riski en aza indiren videolaringoskop cihazı üreterek sağlık kuruluşlarına gönderiyor. Uşak Bilim ve Sanat Merkezi öğretmenleri, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) hastaları ile asgari temas sağlayan ve sağlık çalışanları için riski en aza indiren videolaringoskop cihazı üreterek sağlık kuruluşlarına gönderiyor. Merkezin müdürü Hakan Erdal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, merkezdeki 3 boyutlu yazıcıyla daha önce de sağlık çalışanları için siperli maske ürettiklerini, Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'un çağrısıyla gönüllü olarak salgına karşı mücadelelerini sürdürdüklerini anlattı. Yeni tip koronavirüse karşı tüm kurumların ellerinden gelen çabayı sarf ettiğini, kendilerinin de buna destek olduğunu dile getiren Erdal, bu cihazın, sağlık personelinin hastaya temasında sosyal mesafeyi korumasına ve virüsün bulaşmasını en aza indirmesine büyük katkı sağladığına dikkati çekti. Sağlık çalışanlarının hastaya çok yakın olmak zorunda kaldığını, bu cihazın hastaya fazla yaklaşmadan soluk borusu ve gırtlak kısmının görüntülenmesini sağladığını ifade eden Hakan Erdal, "Ürettiğimiz videolaringoskop cihazı, hastaya çok yaklaşmadan cihazdaki kamera sayesinde monitöre bağlanarak karşıdan müdahale edebiliyor ve hastalık bulaşma riskini en aza indirebilmektedir." dedi. Günde 6-7 tane üretip hastanelere gönderiyorlar Türkiye'deki 7 Bilim ve Sanat Merkezi olarak bu cihazı üretmeye başladıklarını, cihaza ihtiyaç duyan sağlık kuruluşlarının buralardan temin edebileceğini, kendilerinin ürettikleri cihazları Kırşehir ve Akhisar'daki hastanelere gönderdiklerini belirten Erdal, şöyle konuştu: "Videolaringoskoplarla sağlık personelinin hastaya temasında sosyal mesafeyi korumasını ve virüs bulaşmasını en aza indirmeyi hedefledik. Cihazın bir tanesi yaklaşık 2,5-3 saatte basılıyor, bizler de kurum olarak bir günde 6-7 videolaringoskop cihazı üretebiliyoruz. Bu cihazları üretmemizde bizlere destek veren başta Milli Eğitim Bakanımız Ziya Selçuk olmak üzere Uşak Valisi Funda Kocabıyık'a ve İl Milli Eğitim Müdürü Bülent Şahin'e teşekkür ederiz." Kaynak: AA
Polis Haftasını 'siper maske' hediye ederek kutladılar Uşak Bilim ve Sanat Merkezi (BİLSEM) tarafından Polis Haftası dolayısıyla emniyet ekiplerine üç boyutlu (3D) yazıcıyla üretilen 155 adet siper maske hediye edildi. Uşak Bilim ve Sanat Merkezi (BİLSEM) tarafından Polis Haftası dolayısıyla emniyet ekiplerine üç boyutlu (3D) yazıcıyla üretilen 155 adet siper maske hediye edildi. Geçtiğimiz günlerde Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk Polis Haftası dolayısıyla, BİLSEM'lerde üretilen yüz koruyucu siperliklerin emniyet güçlerine ücretsiz olarak ulaştırılacağını bildirdi. Bu kapsamda Selçuk'un talimatlarıyla korona virüs (Kovid-19) salgınıyla mücadelede emniyet mensuplarına siper maskeleri, BİLSEM'de görevli yöneticiler ve öğretmenler tarafından üretildi. Üretim faaliyetlerinin tamamlanmasının ardından hazırlanan yüz koruyucu maskeler bugün yurt genelinde eş zamanlı olarak İl Emniyet Müdürlerine teslim edildi. Uşak'ta da 3D yazıcıyla üretilen 155 adet yüz koruyucu siperlik, İl Milli Eğitim Müdürü Bülent Şahin ile Bilim ve Sanat Merkezi Müdürü Hakan Erdal tarafından İl Emniyet Müdürü Mesut Gezer'e teslim edildi. - UŞAK Kaynak: İHA
tr
1506176155_1509271664
4
ABD Başkanı Donald Trump, eski Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın yakında çıkacak kitabında geçtiği belirtilen "Trump, Ukrayna yardımını Joe Biden ve oğlu hakkındaki soruşturmalara bağladı" iddialarını yalanladı. Dün Amerikan kamuoyunun gündemine düşen ve geniş şekilde tartışılan Bolton'ın kitabıyla ilgili haberler hakkındaki yorumu sorulan Trump, kitabın kopyasını henüz görmediğini söyledi. Trump, "Kitabın taslağını henüz görmedim ama orada söylenen şeyler doğru değil." değerlendirmesini yapmakla yetindi. Konuyla ilgili Twitter hesabından da paylaşımda bulunan Trump, "John Bolton'a asla, 'Ukrayna yardımı Biden'lar dahil Demokratlara yönelik soruşturmaya bağlı' demedim. Kendisi görevden alındığı zaman da böyle bir şeyden bahsetmemişti. Eğer şimdi bunu söylüyorsa sadece kitabının satması içindir." ifadelerini kullandı. New York Times gazetesi, eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Bolton'ın yeni çıkacak kitabında, Trump'ın siyasi rakibi Joe Biden ve oğluna yönelik soruşturma açılana kadar Ukrayna'ya askeri yardımı dondurmak istediğini yazdığını iddia etmişti. Demokratlar Bolton'ın Senatoda halen devam eden azil yargılamasında tanık olarak dinlenmesi gerektiği yönünde açıklamalar yaparken, Cumhuriyetçilerden ise karışık mesajlar gelmişti. Bazı Cumhuriyetçiler Bolton'ın kitabıyla ilgili haberlerin iddia olmaktan öte bir anlam taşımadığını savunmuş, bazıları ise Bolton'ın tanık olarak çağrılmasından yana olduklarını açıklamıştı. Trump'a yönelik azil süreci Temsilciler Meclisi Başkanı Demokrat Nancy Pelosi, 24 Eylül 2019'da "ABD'nin ulusal güvenliğine zarar verdiği" ve "Başkanlık yeminine ihanet ettiği" gerekçesiyle Trump'a yönelik azil soruşturması başlatıldığını açıklamıştı. 25 Temmuz'da Trump'ın Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile yaptığı telefon görüşmesinde, rakibi Joe Biden ve ailesini soruşturması karşılığında ABD'nin ülkesine askeri yardımı serbest bırakacağını söylediğini savunan Pelosi, bunun Anayasaya aykırı olduğunu iddia etmişti. Beyaz Saray ise 25 Eylül'de Trump-Zelenskiy görüşmesinin dökümünü yayımlayarak, Ukrayna'ya yardımlar ile görüşme arasında ilişki bulunmadığını savunmuştu. Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesinde 13-21 Kasım'da kamuya açık oturumlar düzenlenmiş; Dışişleri, Ulusal Güvenlik Konseyi ve Pentagon'dan toplam 12 yetkili bu süreçte ifade vermişti. Ardından İstihbarat Komitesi hazırladığı 300 sayfalık raporu 3 Aralık'ta Adalet Komitesine sunmuş, Adalet Komitesi yaptığı iki oturumun ardından 13 Aralık'ta azil maddelerini onaylayarak dosyayı Temsilciler Meclisi Genel Kuruluna göndermişti. Temsilciler Meclisi Genel Kurulunda 18 Aralık'ta yapılan oylamada, Trump'a yönelik "görevini kötüye kullanmak" ve "Kongre'nin işleyişini engellemek" suçlamaları kabul edilmişti.
ABD Senatosunda devam eden Trump'ın yargılanma sürecinde, iddia ve savunma makamlarının 3'er gün süren açılış sunumlarının ardından yeni bir aşamaya geçildi. Senatörlerin toplam 16 saat boyunca iddia ve savunma makamlarına sorularını yöneltme imkanı bulacakları soru-cevap bölümü, yerel saatle 13.00'te başladı. Soru-cevap bölümü iki günde 8'er saat üzerinden gerçekleştirilecek. Yeni tanıkların çağrılıp çağrılmayacağı konusu ilk bölüme damgasını vururken, eski Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın yakında piyasaya çıkacak kitabında yer aldığı iddia edilen Ukrayna bölümü, tartışmaların odağına yerleşti. Demokrat senatörler ve savcı vekiller, Bolton'ın Senatodaki duruşmalara tanık olarak çağrılması gerektiği konusunda mutabık iken, Trump'ın avukatları ise söz konusu adımın gereksiz olduğu görüşünü savunuyor. New York Times gazetesi, eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Bolton'ın yeni çıkacak kitabında, Trump'ın siyasi rakibi Joe Biden ve oğluna yönelik soruşturma açılana kadar Ukrayna'ya askeri yardımı dondurmayı istediğini yazdığını iddia etmiş, Trump ise iddiayı yalanlamıştı. - TRUMP'A YÖNELİK AZİL SÜRECİ Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi, 24 Eylül 2019'da "ABD'nin ulusal güvenliğine zarar verdiği" ve "Başkanlık yeminine ihanet ettiği" gerekçesiyle Trump'a yönelik azil soruşturması başlatıldığını açıklamıştı. Pelosi, 25 Temmuz'da Trump'ın Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile yaptığı telefon görüşmesinde, rakibi Joe Biden ve ailesini soruşturması karşılığında ABD'nin ülkesine askeri yardımı serbest bırakacağını söylediğini ve bunun anayasaya aykırı olduğunu iddia etmişti. Beyaz Saray ise 25 Eylül'de Trump-Zelenskiy görüşmesinin dökümünü yayımlayarak, Ukrayna'ya yardımlar ile görüşme arasında ilişki bulunmadığını savunmuştu. Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesinde 13-21 Kasım'da kamuya açık oturumlar düzenlenmiş; Dışişleri, Ulusal Güvenlik Konseyi ve Pentagon'dan toplam 12 yetkili bu süreçte ifade vermişti. Ardından İstihbarat Komitesi hazırladığı 300 sayfalık raporu 3 Aralık'ta Adalet Komitesine sunmuş, Adalet Komitesi yaptığı iki oturumun ardından 13 Aralık'ta azil maddelerini onaylayarak dosyayı Temsilciler Meclisi Genel Kuruluna göndermişti. Temsilciler Meclisi Genel Kurulunda 18 Aralık'ta yapılan oylamada, Trump'a yönelik "görevini kötüye kullanmak" ve "Kongre'nin işleyişini engellemek" suçlamaları kabul edilmişti. (AA)
tr
1605714080_1545932436
2
Çocuğunu parka getiren kamu çalışanı Hatice Doğan, çocukların ev içinde koşup oynamak istediklerini, kapalı ortamda kalmaktan anksiyete çıkmaya başladığını ve çocukları içeride tutarken komşulara rahatsızlık vermemeye çalışırken çok yorulduklarını belirtti. Hatice Doğan bununla birlikte Ankara sokaklarının çocukların sesleriyle ‘cıvıl cıvıl’ olduğunu söyleyerek, “Çocukları gördükçe hayatın devam ettiğini, umudun devam ettiğini gördüm. İlk kez bugün aynı anda bu kadar fazla çocuğu sokakta gördüm. Koca bir baharı kaçırdık ama sonraki baharlar daha bir güzel olacak” dedi. VOA Türkçe, Ankara’da aileler ve çocuklarla konuştu. Aileler kısıtlamaların artık uzun sürmemesini diliyorlar. Özellikle 65 yaş ve üzeri vatandaşlara uygulanan izinlerin çocuklar için de olmasını isteyen aileler, çocukları uzun süre evde tutmanın birçok sorunu beraberinde getirdiğini söylediler. 65 yaş ve üzeri vatandaşlara verilen izinlerin çocuklar için de verilmesi gerektiğini söyleyen Hatice Doğan VOA Türkçe’ye, “Bu hafta sonu 4 gün yasak var. Artık yetişkin insanlar da evde kalmakta zorlanıyorlar. Çocukları artık evde tutmak gerçekten zorlaştı. Kesme, yapıştırma, boyama yapıyoruz, uzaktan eğitim örgün eğitim gibi olmuyor. Çocukları konsantrasyona sokmakta zorlanıyoruz. Hiç değilse kontrollü bir serbestlik olabilirse iki saat, yetkililer bu talebimizi değerlendirirlerse seviniriz” açıklamasını yaptı. 40 gün süren kısıtlamada çocuklarına salgın hastalığın tehlikeli olduğunu anlatmakta zorlanmadıklarını belirten bir başka anne ise, “İki ay gibi bir sürede evde tutmak, hele ki enerji yumağı halindeyken çok zor oldu bizim için” diyor. Aileler çocuklarına salgın hastalığı anlatmak için ‘virüs var, mikrop var, hasta oluruz diyoruz, hasta oluruz hiç çıkamayız diyoruz, anlıyorlar’ diyerek durumu bilmelerini sağladıklarını açıkladılar. Çocukların birbirlerini, dışarıda oyun oynamayı özlediklerini söyleyen aileler, “Şu an yapılabilecek bir şey yok, her şey olması gerektiği gibi oldu. Şikayet ettiğimiz bir durum olmadı ancak belki bundan sonra biraz gevşeme olabilir. Anne ve babaların da bir limiti var doluyorsunuz artık. Bundan sonrası belki iyi olur böyle uygulama” diyerek yetkililere seslendiler. Kontrollü normalleşme planına göre, 15-20 yaş grubu ise, 15 Mayıs, Cuma günü saat 11.00 ile 15.00 saatleri arasında dışarı çıkabilecek.
Bir diğer kuyruk kolonya satıcılarında yaşandı. Pek çok eczanede ve markette kolonyalar hızla tükenirken, Ankara Ulus’taki bir kolonya mağazasının önünde metrelerce uzunlukta kuyruklar oluştu. Mağazadaki stokların bitmesinin ardından çareyi internet sitesinde arayan vatandaşlar, kısa sürede alışveriş siteleri üzerinden de satılan kolonyaları bitirdi. Makarna 15 TL Öte yandan koronavirüs vakasının görülmesiyle fırsatçılar da yine sahneye çıktı. Kolonya ve maske fiyatlarında fahiş artışlar baş gösterirken, buna makarna satışları da eklendi. Normalde 6 TL olan iki paket makarnanın online alışveriş sitelerinde 14.50 TL’den satıldığı görüldü. Ürünün stoklarda tükenmiş olması da dikkat çekti. Ocak ayında 12.50 TL olan 1 litrelik kolonyanın fiyatı, mart başında 15.90 TL’ye dün ise 33 TL’ye fırladı. Bazı alışveriş sitelerinde sabah saatlerinde 22.90 TL olan bir litre kolonyanın akşam saatlerinde 99.90 TL’ye satıldığı da görüldü.
tr
1612359605_1519306811
1
Van'da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vaka sayısının 448'e yükseldiği bildirildi. Valilikten yapılan açıklamada, il genelinde Hıfzıssıhha Kurulunca pandeminin yayılmasını önlemek amacıyla kararlar alındığı bildirildi. Kentte toplam vaka sayısının 448, tedavileri tamamlanarak taburcu edilenlerin sayısının 301 olduğu belirtilen açıklamada, Kovid-19 kaynaklı 9 kişinin yaşamını yitirdiği ifade edildi. Kent merkezinde birçok alan, cadde ve sokakta maskesiz dolaşmanın yasaklandığı bildirilen açıklamada, şunlar kaydedildi: "Pandeminin yayılmasının önlenmesinde maske takmak, sosyal mesafeye ve izolasyon kurallarına uymak büyük önem taşımaktadır ancak ilimizde özellikle il dışından gelen ve izolasyonda bulunan vatandaşlarımızın aile içinde sosyal mesafe kurallarına uymaması ve koronavirüsle mücadele kapsamındaki yasakları ihlal etmeleri vaka sayımızın artmasına neden olmaktadır. Bu konuda vatandaşlarımızın daha duyarlı olması ve riski görmeleri toplum sağlığımız açısından önemlidir." Açıklamada, özellikle bayram alışverişlerinde vatandaşların kalabalık ortamlardan uzak durmaları, sosyal mesafeye dikkat etmeleri ve maske takmalarının çok önemli olduğu vurgulandı. İl Hıfzıssıhha Kurulunca Ramazan Bayramı öncesi yaşanacak yoğunluğun bulaşma riskini arttırma ihtimaline karşı önemli kararlar alındığı belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Kararlar kapsamında bayram arifesinde yapılacak mezarlık ziyaretleri ile ilgili yasaklar getirildi. Mezarlıklara maskesiz girilmesi ve toplu halde ziyaretler, mezarlık çevresinde seyyar satıcıların her türlü gıda ve yiyecek satışı, mezarlıklar içinde her türlü gıda ve yiyeceğin dağıtılması, kurumsal ve bireysel yardım toplanması, çocukların mezarlara su döküp harçlık, bahşiş alması, verilmesi yasaklanmıştır." Van'da bugüne kadar evde tedbir amaçlı 56 bin kişinin karantina altına alındığı kaydedilen açıklamada, "Şu an karantina altında bulunan toplam 15 bin kişi. Vaka sayısı İpekyolu'nda 184 kişi, 2 vefat, Başkale'de 58, Edremit'te 56 kişi, 2 vefat, Tuşba'da 51 kişi, 2 vefat, Gürpınar'da 26 kişi, Erciş'te 23 kişi, 2 vefat, Çaldıran'da 14 kişi, Saray'da 12 kişi, Gevaş'ta 10 kişi, Muradiye'de 5 kişi, Çatak'ta 4 kişi, Özalp'ta 3 kişi ve Bahçesaray'da 2 kişi, bir vefat." bilgisi verildi. (Van/AA) Van’da karantinaya alınan Ortanca Mahallesi’nde vaka sayısı arttı Türkiye'de Kovid-19'lu vaka sayısı binin altına düştü | Tüm gelişmeler (20 Mayıs)
12.02.2020 20:30 | Son Güncelleme: 12.02.2020 20:32 Van'ın Başkale ilçesinde etkili olan kar ve tipi nedeniyle sürücüler zor anlar yaşadı. İlçede sabah saatlerinde etkili olan kar, Van-Başkale kara yolunun 2 bin 730 rakımlı Güzeldere Geçidi'nde ulaşımda aksamalara neden oldu. Görüş mesafesinin yer yer 10 metreye kadar düştüğü yolda sürücüler, araçlarına zincir takarak ilerleyebildi. Yolda kalan bazı sürücüler de karla mücadele ekiplerinin çalışmalarının ardından yola devam edebildi. Kent merkezinde de sabah başlayan kar hayatı olumsuz etkiledi. Yoğun kar nedeniyle vatandaşlar yürümekte zorlandı, trafikte de aksamalar yaşandı. Ağaçların ve araçların karla kaplandığı kentte, belediye ekipleri ana arterlerde küreme ve tuzlama çalışması başlattı. Kaynak: AA Haber Videosu
tr
1621334900_1615475205
1
Türkiye Gazetesi Türkiye Gazetesi Koronavirüs salgını tedbirleri çerçevesinde düğünlerini yapamayan Kübra ve Kemal çifti, Kayseri Valiliğinden aldıkları izin ile sosyal mesafe kuralının uygulandığı bir düğün töreni düzenledi. Talas ilçesinde şehir manzaralı düzenlenen düğün töreninde ses sistemleri kuruldu. Gelin ve damat odası olarak ise karavan kullanıldı. Davetlilerin araçlarının içinden izleyerek katıldığı düğün töreninde, gelin ve damat ilk danslarını yaparak düğün pastasını kesti. Salgın nedeniyle sosyal mesafe kurallarının uygulandığı düğünde davetliler araçlarının içinde müziklere eşlik ederken, gelin ve damat ise pistte müzik eşliğinde oynadı. Damat, düğüne katılan yakınlarına ve arkadaşlarına mikrofondan seslenerek düğüne katıldıkları için teşekkür etti.
Kayseri'de 4 eve 'koronavirüs' karantinası KAYSERİ'nin Talas ilçesinde, yüksek ateş ve öksürük şikayetiyle hastaneye giden 1 kişinin koronavirüs testinin pozitif çıkmasının ardından, toplam 26 kişinin oturduğu 4 müstakil ev karantinaya alındı. KAYSERİ'nin Talas ilçesinde, yüksek ateş ve öksürük şikayetiyle hastaneye giden 1 kişinin koronavirüs testinin pozitif çıkmasının ardından, toplam 26 kişinin oturduğu 4 müstakil ev karantinaya alındı. Talas ilçesi Kamber köyünde oturan 1 kişi yüksek ateş ve öksürük şikayetiyle Kayseri Şehir Hastanesi'ne başvurdu. Hastanede tedavileri yapılan kişinin koronavirüs testi pozitif çıktı. Bunun üzerine çalışma başlatan İl Sağlık Müdürlüğü filyasyon ekipleri, koronavirüs şüphesi bulunan 4 müstakil evi karantinaya aldı. Evlerde toplam 26 kişinin yaşadığı öğrenildi. Koronavirüse yakalanan kişinin ise hastanedeki tedavisinin sürdüğü bildirildi. Jandarma ekipleri, evlerin bulunduğu çevrede geniş güvenlik önlemi alırken evlere giriş ve çıkışlara da izin verilmiyor. Müstakil evlerde yaşayanların 14 gün karantina altında tutulacağı bildirildi. Kaynak: DHA
tr
1647534820_1601925916
1
"Bu üretim rakamıyla 6 milyon nüfuslu bir şehrin yıllık enerji ihtiyacı karşılanabilecek. Bu kapsamda kademeli olarak hizmete alınan barajın 400 MW kurulu güce sahip olan 2'nci ünitesi devreye alındı. 3 ve 4'üncü ünitelerin test çalışmaları ise devam ediyor. 3'üncü ünitenin Temmuz ayının ilk yarısında devreye alınması planlanıyor. Önyüzü beton kaplı kaya dolgu baraj tipinde, dolgu hacmi ve gövde uzunluğu bakımından ise dünyada birinci sırada yer alan baraj, temelden 135 metre yüksekliğe, 24 milyon metreküp dolgu hacmine ve 1820 metre kret uzunluğuna sahip bulunuyor. Ilısu projesi baraj, yeniden yerleşim, tarihi ve kültürel varlıkların korunması ve diğer inşaatlar ile beraber yaklaşık 18 milyar liraya mal oldu."
AVM'ler ne zaman açılacak? Açılacak AVM'ler hangileri? Türkiye'nin her ilinde bulunan alışveriş merkezlerinin yeniden ne zaman hizmet vereceği vatandaşlar tarafından sorgulanıyor. Önemli sosyalleşme alanlarından birisi olan AVM'lerin çalışma tarihleri belli olurken, alınacak önlemler de açıklandı. Peki; AVM'ler ne zaman açılacak? İşte detaylar… AVM'LER NE ZAMAN AÇILACAK? Başkan Erdoğan yaptığı açıklamada, "Berber, kuaför, güzellik salonu gibi işletmeler 11 Mayıs'ta faaliyete geçebilecek. Alışveriş merkezleri 11 Mayıs'tan itibaren hizmet vermeye başlayabilecek" ifadelerini kullandı. HANGİ MAĞAZALAR AÇIK OLACAK? AVM içerisinde hangi mağazaların açık olacağına dair henüz firmalardan resmi bir açıklama yapılmadı. Ancak bu sürecin aşama aşama gerçekleşeceği tahminler arasında yer alıyor.
tr
1635231172_1596484746
2
Konyaaltı Belediyesi kreşleri hizmete açıldı Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, kreş öğretmenlerinin 14 gün izole sürecini sıkıntısız tamamladığını belirterek, 15 Haziran Pazartesi günü itibariyle belediye bünyesindeki çocuk kreşlerini hizmete açtıklarını söyledi. Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, kreş öğretmenlerinin 14 gün izole sürecini sıkıntısız tamamladığını belirterek, 15 Haziran Pazartesi günü itibariyle belediye bünyesindeki çocuk kreşlerini hizmete açtıklarını söyledi. Geçtiğimiz günlerde belediye bünyesinde hizmet veren kreşleri ziyaret ederek, pandemiye karşı alınan fiziki tedbirleri yerinde inceleyen Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, bu tedbirlerin dışında öğretmenlerin de 14 gün izole sürecinde olduğunu, kreşleri bu sürenin bitiminde açacaklarını duyurmuştu. Öğretmenlerin izole sürecini sıkıntısız tamamladığını dile getiren Başkan Esen, 15 Haziran Pazartesi günü itibariyle Konyaaltı Belediyesi çocuk kreşlerinin hizmete açıldığını bildirdi. Başkan Semih Esen, "Bakanlık, kreşlerin 1 Haziran itibariyle açılabileceğini duyurmuştu. Fakat öğretmenlerin de izole olması düşüncesiyle Konyaaltı Belediyesi olarak öğretmenlerimizi 14 gün izolasyona almayı beklemeyi uygun bulduk. Bu sürenin hemen ardından öğretmenlerimiz eksiksiz görevleri başına döndü ve bugün itibariyle çocuk kreşlerimizi gönül rahatlığı içinde hizmete açtık. Minik öğrencilerimizin ve de öğretmenlerimizin sağlığı için kreşlerimizde gerekli tüm tedbirleri aldık. İlk olarak ateşleri ölçülen minik öğrencilerimizi tek tek sınıflara alıyoruz. Sınıfları en fazla 6 öğrencili olacak şekilde yeniden düzenledik. Oyun parkı, etkinlik alanı ve yemekhane gibi ortak alanlara ise öğrenciler sınıflar halinde alınıyor. Bu süreci birlikte başarıyla atlatacağız" diye konuştu. - ANTALYA Kaynak: İHA
ANTALYA Konyaaltı Belediyesi, nüfusunun 5 katı maske dağıttı Konyaaltı Belediyesi, nüfusunun 5 katı maske dağıttıAntalya'nın Konyaaltı İlçesi Belediye Başkanı Semih Esen, 11 Mart'tan bu yana ilçede 1 milyon maske dağıttıklarını açıkladı. Konyaaltı Belediyesi, nüfusunun 5 katı maske dağıttı Antalya'nın Konyaaltı İlçesi Belediye Başkanı Semih Esen, 11 Mart'tan bu yana ilçede 1 milyon maske dağıttıklarını açıkladı. Türkiye'de ilk korona vakasının görüldüğü 11 Mart tarihinden bu yana çalışmalar yapan Konyaaltı Belediyesi, bu dönemde halk sağlığı öncelikli çalışmalarını hayata geçirdi. Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, koronavirüsünün dünyada yayılmaya başlamasıyla bunun Türkiye'de de görülme ihtimaline karşı ilçedeki önlemleri çok önceden belirlediklerini kaydetti. Salgın ile mücadele kullanılan maske, eldiven, dezenfekte gibi ürünleri temin ettiklerini dile getiren Başkan Esen, "İlk vakanın ülkemizde görülmesinin ardından daha önce hazırladığımız planımızı devreye soktuk. Emekli kahveleri, kreşlerimizi ve yaşlı kreşini salgının sona ereceği tarihe kadar kapattık" dedi. Kronik hastalığı olan belediye çalışanları ve hamile olan personele idari izin verdiklerini belirten Başkan Esen, 7 gün 24 saat düzenleme yapıldığını, yaklaşık 2 bin yerin dezenfekte edildiğini söyledi. 1 MİLYON MASKE Konyaaltı'nın nüfusunun 190 bin olduğunu hatırlatan Başkan Semih Esen, herkese maske ulaşması için farklı bir uygulama gerçekleştirdiklerini vurguladı. Maskeye acil ihtiyaç duyanların sosyal medya hesaplarından kendilerine ulaştığını kaydeden Esen, şöyle konuştu: "Maske dağıtım araçlarımız ile acil maske isteyenlere ulaştık. Araçlarımız ana arterlerde ring halinde gezerek sokaktaki vatandaşlara maske dağıttı. Büyük alışveriş merkezleri ve muhtarlıkların önünde, stantlar kurarak sokağa çıkmak zorunda kalanlara maske ulaştırdık. Pazar yerlerine maskesiz girişe izin vermediğimiz için pazar yerlerinin girişine maske stantları kurduk. Sonraki aşamada da personelimiz 39 mahallemize girerek bütün evlere maske ulaştırdı. Bugüne kadar 1 milyona yaklaşık maskeyi vatandaşa ulaştırdık. Maskenin yanı sıra 100 bin çift eldiveni vatandaşlarımız ile paylaştık" dedi. Başkan Semih Esen, pazar yerlerinde maske dağıtmaya devam edeceklerini vurguladı. Kaynak: DHA
tr
1576933754_1489364658
2
Mamak'ta koronavirüs önlemleri Mamak Belediye Başkanı Murat Köse, Kovid-19 nedeniyle istihdam yükünü omuzlayan esnaf için bir destek paketi hazırladıklarını bildirdi. Mamak Belediye Başkanı Murat Köse, Kovid-19 nedeniyle istihdam yükünü omuzlayan esnaf için bir destek paketi hazırladıklarını bildirdi. Köse açıklamasında bu kapsamda 3 ay süreyle işgaliye harcı, çevre temizlik vergisi ve ilan ve reklam vergisini almayacaklarını ifade ederek, "Kepenkler açıldığında esnafımızı bir nebze rahatlatmak, imkanlarımız dahilinde bir katkı sunmuş olmak istedik" dedi. İlçede 14 noktada maske dağıtım istasyonu kurduklarını, atık maske ve eldivenler için de 100 özel çöp konteyneri yerleştirdiklerini belirten Köse, vatandaşlara maskesiz sokağa çıkılmaması uyarısında bulunduklarını da kaydetti. Öte yandan açıklamada sokağa çıkma yasağı sürecinde hayvanların da unutmadığı belirtilerek, "Mamak Belediyesi 2 gün içinde 1500 sokak hayvanı için yaklaşık 250 kilogram mama ve 300 litre su bıraktı. Bu yılın ilk 3 ayında 220 hasta ve yaralı hayvanın tedavisini yapan ekipler, bine yakın aşılama ve 500'ün üzerinde kısırlaştırma operasyonu gerçekleştirdi." ifadelerine yer verildi. Kaynak: AA
08.01.2020 12:30 | Son Güncelleme: 08.01.2020 12:30 Mamak Belediyesince ilçe sınırları içindeki hasta, yatağa bağımlı, kimsesiz ve yaşlılara yönelik sürdürülen evde muayene ve sağlık hizmetinden bir yılda 5 bin 500 kişi faydalandı. Belediyeden yapılan yazılı açıklamaya göre, vatandaşlar arasında büyük bir memnuniyet uyandıran evde muayene ve sağlık hizmeti kapsamında hastalardan enjeksiyon, pansuman, sonda takımı ve kan alımı yapılıyor. Evde Sağlık Hizmeti için başvuruda bulunan tüm Mamaklılara eşit bir şekilde hizmet verildiğini ifade eden Mamak Belediye Başkanı Murat Köse, "Vatandaşlarımızın desteğe ihtiyaç duydukları dönemde onların yanında olabilmek, ihtiyaçlarına cevap verebilmek en kıymetli belediyecilik hizmetidir. Bu anlayışla iyi günde kötü günde Mamaklıların en büyük destekçisi olmaya devam edeceğiz." dedi. Kaynak: AA
tr
1490523441_1610808468
1
Kıbrıs’ın güneyinde polis, Trodos’a gitmeye planlayan sürücülerin çok dikkatli olmalarını istedi. Trodos’a sadece 4 x4 ve kar zinciri takılı araçlarla ulaşmanın mümkün olduğuna işaret eden polis ayrıca şu yollar için de aynı durumun geçerli olduğunu duyurdu; Pedhoulas – Prodromos Pinewood – Kakopetria Prodromos – Platres Prodromos – Lemithou Kapalı olan yollar Milikouri – Ayios Nicolaos yolu, Korakou ve Flasou arasındaki köprü, Kato Moni'den Ayia Marina Xyliotou’ya giden eski yol ve Peristerona ilkokulu yanındaki yolun ise tüm araçlara kapalı olduğu açıklandı. Açıklamada ayrıca, Kakopetria’dan Karvounas’a giden yolun açık ancak kaygan olduğu belirtildi. Trodos’un zirvesindeki karın ise 1.20 metre kalınlığında olduğu açıklandı Baf bölgesinde ise, Baf’tan Poli’ye giden yolun bir kısmında çökmeler meydana geldiği ve trafiğin tek şeritten sağlandığı haber verildi.
Güney Lefkoşa’ya bağlı Ay.Demet’te dün para transfer aracını soyan kişilerin, daha sonra bindikleri takside yakalandığı belirtildi. Politis gazetesi ve diğer gazeteler, Ay.Demet’teki “Zorba” isimli fırının önünde bulunan para transfer aracına baltayla saldıran ve tahsisatları alıp kaçan 3 soyguncudan 2’sinin , dün, polis tarafından Baf yolunda gitmekte olan bir taksinin içerisinde tespit edilerek tutuklandığını yazdılar. Soyguncuların, araç içerisinde bulunan 52 bin Euro’yu almayı başardığını yazan gazete soyguncuların, bölgede park halinde olan araca binerek kaçtığını daha sonra ise Rum Çevik Kuvvet’in devriyesi neticesinde Baf’a yakın bir noktada taksi içerisinde tespit edildiğini, soyguncuların taksiden inerek kaçmaya çalıştığını belirtti. Polis çalınan paraları taksinin içerisinde tespit etti. Habere göre polis, soygunculardan 2’sini yakalarken üçüncü kişinin de bulunması için geniş çapta arama başlattı.
tr
1543929283_1626147872
1
Araba çarpması sonucu yaralanan köpek Sahipsiz Hayvanlar Bakım Merkezinde ameliyat edildi Araba çarpması sonucu yaralanan köpek Sahipsiz Hayvanlar Bakım Merkezinde ameliyat edildi Bursa'nın Gemlik ilçesinde otomobilin çarpışması sonucu yaralanan köpek, İnegöl Belediyesi Sahipsiz Hayvanlar Bakım ve Tedavi Merkezine getirildi. Araba çarpması sonucu yaralanan köpek Sahipsiz Hayvanlar Bakım Merkezinde ameliyat edildi BURSA - Bursa'nın Gemlik ilçesinde otomobilin çarpışması sonucu yaralanan köpek, İnegöl Belediyesi Sahipsiz Hayvanlar Bakım ve Tedavi Merkezine getirildi. Yaralı köpek burada ameliyat edildi. Bursa ilçelerinde örnekle gösterilecek bir barınağa sahip olan İnegöl Belediyesi Sahipsiz Hayvanlar Bakım ve Tedavi Merkezi, sokak hayvanları için seferber olmaya devam ediyor. İnegöl'de bu alana çeşitli yerlerden hayvanlar getirilerek tedavileri yapılıyor. Hizmetiyle diğer belediyelere örnek olan barınağa son olarak Gemlik ilçesinde bir arabanın çarpması sonucu yaralanan köpek getirildi. Çeşitli yerlerinde kırıklar meydana gelen köpek burada görevliler tarafından ameliyata alındı. Yapılan başarılı bir ameliyatın ardından yaralı köpek barınakta tedavi altına alındı. Köpeğin bir kaç ay içerisinde eski sağlığına kavuşacağı öğrenildi. Kaynak: İHA
Gemlik'te kaza yapan araç takla atarak zeytinlik tarlasına uçtu: 3 yaralı Gemlik'te kaza yapan araç takla atarak zeytinlik tarlasına uçtu: 3 yaralı Bursa'nın Gemlik İlçesinde kontrolden çıkan araç 300 metre takla atarak zeytinlik arazisine uçtu. Gemlik'te kaza yapan araç takla atarak zeytinlik tarlasına uçtu: 3 yaralı BURSA - Bursa'nın Gemlik İlçesinde kontrolden çıkan araç 300 metre takla atarak zeytinlik arazisine uçtu. Kazada 3 kişi yaralandı. Kaza, gece saatlerinde Gemlik Umurbey Mahallesi Hisartepe kavşağında meydana geldi. Edilen bilgiye göre, Bursa istikametinden Gemlik İlçe merkez istikametine giden sürücü, direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu takla atarak zeytinlik tarlasına uçtu. Araçta 3 kişi hafif yaralanırken, 300 metre takla atarak sürüklenen araçta maddi hasar meydana geldi. Yoldan geçen sürücülerin ihbarı üzerine 112 ve 155 ekipleri sevk edildi. Yaralılar olay yerine gelen 112 ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Gemlik Devlet Hastanesine kaldırılken, 155 ekipleri geniş güvenlik önlemleri aldı. Yaralıların durumunun iyi olduğu öğrenildi. Araç ise çekici yardımı ile çıkartılarak otoparka çekildi. Kaza ile ilgili soruşturma başlatıldı. Kaynak: İHA
tr
1593333833_1626651325
1
Cumhuriyetçi Türk Partisi, 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Bayramı mesajında “Emekçi haklarının budanmasına asla göz yummayacağız” vurgusunda bulundu, “Özellikle kamu dışı ve örgütsüz bir şekilde çalışan işçiler kısmi çalışma, çok düşük maaş desteği ve hukuka aykırı işsizlik ödeneği gibi uygulamalarla açlığa ve sağlıksız yaşam koşullarına itiliyor” görüşünü iletti. CTP’den yapılan yazılı açıklamada “CTP her zaman olduğu gibi bu süreçte de demokrasi, insan hakları, sosyal adalet, emek ve federal çözüm mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir” denildi. İşte CTP’nin 1 Mayıs açıklaması: Küresel düzeydeki COVID-19 salgını nedeniyle yaşadığımız olağan dışı koşullar, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de İşçi ve Emekçi Bayramı 1 Mayıs’ın meydanlarda kutlanmasını olanaksız kılmıştır. Bu koşullar altında meydanlarda olamasak da tüm emekçiler gibi biz de 1 Mayıs’ın coşkusunu ve mücadele azmini yüreğimizde hissediyoruz. Üzülerek görüyoruz ki bu kriz tüm dünyada olduğu gibi ülkemiz ekonomisini de derinden etkilemiş, tüm dünyada milyonlarca insanın işsiz kalmasına neden olmuştur. Ülkemizde de bu krizden en çok işçiler ve emekçiler etkilenmiştir. Tüm uyarılarımıza rağmen hükümet antidemokratik, hukuk dışı ve sosyal adaletten yoksun uygulamaları ile krizin faturasını işçi ve emekçilere ödetiyor. Özellikle kamu dışı ve örgütsüz bir şekilde çalışan işçiler kısmi çalışma, çok düşük maaş desteği ve hukuka aykırı işsizlik ödeneği gibi uygulamalarla açlığa ve sağlıksız yaşam koşullarına itiliyor. İçinde bulunduğumuz koşullar örgütlü mücadelenin, birlik ve dayanışmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göstermiştir. “Emek En Yüce Değerdir” şiarına yürekten bağlı olan CTP faturanın çalışanlara çıkarılmasına, haklarının budanmasına asla göz yummayacaktır. 1 Mayıs Dünya çapındaki emekçilerin mücadele ve dayanışma günüdür. Dünya çapındaki bu kriz uluslararası boyutta bir dayanışma ile aşılabilir. Ancak biz içinde bulunduğumuz koşullar nedeniyle arzu ettiğimiz olanaklara erişemiyoruz. Bu da bize uluslararası toplumla mutlaka buluşmamız gerektiğini gösteriyor. Bunun yolu da federal çözümdür. CTP her zaman olduğu gibi bu süreçte de demokrasi, insan hakları, sosyal adalet, emek ve federal çözüm mücadelesini kararlılıkla sürdürecektir. Yaşasın 1 Mayıs
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), yeşil bir gelecek ve yaşanabilir bir çevre yaratabilmenin yegâne yolunun zenginliğin doğadan kaynaklandığını fark etmek olduğunu vurguladı. CTP’den Çevre Günü nedeniyle yapılan yazılı açıklamada, günümüzde insanların, hayatlarına dokunan iki büyük sorunla mücadele etmek zorunda olduğu, bunlardan birinin yüzyıllardır devam eden tüketmek yerine üretmek ve üretilenlerin adil paylaşımı mücadelesi, diğerininse varlık ya da yokluk mücadelesi haline gelen ekoloji mücadelesi olduğu belirtildi. Açıklamada, ülke kaynaklarının sonsuz, doğanın kendini yenileme kapasitesinin ise sınırsız olduğunun düşünüldüğü zamanların geride kalması gerektiğine işaret edildi. “ÜZERİNDE VAR OLDUĞUMUZ COĞRAFYANIN YAŞANILABİLİR OLMASI GEREK” Açıklamada, “Gelinen nokta bize şunu gösterdi ki; nasıl yaşanacağını tartışmaktan öte üzerinde var olduğumuz coğrafyanın yaşanılabilir olması gerekmektedir.” ifadelerine yer verildi. CTP’nin ilgili her kesimden paydaşların da katkısıyla gerçekleştirilen çalıştay sonucunda ekolojik problemlere genel bir çerçeve çizdiği de kaydedilen açıklamada, partinin, sorunları tespit eden ve çözüm yolları üreten “çevre ve ekoloji” politikası oluşturup kamuoyuyla paylaştığı da hatırlatıldı. Açıklamada şu ifadelere de yer verildi: “Bu politikanın temelinde küreselden en yerelde ülkemize varıncaya kadar ekonomik adaletsizlik başta olmak üzere tüm adaletsizliklerle mücadele ederken, bunu ekolojik değerleri dikkate alarak gerçekleştirmek yatmaktadır. Bunu yaparken de insanın günlük yaşamını sürdürmesi için gerekli her türlü unsurda adaleti arayan ve bunu da doğa ile savaşarak değil onun bir parçası olup, onun içerisinde yaşamayı sürdürebilecek şekli ortaya koyacak bir düşünce geliştirerek hayata geçirmek kaçınılmazdır. Yeşil bir gelecek ve yaşanabilir bir çevre yaratabilmenin yegâne yolu zenginliğimizin doğamızdan kaynaklandığını fark etmemizdir. Tüm tarafları bu anlayışla hareket etmeye ve daha yaşanabilir bir ülke yaratmaya davet ediyoruz.”
tr
1594004175_1535839378
1
Murat Eskici: "Hep daha iyisini yapmaya çalışan bir ekip var" Gençlik ve Spor İl Müdürü Murat Eskici, 2019 yılında hedefledikleri bir çok noktaya ulaştıklarını ifade ederek, "Hep daha iyisini yapmaya çalışan bir ekip olduk" dedi. Gençlik ve Spor İl Müdürü Murat Eskici, 2019 yılında hedefledikleri bir çok noktaya ulaştıklarını ifade ederek, "Hep daha iyisini yapmaya çalışan bir ekip olduk" dedi. Covid-19 salgını yüzünden 2020 yılı ilk yarısı için sportif faaliyetler içerisinde bulunamayan Kayseri Gençlik Spor İl Müdürlüğü, 2019 yılı için hedeflediği bir çok noktaya da ulaştı. Konu ile ilgili İHA muhabirine açıklama yapan Gençlik ve Spor İl Müdürü Murat Eskici, "Sportif faaliyetler elbette bitmek tükenmek bilmiyor. 2019 yılında güzel şeyler yapıldı. Futbol ve diğer branşlarda şehir olarak çok iyi durumdayız. Hedeflerimize de ulaştık tabii ki. Ulaştığımız gibi daha iyisini yapmak için çalışan bir ekip var. Okullardaki tüm sportif faaliyetlerin mimari beden eğitimi öğretmenlerimiz. Onlar orada üretiyorlar, onlar orada buluyorlar, onlar bizim antrenörlerimiz ile beraber çalışıyorlar. Hedeflerimizin hepsini tutturduk. Ama hiç birini tek başımıza yapmadık. Kayseri'de gerek Milli Eğitim Müdürlüğü gerek diğer kamu kurum kuruluşları ile tüm spor adamları ve spora katkı sağlaya herkes ile yaptık" dedi. 2020 yılı için hedef ve planlama arasında bazı statlarda iyileştirmeye gidileceğini de söyleyen Murat Eskici, "Argıncık Stadı'nın zemininin değiştirilmesi gündemde. Bunun için gereken yapılacak. 2020 yılında inşallah Kayseri için büyük yatırım yapılacak. Argıncık zemini de bu çalışmalar içerisinde olacak. Develi Stadı yapılırken 500 kişilik tribün yaptırmıştık. Bunun yetersiz olduğunu gördük. Kapasiteyi 1000'e çıkaracağız. Bütün statlarda scorboard da olacak. Benim hayallerimden birisi de sahasız, salonsuz ilçe kalmaması idi. Hamdolsun büyük bir çoğunluğu tamamlandı. Sadece 2 ilçemiz kaldı Sarız ve Pınarbaşı. Pınarbaşı ve Sarız'a yeni tesis gelecek. Sarıoğlan ilçesi de toprak sahadan kurtulacak" ifadelerini kullandı. - KAYSERİ Kaynak: İHA
Kayseri Büyükşehir Belediyesi bünyesindeki Huzur Çınarı Aile Danışmanlık ve Rehberlik Merkezi, gençleri üniversite sınavına hazırlıyor. Huzur Çınarı tarafından Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) için bilgilendirme seminerleri düzenlendi. Huzur Çınarı Aile Danışmanlık ve Rehberlik Merkezi tarafından, Haziran ayında yapılacak olan üniversite sınavına yönelik KAYMEK İlçe Sosyal Yaşam Merkezleri'nde seminerler gerçekleştiriliyor. Bu çerçevede Sarıoğlan'ın Palas Mahallesi ile Sarıoğlan, Tomarza, Sarız, Pınarbaşı, Bünyan, Felahiye ve Develi ilçelerindeki sosyal yaşam merkezlerinde sınav sistemi ile ilgili bilgilendirmeler yapıldı. Huzur Çınarı tarafından düzenlenen seminerlerde; sınavın içeriği, kaç soru sorulacağı, geleceğin mesleklerine dair bilgilendirmeler ile birlikte motivasyon, zaman yönetimi ve verimli ders çalışma metotları anlatıldı. Düzenlenen seminerlere yaklaşık 2 bin 500 öğrenci katıldı. - KAYSERİ İhlas Haber Ajansı / Güncel
tr
1585821428_1578738389
4
Gaziantep'te koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri nedeniyle evden çıkamadığı için şehit oğlunun mezarını görüntülü aramayla görebilen 69 yaşındaki Meliha Akcan, oğlunun şehadetinin 10. yılında İslahiye Kaymakamlığı tarafından şehitliğe götürüldü. Mardin'in Kızıltepe ilçesinde 22 Nisan 2010'da teröristlerce düzenlenen silahlı saldırıda şehit olan polis memuru Ömer Akcan'ın annesi Meliha Akcan, oğlunun düzenli olarak ziyaret ettiği İslahiye Şehitliğindeki mezarına gidemeyince diğer oğlu İsmet Akcan'dan yardım istedi. Bunun üzerine İsmet Akcan geçen hafta kardeşinin kabrinin başına giderek annesini görüntülü arayıp mezarı görmesini ve dua etmesini sağladı. İslahiye Kaymakamlığı da anne Meliha Akcan'a sürpriz yaparak oğlunun şehadetinin 10. yılında şehitlik ziyareti yapmasını sağladı. Kovid-19 tedbirleri kapsamında gerekli önlemleri alan İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri Akcan'ı Yeni Mahalle'deki evinden alarak İslahiye Şehitliği'ne götürdü. Şehidin mezarına gelen anne Akcan, oğlunun mezar taşındaki fotoğrafını öperek sevdi. Anne Akcan, "Ben geldim oğlum. Ben geldim Ömer'im. Oğlum 10 yıl oldu. Ben geldim." diyerek gözyaşı döktü. Duygusal anlar yaşayan Akcan, gazetecilere yaptığı açıklamada "Koronavirüs tedbirleri dolayısıyla şehit oğlumun mezarına gelemiyordum. Çok teşekkür ediyorum. Ben çok sevindim. Allah razı olsun hepsinden. Bugün benim oğlumun şehadet günü." diye konuştu. İlçe Müftülüğü görevlilerinin Kur'an-ı Kerim okumasının ve dualar edilmesinin ardından anne Akcan evine götürüldü. AA / Güncel
Anne Akcan, Mardin'in Kızıltepe ilçesinde 2010 yılında teröristlerce düzenlenen silahlı saldırıda şehit olan oğlu Ömer Akcan'ın düzenli olarak ziyaret ettiği İslahiye Şehitliği'ndeki mezarına gidemeyince, diğer oğlu İsmet Akcan'dan yardım istedi. Mezarlıkta olanları annesine izletti Bunun üzerine İsmet Akcan kardeşinin kabrinin başına giderek annesini görüntülü aradı. Oğlunun mezarını bu sayede yine görme şansı bulan anne Meliha Akcan, dua etti. İsmet Akcan da kardeşinin mezarını suladı, dua okudu ve o anları da annesine izletti. FOTOĞRAF 8 Anne Akcan, Mardin'in Kızıltepe ilçesinde 2010 yılında teröristlerce düzenlenen silahlı saldırıda şehit olan oğlu Ömer Akcan'ın düzenli olarak ziyaret ettiği İslahiye Şehitliği'ndeki mezarına gidemeyince, diğer oğlu İsmet Akcan'dan yardım istedi. Bunun üzerine İsmet Akcan kardeşinin kabrinin başına giderek annesini görüntülü aradı. Oğlunun mezarını bu sayede yine görme şansı bulan anne Meliha Akcan, dua etti. İsmet Akcan da kardeşinin mezarını suladı, dua okudu ve o anları da annesine izletti. İsmet Akcan annesini, Salgın bittikten sonra tekrar seninle ziyarete geleceğiz anne. diyerek teskin etmeye de çalıştı. Anne Akcan ise oğluna, Ben istiyorum ki her gün mezarına geleyim ama gelemiyorum. Sen oğluma söyle, ben gelemezsem sıkıntıya düşüyorum ama ne yapayım. dedi. İsmet Akcan, gazetecilere yaptığı açıklamada, annesinin mezara gelemediği için çok üzüldüğünü belirterek şunları söyledi: Canı sıkılıyor, ağlıyordu. Annem 10 Nisan Polis Haftası'nda da şehitliğe gelemedi. Bu hafta 14-20 Nisan Şehitler Haftası, yine gelemedi. Böyle bir yöntem düşündük. Bu sayede annemin içi de rahatladı. Allah devletimizden razı olsun. İnşallah bu koronavirüs belasından da el birliğiyle kurtuluruz. Evden çıkamayınca şehit oğlunun mezarını "görüntülü" ziyaret etti Gaziantep'in İslahiye ilçesinde koronavirüs tedbirleri nedeniyle evden çıkamayan 69 yaşındaki Meliha Akcan, daha önce sürekli gittiği şehit polis memuru oğlunun mezarını, görüntülü aramayla ziyaret ederek dua okudu. İsmet Akcan, annesinin mezara gelemediği için çok üzüldüğünü belirterek, "Canı sıkılıyor, ağlıyordu. Annem 10 Nisan Polis Haftası'nda da şehitliğe gelemedi. Bu hafta 14-20 Nisan Şehitler Haftası, yine gelemedi. Böyle bir yöntem düşündük. Bu sayede annemin içi de rahatladı. Allah devletimizden razı olsun" dedi. BiP'te paylaş Whatsapp'ta paylaş Pinterest'te paylaş Flipboard'da paylaş E-posta gönder 'Salgın bittikten sonra seninle geleceğiz' diyerek telkin etti İsmet Akcan annesini, "Salgın bittikten sonra tekrar seninle ziyarete geleceğiz anne." diyerek teskin etmeye de çalıştı. Anne Akcan ise oğluna, "Ben istiyorum ki her gün mezarına geleyim ama gelemiyorum. Sen oğluma söyle, ben gelemezsem sıkıntıya düşüyorum ama ne yapayım." dedi. İsmet Akcan, gazetecilere yaptığı açıklamada, annesinin mezara gelemediği için çok üzüldüğünü belirterek şunları söyledi: "Canı sıkılıyor, ağlıyordu. Annem 10 Nisan Polis Haftası'nda da şehitliğe gelemedi. Bu hafta 14-20 Nisan Şehitler Haftası, yine gelemedi. Böyle bir yöntem düşündük. Bu sayede annemin içi de rahatladı. Allah devletimizden razı olsun. İnşallah bu koronavirüs belasından da el birliğiyle kurtuluruz."
tr
1535252491_1536083017
3
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, 27 Şubat'ta İdlib'deki menfur saldırıyı müteakip başlatılan Bahar Kalkanı Harekatı'nın başarıyla sürdürüldüğünü bildirdi. Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile geceyi Hatay'da sınırın sıfır noktasındaki Taktik Komuta Yeri'nde geçirdi. Sabahın ilk ışıklarına kadar İdlib'deki faaliyetleri, rejim hedeflerine yönelik operasyonu sevk ve idare eden Akar, "Milletimize ve hudutlarımıza yönelik her türlü tehdit ve tehlikeye karşı mücadelemizi 'ölürsem şehit kalırsam gazi' anlayışı içerisinde azim ve kararlılıkla sürdürmekteyiz." diye konuştu. Sınırların güneyinde oluşturulmak istenen terör koridorunu engellemek maksadıyla Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarının başarıyla icra edildiğini, Barış Pınarı Harekatı'nın başarıyla sürdürüldüğünü ifade eden Akar, şunları söyledi: "İdlib'de, 6 Mayıs 2019'da başlayan ve artarak devam eden rejimin kara ve hava saldırıları sonucunda büyük bir insanlık dramı yaşanmaktadır. Buna bağlı olarak, radikalleşme ve göç artmış, 1500 masum sivil hayatını kaybetmiş, 5 binden fazlası yaralanmış ve 1 milyon 335 bin kişi evlerini ve topraklarını terk etmek zorunda kalmıştır. Evlerini terk etmek zorunda kalan halk, Suriye'nin diğer bölgelerine değil, Türkiye sınırına yönelmiştir. Bunun nedeni de çok açıktır. Amaç rejimin zulmünden kaçmaktır. En açık şekilde ifade etmek isterim ki tarihi ve kültürel bağlarımız bulunan komşumuz Suriyeli kardeşlerimizin yaşama hakkını korumak tarihi, insani ve vicdani sorumluluğumuzdur." "Kalıcı ateşkes ve istikrarın sağlanması asıl amacımızdır" Askeri harekatın ötesinde faaliyetlerin insani boyutunun da büyük önem ifade ettiğine değinen Bakan Akar, şöyle konuştu: "BM Sözleşmesi'nin 51'inci maddesinde yer alan meşru müdafaa hakkı ile Adana, Astana ve Soçi mutabakatları çerçevesinde ateşkesi sağlamak, göçü önlemek, bölgede yaşanan insanlık dramını sona erdirerek, birliklerimizin, halkımızın ve hudutlarımızın güvenliğini sağlamak maksadıyla İdlib'deki faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Bu çerçevede karşılıklı mutabakatlardan doğan tüm sorumluluklarımızı garantör ülke olarak yerine getirdik ve getirmeye devam ediyoruz. Bu doğrultuda Astana Mutabakatı'na uygun olarak alandaki birlik ihtiyacımızı da karşılamış bulunuyoruz. Kalıcı ateşkes ve istikrarın sağlanması asıl amacımızdır. Ancak birliklerimize, gözlem noktalarımıza ve mevzilerimize yapılacak saldırılara karşı meşru müdafaa kapsamında en şiddetli ve tereddütsüz karşılık verileceğinden kimsenin şüphesi olmasın. Meşru müdafaa kapsamında hedefimiz sadece birliklerimize saldıran rejim askerleri ve unsurları olacaktır." "Açıklamayı kabul edilebilir bulmuyoruz" Uluslararası kamuoyunun Türkiye ile benzer endişeleri paylaştığına, Soçi Mutabakatı kapsamındaki taahhütlerin eksiksiz yerine getirilmesi gerektiği çağrısında bulunduğuna dikkati çeken Akar, şöyle devam etti: "27 Şubat'ta gerçekleştirilen menfur saldırıyı müteakip başlatılan Bahar Kalkanı Harekatı başarıyla sürdürülmektedir. Bugüne kadar 1 İHA, 8 helikopter, 103 tank, 19 zırhlı personel taşıyıcı, 72 top/obüs/ÇNRA, 3 hava savunma sistemi, 15 tanksavar/havan, 56 zırhlı araç, 9 mühimmat deposu ve 2 bin 212 rejim askeri ve unsuru etkisiz hale getirilmiştir. Atışlarımız ve faaliyetlerimiz planlandığı şekilde, başarıyla, Mehmetçiğin kahramanlık ve fedakarlığıyla devam etmektedir. Aynı zamanda Rusya ile görüşmelerimiz sürdürülmektedir. Gelinen aşamada Rusya'dan beklentimiz, garantör ülke olarak taahhütlerini yerine getirmesi ve bu kapsamda rejimin saldırılarını durdurması ve Soçi Mutabakatı sınırlarına çekilmesi için rejim üzerindeki etkilerini kullanmalarıdır. Rusya'yla karşı karşıya gelmek gibi ne niyetimiz ne maksadımız var. Bizim oradaki tek niyetimiz rejimin katliama son vermesi ve böylelikle radikalleşmenin ve göçün önlenmesi, durdurulmasıdır. Açıkça ifade etmek gerekirse, garantör ülke olarak 'rejimin yapacağı saldırılardan sorumlu değiliz' gibi bir açıklamayı kabul edilebilir bulmuyoruz. Garantör ülkeler olarak gerilimin azaltılmasında mutabık kalınmakla birlikte Soçi Mutabakatı'nın tüm şartlarının yerine getirilebilmesi için her türlü gayreti göstermeliyiz." Milli Savunma Bakanı Akar, şu değerlendirmede bulundu: "Tüm çabamız öncelikle; ateşkesin sağlanması, göçün önlenmesi ve akan kanın durdurulması ve bu suretle bölgeye barış, huzur ve istikrarın bir an önce getirilmesidir. Bunda, bunu gerçekleştirmekte kararlıyız. Tüm bunların yanı sıra Terörizmle Mücadele Harekatı, hudut güvenliği ve diğer yurt içi ve yurt dışı faaliyetlerimiz de başarıyla devam etmektedir. Burada bir kez daha vurgulamak isterim ki bugüne kadar şehitlerimizin kanını yerde bırakmadık, bundan sonra da bırakmayacağız. Bu vesileyle, 27 Şubat'ta şehit olan kahraman silah arkadaşlarımızı defnettiğimiz son iki günde, bir kez daha ülkemizin ve asil milletimizin egemenlik ve bağımsızlığı için canlarını feda eden tüm şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle yad ediyor, hayatta olan gazilerimize, şehit ve gazilerimizin kıymetli ailelerine, asil ve vefakar milletimize saygı ve şükranlarımı sunuyorum. İdlib başta olmak üzere karada, denizde ve havada yurt içinde ve sınır ötesinde zorlu hava ve arazi koşullarında asil milletimizin sevgisi, güveni ve duasından aldığı ilhamla görevlerini büyük bir kahramanlık ve fedakarlıkla yürüten kahraman silah ve mesai arkadaşlarıma da sağlık, esenlik içinde kazasız, belasız, hayırlı, başarılı görevler dilerim." AA / Güncel
Son dakika: Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'dan flaş Bahar Kalkanı açıklaması 02.03.2020 23:56 Son dakika haberi... Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Bahar Kalkanı Harekatı kapsamında bugüne kadar 2 savaş uçağı, 2 İHA,8 helikopter, 135 tank, 5 hava savunma sistemi ve 2557 rejim unsurunun etkisiz hale getirildiğini duyurdu. Bakan Akar, beraberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ümit Dündar ve Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz ile geceyi Hatay'da sınırın sıfır noktasındaki Taktik Komuta Yeri'nde geçirdi. Akar, gece boyunca İdlib'deki faaliyetleri rejim hedeflerine yönelik operasyonu sevk ve idare etti. 'HAREKAT BAŞARIYLA DEVAM EDİYOR' Akar, rejimin İdlib'deki ateşkese rağmen çocuk, kadın yaşlı demeden masum sivil insanlara karşı artarak devam eden kara ve hava saldırıları sonucunda derin bir insanlık dramı ve bununla birlikte Türkiye sınırına doğru büyük bir göçün yaşandığını belirtti. Akar, "BM Sözleşmesinin 51'inci maddesinde yer alan 'meşru müdafaa hakkı' ile Adana, Astana ve Soçi Mutabakatları çerçevesinde ateşkesi sağlamak, göçü önlemek, bölgede yaşanan insanlık dramını sona erdirmek ve birliklerimizin, halkımızın ve hudutlarımızın güvenliğini sağlamak, bölgeye barış, huzur ve istikrarı bir an önce getirmek maksadıyla, başlattığımız harekat başarıyla devam etmektedir. Şu ana kadar fiili bir katkıları olmamakla birlikte uluslararası kamuoyu bizimle benzer endişeleri paylaşmakta, Rusya ve Suriye rejimi kınanarak Türkiye ile dayanışma vurgusu yapılmaktadır" dedi. 'RUSYA İLE KARŞI KARŞIYA GELMEK DÜŞÜNCEMİZ YOK' Akar, Türkiye'nin garantör ülke olarak mutabakatlardan doğan tüm sorumluluklarını yerine getirdiğini ve getirmeye devam ettiğini kaydederek, "Rusya'dan da beklentimiz; garantör ülke olarak taahhütlerini yerine getirmesi, rejimin saldırılarını durdurması ve Soçi mutabakatı sınırlarına çekilmesi için rejim üzerindeki etkisini kullanmasıdır. Diğer taraftan Rusya ile görüşmelerimiz de devam etmektedir. Defalarca ifade ettiğimiz üzere Rusya'yla karşı karşıya gelmek gibi bir düşüncemizin olmadığı herkes tarafından bilinmektedir. Bizim tek isteğimiz rejimin katliama son vermesi ve böylelikle radikalleşmenin ve göçün önlenmesidir" diye konuştu. '2557 REJİM UNSURU ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ' Akar, 27 Şubat'taki menfur saldırı ardından Bahar Kalkanı Harekatının başlatıldığını hatırlatarak, "Harekat şu ana kadar planlandığı şekilde başarıyla devam etmektedir. TSK tarafından tüm saldırılara misliyle, en şiddetli şekilde ve tereddütsüzce karşılık verilmiş, verilmektedir. Şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmamak için başlattığımız Bahar Kalkanı Harekatı kapsamında bugüne kadar; Rejime ait 2 savaş uçağı, 2 İHA, 8 helikopter, 135 tank, 5 hava savunma sistemi, 86 top/obüs/ÇNRA, 16 tanksavar/havan, 77 zırhlı araç, 9 mühimmat deposu, 2 bin 557 Rejim unsuru ve askeri etkisiz hale getirilmiştir" ifadelerini kullandı.
tr
1585771570_1651548016
2
Burdur'daki Salda Gölü'nde yüklenici firma tarafından iş makinesi ve kamyonlar ile başka noktaya taşınan kumların eski yerine alınması için çalışma başlatıldı. Kumlar, bu kez iş makinesi yerine küreklerle kamyonlara yüklenerek, taşındı. Burdur'un Yeşilova İlçesi sınırlarında bulunan ve turkuaz suyu, beyaz kumsalı ile 'Türkiye'nin Maldivleri' olarak anılan Salda Gölü'ne yapılması planlanan Millet Bahçesi projesini yürüten yüklenici firmaya ait iş makinesi ve kamyonlar ile alandaki kumsal tahrip edildi. Kepçeyle kazılıp, kamyonlarla sahilden alınarak, 5 kilometre uzağa gölün başka noktasındaki kıyıya götürülen kumlar, geçen hafta sosyal medyada gündem olunca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı inceleme başlattı. Yüklenici firma yetkilileri hakkında soruşturma başlatılırken, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) yetkilileri de olayın hemen ardından alana gelerek, zarar tespiti için kot incelemesi yaptı. 1 METRELİK KOT FARKI OLUŞTU Normalde kumsalın özelliğini yitirmemesi için araç girişinin yasak olduğu ve ayakkabıyla dahi basılmaması gereken alandan geri iş makinesi ve kamyonların lastik izleri kaldı. Alınan kumlar nedeniyle 1 metrelik kot farkının oluştuğu dikkat çekti. Olayın ardından Yeşilova Jandarma ekipleri, alanda geniş çaplı güvenlik çemberi oluşturarak, bölgeyi kontrol altına aldı. KAMERALARLA İZLENECEK Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, yüklenici firma hakkında soruşturma açtırdıklarını ve olayın takipçisi olacaklarını açıklayıp, çalışmaların şeffaf sürdürülmesi için proje başlattıklarını söyledi. Alana kamera sistemi kurularak, çalışmaların TOKİ'nin web sitesi üzerinden 7/24 canlı yayınlanacağı bildirilmişti. KUMLAR YERİNE GÖTÜRÜLÜYOR Bu olayların ardından Salda Gölü'nün kıyısından alınıp, başka noktaya taşınan kumların yeniden eski yerlerine konulması için çalışma başlatıldı. Yüklenici firma görevlileri, bu kez küreklerle kamyona yükledikleri kumları, alındıkları yerlere götürmeye başladı. Kumların taşınma işlemlerinin devam ettiği görüldü. SALDA'DA NE OLMUŞTU? Dünyada Mars'ın yüzey özelliklerini taşıyan iki noktadan biri olan Salda Gölü'nün korunması için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 2019 yılında alanı 'özel alan' ilan ederek, 800 metre yakınına Millet Bahçesi kurulması kararını verdi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen proje kapsamında TOKİ'ye verilen ve TOKİ'nin de yüklenici firmaya ihale ettiği çalışmalar devam ederken, yüklenici firmaya ait kamyon ve kepçeler ile alana girilerek tahrip edildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Mehmet Ali Kahraman, olayın ardından Salda Gölü'ne gelerek incelemelerde bulundu, "Alandaki tüm faaliyetleri durdurduk. Gerekli idari tahkikat ve soruşturmaları başlattık. Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduk. 'Çevre Kanunu' kapsamında bir cezai durum söz konusu. 'Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu' kapsamında suç duyurusu söz konusudur. İhmali olan personelle ilgili idari işlem yapacağız" dedi. Öte yandan Toplu Konut İdaresi Başkanlığı'ndan (TOKİ) yapılan açıklamada da "Müşavir firma ve sorumlu personellerle ilgili soruşturma başlatılmış olup, sorumlu olan personeller görevlerinden uzaklaştırılmıştır" denilmişti.
Salda Gölü’ndeki Yasaklar Neler? Bembeyaz kumsalı, tertemiz suyu ve eşsiz doğası ile Salda Gölü görenleri kendine hayran bırakmaya devam ediyor. Günden güne popülerliğini artıran Salda Gölü’nü geçtiğimiz yıl yaklaşık 1 buçuk milyon insan ziyaret etti. İnstagram fenomenleri, düğün fotoğrafçıları, gezginler, karavancılar, reklamcılar, kampçılar… Salda Gölü’nün ziyaretçileri arasında. Binlerce insanın Salda Gölü’nü ziyaret etmesi üzerine yetkililer birtakım tedbirler aldılar. Bu tedbirler hem bütün dünyayı saran Coronavirüs(Covid-19) tehlikesine karşı insanları korumak hem de gölün ekolojik dengesinin bozulmasını önlemek adına alındı. Salda Gölü ziyaretinizde yasal bir yaptırımla karşılaşmamanız için aşağıda belirtilen yasaklara uymanızı tavsiye ediyoruz. Plajlara Araçla Girmek Yasak! Salda Gölü’nün cazibe merkezi haline gelmesinin başlıca nedeni şüphesiz ki görenleri kendine hayran bırakan bembeyaz kumsallarıdır. Magnezyum yapılı bu kumlar canlı organizmalardan oluşmaktadır. Ayakla bile basılması uygun olmayan bu kumlara insanlar hoyratça araçlarıyla girip drift atmaktaydılar. Salda Gölü çevre düzenlemeleri kapsamında gölün çevresi ahşap direkler ve tel örgülerle çevrildi. Normal yollarla aracınızla kumsala girebilmeniz artık zor ama yine de Türk’e imkansız diye bir şey yok diye düşünenler varsa kolluk kuvvetleri kuş uçurtmuyor, bilginize. Salda Gölü Kenarında Çadır Kurmak Yasak! Salda Gölü’nün havasını, suyunu, doğasını anlatmaya gerek yok. Artık herkes biliyor zaten! Bu kadar harika bir ortamda kamp yapmak, sabah erkenden güneşin doğuşunu izleyip, tertemiz sularda yüzmek paha biçilemez herhalde. 2019 yılına kadar göl çevresindeki bir çok alanda kamp yapanlara rastlanmaktaydı. Yeşilova Belediyesinin işlettiği Halk Plajında kamp için herhangi bir ücret de alınmıyordu. Hatta öyle ki çadırınıza ücretsiz elektrik bile çekebiliyordunuz. Bu faktörlerin hepsi bir araya gelince Salda Gölü kamp için ilk tercihler arasında yer alıyordu. 2020 yılındaki çevre düzenlemeleri kapsamında göl çevresindeki bütün kaçak yapıların kaldırılma kararı çıktı. Halk Plajında bulunan bungalov evler, kamp alanı ve Belediyeye ait işletme kaldırıldı. Şuan için Salda Gölünde kamp yapmak yasak! Çevre düzenlemelerinin tamamlanmasının ardından önümüzdeki yıllarda kamp alanı gösterilecektir. Plajlardan Kum, Kil Götürmek Yasak! Salda Gölü, yapısı bakımından Dünyada Mars gezegeni özelliği gösteren iki yerden biri. Yapısında magnezyum ve manyezit elementlerini barındıran Salda Gölü kumu canlı organizmalar içeriyor. Kumun beyaz rengini alması hava ile etkileşimi sayesinde uzun yıllarda gerçekleşiyor. Huntit oluşumlu bu kumlar ayrıca ısıya dayanıklı malzeme yapısında da kullanılmaktadır. Göl kenarında belirli aralıklarla, ziyaretçiler tarafından açılan, çamur banyosu alanları da bulunmaktaydı. Özellikle cilt rahatsızlıklarına iyi geldiği bilinen Salda Gölündeki killi çamur havuzları görüntü kirliliği yarattığı için kaldırıldı. Salda Gölü’nden akvaryuma koyarım, hatıra kalsın diye çantanıza koyacağınız bir avuç kum, yüzüme maske yaparım diye alacağınız bir kase kil bile yasak! Gül dalında güzeldir, götürmeyiniz efendim. Belirtilen Yerler Dışında Ateş Yakmak Yasak! Salda Gölü’ne şimdiye kadar insan eliyle bir çok zarar verildi. Bazı kendini bilmezler anlata anlata bitiremediğimiz kumunda gece eğlencesi ve ısınmak için ateş yakıyorlardı. Neyse ki artık o da yasaklandı. Göldeki tek resmi piknik alanı Tabiat Parkı Orman Plajında piknikçiler için ayrılmış alanlar haricinde ateş yakmak yasak. Plajlarda Sigara İçmek Yasak! Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ve Bakan Murat Kurum Salda Gölü ziyaretleri esnasında, Salda Gölü’nün Türkiye’de sigara içilmeyen ilk dumansız sit alanı bölgesi oluşturulması için çalışma yürütüldüğünü ifade etmişlerdi. Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Mehmet Ali Kahraman, Sağlık Bakanlığının Tütünle Mücadele Eylem Planı kapsamında Salda Gölü’nde sigara içilmesinin yasaklanacağını ve dumansız hava sahası oluşturulacağını söylemişti. Normalleşme sürecinin bu aşamasında izmaritlerden virüs bulaşmaması için plajlarda sigara içilmesi de yasaklandı. Sadece Salda Gölü’nde değil bütün plajlarda bu uygulama mevcut. Beyaz kumsalların sigara izmaritleriyle dolup görüntü kirliliği oluşturmaması ve kumların zarar görmemesi için Salda Gölü plajlarında sigara içmemenizi öneriyoruz. İzinsiz Drone Uçurmak Yasak! Salda Gölü düğün fotoğrafçıları için doğal bir arkaplan. Evlilik teklifi ve özel gün fotoğrafçıları Salda’ya adeta akın etti. Öyle ki yurt dışından Salda’ya fotoğraf çekimi için gelenleri bile biliyoruz. Fotoğraf çekimi için Salda’ya gelenler arasında ‘Eee buraya kadar geldik. Drone ile de bir kaç pozumuz olsun. Beş dakikalık videomuz olsun’ diyenler var. Bunun için resmi izin gerekiyor, bilginize. Profesyonel drone kullananlar bilirler; drone kullanmak için ehliyet ve kullanmadan önce resmi izin gerekmektedir. Amatör drone kullananlara, bilmeyenlere duyurulur. Gölde Kano, Kayık İle Yüzmek Yasak! Ziyaretçilerin sıkça sorduğu sorulardan biri de Salda Gölü’nde kayık, kano, şişme bot vb. araçlarla yüzüp yüzemeyecekleridir. Salda Gölü Çevre Koruma Bölgesi ilan edilerek koruma altına alınmış bir alandır. Bu alanın doğallığının korunması ve bozulmaması adına, gölde motorlu ve motorsuz araçlarla yüzmek yasaklanmıştır. Maskesiz Dolaşmak Yasak! Pandemi tedbirleri kapsamında alınan kararlar doğrultusunda plajlara girişlerde kolluk kuvvetleri tarafından ateş ölçümü yapılmakta, fiziksel mesafe kurallarına uyma konusunda uyarılarda bulunulmakta ve maskesiz girişlere izin verilmemektedir. Normalleşme sürecinde bilim kurulunun alacağı kararlar doğrultusunda yeni uygulamaları da buradan sizlere aktarmaya devam edeceğiz.
tr
1585489289_1651548016
2
22 Nisan 2020 Çarşamba, 12:03 Burdur'un Yeşilova ilçesi sınırlarında bulunan ve turkuaz suyu, beyaz kumsalı ile 'Türkiye'nin Maldivleri' olarak anılan Salda Gölü'ne yapılması planlanan Millet Bahçesi projesini yürüten yüklenici firmaya ait iş makinesi ve kamyonlar ile alandaki kumsal tahrip edildi. Kepçeyle kazılıp, kamyonlarla sahilden alınarak, 5 kilometre uzağa gölün başka noktasındaki kıyıya götürülen kumlar, geçen hafta sosyal medyada gündem olunca Çevre ve Şehircilik Bakanlığı inceleme başlattı. Yüklenici firma yetkilileri hakkında soruşturma başlatılırken, Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) yetkilileri de olayın hemen ardından alana gelerek, zarar tespiti için kot incelemesi yaptı. 1 METRELİK KOT FARKI OLUŞTU Normalde kumsalın özelliğini yitirmemesi için araç girişinin yasak olduğu ve ayakkabıyla dahi basılmaması gereken alandan geri iş makinesi ve kamyonların lastik izleri kaldı. Alınan kumlar nedeniyle 1 metrelik kot farkının oluştuğu dikkat çekti. Olayın ardından Yeşilova Jandarma ekipleri, alanda geniş çaplı güvenlik çemberi oluşturarak, bölgeyi kontrol altına aldı. KAMERALAR YERLEŞTİRİLİP 7/24 CANLI İZLENECEK Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, yüklenici firma hakkında soruşturma açtırdıklarını ve olayın takipçisi olacaklarını açıklayıp, çalışmaların şeffaf sürdürülmesi için proje başlattıklarını söyledi. Alana kamera sistemi kurularak, çalışmaların TOKİ'nin web sitesi üzerinden 7/24 canlı yayınlanacağı bildirilmişti. KUMLAR ALINDIKLARI YERE GÖTÜRÜLÜYOR Bu olayların ardından Salda Gölü'nün kıyısından alınıp, başka noktaya taşınan kumların yeniden eski yerlerine konulması için çalışma başlatıldı. Yüklenici firma görevlileri, bu kez küreklerle kamyona yükledikleri kumları, alındıkları yerlere götürmeye başladı. Kumların taşınma işlemlerinin devam ettiği görüldü. SALDA'DA NE OLMUŞTU? Dünyada Mars'ın yüzey özelliklerini taşıyan iki noktadan biri olan Salda Gölü'nün korunması için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 2019 yılında alanı 'özel alan' ilan ederek, 800 metre yakınına Millet Bahçesi kurulması kararını verdi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yürütülen proje kapsamında TOKİ'ye verilen ve TOKİ'nin de yüklenici firmaya ihale ettiği çalışmalar devam ederken, yüklenici firmaya ait kamyon ve kepçeler ile alana girilerek tahrip edildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Mehmet Ali Kahraman, olayın ardından Salda Gölü'ne gelerek incelemelerde bulundu, "Alandaki tüm faaliyetleri durdurduk. Gerekli idari tahkikat ve soruşturmaları başlattık. Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduk. 'Çevre Kanunu' kapsamında bir cezai durum söz konusu. 'Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu' kapsamında suç duyurusu söz konusudur. İhmali olan personelle ilgili idari işlem yapacağız" dedi. Öte yandan Toplu Konut İdaresi Başkanlığı'ndan (TOKİ) yapılan açıklamada da "Müşavir firma ve sorumlu personellerle ilgili soruşturma başlatılmış olup, sorumlu olan personeller görevlerinden uzaklaştırılmıştır" denilmişti.
Salda Gölü’ndeki Yasaklar Neler? Bembeyaz kumsalı, tertemiz suyu ve eşsiz doğası ile Salda Gölü görenleri kendine hayran bırakmaya devam ediyor. Günden güne popülerliğini artıran Salda Gölü’nü geçtiğimiz yıl yaklaşık 1 buçuk milyon insan ziyaret etti. İnstagram fenomenleri, düğün fotoğrafçıları, gezginler, karavancılar, reklamcılar, kampçılar… Salda Gölü’nün ziyaretçileri arasında. Binlerce insanın Salda Gölü’nü ziyaret etmesi üzerine yetkililer birtakım tedbirler aldılar. Bu tedbirler hem bütün dünyayı saran Coronavirüs(Covid-19) tehlikesine karşı insanları korumak hem de gölün ekolojik dengesinin bozulmasını önlemek adına alındı. Salda Gölü ziyaretinizde yasal bir yaptırımla karşılaşmamanız için aşağıda belirtilen yasaklara uymanızı tavsiye ediyoruz. Plajlara Araçla Girmek Yasak! Salda Gölü’nün cazibe merkezi haline gelmesinin başlıca nedeni şüphesiz ki görenleri kendine hayran bırakan bembeyaz kumsallarıdır. Magnezyum yapılı bu kumlar canlı organizmalardan oluşmaktadır. Ayakla bile basılması uygun olmayan bu kumlara insanlar hoyratça araçlarıyla girip drift atmaktaydılar. Salda Gölü çevre düzenlemeleri kapsamında gölün çevresi ahşap direkler ve tel örgülerle çevrildi. Normal yollarla aracınızla kumsala girebilmeniz artık zor ama yine de Türk’e imkansız diye bir şey yok diye düşünenler varsa kolluk kuvvetleri kuş uçurtmuyor, bilginize. Salda Gölü Kenarında Çadır Kurmak Yasak! Salda Gölü’nün havasını, suyunu, doğasını anlatmaya gerek yok. Artık herkes biliyor zaten! Bu kadar harika bir ortamda kamp yapmak, sabah erkenden güneşin doğuşunu izleyip, tertemiz sularda yüzmek paha biçilemez herhalde. 2019 yılına kadar göl çevresindeki bir çok alanda kamp yapanlara rastlanmaktaydı. Yeşilova Belediyesinin işlettiği Halk Plajında kamp için herhangi bir ücret de alınmıyordu. Hatta öyle ki çadırınıza ücretsiz elektrik bile çekebiliyordunuz. Bu faktörlerin hepsi bir araya gelince Salda Gölü kamp için ilk tercihler arasında yer alıyordu. 2020 yılındaki çevre düzenlemeleri kapsamında göl çevresindeki bütün kaçak yapıların kaldırılma kararı çıktı. Halk Plajında bulunan bungalov evler, kamp alanı ve Belediyeye ait işletme kaldırıldı. Şuan için Salda Gölünde kamp yapmak yasak! Çevre düzenlemelerinin tamamlanmasının ardından önümüzdeki yıllarda kamp alanı gösterilecektir. Plajlardan Kum, Kil Götürmek Yasak! Salda Gölü, yapısı bakımından Dünyada Mars gezegeni özelliği gösteren iki yerden biri. Yapısında magnezyum ve manyezit elementlerini barındıran Salda Gölü kumu canlı organizmalar içeriyor. Kumun beyaz rengini alması hava ile etkileşimi sayesinde uzun yıllarda gerçekleşiyor. Huntit oluşumlu bu kumlar ayrıca ısıya dayanıklı malzeme yapısında da kullanılmaktadır. Göl kenarında belirli aralıklarla, ziyaretçiler tarafından açılan, çamur banyosu alanları da bulunmaktaydı. Özellikle cilt rahatsızlıklarına iyi geldiği bilinen Salda Gölündeki killi çamur havuzları görüntü kirliliği yarattığı için kaldırıldı. Salda Gölü’nden akvaryuma koyarım, hatıra kalsın diye çantanıza koyacağınız bir avuç kum, yüzüme maske yaparım diye alacağınız bir kase kil bile yasak! Gül dalında güzeldir, götürmeyiniz efendim. Belirtilen Yerler Dışında Ateş Yakmak Yasak! Salda Gölü’ne şimdiye kadar insan eliyle bir çok zarar verildi. Bazı kendini bilmezler anlata anlata bitiremediğimiz kumunda gece eğlencesi ve ısınmak için ateş yakıyorlardı. Neyse ki artık o da yasaklandı. Göldeki tek resmi piknik alanı Tabiat Parkı Orman Plajında piknikçiler için ayrılmış alanlar haricinde ateş yakmak yasak. Plajlarda Sigara İçmek Yasak! Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ve Bakan Murat Kurum Salda Gölü ziyaretleri esnasında, Salda Gölü’nün Türkiye’de sigara içilmeyen ilk dumansız sit alanı bölgesi oluşturulması için çalışma yürütüldüğünü ifade etmişlerdi. Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürü Mehmet Ali Kahraman, Sağlık Bakanlığının Tütünle Mücadele Eylem Planı kapsamında Salda Gölü’nde sigara içilmesinin yasaklanacağını ve dumansız hava sahası oluşturulacağını söylemişti. Normalleşme sürecinin bu aşamasında izmaritlerden virüs bulaşmaması için plajlarda sigara içilmesi de yasaklandı. Sadece Salda Gölü’nde değil bütün plajlarda bu uygulama mevcut. Beyaz kumsalların sigara izmaritleriyle dolup görüntü kirliliği oluşturmaması ve kumların zarar görmemesi için Salda Gölü plajlarında sigara içmemenizi öneriyoruz. İzinsiz Drone Uçurmak Yasak! Salda Gölü düğün fotoğrafçıları için doğal bir arkaplan. Evlilik teklifi ve özel gün fotoğrafçıları Salda’ya adeta akın etti. Öyle ki yurt dışından Salda’ya fotoğraf çekimi için gelenleri bile biliyoruz. Fotoğraf çekimi için Salda’ya gelenler arasında ‘Eee buraya kadar geldik. Drone ile de bir kaç pozumuz olsun. Beş dakikalık videomuz olsun’ diyenler var. Bunun için resmi izin gerekiyor, bilginize. Profesyonel drone kullananlar bilirler; drone kullanmak için ehliyet ve kullanmadan önce resmi izin gerekmektedir. Amatör drone kullananlara, bilmeyenlere duyurulur. Gölde Kano, Kayık İle Yüzmek Yasak! Ziyaretçilerin sıkça sorduğu sorulardan biri de Salda Gölü’nde kayık, kano, şişme bot vb. araçlarla yüzüp yüzemeyecekleridir. Salda Gölü Çevre Koruma Bölgesi ilan edilerek koruma altına alınmış bir alandır. Bu alanın doğallığının korunması ve bozulmaması adına, gölde motorlu ve motorsuz araçlarla yüzmek yasaklanmıştır. Maskesiz Dolaşmak Yasak! Pandemi tedbirleri kapsamında alınan kararlar doğrultusunda plajlara girişlerde kolluk kuvvetleri tarafından ateş ölçümü yapılmakta, fiziksel mesafe kurallarına uyma konusunda uyarılarda bulunulmakta ve maskesiz girişlere izin verilmemektedir. Normalleşme sürecinde bilim kurulunun alacağı kararlar doğrultusunda yeni uygulamaları da buradan sizlere aktarmaya devam edeceğiz.
tr
1513580849_1529645374
1
Atlasjet firmasının Alpet aleyhine yapmış olduğu, uçaklarına eksik yakıt verip, haksız kazanç almasını sağlayarak, sahtekârlıkla para temin ettiği yönündeki şikâyet üzerine başlatılan soruşturma kapsamında zanlı M.Ç., mahkeme huzuruna çıkarıldı. Polis memuru, zanlının 2011-2014 yılları arasında Ercan Havalimanı’nda faaliyet gösteren Atlas Jet isimli işyerine ait uçaklara Petrol(ALPET) isimli işyerinde yakıt ikmal görevlisi olarak çalıştığını kaydetti. Altınbaş Petrol LTD'de Satış ve Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı olan M.F.T., V.A., yurtdışında bulunan S.A.’dan aldığı direktif ile Alpet’e ait Jet Al yakıtı taşıyan yakıt ikmal aracının pompasındaki vanalar ile oynayarak, teknisyenler tarafından hesaplanıp, uçaklara verilmesi gereken Jet Al yakıtını verilecek olan miktardan az vererek, Atlas Jet’in uçaklarına eksik yakıt verip, 563,712 litre Jet Al yakıtının karşılığı olan 448 bin 631 ABD dolarının sahtekârlıkla para temin edildiğini ileri sürdü. Polis, soruşturmanın tamamlandığını belirterek, zanlının mahkemenin uygun göreceği teminata bağlanmalarını talep etti. Yargıç Temay Sağer, zanlının ilerde davaları görüşülünceye değin yurtdışına çıkışlarını yasaklayarak, haftada bir gün polise ispat-ı vücutta bulunması ve 15 bin TL nakdi teminat yatırması koşuluyla tutuksuz yargılanmasına emir verdi.
:Ercan Havalimanı’nda S.G.(E-53) dün sabah 08.30 sıralarında tasarrufunda 10 bin Euro muadili döviz veya Türk lirasından fazla para olan 11 bin 500 ABD Doları ve 5 bin TL nakit parayı yetkili makamlara bayan etmeden KKTC’den çıkış yapacağı sırada tespit edildi. Öte yandan, dün akşam 18.00 sıralarında, Ercan Havalimanı’nda Z.S. (E-54), tasarrufunda 10 bin Euro veya muadili döviz veya Türk lirasından fazla nakit para olan 6 bin Euro ve 9 bin ABD Doları nakit parayı yetkili makamlara bayan etmeden KKTC’den çıkış yapacağı sırada tespit edildi. Polis, bahse konu şahıslar hakkında yasal işlem başlatıldığını açıkladı.
tr
1607746508_1592501255
1
Gazeteci Fatih Portakakal, Seferihisar'daki arazisinin drone ile çekilen fotoğraflarının da yer aldığı ve kendisini imar kaçakçılığı ile suçlayan haberle ilgili açıklama yaptı. Portakal, "Dron kaldırıp evimin üstünde uçuruyorlar. Özel mülkümü yukardan dikizleme hukuksuzluğunu gerçekleştiriyorlar. Evimin adresini paylaşıp bizimle yaşayanları, eşimi hedef gösterme sorumsuzluğunu yapıyorlar" dediği açıklamasında arazisi ile ilgili detayları anlattı. Yeni Asır gazetesi "Fatih Portakal kaçakçı çıktı" manşetiyle çıktığı bugünkü sayısında Portakal'ın arazisinin drone ile çekilmiş fotoğrafına yer verdi ve Portakal'ı "Yasaları çiğnmeyerek imar kaçakçılığı yapmakla", "Muhteşem çiftlik evine yasalara aykırı şekilde 3 ayrı yapı dikmekle" suçladı. "HEDEF GÖSTERME SORUMSUZLUĞU" Fatih Portakal, Twitter'dan yaptığı açıklamalarda şu ifadelere ve detaylara yer verdi: "Dron kaldırıp evimin üstünde uçuruyorlar. #YeniAsır’i, #DHA’sı özel mülkümü yukardan dikizleme hukuksuzluğunu gerçekleştiriyorlar. #AA bile oraya geliyor. Evimin adresini paylaşıp bizimle yaşayanları, eşimi hedef gösterme sorumsuzluğunu yapıyorlar." "Eğer başlarına bir şey gelecek olursa sorumlusu sizlersiniz. İtibar celladı olarak hakkınızda emniyette şikayette bulunuldu. Umarım kötü bir durum yaşanmaz!" "İMAR BARIŞINDAN YARARLANILAN YERLER 7 METREKARE KONTEYNER, 8 METREKARE TEMELSİZ ODA" "İtibar cellatlarının bel altı vuruşlarına gelince, olay şu: Dronla çektikleri arazimin fotosunda imar barışından yararlandığımız yerler: altında 7 m2 konteyner olan sundurma, 8 m2 temelsiz oda ve ahşap kütükler üzerine oturtulmuş kaldır/kondur ahşap alan..." "KÜMESİ ES GEÇMEMİŞLER; KÖPEKLERİ İHMAL ETMİŞLER" "Dron marifeti ile çekilmiş fotoda basvuru yok denilen 3 yerse: 4 tarafı açık sundurmalı garaj, ailenin için mekan ki, 2016 yılında kullanım belgesi zaten alınmıştı. Komiği içinde 25 tavuğun ikamet ettiği kümes. Bildiğin kümes! Köpeklerin kafeslerini kayda değer görmemişler. "Son durum: Bu öğlen hızlı bir şekilde sehircilik bakanlığından geldiler. İçeri aldık ve her yere baktırdık. Rapor hazırlanacakmış. Bildireceklermiş. Neticeyi bildiririm. Not: tavukları evsiz bırakmayın." 15 Mayıs 2020 tarihli Yeni Asır gazetesi manşeti. FAHRETTİN ALTUN'UN EVİNİN FOTOĞRAFLARI ÇEKİLMESİ SORUŞTURMA KONUSU OLMUŞTU Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un, Kuzguncuk’ta vakıf arazisinde izinsiz inşaat gerçekleştirdiği iddiaları üzerine evinin fotoğraflanması özel mülkün mahreminin açıklanması, Altun'un ve eşinin hedef gösterildiği gibi iddialarla günlerce gündem olmuştu. Fotoğraflama ile ilgili CHP Üsküdar İlçe Başkanı Suat Özçağdaş hakkında soruşturma başlatılmıştı. Olayın akabininde CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na da aynı konuyla ilgili “suçu ve suçluyu övme, suça azmettirme” suçlamalarıyla soruşturma açılmıştı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Özel'in araziye ve imar kaçakçılığı iddialarına ilişkin açıklamalarına Altun'un başvurusu üzerine erişim engeli getirildi. Mahkemeler, çıkan haberlere tekzip kararları aldı. Cumhuriyet gazetesi muhabir ve sorumlu yöneticileri haberle ilgili ifadeye çağrıldı. Basın İlan Kurumu, Özgür Özel'in konu ile ilgili açıklamasını haberleştirdiğimiz için Evrensel'den savunma istedi. (HABER MERKEZİ) Gazeteci Fatih Portakal hakkında 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı Canan Kaftancıoğlu, Fahrettin Altun’un kaçak yapısı nedeniyle ifadeye çağrıldı BİK, Özgür Özel’in sözlerini haberleştirdiğimiz için savunma istedi
CHP Üsküdar İlçe Başkanı Suat Özçağdaş'ın İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un evini gizlice görüntülemeye çalışmasının ardından yaptığı açıklamalarla hakkında soruşturma açılan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, savcıları hedef alan açıklamalarda bulundu. Soruşturma kapsamda ifadeye çağrılan Canan Kaftancıoğlu, Cumhuriyet gazetesine verdiği söyleşide yalanlarına devam etti. Kaftancıoğlu, özel hayatın gizliliğini ihlal eden eylemin talimatını verdiğini açık bir şekilde itiraf ettiği ve 'Suçu ve Suçluyu Övme' kapsamında değerlendirilen açıklaması için hakkında soruşturma başlatılmasını “yargının acıklı bir halde olduğu” söylemiyle hedef aldı. Hakkında açılan soruşturmaya yargı kurumunu aşağılayıcı ithamlarla tepki gösteren Kaftancıoğlu, “Bir mesleğin en temel kuralları ancak bu kadar ayaklar altına alınabilir. Yargının böyle acıklı bir halde olması çok üzücü.” İfadelerini kullandı. CHP Üsküdar İlçe Başkanı Suat Özçağdaş, yanına aldığı iki partili ile İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un evinin fotoğraflarını çekerken yakalanmış, CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ise Özçağdaş'ı parti talimatıyla gönderildiğini açıklamıştı. Bunun üzerine İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Suat Özçağdaş hakkında 'Özel Hayatın Gizliliğini İhlal'den, Canan Kaftancıoğlu'na ise 'Suçu ve Suçluyu Övme'den soruşturma başlatmıştı. OYNAT 02:01 Fahrettin Altun'un komşusu olan sanatçı Şükriye Tutkun'dan Cumhuriyet'e yalanlama Sanatçı Şükriye Tutkun, komşusu olduğu İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un Kuzguncuk'ta kiraladığı evle ilgili Cumhuriyet gazetesinde yer alan haberlerin gerçeği yansıtmadığını anlattı. Tutkun, “Fahrettin beyin oturduğu yer olarak trilyonluk bir villa koymuşlar fotoğraflarda yalı koymuşlar ama oturduğu yer 50 metre kare bir yer' ifadelerini kullandı. BiP'te paylaş Whatsapp'ta paylaş Pinterest'te paylaş Flipboard'da paylaş E-posta gönder
tr
1571177095_1641463496
1
DHA YURT BÜLTENİ - 6 Kütahya'da kaçak maske operasyonu: 3 gözaltıKÜTAHYA'da düzenlenen operasyonlarda kaçak 5 bin 500 cerrahi maske ile bin 300 eldiven ve dezenfektan ele geçirildi, 3 şüpheli gözaltına alındı. Kütahya'da kaçak maske operasyonu: 3 gözaltı KÜTAHYA'da düzenlenen operasyonlarda kaçak 5 bin 500 cerrahi maske ile bin 300 eldiven ve dezenfektan ele geçirildi, 3 şüpheli gözaltına alındı. İl Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubesi ve Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ekipleri, farklı adreslerde kaçak maske ve eldiven üretildiği bilgisi üzerine harekete geçti. Polis ekiplerince düzenlenen 2 ayrı operasyonda 4 farklı adreste yapılan aramalarda Sağlık Bakanlığı onayı olmayan 5 bin 500 cerrahi maske, bin 300 adet eldiven ve 49 adet 1 litrelik, 18 adet 250 ml, 21 adet 50 ml'lik el dezenfektanı ele geçirdi. Olayla ilgili 3 şüpheli gözaltına alındı. Soruşturma sürüyor. Polis ekipleri operasyonda ele geçirilen maske ve eldiven kutularıyla 'Evde kal' yazdı. GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -----------------Ele geçirilen maske ve eldivenler-Polisin kutuları düzenlemesi-Kutulardan evde kal mesaj-Genel görüntüler Haber-Kamera: Oğuzhan KILIÇ/KÜTAHYA, ======================== Anne, 4 yaşındaki oğlunu boğarak öldürdü DENİZLİ'de 4 yaşındaki oğlunu boğarak öldüren kadın, polis ekipleri tarafından gözaltına alındı. Olay, bu gece, Merkezefendi ilçesi Servergazi Mahallesi 402 Sokak'ta bulunan sitedeki bir apartmanda meydana geldi. İddiaya göre, cinnet getiren Nagihan K., 4 yaşındaki oğlu Ali K.'yi boğarak öldürdü. Daha sonra polis ekiplerini arayıp, durumu bildirdi. Olay yerine, sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde, Ali K.'nin yaşamını yitirdiğini belirledi. Polis ekipleri, anne Nagihan K'yi gözaltına aldı. Nagihan K'nin, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü'nde basketbol antrenörü olarak görev yaptığı, eşinin ise astsubay olduğu ve görev için Suriye'nin İdlib kentinde bulunduğu öğrenildi. Polis, olayla ilgili soruşturma başlattı. GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------Apartmanın dışından görüntü-Genel detaylar-Nagihan K'nin fotoğrafı Haber- Kamera: Ramazan ÇETİN/ DENİZLİ, ========================= Koronavirüse yakalandığını zannetti, akrep soktuğu ortaya çıktı VAN'ın Erciş ilçesinde evinin bahçesinde odun kırarken aniden rahatsızlanan Şahabettin Demir (39), yüksek ateş ve şiddetli ağrı nedeniyle gittiği hastanede, kendisini zehirli bir böceğin ısırdığını öğrendi. Koronavirüs salgını nedeniyle büyük korku yaşadığını belirten Demir, hastaneden geldikten sonra çalıştığı yerde yaptıkları aramada, akrebe rastladıklarını söyledi.İlçenin Kışla Mahallesi'nde yaşayan 3 çocuk babası Şahabettin Demir, önceki gün evinin bahçesinde odun keserken aniden rahatsızlandı. Ateşi yükselen ve ayağında şiddetli bir ağrı hisseden Demir, koronavirüs salgını nedeniyle endişelenip, yakınlarına haber verdi. Çağırılan ambulansla hastaneye kaldırılan Demir'in muayenesinde koronavirüs belirtilerine rastlanmadı. Doktorlar Demir'e, ayak bileğindeki şişlik ve kızarıklıktan yola çıkarak, kendisini zehirli bir böceğin ısırdığını söyledi.Doktorun yazdığı ilaçları alıp, evine dönen Demir, ailesiyle birlikte çalıştığı yerde yaptıkları aramalarda akrebe rastladı. Şahabettin Demir, koronavirüs nedeniyle endişe duyduğunu belirterek, "Bahçede çalışırken aniden ateşim yükseldi ve titremeye başladım. Koronavirüsten dolayı da büyük endişe duydum. Ancak doktorlar, bunun bir böcek sokmasından kaynaklanmış olabileceğini söyleyince sevindim. Şimdi ilaçlarımı alıyorum ve kendimi iyi hissediyorum, koronavirüs olmadığım için de çok mutluyum." dedi. GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-Şahabettin Demir ağaç keserken görüntüleri-Demir'in sarılı ayak görüntüsü-Şahabettin Demir ile röportaj-Genel detaylar Barbaros KUL/ERCİŞ (Van), ========================== Kırmızı ışıkta duran araçtakilere eldiven satarken MOBESE'ye yakalandı Antalya'nın Alanya ilçesinde koronavirüs salgınını fırsata çevirmeye çalışan bir seyyar satıcı, kırmızı ışıkta duran sürücülere eldiven satmaya çalışırken, MOBESE'ye yakalandı. Olay yerine yönlendirilen zabıta ekipleri satıcıyı uzaklaştırdı.Koronavirüs salgını sonrası maske ve eldiven kullanımı artarken, önceden kırmızı ışıkta mendil satanların yerini maske ve eldiven satanlar aldı. Alanya'nın Dinek Mahallesi'ne tezgah açan bir seyyar satıcı, sosyal mesafeyi hiçe sayarak, kırmızı ışıkta duran araçlara yaklaşıp, eldiven satmaya çalıştı. Kimi vatandaş eldivenlerden alırken, kimisi de geri çevirdi.Bu anlar ilçedeki MOBESE kameralarından da görüntülenince, bölgeye Alanya Belediyesi'ne bağlı zabıta ekipleri yönlendirildi. Kısa süre sonra bölgeye gelen zabıta ekipleri duruma müdahale etti ve seyyar satıcıyı uzaklaştırdı. GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ----------------Seyyar satıcının satış yapmaya çalıştığı anlar Zabıta ekiplerinin seyyar satıcıya müdahale etme anları HABER- KAMERA: Burcu MUTLU/ALANYA (Antalya), ======================= Mersin'de merdiven altı maske ve tulum imalathanesine baskın MERSİN'in merkez Akdeniz ilçesinde jandarma ekiplerince, izinsiz koruyucu maske ve tulum üreten imalathaneye yapılan baskında 13 bin maske ve 1000 tulum ele geçirildi.İl Jandarma Komutanlığı'na bağlı Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürlüğü ekipleri, ilçeye bağlı Nusretiye Mahallesi'nde izinsiz olarak koruyucu maske ve tulum imalatı yapıldığı ihbarı üzerine harekete geçti. 1'inci Sulh Ceza Hakimliği'nden alınan arama kararı üzerine Sağlık Müdürlüğü ve Akdeniz Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri ile birlikte belirlenen adreste yapılan arama ve incelemede, işyerinin işyeri açma ve çalışma ruhsatı ile vergi levhasının olmadığı, Sağlık Bakanlığı'ndan gerekli izinleri almadan ve steril olmayan koşullarda koruyucu maske ve tulum imal ettiği tespit edildi. İş yerinde ele geçirilen 13 bin adet koruyucu maske, 462 adet koruyucu tulum ile bin adet maske yapımında kullanılan lastiğe el konularak İlçe Sağlık Müdürlüğü'ne teslim edildi. İzinsiz faaliyet gösteren iş yeri ise zabıta ekiplerince mühürlendi. Olay ile ilgili gözaltına alınan 1 şüpheli, ifadesinin ardından serbest bırakıldı. GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------------------------Ekipler imalathaneye baskın yaparken-Ekipler üretilen maske ve tulumları ele geçirirken-Ekipler üretilen maske ve tulumları el koyarken-Üretilen maske ve tulumlar Haber-Kamera: MERSİN, ========================== Spor salonunda siperli maske üretmeye başladılar BİLECİK'te Gençlik Hizmetleri İl Müdürlüğü personeli, sağlık çalışanlarının ihtiyacı olan siperli maske üretimine başladı. Günlük 300 adet maske üretildiğini ifade eden Bilecik Gençlik Hizmetleri İl Müdürü Yeşer Karabulut, öncelikle sağlık personeli ile güvenlik güçleri olmak üzere vatandaşlara da maske dağıtımının yapılacağını söyledi.Gençlik Hizmetleri İl Müdürlüğü personeli Bilecik Atatürk Spor Salonu'nda koronavirüs tedbirleri kapsamında sağlık çalışanlarının ihtiyacı olan siperli maske üretmeye başladı. İl Müdürü Yeşer Karabulut, Valiliğin öncülüğünde üretilen maskelerin başta sağlık personeli ve güvenlik güçlerine dağıtılacağını ifade ederek, günde 300 adet maske üretimi hedeflediklerini söyledi.Personelin gönüllü olarak çalıştığını anlatan Karabulut, "Ülkemiz koronavirüsü sebebiyle zor günler geçiriyor, tüm dünyada ve ülkemizde bu virüs maalesef etki yapıyor ama devletimiz her alanda çalışmaya ve hizmet vermeye gayret ediyor. Bizde bakanlığımızın başlatmış olduğu maske projesinin malzeme teminini yaptıktan sonra Atatürk Spor Salonu'nda arkadaşlarımızla beraber sosyal mesafeyi koruyacak şekilde ortamı maske üretimine hazır hale getirdik. Şuanda yaptığımız maske üretimini sağlık görevlileri ve emniyet görevlilerine ve diğer kurum ve kuruluşlarda çalışan arkadaşların hizmetlerini daha sağlıklı bir şekilde vermelerini sağlamak amacıyla yapıyoruz. Bu maskeleri öncelikle Bilecik'teki Sağlık İl Müdürlüğümüze 500 adet olarak hazırladık, onları teslim edeceğiz. Onun dışında polis merkezilerine uğrayacağız ve oralara maske dağıtımı gerçekleştireceğizö dedi. GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ: -Kapalı spor salonunda maske üretmesi-Siperli maske detay-Yeşer Karabulut'un konuşması-Genel görüntüler Haber-Kamera: Cafer ELMAS/BİLECİK, ======================= Zonguldak'ta ilçeler arası denetimler başladı ZONGULDAK'ta ilçeler arası geçişlerin sınırlandırılmasının ardından polis ve jandarma ekipleri denetimlerine başladı.Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 30 büyükşehir ile Zonguldak'ta araç giriş ve çıkışının yasaklandığını açıklamasının ardında il sınırlarında polis ve jandarmanın başlattığı denetimler sürüyor. İl Pandemi Kurulu da dün aldığı kararla ilçeler arasında geçişlerinde aynı şartlar dahilinde sınırlandırılmasına karar verildiğini açıkladı. Zonguldak Valisi Erdoğan Bektaş, kararın gece saat 00.00 itibariyle yürürlüğe girdiğini söyledi. Kararın ardından ilçeler arasında polis ve jandarma ekipleri, denetimlere başladı. Seyahat belgesi olmayan araçlar geri döndürüldü. Sağlık görevlisi, araçlardaki vatandaşların ateşini kontrol etti. Kozlu ilçe çıkışında polis ekipleri, girişinde ise jandarma ekipleri denetim yaptı. Kozlu Kaymakamı Hüseyin Ergi de denetim noktasında incelemelerde bulundu, sürücüleri evde kalmaları konusunda uyardı. GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-----------------Denetimden detaylar-AnonsDosya Adı: zngilcedenetimi HABER-KAMERA: Gürkay GÜNDOĞAN/ ZONGULDAK, ======================== Sokağa çıkamayan vatandaşın bahçesini, polis memuru traktörle sürdü AntalyaNTALYA'nın Korkuteli ilçesinde yeni tip koronavirüs tedbirleri kapsamında sokağa çıkması kısıtlanan Ramazan Arslan'ın (75) yaklaşık 1 dönümlük bahçesini polis memuru traktörle sürdü.Korkuteli'ne bağlı Datköy Mahallesi'nde oturan Ramazan Arslan, yeni tip koronavirüs (Covid-19) tedbirleri kapsamında sokağa çıkması yasaklanınca armut bahçesini süremedi. Bahçesinin yakınındaki uygulama noktasında polis memurlarının görev yaptığını gören Ramazan Arslan, bahçesini sürmeleri için yardım istedi. Arslan'ın talebi üzerine görevli bir polis memuru traktörle tarlayı sürdü.Ramazan Arslan, yaklaşık 1 dönüm bahçesini süren polis memurlarına teşekkür etti. GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ--------------Bahçeden genel görüntüMaskeli polis memurunun traktör üzerindeTarlayı sürerken HABER -KAMERA: Adem DURMAZ/KORKUTELİ (Antalya), ======================= HDP önündeki eylemde 218'inci gün DİYARBAKIR'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 134 aile, HDP binası önündeki oturma eylemini, koronavirüs salgını nedeniyle sosyal mesafe kuralına göre, 218'inci günde de sürdürdü. 2011'de kaçırılan oğlu Mehmet (22) için eylemine devam eden Ömer Tokay, "Oğlum, beni duyuyorsan gel; askerimize, polisimize teslim ol" dedi. Diyarbakır'da oturan Mehmet Akar, geçen yıl 21 Ağustos'ta ortadan kayboldu. Akar'ın annesi Hacire Akar, 1 gün sonra HDP Diyarbakır binası önüne geldi. Oğlunun HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyen anne Akar, il binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Hacire Akar'ın çocuğuna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP binası önünde oturma eylemine başladı.13 AİLE, EVLADINA KAVUŞTUHacire Akar'ın oğlu Mehmet'in yanı sıra eyleme katılanlardan Hatice Ceylan'ın oğlu Cafer, Hüsniye- Hüseyin Kaya çiftinin kızları Mekiye, Halime Kadran'ın torunu Halil İbrahim Kadran, Necla- Metin Açan çiftinin oğlu Harun Açan, Nizamettin- Aslıhan Eşrefoğlu çiftinin oğlu Hüseyin, Gevriye Ayhan'ın kızı Pelda, Melik Aslan'ın oğlu Volkan, Muhteber Birlik'in oğlu Veysi Birlik, Cahide Alkan'ın oğlu Mehmet Emin, Şahize Altınkaynak'ın kızı Halise Alptekin, Naime Dalmış'ın kızı Tekoşin Açar ve Sait Açar'ın oğlu Haşim, terör örgütünden kaçarak, güvenlik güçlerine teslim oldu. Böylece oturma eylemi yapan ailelerden 13'ü, evlatlarına kavuşmuş oldu. Hacire Akar dışındaki 12 aile, diğer ailelere destek olmak için oturma eylemine devam ediyor.2011 yılında kaçırıldığını belirttiği oğlu Mehmet için 12 Eylül 2019'dan beri eylemini sürdüren Diyarbakırlı Ömer Tokay, "2011'de oğlumu piknik amacıyla kandırarak dağa götürdüler. Sırtı kuvvetli olanların çocuklarını getirdiler, fakir fukaranın çocuklarını bırakmadılar. Koronavirüse karşı burada sosyal mesafemizi koruyarak, eylemimize devam ediyoruz. Oğlum Mehmet, beni duyuyorsan gel; askerimize, polisimize teslim ol. 13 kişi kaçıp geldi, hepsi anne ve babasına kavuştu. Annen, baban ve 2 kardeşin de seni bekliyor. Bizi seviyorsan sen de kaçıp teslim ol" diye konuştu. GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ-------HDP il binasıAilelerin bekleyişiÖmer Tokay'ın konuşması Genel ve detay görüntüler Haber-Kamera: Mehmet Mucahit CEYLAN, Nurettin FİDANCAN/DİYARBAKIR, ======================= Kaynak: DHA
HDP önündeki eylemde 294'üncü gün HDP önündeki eylemde 294'üncü günDİYARBAKIR'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 134 aile, HDP il binası önündeki oturma eylemini 294'üncü günde de sürdürdü. HDP önündeki eylemde 294'üncü gün DİYARBAKIR'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarının bulunmasını isteyen 134 aile, HDP il binası önündeki oturma eylemini 294'üncü günde de sürdürdü. 2011 yılında 14 yaşındayken kaçırılan oğlu Mehmet için eylemini sürdüren Ömer Tokay, ilk fırsatta örgütten kaçıp güvenlik güçlerine teslim olması çağrısında bulunarak, Bak Kurban Bayramı yaklaştı. Gel çifte bayram yapalım dedi. Diyarbakır'da oturan Mehmet Akar, geçen yıl 21 Ağustos'ta ortadan kayboldu. Akar'ın annesi Hacire Akar, bir gün sonra HDP Diyarbakır binası önüne geldi. Oğlunun HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyen anne Akar, oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Eylemine son veren Hatice Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Hacire Akar'ın oğluna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'de HDP il binası önünde oturma eylemine başladı. 13 AİLE, EVLADINA KAVUŞTU Hacire Akar'ın oğlu Mehmet'in yanı sıra eyleme katılanlardan Hatice Ceylan'ın oğlu Cafer, Hüsniye-Hüseyin Kaya çiftinin kızları Mekiye, Halime Kadran'ın torunu Halil İbrahim Kadran, Necla-Metin Açan çiftinin oğlu Harun Açan, Nizamettin-Aslıhan Eşrefoğlu çiftinin oğlu Hüseyin, Gevriye Ayhan'ın kızı Pelda, Melik Aslan'ın oğlu Volkan, Muhteber Birlik'in oğlu Veysi Birlik, Cahide Alkan'ın oğlu Mehmet Emin, Şahize Altınkaynak'ın kızı Halise Alptekin, Naime Dalmış'ın kızı Tekoşin Açar ve Sait Açar'ın oğlu Haşim, terör örgütünden kaçarak, güvenlik güçlerine teslim oldu. Böylece oturma eylemi yapan ailelerden 13'ü evlatlarına kavuşmuş oldu. Hacire Akar dışındaki 12 aile, diğer ailelere destek olmak için oturma eylemine devam ediyor. Aileler, eylem sırasında, koronavirüs salgınına yönelik tedbirlere de uyuyor. 'KURBAN BAYRAMI GELİYOR, GEL ÇİFTE BAYRAM KUTLAYALIM' 2011 yılında kaçırıldığını belirttiği oğlu Mehmet için 12 Eylül 2019'dan beri eylemini sürdüren Diyarbakırlı Ömer Tokay, oğluna teslim olması çağrısında bulunarak şöyle dedi Ben oğlum Mehmet Tokay için buradayım. 294 gündür biz burada eylemdeyiz. 2014'te oğlumu götürdüler. Gittim Nursel Aydoğan'a, dedim 'Bak çocuklarımızı verin' 'Çocuklarınız Kandil- Mahmur arasında bir okul okuyor' dedi. Peki benim çocuğumu eğer siz göndermemişseniz nerden biliyorsunuz orada okul okuyor Kürt okulu okutuyorsunuz. Bak oğlum Babalar Günü sensiz geçti. O kadar babanı seviyordun, anneni seviyordun, kardeşlerini seviyordun. Bak Kurban Bayramı yaklaştı. Gel çifte bayram yapalım. Oğlum gel askere teslim ol, polise teslim ol. babanın, annenin, kardeşlerinin yanına gel. Kardeşlerin abilerin seni seviyorlar. Kaynak: DHA
tr
1546140587_1582799785
2
Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, AK Parti Merkez İlçe Başkanlığına yeniden seçilen Erhan Akar ve yeni yönetimine hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. Belediye Başkan Yardımcıları İsmail Yağbat ve Lemzi Çöplü, AK Parti Belediye Meclis Grup Başkanı Mustafa Tuzcu ve Belediye Meclis Üyelerinin de hazır bulunduğu ziyarette konuşan Başkan Aşgın, merkez ilçe teşkilatının seçim çalışmalarında canla başla çalıştığını ve önemli bir görevi yerine getirdiğini söyledi. 31 Martta yapılan yerel seçimlerde Çorum'daki başarıda merkez ilçeyle beraber hareket etmelerinin çok büyük payı olduğunu hatırlatan Başkan Aşgın, “Etrafımızdaki illere bakın, eğer merkez ilçe iyiyse ve uyum içerisinde çalışıyorlarsa AK Partimiz oradan güçlü bir şekilde çıkmış. Merkez ilçe yeteri kadar aktif değilse ya da o uyumu yakalayamamışlarsa bu yerel seçimleri olumsuz etkilemiştir.” dedi. Teşkilatta daha önce görev alan ve hizmet eden herkese teşekkür eden Aşgın, “Merkez İlçe her daim bizim gören gözümüz, duyan kulağımız oldu. Bundan sonra da bu ilişkinin giderek güçleneceğine inanıyorum. Sayın Cumhurbaşkanımız, Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın davasında kimse şahsi bir husumetini göz önüne alarak davranamaz. Biz bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız. Bu kutlu davaya hep birlikte hizmet edeceğiz" şeklinde konuştu. Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Merkez İlçe Başkanı Erhan Akar da, belediye ile uyum içerisinde çalıştıklarında belediye açısından da teşkilat açısından da başarının arttığını belirterek, "Arkadaşlarımızın hepsi alanlarında başarılı arkadaşlar. Birlikte de güzel işler yapacağımıza inanıyorum" ifadelerini kullandı. Güncelleme Tarihi: 12 Mart 2020, 17:37
Çorum Belediyesi'nden karantinaya alınanlara hediye Suudi Arabistan'dan Çorum'a getirilerek karantina altında tutulan 315 kişiye, Çorum Belediyesi tarafından hazırlanan çeşitli hediyeler verildi. Suudi Arabistan'dan Çorum'a getirilerek karantina altında tutulan 315 kişiye, Çorum Belediyesi tarafından hazırlanan çeşitli hediyeler verildi. Belediye Başkan Yardımcısı İsmail Yağbat, Kredi ve Yurtlar Kurumu İskilipli Atıf Hoca Yurdu'nda kalanlara sürpriz yaparak leblebi ve kitap hediye etti. Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın'ın selamını ve hediyelerini karantinada kalan 315 kişiye ulaştırdıklarını kaydeden İsmail Yağbat, Koronavirüs tedbirleri kapsamında Çorum'da çok yoğun bir çalışma içerisinde olduklarını ifade ederek, "Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın riyasetinde tüm kurumlarımızla birlikte etkin ve kararlı bir mücadele sergiliyoruz. Bizler de Çorum Belediyesi olarak devletimizin üzerindeki bu yükü hafifletmek ve hemşehrilerimizin sağlığını korumak adına yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Devletimiz tüm kurumlarıyla birlikte karantina altındaki vatandaşlarımız için ellerinden gelen çabayı göstermektedir." dedi. Çorum'da karantina altına alınanlara Çorum halkının misafirperverliğinin bir nişanesi olarak çeşitli hediyeler verdiklerini belirten İsmail Yağbat, "Misafirlerimize Çorum leblebisi ve karantina süresi içerisinde Çorum hakkında bilgi sahibi olabilmeleri amacıyla Çorum Belediyesi Kültür Yayınlarından oluşan bir set hediye ettik. Bu zamana kadar olduğu gibi bundan sonra da devletimiz tüm kurumlarıyla misafirlerimizin karantina sürecini en iyi şekilde geçirmeleri için ellerinden geleni yapacaklardır."Şeklinde konuştu. 14 günlük karantina süresi boyunca 315 kişinin de kendilerinin misafirleri olduğunun altını çizen Başkan Yardımcısı İsmail Yağbat, "Vatandaşlarımıza da bir çağrımız var. Sosyal mesafenizi koruyun, sosyal izolasyonu sağlayın. Lütfen evde kalın."ifadelerini kullandı. - ÇORUM Kaynak: İHA
tr
1492758567_1615538150
1
Kadına şiddette bir feryat daha! AA Çankırı Emniyet Müdürü Sadettin Aksoy'un veteriner kliniğinde görerek sahiplendiği yaralı sokak kedisi iyileşerek polislerin maskotu haline geldi. Emniyet Müdürü Aksoy, evinde beslediği 3 kediye aşılarını yaptırmak için kentteki bir veteriner kliniğine gitti. Burada, seruma bağlı, ağzı ve yüzü yaralı sokak kedisini gören Aksoy, kedi hakkında veteriner hekimden bilgi aldı. Yaralı kediye sahip bulunamadığında kendisiyle iletişime geçilmesini isteyen Aksoy, daha sonra klinikten ayrıldı. Aradan geçen 2 günün ardından veteriner hekim, Aksoy'u arayarak kediyi sahiplendiremediklerini söyledi. Yaralı kediyi sahiplenen Aksoy, evinde 3 kedi daha olduğu için "Miço" adını verdiği kediye Çankırı Emniyet Müdürlüğünde bakmaya karar verdi. Tedavisinin ardından Çankırı Emniyet Müdürlüğüne getirilen "Miço" için müdüriyet içinde bir yuva hazırlandı ve koridora yemek kapları konuldu. Her sabah kapıda emniyet personelinin gelmesini bekleyen "Miço", gün içinde oyun oynayarak zaman geçiriyor. Çankırı Emniyet Müdürü Sadettin Aksoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yüzü yara içindeki "Miço"nun tedavisinin ardından pamuk gibi bir kedi olduğunu söyledi. "ARKADAŞLARIMIZIN HEPSİ MİÇO'YU ÇOK SEVİYOR" İş yoğunluğu sırasında "Miço"nun kendisine moral olduğunu, çalışanları eğlendirdiğini belirten Aksoy, "Biraz benim odamda kalıyor, çıkmak istediğinde kapıyı açıyoruz müdüriyetin içinde dolaşıyor. Arkadaşlarımızın hepsi Miço'yu biliyor ve çok seviyor." diye konuştu. Soğuk kış günlerinin sokak hayvanları için zor günler olduğunu vurgulayan Aksoy, "duyarlılık" çağrısında bulunarak, şunları söyledi: "Tüm vatandaşlarımızın bu konuda duyarlı olmasını istiyoruz. Biz, belediyemizin kentin farklı noktalarında kurduğu yuvalara mama bırakıyoruz. Mümkün olduğunca bu canlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Herkesten de aynı duyarlılığı yapmalarını bekliyoruz çünkü onlar ne istediklerini size sadece hareketleriyle, davranışlarıyla gösterebiliyorlar. Ne kadar şefkat, sevgi gösterirsek onlarınki tamamen karşılıksız sevgi." Kedi "Miço"nun günün çoğunluğunu uyuyarak ve oyun oynayarak geçirdiğini ifade eden Aksoy, kedinin yaklaşık 2 aydır Emniyet Müdürlüğünde olduğunu ve onu çok sevdiklerini kaydetti. "BURADA SEVGİYLE BÜYÜYOR" Polis memuru Seher İşgör de 2 aydır "Miço"nun yanlarında olduğunu söyledi. Çok alıştıkları "Miço"nun kendilerini kapıda beklediğini belirten İşgör, "Oyun oynamayı çok seviyor. Biz de onu çok seviyoruz. Gün içinde biz çalışırken masamıza çıkıyor. Bize pozitif enerji veriyor. Her gelen görüyor, oynuyor. Burada sevgiyle büyüyor." diye konuştu.
Emniyet Müdürü Aksoy, 65 yaş ve üzerinin bayramını kutladı Çankırı İl Emniyet Müdürü Sadettin Aksoy, sokağa çıkma kısıtlaması 6 saatliğine kaldırılan 65 yaş ve üzeri vatandaşların Ramazan Bayramını kutladı. Çankırı İl Emniyet Müdürü Sadettin Aksoy, sokağa çıkma kısıtlaması 6 saatliğine kaldırılan 65 yaş ve üzeri vatandaşların Ramazan Bayramını kutladı. Korona virüs ile mücadele kapsamında 81 ilde 4 günlük uygulanacak sokağa çıkma kısıtlaması, dün itibarıyla başladı. İçişleri Bakanlığı genelgesiyle, Ramazan Bayramının birinci günü 65 yaş ve üzeri vatandaşların 14.00-20.00 saatleri arasında belirli kurallar dahilinde dışarı çıkabileceği belirtilmişti. Bu kapsamda 65 yaş ve üstü vatandaşlar, sokağa çıkma kısıtlamasının 6 saatliğine kaldırılması ile bayramda dışarı çıkmanın mutluluğunu yaşadı. Çankırı'da da sokaklarda bayramın ve özgürlüğün tadını çıkaran vatandaşlar, karşılarında Çankırı İl Emniyet Müdürü Sadettin Aksoy'u görünce şaşırdı. İl Emniyet Müdürü Aksoy, vatandaşların bayramlarını kutlayarak kurallara uydukları için kendilerine teşekkür etti. Vatandaşlara sohbet ederken yine sosyal mesafe kurallarına dikkat eden Aksoy, zorunlu olmadıkça dışarı çıkmamaları noktasında uyarılarda bulundu. 65 yaş ve üzeri vatandaşlar da Emniyet Müdürü Aksoy'a teşekkür ederek hayırlı bayramlar diledi - ÇANKIRI Kaynak: İHA
tr
1562030021_1645373429
3
Aydem ve Gediz Elektrik'ten elektrik kesmeme kararı Aydem ve Gediz Elektrik, korona virüs salgını yüzünden mağduriyetleri önlemek amacıyla 30 Nisan tarihine kadar borçlarına istinaden evlerin elektriğini kesmeme kararı aldı. Aydem ve Gediz Elektrik, korona virüs salgını yüzünden mağduriyetleri önlemek amacıyla 30 Nisan tarihine kadar borçlarına istinaden evlerin elektriğini kesmeme kararı aldı. Ege Bölgesinde Aydem ile Aydın, Denizli, Muğla'da; Gediz Elektrik ile İzmir ve Manisa'da hizmet veren Aydem Enerji, bu kararıyla Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Enerji kesintisi yapılmaması" yönündeki çağrısına da olumlu karşılık vermiş oldu. Aydem ve Gediz Elektrik şirketlerinden yapılan açıklamada, "Küresel salgın nedeniyle kritik bir süreçten geçiyoruz. Bu dönemde toplumsal dayanışmayı çok önemsiyoruz. Yaşadığımız zor dönemde tüm zamanını evinde geçiren vatandaşlarımızı düşünüyoruz. 'Evde kal' çağrısının ülkemizin ve halkımızın geleceği açısından hayati önem taşıdığının bilinciyle hareket ediyoruz. Kurumsal kültürümüzden kaynaklanan toplumsal duyarlılığımızın gereği olarak bu uygulamamızı halkımıza duyurmayı görev sayıyoruz" denildi. Aydem ve Gediz Elektrik Perakende Satış A.Ş.'nin açıklamasında ayrıca abonelerin borçlarını ödeyebilmesini kolaylaştırmak amacıyla taksitlendirme yapıldığı belirtildi. Elektrik borcu bulunan aboneler, online işlemlerden taksitlendirme uygulamasından yararlanabilecekler. Borçlar, kredi kartına 9 aya kadar varan sürelerde taksitlendirilebilecek. - İZMİR Kaynak: İHA
Aydın, Denizli, Muğla’da hizmet veren Aydem Elektrik Perakende ve İzmir, Manisa’da hizmet veren Gediz Elektrik Perakende, pandemi döneminde elektrik faturalarını ödeyemeyen müşterileri için kredi kartına 9 aya varan taksitle fatura ödeme imkanı sunuyor. Bu imkandan yararlanmak isteyen müşteriler, Müşteri İlişkileri Merkezlerinden veya Online İşlemlerden kolaylıkla taksitlendirme işlemi yapabilecekler. Aydın, Denizli, Muğla, İzmir ve Manisa illerinde elektrik tedarik faaliyetlerini sürdüren ve beş milyon müşterisine hizmet sunan Aydem ve Gediz Elektrik Perakende, içinde bulunduğumuz zorlu dönemde müşterilerine önemli bir kolaylık sağlıyor. Yapılan açıklamada Haziran’da başlayan normalleşme sürecinin kademeli şekilde 1 Temmuz 2020 itibarıyla tamamlanacağı ve enerji sektörünün eski işleyişine geçeceği belirtilerek, COVID-19 döneminde elektrik faturalarını ödeyemeyen müşterilerin 1 Temmuz’dan önce Müşteri İlişkileri Merkezleri’nden veya Online İşlemler üzerinden fatura borçlarını kredi kartına 9 aya varan taksitlendirmeyle ödeyebilecekleri vurgulandı.
tr
1623511909_1555617662
2
Nemeki, İran devlet medyasında yer alan açıklamasında, ülkedeki Kovid-19 vakalarının son günlerde yeniden artışa geçmesi üzerine halka bir dizi uyarılarda bulundu. Kovid-19'un ülkede halen etkin olduğunu söyleyen Nemeki, "Halkımız mevcut şartları normal zannetmemelidir. Bu hususu defalarca kez dile getirdik. Koronavirüs sıcaklarla kontrol altına alınmadı. Salgın durulma yoluna girmedi." ifadelerini kullandı. İran halkından sağlık çalışanlarına yardımcı olmalarını ve mevcut şartları normal görüp rahat hareket etmemelerini isteyen Nemeki, neredeyse 100 gündür 24 saat koronavirüse karşı mücadele veren sağlık çalışanlarının zor günler geçirdiğini anlattı. Ülke genelinde Kovid-19 önlemleri kapsamında alışveriş merkezleri, kapalı çarşı alanları, restoranlar, kafeler, kuaförler ve diğer işletmelere getirilen yasaklar kademeli olarak kaldırılmış ve şehirler arası seyahat de serbest hale getirilmişti. İran'da 2 Mayıs'ta 802 olarak kaydedilen günlük vaka sayısı, yasakların kalkmasıyla mayıs sonuna doğru 2 binlerin üzerine çıkarken, bugün yeni vaka sayısı 3 bin 117 olarak kaydedildi. Ülkede daha önce 50'nin altına inen günlük vefat sayısı da dün 81'e çıktı. Ülkede bugün itibarıyla Kovid-19 kaynaklı can kaybı 7 bin 942'ye, vaka sayısı ise 157 bin 562'ye yükseldi.
Türkiye Gazetesi Türkiye Gazetesi Nemeki, başkent Tahran’da düzenlediği basın toplantısında, ülkedeki yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınıyla ilgili bilgi verdi. Sağlık çalışanlarının ülke genelinde yaklaşık 40 bin sağlık merkezinde 32 milyon 792 bin kişiyi sağlık taramasından geçirdiğini ve 36 milyon kişiyle temas kurduğunu aktaran Nemeki, bunlar arasından 145 bin kişinin hastanelerde ve evlerde karantina altına alındığını ifade etti. İlk günlere göre şimdi daha iyi bir durumda olduklarını ancak bunun seyahat yapılabileceği anlamına gelmediğini vurgulayan Nemeki, İran halkının yüzde 60’ının tavsiyelere uyarak evden çıkmadığını belirtti. Nemeki, şu an itibarıyla duruma hakim olduklarını ve birçok eyaletteki hastanelerde boş yatakların da bulunduğunu sözlerine ekledi.
tr
1626274975_1577007072
1
Sinop'ta spekülatif fiyat artışı yapan 15 işletmeye ceza tutanağı uygulandı Sinop Defterdarı Naci Günaydın, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle bazı ürün gruplarına talebi fırsat bilen 15 işletmeye spekülatif fiyat artışı yaptıkları gerekçesiyle ceza tutanağı tutulduğunu söyledi. Sinop Defterdarı Naci Günaydın, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle bazı ürün gruplarına talebi fırsat bilen 15 işletmeye spekülatif fiyat artışı yaptıkları gerekçesiyle ceza tutanağı tutulduğunu söyledi. Günaydın, AA muhabirine, bakanlıkların spekülatif fiyat artışının önüne geçilmesine yönelik talimatı üzerine denetimleri aralıksız sürdürdüklerini, vatandaşlardan gelen ihbar ve şikayetleri de anında değerlendirdiklerini anlattı. Bazı ürün gruplarında normalin üzerinde fiyat artışı, bazı ürün gruplarında ise ürün içeriğinin azaltılarak örtülü zam yapılması şeklinde spekülatif artış olduğunu tespit ettiklerine işaret eden Günaydın, "Bu mükellefler karşısında Defterdarlığımızca yoklama ve denetim faaliyetleri kapsamında tedbir alınarak, piyasada oluşan spekülatif fiyat artışının da önüne geçmeye çalışıyoruz." dedi. Vatandaşları temelden ilgilendiren ürünlerin bulunduğu iş yerleri, depolar ve satış yapılan yerlerin günlük olarak denetlendiğini vurgulayan Günaydın, şunları kaydetti: "Bugüne kadar başta gıda ürünleri olmak üzere temizlik, tıbbi ve kişisel hijyen malzemeleri satan 121 mükellef denetlendi. Bu kapsamda spekülatif fiyat artışı yaptığı tespit edilen 15 mükellef için cezalı tutanak tutulup, değerlendirilmek üzere Ticaret İl Müdürlüğüne gönderdik. Bu gibi durumlarda vatandaşlarımız 189 ihbar hattına başvurarak ihbar ve şikayetlerini iletebilir. Ayrıca 'www.gib.gov.tr' adresinden hızlı erişim menüsünde yer alan 'Haksız Fiyat Artışı ve Stokçuluk İhbar Bildirimi' ekranından da ihbar ve şikayetlerde bulunulabilirler. Ayrıca 0552 189 0 189 numaralı WhatsApp hattı da hizmete sunulmuştur." Kaynak: AA
Sinop'ta koronavirüsü yenen 8 kişi alkışlarla tabucu oldu Sinop'ta, yeni tip koronavirüs tedavisi tamamlanan 8 kişi taburcu edildi. Sinop'ta, yeni tip koronavirüs tedavisi tamamlanan 8 kişi taburcu edildi. Çeşitli şikayetlerle Sinop Atatürk Devlet Hastanesine başvuran 8 kişinin koronavirüs testlerinin pozitif çıkması üzerine tedavi süreçleri başladı. Yaklaşık 14 gündür hastanede tedavi gören 8 hasta tedaviye olumlu yanıt verdi. İyileşen hastalar, sağlık çalışanlarının alkışları eşliğinde taburcu edildi. Taburcu edilen hastalardan 55 yaşındaki kadın, hastanede kaldıkları süre içinde morallerini yüksek tutmaya çalıştıklarını vurgulayarak, "Cumhurbaşkanımız, Sağlık Bakanımız ve diğer tüm sağlık çalışanlarına teşekkür ediyoruz. Allah onlardan razı olsun. Bizi tekrar salığımıza kavuşturdular." dedi. İyileşenlerden 50 yaşındaki erkek hasta ise zorlu süreçte kendilerine destek verenlere teşekkür ederek, "Herkesten Allah razı olsun. Çok mutluyuz. Tedavilerimiz tamamlandı, evlerimize dönüyoruz." ifadelerini kullandı. Bu arada tedavi tamamlanan hastaların evdeki karantina süreçlerinin ise 14 gün devam edeceği belirtildi. Kaynak: AA
tr
1642524808_1582672972
1
Nilüfer'de pazaryerlerine düzenleme Nilüfer Belediyesi 27 ve 28 Haziran 2020 tarihlerinde uygulanacak olan sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle, hafta sonu kurulan semt pazarlarının açılacağı günleri yeniden düzenledi. Nilüfer Belediyesi 27 ve 28 Haziran 2020 tarihlerinde uygulanacak olan sokağa çıkma kısıtlaması nedeniyle, hafta sonu kurulan semt pazarlarının açılacağı günleri yeniden düzenledi. Buna göre; 27 Haziran 2020 Cumartesi günü 09.00-15.00 saatleri arasında sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacağından, cumartesi günü kurulacak olan; Görükle Semt Pazarı,Çamlıca Üretici Pazarı, Altınşehir Semt Pazarı, Kızılcıklı Semt Pazarı, İhsaniye Siteler Pazarı, Beşevler Semt Pazarı ve Nilüfer Organik Pazarı saat 15.30'dan itibaren açılacak. 28 Haziran Pazar günü ise 09.00-18.30 saatleri arasında sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacağı için Nilüfer'de o gün kurulan hiçbir pazaryeri açık olmayacak.Normal koşullarda Pazar günleri kurulan; Konak Semt Pazarı, Ataevler Semt Pazarı, Göçmen Konutları Semt Pazarı, Batıkent Semt Pazarı ve Karaman Üretici Pazarı, bu kez 29 Haziran 2020 Pazartesi günü kurulacak. - BURSA Kaynak: İHA
Bursa'da aracından müzik çaldı, komşular eşlik etti Bursa'da bir vatandaş sokağa çıkma kısıtlamasında evinde sıkılan komşuları aracından müzik yayını yaptı. Bursa'da bir vatandaş sokağa çıkma kısıtlamasında evinde sıkılan komşuları aracından müzik yayını yaptı. Sesi duyan mahalleli önce belediyenin etkinliği sandı. Balkonlara çıkan vatandaşlar o anları cep telefonlarıyla kayıt altına aldı. Korona virüs tedbirleri kapsamında İçişleri Bakanlığı 31 şehirde sokağa çıkma kısıtlaması getirdi. O illerden biri olan Bursa'da da, vatandaşlar 'evde kal' çağrılarına kayıtsız kalmadı. Sokak ve caddeler sessizliği bürünürken Nilüfer ilçesi Beşevler Mahallesinde oturan bir vatandaş ise kapının önüne gelen ekmek aracından ekmeğini aldıktan sonra arabasında bulunan ses sisteminden müzik çaldı. Sesi duyan mahalle sakinleri balkona çıkarak eşlik etti. Vatandaşlar o anları kayıt altına alarak, sosyal medya hesaplarından paylaştı. - BURSA Kaynak: İHA
tr
1541675175_1529812425
3
TOKAT'ın Turhal ilçesindeki Kayacık köyü Şehit Haluk Yılmaz İlkokulu'nun maskotu olan ve ölümcül 'distemper'e (gençlik hastalığı) yakalanan ' Fındık', Ankara'da tedavi gördüğü klinikte hayatını kaybetti. Turhal'a bağlı Kayacık köyündeki Kayacık Şehit Haluk Yılmaz İlkokulu'nun Müdürü Ahmet Aktürk ve öğretmenlerden Mustafa Önlen'in mezarlıkta bularak, okula getirdikleri av köpeği melezi olan erkek yavru köpek ilgi odağı olmuştu. Okulun öğrencilerinin yoğun ilgi ve sevgi gösterdiği Fındık, sosyal medyada gündemin ilk sıralarına çıktı. Okul Aile Birliği Başkanı Bedriye Göçer'in diktiği okul formasıyla öğrenciler arasında dolaşan ve bu haliyle büyük sempati kazanan Fındık, ölümcül 'distemper'e (gençlik hastalığı) yakalandı. " Fındık'ın küçük bedeni bu hastalığa daha fazla dayanamadı. Fındık pes etti, 3 haftalık mücadeleyi kaybettik. Elimizden gelen her şeyi yaptık, bütün müdahalelere rağmen Fındık'ı kurtaramadık." Demirören Haber Ajansı / Güncel
Tokat'ın Turhal ilçesine bağlı Kayacık köyünde bulunan Şehit Haluk Yılmaz İlkokulu'nun müdürü Ahmet Aktürk ve öğretmenlerden Mustafa Önlen'in mezarlıkta bulduğuı ve okula getirerek öğrencilerle birlikte bakımını yaptıkalrı 'Fındık' isimli köpek sosyal medyada günlerce konuşulan bir konu olmuştu. Okul öğrencileri ve öğretmenlerinin yoğun ilgi ve sevgi gösterdiği, fındık köpek geçtiğimiz günlerde aniden rahatsızlandı. Okul formasıyla öğrenciler arasında dolaşan ve bu haliyle büyük sempati kazanan Fındık köpek için Turhal Belediyesi veterineri kontrol ederek köpeğe ilaç verdi. Fakat dün hayvanın durumunun kötüye gitmesi üzerine okul yetkilileri, durumu Turhal Belediyesi Sokak Hayvanları Geçici Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezine ulaştırdılar. Fındık köpek Turhal Belediyesi'ne ait özel bir araç ile'da bulunan özel bir kliniğe getirilerek tahlil ve tetkikleri yapıldı. Fındık köğeğe yapılan kontrolde ise veteriner hekimler distemper () teşhisi koydular. Fındık, bu hastalığının diğer köpeklere bulaştırma ihtimalini göz önünde bulundurulması nedeniyle özel bir odaya alındı. Fındık'ınsinin yaklaşık 15 gün daha devam edeceği bildirildi. "GENÇLİK HASTALIĞI" Köpek distemper, yavru, köpeklerin solunum, gastrointestinal ve sinir sistemlerine saldıran bir virüsün neden olduğu bulaşıcı bir hastalıktır. Ciddi boyutlarda olduğu bilinen köpek gençlik hastalığı, ayrıca gözün konjonktival zarlarını etkileyen bir virüstür. Ateş göz ve burun akıntısı, iştahsızlık, ishal, kusma, öksürük, nefes darlığı gibi belirtilerle teşhis edilen hastalığın özel bir tedavisi olmamakla birlikte, antibiyotiklerin yanı sıra, bazı semptomları iyileştirebilecek vitamin takviyeleri ile tedavi edilir.
tr
1637432851_1637683505
4
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, MİT Başkanı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Libya'nın başkenti Trablus'ta Libya Başbakanı Fayiz es-Serrac ile görüştü. Libya'yı ziyaret eden Türk heyeti, Trablus'ta havalimanında Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Dışişleri Bakanı Muhammed Tahir Siyala tarafından karşılandı. Siyala ile görüşen heyet, daha sonra Libya Başbakanı Serrac ile görüşmeye geçti, Heyetler arasında yapılan görüşmeyle ilgili Libya hükümetinden yapılan açıklamada, Türk heyeti ile ikili ilişkileri geliştirme yollarının ele alındığı kaydedildi. Açıklamada, Libya'daki son gelişmeler ve Libya krizinin çözülmesi için uluslararası çabalar ile iki ülke arasındaki kardeşlik bağlarına dayanarak pek çok farklı alandaki iş birliği konularının ele alındığı belirtildi. Türk kamu ve özel sektör şirketlerinin Libya'daki altyapı ve petrol konularındaki çalışmaları ve yatırımlarının görüşüldüğü ifade edilen açıklamada, iki ülke arasında Kasım 2019'da "güvenlik ve askeri iş birliği ile deniz yetki alanlarının sınırlandırılması" konularında mutabakat muhtıralarının imzalandığı hatırlatıldı. Açıklamada, bu muhtıralar ışığında Libya'nın savunma ve güvenlik gücünün oluşturulmasında dayanışma, Libya güvenlik güçlerinin eğitilmesi ve donatılması ile deniz yetki alanları konusunun da ele alındığı vurgulandı. Çavuşoğlu, Albayrak ve Kalın, Libya Yüksek Devlet Konseyi Başkanı Halid El-Meşri ile de bir araya geldi.
Bakan Çavuşoğlu, Türk heyetinin Libya ziyaretini değerlendirdi Açıklaması Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türk heyetinin Libya'yı ziyaret etmesinin ülkede büyük bir memnuniyet yarattığını belirterek "Ziyaretimizin amacı belli: Libya'ya olan desteğimizi bir kere daha güçlü bir şekilde vurgulamak için bu ziyareti gerçekleştirdik. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türk heyetinin Libya'yı ziyaret etmesinin ülkede büyük bir memnuniyet yarattığını belirterek "Ziyaretimizin amacı belli: Libya'ya olan desteğimizi bir kere daha güçlü bir şekilde vurgulamak için bu ziyareti gerçekleştirdik." dedi. Çavuşoğlu, Libya'nın başkenti Trablus'tan İstanbul'a dönüşünde, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, MİT Başkanı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'la ülkeye yaptığı ziyarete ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Libya'ya çok önemli bir ziyaret gerçekleştirdiklerini belirten Çavuşoğlu, "Dönüşte de çok güzel, çok önemli bir haberi biraz önce aldık. Birleşmiş Milletler (BM) 75. Genel Kurul Başkanlığına ilk defa bir Türk büyükelçimiz ve İstanbul Milletvekilimiz, TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Volkan Bozkır ağabeyimiz bu göreve seçildi." diye konuştu. Çavuşoğlu, Bozkır'ın yüksek bir oyla BM 75. Genel Kurul Başkanlığına seçilmesinin, hem Bozkır'ın saygın kişiliğinin hem de Türkiye'nin dünyadaki saygınlığının göstergesi olduğunu kaydetti. "Ziyaret, Libya'da büyük memnuniyet yarattı" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Libya'yı ziyaret ettiklerini belirten Çavuşoğlu, "Bu ziyaret, Libya'da büyük bir memnuniyet yarattı. Ziyaretimizin amacı belli. Libya'ya olan desteğimizi bir kere daha güçlü bir şekilde vurgulamak için bu ziyareti gerçekleştirdik. Ayrıca, bu ziyarette, bundan sonra iş birliğimizi nasıl geliştirebiliriz, bunları detaylarıyla görüştük." dedi. Sahada atılacak adımların ve siyasi ilişkilerin de ele alındığını belirten Çavuşoğlu, şöyle devam etti: "Biliyorsunuz, Libya ile imzaladığımız mutabakat zaptı var, deniz yetki alanlarının sınırlandırılmasıyla ilgili. Enerjiyle ilgili Akdeniz'de yapacağımız iş birliği ve atacağımız adımlar dahil hepsini konuştuk. Libya'da kalıcı bir ateşkes ve siyasi bir çözüm için de görüş alışverişinde bulunduk. Bundan sonra BM çatısı altında çalışmalarımızı nasıl sürdüreceğiz bunları değerlendirdik. Uluslararası toplumla birlikte atacağımız adımları değerlendirdik." Ziyaretin son derece faydalı ve verimli geçtiğini söyleyen Çavuşoğlu, "Geçtiğimiz günlerde biliyorsunuz, Terhune'de toplu mezarlar çıktı. Bunu da Uluslararası Ceza Mahkemesine götürmek için Libya'nın girişimlerine de destek veriyoruz. İnsanlığın reddettiği, insanlık dışı bu tür katliamların da hesabı sorulmalıdır. Sorumluları da mahkemelere çıkarılmalıdır." diye konuştu. "İlişkilerimizin ekonomik boyutunu da ele aldık" Çavuşoğlu, Türkiye ve Libya'yı ilgilendiren göç ve diğer konuları da değerlendirdiklerini belirterek, "Geçmişte orada iş yapan firmalarımızın alacakları vardı. Bunlar maalesef savaştan dolayı gerçekleştirilememişti. Yine, yarım kalan yatırımlar var, projeler var. Yani ilişkilerimizin ekonomik boyutunu da ele alma fırsatımız oldu." ifadelerini kullandı. Türk heyetinin, Libya Başbakanı Fayiz es-Serrac, Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Dışişleri Bakanı Muhammed Tahir Siyala ve Libya Yüksek Devlet Konseyi Başkanı Halid El-Meşri ile görüştüğünü anlatan Çavuşoğlu, şunları kaydetti: "Oradaki arkadaşlarımızı, biliyorsunuz, askeri iş birliği mutabakat zaptımız çerçevesinde eğitim ve danışmanlık görevi yapan arkadaşlarımızı da ziyaret ettik. Maşallah moralleri yerinde ve orada fedakarca görev yapıyorlar. Oradaki tüm kahramanlarımıza da bu vesileyle teşekkür ediyoruz. Kuzey Irak'ta da terör örgütlerine karşı devam eden Pençe Harekatlarının da başarılı bir şekilde devam ettiğini görüyoruz. Kahraman askerimizle, Mehmetçiğimizle, Polis Özel Hakeratımızla, Jandarmamızla, tüm güvenlik güçlerimizle de gurur duyuyoruz." Kaynak: AA
tr
1576017384_1576058414
4
AMASYA'da kendisini 'Hızır' olarak tanıtan ve kimliğinin ortaya çıkmasını istemeyen hayırsever bir vatandaş, kentte girdiği 2 bakkaldaki veresiye defterinde yer alan 12 bin 600 liralık borçları ödedi, ihtiyacı olan ailelere de 60 koli gıda yardımında bulundu. Kentte, merkeze bağlı Şehirüstü Mahallesi Halkalı Sokak'ta dar gelirli ailelerin yaşadığı bölgeye giden ve kendisini 'Hızır' olarak tanıtıp, kimliğinin ortaya çıkmasını istemeyen hayırsever bir vatandaş, mahalle halkının 2 bakkala olan tüm veresiye borçlarını ödeyip, kapatmak istedi. Şehirüstü Mahalle Muhtarı Yasin Kantarcı ve bakkal sahipleri ile defterdeki borçları hesaplayan hayırsever, 12 bin 600 liralık borç için ödeme yaptı. Aynı hayırsever, ihtiyacı olan ailelere de 60 koli gıda yardımında bulunarak, mahalleden ayrıldı. Mahalle Muhtarı Kantarcı, daha sonra megafonla mahalle halkına 'tüm borçlarınız bir hayırsever tarafından ödendi', anonsu yaparak bakkal borçlarının ödendiğini duyurdu. Muhtar Kantarcı, ayrıca mahallenin girişine, 2 bakkala olan borçların tümünün kapatıldığına dair uyarı afişi de astırdı. Bunun üzerine mahalle halkı, balkonlarından alkışta bulundu. Şehirüstü Mahalle Muhtarı Yasin Kantarcı da, hayırsevere kişiye teşekkür ederek "Muhtarlığımıza bir vatandaşımız geldi. Ben mahallelinin bakkallara olan borçlarını ödemek istiyorum. Aynı zamanda mahallenize gıda yardımı yapacağını belirtti. Bununla alakalı ben direkt bakkalımızın yanına geldim. Veresiye defterlerinde bulunan toplam borçları hesapladık. Birinde 8 bin 900 lira, diğer bakkalda ise 3 bin 700 lira olmak üzere toplam 12 bin 600 lira olan bütün borçları nakit ödeyerek, veresiye defterlerini satın aldı. Biz ismini sorduğumuzda ise sadece 'Hızır' dememizin yeterli olacağını söyledi. Ayrıca hayırsever vatandaşımızı mahallemize 60 koli gıda yardımında da bulundu. Hızır gibi yetişti, kendisine mahallem adına teşekkür ediyorum" dedi. Demirören Haber Ajansı / Güncel
Amasya'da bir hayırsever, mahallenin tüm veresiye borçlarını ödedi Amasya'da bir hayırsever, mahallenin tüm veresiye borçlarını ödedi. Amasya'da bir hayırsever, mahallenin tüm veresiye borçlarını ödedi. Amasya'nın Şehirüstü Mahallesi'ne gelen ve kendisine "Hızır" denmesini isteyen bir hayırsever, muhtar ile görüşerek mahalle halkının bakkala olan veresiye borçlarını kapattı. Geçen gün yaşanan olayda; Amasya'nın Şehirüstü Mahallesi Muhtarı Yasin Kantarcı'nın yanına gelen bir hayırsever vatandaş, mahallede bulunan iki bakkaldaki tüm veresiye borçlarını kapatmak istediğini söyledi. Muhtar ile birlikte bakkalları ziyaret eden hayırsever, mahallelinin bakkallara olan 12 bin 650 TL borcunu ödedi. Konuyla ilgili açıklama yapan Muhtar Kantarcı, "2 gün önce muhtarlığa gelen bir vatandaş, mahalle halkının ihtiyaçlarını karşılamak istediğini beyan etti. Öncelikle bakkala olan veresiye borcunu ödemek istemesi üzerine mahallemizde bulunan başçavuş market ve öksüzler market sahipleri ile kendisini bir araya getirdim. Buralara olan toplam 12 bin 650 TL borcu kapattıktan sonra, mahallede bulunan ihtiyaç sahipleri için 60 adet gıda paketi hazırlattığını ve bize göndereceğini söyledi. Kendisine ismini sorduğumda ise 'Soranlara Hızır uğradı dersin' diyerek yanımızdan ayrıldı" dedi. Yaşanan bu olaydan dolayı çok duygulandığını dile getiren Muhtar Kantarcı, "Mahalle sakinlerimiz adına bu hayırsever vatandaşımıza çok teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu. - AMASYA Kaynak: İHA
tr
1558738909_1554147535
2
Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Osman Öztürk başkanlığında düzenli aralıklarla toplanan Üniversite Senatosu, yeni korona virüs salgını dolayısıyla olağanüstü toplantısını, telekonferans sistemi üzerinden gerçekleştirdi. Senato üyelerinin toplantıya katılımları, bulundukları birimlerden, telekonferans sistemiyle sağlandı. Toplantıyı, video konferans sisteminin kurulduğu Rektörlük Senato Salonu'ndan yöneten Rektör Prof. Dr. Ali Osman Öztürk, senato toplantısını, ilk defa uzaktan erişimle gerçekleştirdiklerini belirterek, böyle bir sistemi başarılı bir şekilde kullanmış olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Hitit Üniversitesinde herkesin bulunduğu yerden böyle bir bağlantıyı gerçekleştirebilecek kapasitede olmasının önemli olduğunu dile getiren Prof. Dr. Öztürk, "İnşallah bu zor süreci aşmaya gayret edeceğiz. Şu belayı bir an önce başımızdan def etmeyi umuyoruz. Devletimizin aldığı tedbirleri sık sık öğrencilerimize hatırlatmada fayda var. Bizler örnek olursak, öğrencilerimiz de örnek olursa inşallah bu sorunu çok büyük düzeye getirmeden aşacağımızı ümit ediyoruz. Söylenen şu ki; bu hafta çok kritik. Diğer ülkelerde pik haftası, bu hafta. Sıkılsak da daralsak da oturursak, kazanacağız" dedi. "14 altın kural, belki artık tekrara bindi, kanıksandı ama biz elimizden geleni yapalım Allah'ın inayetiyle sağlık çalışanlarımızın gayretiyle bu süreci birlikte atlatacağız” diyen Öztürk, “Bu vesileyle, gecesini gündüzüne katarak çalışan, vefakar Tıp Fakültesi öğretim üyelerimiz, Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi çalışanlarımıza teşekkür ediyor, Allah yar ve yardımcımız olsun diyorum" şeklinde konuştu. Toplantıda, daha sonra yeni korona virüs salgını nedeniyle başlatılan uzak eğitim sistemiyle ilgili çalışmalar ile yeni çalışma usul ve esaslar görüşüldü.
EROL TAŞKAN Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Osman Öztürk, üniversitenin resmi sitesinden yayınladığı video ile öğrencilerini korona virüsü tedbirleri konusunda uyardı. Üniversite öğrencileri, tüm akademik ve idari personeline hitabeden Rektör Öztürk, 14 altın kuralın uygulanması konusunda hassasiyet telkin ederken, ayrıca topluma örnek olup bu tedbirlerin yaygınlaşmasına da katkı sunulmasını istedi. Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Osman Öztürk, konuşmasında şunları söyledi, "Sağlık Bakanlığımız nezdinde çok etkin ve kapsamlı bir mücadele sürmekte ve gayet kapsamlı sonuçlar almaktayız. Ancak bu şartlarda dahi hepimizin üzerine düşen görevler var. Sağlık Bakanlığımızın 14 altın kuralını lütfen dikkatlice gözden geçirelim. Alınan tedbirlere selamlaşmadan kucaklaşmaya kadar yakın temaslar konusunda örnek teşkil edecek şekilde çevremizdeki duyarlılığı artıracak şekilde değerli öğrencilerimden ve değerli çalışma arkadaşlarımdan bu konuda özellikle ihtimam göstermelerini rica ediyorum. Sorun küresel, mücadele ulusal ise hepimizin özveri, feraset ve duyarlı davranışlarla bu sornu aşabiliriz. Lütfen bu konuda gerekli hassasiyeti gösterelim."
tr
1550804432_1642410655
1
İçişleri Bakanlığı’nın talimatıyla 81 ilde tiyatro, sinema, gösteri merkezi, konser salonu, nişan/düğün salonu, çalgılı/müzikli lokanta/kafe, gazino, birahane, taverna, kahvehane, kıraathane, kafeterya, kır bahçesi, nargile salonu, nargile kafe, internet salonu, internet kafe, her türlü oyun salonları, her türlü kapalı çocuk oyun alanları (AVM ve lokanta içindekiler dahil), çay bahçesi, dernek lokalleri, lunapark, yüzme havuzu, hamam, sauna, kaplıca, masaj salonu, SPA ve spor merkezlerinin faaliyetleri geçici olarak durdurdu. Genelgeye uyan Silivri esnafı kepenklerini kapattı. Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, “Silivri Belediyesi olarak bu olay gerçekleşir gerçekleşmez ilaçlama faaliyetlerimize başladık. Tüm kamu binaları, okullar, camiler, kahvehaneler, ibadethaneler hepsinin ilaçlamasını bitirdik. Halen çöp topladığımız konteynırların, etrafı açık parklar, kamusal alanların dezenfektesi devam ediyor. Bu anlamda bize gelen talepleri de karşılamaya çalışıyoruz” dedi. Silivri'de çocuk parklarından sokaklara kadar her yer boş kalırken, halkın sokağa zaruri durumlar için çıktığı ve çıkarken de maske taktığı görüldü.
Silivri Belediyesi ve İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerinin koordineli çalışmaları sonucu Çayırdere, Danamandıra ve Sayalar mahallesinde tarım arazilerine kaçak olarak yapıldığı tespit edilen, temel ve kaba inşaat halindeki 4 yapının yıkımı gerçekleştirildi. “KİM OLURSA OLSUN YIKACAĞIZ” Silivri Belediyesi Gecekondu Denetim ve Uygulama Birimi tarafından İlçe Jandarma Komutanlığı’nın aldığı güvenlik önlemleri altında gerçekleştirilen yıkımlarla ilgili açıklama yapan Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz, izinsiz ve ruhsatsız yapılaşmaya asla müsaade etmeyeceklerini belirterek, “Göreve geldiğimiz günden bu yana kaçak yapı konusuna büyük bir hassasiyet gösteriyoruz.Ekiplerimizce kaçak ve ruhsatsız olduğu tespit edilen birçok yapının yıkımını kararlı bir şekilde imkânlarımız dahilinde gerçekleştiriyoruz." dedi. Yılmaz şunları söyledi: "Buradan tarım arazilerinin, orman arazilerinin ve hazine arazilerinin birileri tarafından hakları olmadığı şekilde işgal edilerek, üzerlerine kaçak yapı yapmayı düşünenlere şunu söylemek istiyorum; Milli servettir. Sakın ola ki tarım arazisi üzerine bir şey yapmasınlar. Çünkü ben Silivri Belediye Başkanı Volkan Yılmaz olarak, tarım topraklarını koruyacağıma dair hemşehrilerime söz verdim.Silivrili hemşehrilerim müsterih olsunlar. Biz Silivri Belediyesinin sınırları içerisinde, nüfus kağıdında ne yazarsa yazsın, kartvizitinde ne yazarsa yazsın, ağabeyi, amcası, dayısı kim olursa olsun, bu kaçak yapıları yapan kişilerin yapılarının hepsini, tek tek, bir bir yıkacağız. Bir kere bundan Silivrililer müsterih olsunlar" dedi.
tr
1555612829_1574106524
2
Sosyal medyada hidroksiklorokin ilacı kullanılmasının corona virüsüne iyi geldiği söylemleri üzerine Türk Eczacıları Birliği yazılı açıklama yayınladı. Bahsi geçen ilacın tedavi sırasında kullanıldığı ve yan etkileri olduğu belirtilen açıklamada şu ifadeler yer aldı: *Sosyal medyada COVID-19 enfeksiyonundan korunmak için hidroksiklorokin kullanılmasına ilişkin dolaşan bilgiler, hastaların eczanelerden bu ilacı talep etmesine yol açmıştır. Bu ilaç COVID-19 enfeksiyonu tanısı konmuş kişilerin tedavisinde yer alan ilaçlardan birisidir. *Hidroksiklorokin çeşitli yan etkileri olan ve çeşitli ilaçlarla etkileşimi bulunan bir ilaçtır. Bu ilacın suistimalinin ve bilinçsiz kullanımının önlenmesi amacı ile T.C. Sağlık Bakanlığı tarafından, hastalara sunumu denetime tabi hale getirilmiştir. *Spekülasyonlarla, dolaşan bilgi kirliliği ile mevcut ilaçların ve kaynakların bilinçsiz kullanımı ve suistimali, doktorlar tarafından bu tedaviye gereksinimi duyulan hastaların mağduriyetine yol açabilecektir. *COVID-19 enfeksiyonundan korunmak için, kişisel korunma yöntemlerine dikkat edilmelidir. En etkin önlem ellerin yıkanmasıdır. Uykusuz kalınmamalı, bol sıvı tüketilmeli ve dengeli beslenilmelidir. Gerekmedikçe dışarı çıkılmamalı, insanlarla mesafe korunmalıdır. Gerekli durumlarda maske kullanılmalıdır. *COVID’den korunmak için her şeyden önce bilgi kirliliği yaratanlara itibar etmeyin! COVID’den korunayım derken bilinçsiz ve gereksiz ilaç kullanımının yaratacağı olası sorunlarla boğuşmayın! Sağlığınızla ve ilacınızla ilgili konularda sadece hekiminizi ve eczacınızı dinleyin! İLGİLİ HABER Corona testi sonucu pozitif çıktı... Anadolu Adliyesi'nde 4 mahkeme kapatıldı
Ülkemizde görülen corona virüsü tedbirleri kapsamında market çalışma saatleri değişti. Marketlerin açılıp kapanış saatleri hakkında açıklama yayınlayan Türkiye Perakendeciler Federasyonu; ülkemizin 81 işinde faaliyet gösteren tüm yerel marketlerin kaçta açılıp kaçta kapanacağıyla ilgili bilgilendirme paylaştı. Yayınlanan yeni genelgeyle birlikte kapalı ortamdaki insan sayısı azaltılmış oldu. İçişleri Bakanlığı tarafından yayımlanan yeni genelgeye göre marketler saat kaçta açılıyor, kaçta kapanıyor? Evlerinin yakınlarındaki marketlere gitmeden önce vatandaşlar BİM, A101, ŞOK, Migros saat kaçta açılıyor ve kapanıyor? Sorusunun yanıt arıyor. Peki BİM, A101, ŞOK, Migros saat kaçta açılıyor ve kapanıyor? İşte 2020 Market çalışma saatleri MARKETLER SAAT KAÇTA AÇILIYOR, KAÇTA KAPANIYOR? BİM, ŞOK, A101, MİGROS Corona virüsü önlemleri kapsamında İçişleri Bakanlığı market çalışma saatlerinde değişiklik yaptı. Buna göre; marketler kaça kadar açık olacak? İşte 2020 market çalışma saatleri
tr
1598158701_1560910723
2
Seyahat kısıtlamalarının ardından vatandaşların en fazla merak ettiği konuların başında seyahat izin belgesi nasıl alınır, kimler seyahat izin belgesi başvurusunda bulunabilir sorularına yanıt aramaya devam ediyor. İlk olarak 3 Nisan tarihinde uygulamaya konulan 30 Büyükşehir ve Zonguldak'a giriş çıkış yasağı geçen bir aylık sürenin ardından 7 Büyükşehir hariç devam ediyor. 24 Büyükşehir ve Zonguldak'a seyahat etmek isteyen vatandaşların ise seyahat izin belgesi alması zorunlu! Peki kimler seyahat izin belgesi alabilir? KİMLER SEYAHAT İZİN BELGESİ ALABİLİR? İçişleri Bakanlığı, araç giriş kısıtlamasına ilişkin istisnaları belirleyen ek genelgeyi valiliklere gönderdi. Genelgede, Bilim Kurulunun önerileri doğrultusunda büyükşehir statüsündeki 30 il ile Zonguldak'a kara, hava ve deniz yoluyla yapılacak tüm giriş ve çıkışların sınırlandırıldığı hatırlatıldı. Uygulamaya ilişkin istisnalara yer verilen genelgede Seyahat İzin Belgesi alabilecek kişiler şu şekilde sıralandı: "- Tedavi olduğu hastaneden taburcu olup ikametine dönmek isteyen, doktor raporu ile sevk olan veya önceden alınmış doktor randevusu, kontrolü olanlar. - Kendisi veya eşinin, vefat eden birinci derece yakınının ya da kardeşinin cenazesine katılmak için seyahat edecek olanlar. - Ölüm nedeni Kovit-19 olanlar hariç 4 kişiyi geçmemek şartıyla cenaze nakil işlemine refakat edecek olanlar. - Bulunduğu şehre son 5 gün içerisinde gelmiş olmakla beraber kalacak yeri olmayıp ikamet ettikleri yerleşim yerlerine dönmek isteyenler. - Tedavi olduğu hastaneden taburcu olanlar, bulunduğu şehre son 5 gün içerisinde gelen ve kalacak yeri olmayanlar ile askerlik hizmetini tamamlayanlara seyahat izin belgesi verilebilecek - Seyahat izin belgeleri, özel araçlar için yolcu taşıma kapasitesi ile sınırlı, D2 yolcu taşıma belgesine sahip maksimum 20 yolcu kapasiteli ticari araçlar için ise yolcu sayısı kapasitesinin yarısını geçmemek şartıyla kullanılabilecek - Askerlik hizmetini tamamlayarak yerleşim yerlerine dönmek isteyenler. - Özel veya kamudan günlü sözleşmeye davet yazısı olanlar. - Ceza infaz kurumlarından salıverilenler - Yurt dışından geldikten sonra yerleştirildikleri Kredi ve Yurtlar Kurumuna ait yurtlarda 14 günlük karantina ve gözetim süresi dolanlar." - İzin belgesi özel araçlarda, yolcu sayısıyla sınırlı SEYAHAT İZİN BELGESİ İÇİN TIKLAYINIZ
İçişleri Bakanlığı, "Park, Mesire, Piknik" alanları ile ilgili genelge yayımladı İçişleri Bakanlığı, 81 İl Valiliğine korona virüs tedbirleri kapsamında "Park, Mesire, Piknik" alanları ile ilgili yeni bir genelge yayımladı. İçişleri Bakanlığı, 81 İl Valiliğine korona virüs tedbirleri kapsamında "Park, Mesire, Piknik" alanları ile ilgili yeni bir genelge yayımladı. İçişleri Bakanlığı, 81 İl Valiliğine korona virüs tedbirleri kapsamında "Park, Mesire, Piknik" alanları ile ilgili yeni bir genelge yayımladı. Genelgeye göre, 28-29 Mart tarihleri başta olmak üzere virüsle mücadele sağlanıncaya kadar hafta sonlarında, il ve ilçelerde vatandaşların sahil bantları, mesire ve ören yerlerinde, piknik alanlarında; piknik yapmak, balık tutmak, spor, yürüyüş vb. faaliyette bulunmak yasaklanacak. Bu karar il ve ilçelerin durumuna göre hafta içi günlerine de yaygınlaştırılabilecek. Alınan kararlara uymayanlara Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 282'inci maddesi gereğince idari para cezası ya da Türk Ceza Kanununun 195'inci maddesi kapsamında gerekli adli işlem başlatılacak. Yeni tip korona virüs (Covid-19) salgınının yayılarak vatandaşların hayatını tehdit etmesini engellemek ve vatandaşların evlerinde sosyal izolasyona geçmelerini sağlamak üzere İçişleri Bakanlığı, 81 İl Valiliğine bir genelge daha gönderdi. Genelgede, sosyal izolasyonu sağlamak için birçok tedbir alındığı ve uyulması gereken kurallar belirlenerek vatandaşlarla paylaşıldığı dikkat çekilerek, ancak illerde başta gençler olmak üzere orta yaştaki vatandaşların virüsün etkisi alanı içinde olmadıkları duygusu ile yürütülen çalışmaların aksine cadde ve sokaklarda sosyal hareketlilik içinde olduklarının gözlemlendiği belirtildi. Genelgede, korona virüsün 65 yaş ve üzeri ile kronik rahatsızlığı olan vatandaşları daha çok etkilemekle birlikte tüm yaş gruplarındaki insanların sosyal hareketlilikle virüsün yayılmasını hızlandırdığına dikkat çekildi. Hafta sonlarında vatandaşların sahil bantları, mesire, piknik, alanlarında; piknik yapmak, balık tutmak, spor, yürüyüş vb. faaliyetler nedeni ile çok yakın mesafede bir arada bulunabilecekleri, bu durumun hem kendi sağlıkları hem de başta virüsle mücadelede en temel önlem olan vatandaşların evde kalma duygusunu zaafa uğratarak toplum sağlığı açısından risk oluşturabileceği belirten Bakanlık, valiliklere gönderdiği genelgede alınması gereken önlemleri şu şekilde sıraladı: 28-29 Mart 2020 tarihleri başta olmak üzere virüsle mücadele sağlanıncaya kadar hafta sonlarında, il ve ilçelerde vatandaşların sahil bantları, mesire ve ören yerlerinde, piknik alanlarında; piknik yapmak, balık tutmak, spor, yürüyüş vb. faaliyette bulunmak yasaklanacak. İl ve ilçelerin durumuna göre bu tedbirler hafta içi günlerine de yaygınlaştırılabilecek. "İkaz anonsları yapılacak" İl/ilçelerde vali ve kaymakamlar tarafından belediye merkezi sistemleri, camiler ve kolluk birimlerinin kullandığı araçlardan sürekli olarak vatandaşlarımızın gerekli olmadığı sürece dışarı çıkmamaları ve evde kalmaları için ikaz/anons yapılacak. Kolluk görevlileri tarafından da cadde ve sokaklarda zorunlu olmadıkça sosyal hareketlilik içinde olanlar evlerinde kalmaları konusunda uyarılacak. Söz konusu tedbirlere ilişkin Vali/Kaymakamlar tarafından Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 23'üncü ve 72'inci maddeleri gereğince gerekli kararların alınacak. İl ve ilçe belediyeleri ile işbirliği içinde gerekli çalışmaların/tedbirlerin ivedilikle planlanarak uygulanacak. Alınan kararlara uymayan vatandaşlara Umumi Hıfzıssıhha Kanununun 282'inci maddesi gereğince idari para cezası verilmesi başta olmak üzere aykırılığın durumuna göre Kanunun ilgili maddeleri gereğince işlem yapılması, konusu suç teşkil eden davranışlara ilişkin Türk Ceza Kanununun 195'inci maddesi kapsamında gerekli adli işlemler başlatılacak. - ANKARA Kaynak: İHA
tr
1645499411_1545598979
2
Artemis projesi kapsamında 2024 yılına kadar Ay'a insanlı bir görev gerçekleştirmeyi planlayan NASA, astronotların kullanacağı tuvalet için tasarım yarışması başlattı. Uluslararası Uzay İstasyonu'nda kullanılan modelden daha küçük, daha verimli ve daha işlevsel bir tuvalet tasarımını isteyen NASA, birincilik ödülünü de 35 bin dolar (yaklaşık 240 bin TL) olarak açıkladı. NASA’dan yapılan açıklamada Ay’daki yerçekiminin Dünya’nın yerçekiminin yaklaşık olarak altıda biri olması nedeniyle vücut sıvılarının yavaş hareket ettiği vurgulandı ve tuvaletlerin hem Ay yerçekiminde hem de mikro yerçekimli ortamda çalışmak için tasarlanması istendi. Tuvalet yarışmasının Proje Müdürü Mike Interbartolo, "Kesinlikle misyonun ana odak noktası bu değil. Ay'a geri dönmeyeceğiz, bu nedenle Ay'a tuvaletimizi yaptığımızı söyleyebiliriz" dedi. Yarışma başvuruları 17 Ağustos’ta son bulacak. NASA’nın Artemis programı için yetiştirdiği 13 astronot adayı programı başarıyla bitirerek geçtiğimiz aylarda mezun olmuştu. NASA geçtiğimiz aylarda yaptığı açıklamada Ay'a ayak basan ilk insanın bir kadın astronot olacağını duyurmuştu. Bu kişinin mezun olan altı kadın astronotun arasından seçilebileceği belirtiliyor. Astronotlar 2024 yılında yapılması planlanan insanlı Ay görevinde ve 2030'lu yıllarda hayata geçmesi beklenen ilk insanlı Mars görevinde yer alacak.
NASA Genel Denetim Ofisi tarafından hazırlanan ve internet sitesinde yayımlanan raporda, NASA’nın Artemis adını verdiği görev kapsamında sürdürülen Uzay Fırlatma Sistemi (Space Launch System-SLS) programının maliyet ve teknik aksaklıklarla mücadele ettiği kaydedildi. Mevcut sorunların NASA’nın iddialı hedeflerini etkileyebileceğine işaret edilen raporda, “SLS'yi geliştirmek ve inşa etmek için ana unsur sözleşmelerinin her biri, 2 milyar dolarlık maliyet aşımlarına ve en az 2 yıllık program gecikmelerine neden olan çok sayıda teknik zorluk ve performans sorunu yaşamaktadır.” ifadeleri kullanıldı. TOPLAM MALİYET 2020 mali yıl sonuna kadar NASA’nın söz konusu program için 17 milyar dolardan daha fazla harcama yapacağı belirtilen raporda, “Ay iniş programını hızlandırmak gibi büyük bir çabanın ilk beklenenden daha zor ve pahalı olduğu kimseyi şaşırtmamalıdır.” ifadelerine yer verildi. Raporda, 2010 yılında başlanılan SLS programında ilk hedefin 2016 olarak planlandığı, gecikmelerden dolayı tarihin sürekli değiştiği ve en son konulan 2024 yılı hedefinin de 2 yıl ertelenebileceği kaydedildi. NASA’nın, Artemis görevi kapsamında 2024 yılına kadar Ay'a insanlı seferler düzenlemeyi amaçladığı, 2028 yılına kadar sürmesi planlanan seferlerin ardından Ay yörüngesinde bir uzay istasyonu kurulmasının ve burasının basamak olarak kullanılarak Mars'a insanlı seferler düzenlenmesinin hedeflendiği açıklanmıştı. NASA EFSANEVİ FOTOĞRAFI GÜNCELLEDİ
tr
1488267473_1488549290
3
"Çin, önemli ve güçlü bir ortağımız" Abdulmehdi, Irak ve Çin ilişkilerine dair ise şunları kaydetti: "Çin, önemli ve güçlü bir ortağımız. Çin ile anlaşmak artık kamuoyu meselesi oldu. Halkımız bunun önemini açık şekilde idrak ediyor. Çin ile yaptığımız anlaşmayı tereddütsüz olarak uygulayacağız. Çin'in de bizi uluslararası mahfillerde desteklemesini bekliyoruz. Çin, tüm Iraklıların dostu olarak kalacak."
Çin'den, Irak'a destek adımı geldi. İki ülke güvenlik alanında iş birliğini artıracak. Amerika'nın Irak'tan çıkarılması kararı sonrası diplomasi trafiği devam ediyor. Çin'in Bağdat Büyükelçisi Zhang Tao, Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi'nin konuğuydu. İkili Bağdat'taki Başbakanlık Konutu'nda görüştü. Görüşmede, ABD güçlerinin Irak'taki varlığı değerlendirildi. Abdulmehdi, "Irak'ın çekişme sahası olmasını istemediklerini" söyledi. Toplantıda Irak ve Çin ilişkileri gündeme geldi. Başbakan Abdulmehdi, "Çin, önemli ve güçlü bir ortağımız." dedi. Açıklama basın ofisinden yapıldı. Çin Büyükelçisi de Irak hükümetini desteklemeye devam edeceklerini ve ülkenin yeniden imarına katkıda bulunacaklarını söyledi. Tao, iki ülke arasında güvenlik ve askeri alandaki iş birliğini artırmak istediklerini kaydetti. ulusal.com.tr
tr
1641567514_1578249650
2
Türkiye Gazetesi Türkiye Gazetesi Almanya’nın hastalık kontrol merkezi Robert Koch Enstitüsü dün yaptığı açıklamada, ülkede yeni tip corona virüsün (Covid-19) R değerinin (virüs bulaştırma katsayısı) keskin bir şekilde arttığı belirtildi. R numarası bir kişinin ortalama olarak kaç kişiye virüs bulaştırabileceğini gösteriyor. Eğer bu numara "bir" ise Covid-19’la enfekte olan kişiniN ortalama olarak bir kişiye daha virüs bulaştıracağı anlamına geliyor. "R DEĞERİ 1'İN ALTINDA KALMALI" Almanya Şansolyesi Angela Merkel, daha önce salgının ülkede kontrol edilebilmesi için r değerinin 1’in altında olması gerektiğini, eğer durum gerçekleşmezse sıkı tedbirlerin geri dönebileceğini açıklamıştı. ARTIŞ ET FABRİKASINDAKİ SALGINDAN KAYNAKLANIYOR Robert Koch Enstitüsü, ulusal virüs bulşatırma katsayısındaki bu büyük sıçramanın Almanya’nın Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde yer alan Gutersloh kasabasındaki bir et işleme tesisinde ortaya çıkan yerel bir salgından kaynaklandığını açıkladı. Kasaba fabrikada en az bin 331 Covid-19 vakası olduğunu ve bölgedeki yedi bini aşkın kişinin karantinaya alındığını açıkladı. Enstitü, Almanya’da vakaların genel olarak düşük bir eğim göstermesine rağmen meydana gelen yerel artışların r değerini arttırdığını bildirdi. Bununla birlikte, Almanya’da şu ana kadar 190 bini aşkın Covid-19 vakası vw 8 bin 962 virüs kaynaklı ölüm bildirildi.
Almanya’nın salgınla mücadelede en etkili kurumlarından biri olan Robert Koch Enstitüsü'nün (RKE) Başkanı Lothar Wieler, Berlin’de düzenlediği basın toplantısında koronavirüsle ilgili son gelişmeler hakkında bilgi verdi. Wieler, Almanya’da COVID-19 hasta sayısının yüksek bir seviyeye ulaştığını belirterek "Ancak rakamların gerilediğine dair bir eğilim gözlenmiyor" dedi. Wieler, bu nedenle halihazırda alınan önlemlere devam edilmesini isteyerek vatandaşlara "Önemleri gevşetmeyin“ mesajı verdi. Almanya’da hastanelerde yeterince yoğun bakım yatağı ve solunum cihazının olmasını olumlu bir durum olarak değerlendiren Wieler, "Mevcut dinamikle bir sıkışıklık yaşanması beklenmiyor" dedi. İyileşenlerin sayısı arttı Robert Koch Ensitüsü'nün verilerine göre Almanya'da dün 2 bin 82 yeni tip koronavirüs vakası daha tespit edildi. Böylece ülkede toplam vaka sayısı 126 bin 500’e yükseldi. Hastalıktan yaşamını yitirenlerin toplam sayısı ise 2 bin 998 olarak açıklandı. İyileşenlerin sayısının da 68 bin 200’e yükseldiği belirtildi. Hastalığı hafif semptomlarla geçirenlere test yapılmamış olabileceği göz önünde bulundurularak bu sayının daha yüksek olabileceği tahmin ediliyor. Almanya’da en fazla vakanın görüldüğü eyalet güneydeki Bavyera. Eyalette 33 bin 300 koronavirüs vakası tespit edildi, 834 kişi de hayatını kaybetti. Bavyera’yı batıdaki Kuzey-Ren Vestfalya eyaleti takip ediyor. Kuzey-Rens Vestfalya’da 26 bin 900 vaka kayıtlara geçirildi, 613 kişi de hastalıktan yaşamını yitirdi. Baden Württemberg'de ise 24 bin 800 vaka tespit edilirken 702 kişi hastalıktan öldü. Robert Koch Enstitüsü, Almanya'da bir kişinin virüsü ortalama 1,2 kişiye bulaştırdığından yola çıkıyor. Enstitü bu rakamın 1’in altına inmesi gerektiğini belirtiyor. RKE'den okul tavsiyesi Robert Koch Enstitüsü, Almanya'da okulların açılması konusunda ise temkinli. Lothar Wieler, epidemiyolojik açıdan öncelikle daha büyük yaştaki öğrencilerin okula başlamasının daha mantıklı olduğunu belirtti. Bunu da büyük yaştaki lise öğrencilerinin mesafe kurallarına daha fazla uyacağı ile gerekçelendirdi. Alman ulusal bilim akademisi Leopoldina ise dün açıkladığı tavsiye raporunda öncelikle ilkokul ve 10'uncu sınıfa kadar olan sınıflardaki öğrencilerin öncelikle okula başlamalarını önermişti. Akademi 11’inci sınıf ve diğer üst sınıf öğrencilerin ise uzaktan eğitim görebileceğini kaydetmişti. Almanya’da Başbakan Angela Merkel ve eyalet başbakanları okulların açılış tarihi de dahil koronavirüsle mücadele önlemlerini yarın masaya yatıracak. Almanya’da ilk ve orta dereceli okulların normal şartlarda 20 Nisan’da açılması öngörülüyor. DW, AFP / HT, HS © Deutsche Welle Türkçe
tr
1637601862_1553392162
2
Türkiye Gazetesi Türkiye Gazetesi İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ülkesinin Covid-19 aşısı almak için Moderna ile anlaşma imzaladığı yönündeki haberleri doğruladı. Covid-19 durum değerlendirmesi toplantısı sonrası yaptığı açıklamada Netanyahu, "Moderna şirketinden aşı almamıza imkan sunacak anlaşmayı imzaladık. Şirket yetkilileri gelecek yılın ortasında aşıyı bulacaklarını söylüyorlar, başarılı olmalarını ümit ediyoruz." ifadelerini kullandı. Netanyahu, Moderna ile yapılan aşı anlaşmasının detaylarına ilişkin ise bilgi vermedi. Öte yandan yerel basına konuşan Sağlık Bakanlığı yetkilileri, İsrail'in Moderna'nın yanı sıra birçok ilaç firmasıyla Covid-19 aşısı alımı için anlaşma imzalamayı planladığını aktardı. Moderna, Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü (NIAID) iş birliğinde geliştirdiği, "mRNA-1273" adı verilen potansiyel Covid-19 aşısı için üçüncü aşama klinik denemelere başlamak üzere onay almıştı.
- İsrail'de virüs nedeniyle 7 günlük sokağa çıkma yasağı ilanı - İsrail'de virüs nedeniyle 7 günlük sokağa çıkma yasağı ilanı İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, korona virüs nedeniyle bugün itibarıyla 7 gün boyunca sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini duyurdu. - İsrail'de virüs nedeniyle 7 günlük sokağa çıkma yasağı ilanı TEL AVİV - İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, korona virüs nedeniyle bugün itibarıyla 7 gün boyunca sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini duyurdu. İsrail'de Korona virüs vaka sayısının armasının ardından İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu basın toplantısı düzenledi. Netanyahu, ülkesinde korona virüsünün yayılmasını önlemek amacıyla bugün itibarıyla 7 gün boyunca sokağa çıkma yasağı ilan edileceğini duyurdu. Halka seslenen Netanyahu, "evinizde kalın" çağrısında bulunarak, hükümetin virüs nedeniyle acil durum ilanını onaylayacağını açıkladı. Vatandaşların sadece market ve eczane için dışarı çıkabileceği belirtildi. Öte yandan İsrail Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, ülkedeki toplam vaka sayısının 677'ye yükseldiği kaydedildi. Kaynak: İHA
tr
1552850668_1542706012
2
Kırıkkale'de koronavirüse karşı dezenfeksiyon devam ediyor Kırıkkale Belediyesince yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı 12 Mart'tan bu yana 73 okul ve yurt, 63 cami ve Kur'an kursu, 256 toplu taşıma aracı, 274 servis ve 125 taksi ile çocuk parkları, kamuya açık alanlar ve pazar yerlerinde dezenfeksiyon yapıldı. Kırıkkale Belediyesince yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karşı 12 Mart'tan bu yana 73 okul ve yurt, 63 cami ve Kur'an kursu, 256 toplu taşıma aracı, 274 servis ve 125 taksi ile çocuk parkları, kamuya açık alanlar ve pazar yerlerinde dezenfeksiyon yapıldı. Belediyeden yapılan açıklamaya göre, düzenli aralıklarla uygulanan dezenfeksiyon, koronavirüs salgını nedeniyle sıklaştırıldı ve 3 aya yayılan çalışmalar bir haftada gerçekleştirildi. Hava sıcaklığının sıfırın altına düşmesi nedeniyle gece cadde ve sokak yıkamalarına ara veren belediye, gündüz saatlerinde ise işlek caddelerde yıkama yoluyla dezenfeksiyon yapıyor. Zabıta ekipleri de umuma açık istirahat ve eğlence yerlerinin kapatılması yönündeki genelge kapsamında 145 iş yeri sahibine tebligatta bulundu. Pazar yerlerindeki denetimleri de sıklaştıran ekipler, esnafı hijyen kurallarına uymaları konusunda uyarıyor. Belediye Başkan Yardımcısı Mutlu Erol Bakır, tüm genelge ve talimatlara uyduklarını belirterek, "Vatandaşlarımızdan kişisel temizliğe azami dikkat etmesini, temasın yoğun olduğu kalabalık ve kapalı mekanlardan uzak durmasını istiyoruz. Belediyemiz hijyen ve dezenfeksiyon çalışmalarını sıklaştırarak sürdürüyor ve üzerimize düşeni yapıyoruz. Vatandaşlarımızdan da tedbirlere uyulmasını özellikle istiyoruz. Birlikte bu sorunun üstesinden geleceğiz." ifadelerini kullandı. Kaynak: AA
Kırıkkale Belediyesi eski giysi ve oyuncakları ihtiyaç sahiplerine ulaştıracak Kırıkkale Belediyesi kullanılmayan eski giysi, ayakkabı ve oyuncakları ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için şehrin değişik noktalarına giysi kutuları yerleştirdi. Kırıkkale Belediyesi kullanılmayan eski giysi, ayakkabı ve oyuncakları ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için şehrin değişik noktalarına giysi kutuları yerleştirdi. Belediyeden yapılan yazılı açıklamada, farklı bölgelere yerleştirilen kutularla ikinci el eşyaların değerlendirilmesinin amaçlandığı belirtildi. Kutularda toplanacak eşyaların önce ayrıştırma işlemine tabii tutulacağı ifade edilen açıklamada, kullanılabilir malzemelerin belirlenmesinden sonra bu ürünlerin ihtiyaç sahibi vatandaşlara ulaştırılacağı aktarıldı. Açıklamada görüşlerine yer verilen Belediye Başkan Yardımcısı Mutlu Erol Bakır, "Evlerde kullanılmayan, bir köşede bırakılan, bir başkasının kullanabileceği giysiler bu kutularda değerlendirilebilir, ihtiyaç sahiplerine ulaştırılabilir. Kullanıma uygun olan kıyafetler görevlilerimiz tarafından ayrıştırılıp ihtiyaç sahiplerine ulaştırılacak. Uygun olmayanlar ise geri dönüşüme gönderilerek ekonomiye katkı sağlanmış olacak." ifadelerini kullandı. Kaynak: AA
tr
1515343439_1519112384
3
Pegasus Hava Yolları'nın PC2193 sayılı İzmir-İstanbul seferini yapan ve 5 Şubat’ta saat 18.19'da Sabiha Gökçen Havalimanı'na iniş yaptıktan sonra pistten çıkan Boeing 373 tipi yolcu uçağı enkaz alanındaki çalışmalar devam ediyor. Kaza haberinin ardından Ulaşım Emniyeti İnceleme Merkezince havalimanında kazanın nedenini araştırmak üzere oluşturulan komisyon ile birlikte konuyu araştırmak üzere ABD sivil havacılık otoritesi ile Boeing firması yetkililerinden oluşan heyet de Türkiye'ye geldi. NOT ALIP, FOTOĞRAFLAR ÇEKTİLER Enkaz alanında incelemelerine başlayan, uçak ile ilgili notlar alıp fotoğraf çeken heyet, kazada 3 parçaya bölünen uçakta imalat hatası olup olmadığını inceliyor. UÇAK PARÇALARA AYRILACAK ABD heyetinin incelemelerini tamamlamasının ardından, uçak parçalara ayrılarak vinç yardımıyla kaza yerinden kaldırılacak. Pegasus teknik elemanları, yöneticileri ve polislerin de bulunduğu çalışma alanında, enkazda herhangi bir yangın çıkması riskine karşın bir itfaiye aracı da hazır bekletiliyor. Ulaşım Emniyeti İnceleme Merkezi uzmanları ve ABD'li heyetin çalışmaları ışığında, kazaya ilişkin ön raporun yaklaşık 1 ay içinde hazırlanması bekleniyor. (AA-DHA)
PC2193 sayılı İzmir-İstanbul seferini yapan Pegasus Havayollarına ait Boeing 737-800 tipi yolcu uçağı 5 Şubat akşam saatlerinde pistten çıkarak 3 parçaya bölünmüştü. AA muhabirinin edindiği bilgiye göre, Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Ulaşım Emniyeti İnceleme Merkezi (UEİM) uzmanları, ABD sivil havacılık otoritesi ve Boeing'den yetkililerin yer aldığı komisyon, kaza sonrası uçağın kara kutularının Almanya veya Fransa'da çözümlenmesi için bu ülkelerin Kaza Araştırma Kurulu yetkililerine yazıyla başvuruda bulundu. Alman Kaza Araştırma Kurulundan gelen cevap üzerine komisyon üyelerinden oluşan bir ekibin kara kutuları Almanya'da inceletmesine karar verildi. Kazanın oluş nedenini belirleyecek kara kutuların çözümlenmesi çalışmaları, Alman Kaza Araştırma Kurulu tarafından yarın Hannover'de başlayacak. Söz konusu çalışmanın bir hafta içinde tamamlanması öngörülüyor. UEİM uzmanları ve ABD'li heyetin çalışmaları ışığında kazaya ilişkin ön raporun da yaklaşık 1 ay içinde hazırlanması bekleniyor. İzmir-İstanbul seferini yapan Pegasus Havayollarına ait yolcu uçağı 5 Şubat'ta saat 18.19'da Sabiha Gökçen Havalimanı'na iniş yaptıktan sonra pistten çıkmış, kazada 3 kişi hayatını kaybetmişti. Çok sayıda kişinin yaralandığı Boeing 737-800 tipi uçakta 177 yolcu ve 6 kişilik mürettebat bulunuyordu. Olayla ilgili tüm detayların aydınlatılabilmesi için kara kutuların çözümüyle çıkacak bilgilerin büyük önem taşıdığı belirtiliyor.
tr
1561384606_1633873927
1
Adalet Bakanlığı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) nedeniyle daha önce cezaevlerinde alınan tedbirlerin süresini Koronavirüs Bilim Kurulu'nun tavsiyeleri kapsamında iki hafta daha uzattı. Bakanlığın kararıyla, açık ve kapalı ceza infaz kurumlarındaki avukat ziyareti dahil bütün görüşler, açık ceza infaz kurumlarında kalanların özel izin hakları, hastalık ve güvenlik durumları dışında bir ceza infaz kurumundan başka kuruma yapılan nakiller, hükümlülerin kurum dışı çalışma, lokanta, sosyal tesis, dış kantin gibi işyurdu faaliyetleri iki hafta daha ertelendi. Ayrıca, birden fazla koğuşla birlikte yapılan faaliyetlerin, ceza infaz kurumlarındaki ve çocuk eğitim evlerindeki aile görüşme odalarının kullanımının, ceza infaz kurumlarında anneleriyle birlikte kalan 0-6 yaş grubu çocukların kreşe ve ana okuluna gitmeleri ile çocukların dışarıdaki ebeveynleri ya da yakınlarına teslim edilmesi uygulamasının ertelenmesine ilişkin süreler de iki hafta daha uzatıldı. Tedbirler çerçevesinde tutuklu ve hükümlü yakınları zorunlu durumlarda ziyaretlerini başsavcılık kararıyla yapabilecek. Avukatlar zorunlu durumlarda maske ve eldiven takarak kapalı görüş yapabilecek. Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, söz konusu tedbirleri ilk kez 13 Mart'ta katıldığı Bilim Kurulu Toplantısı'nın ardından kamuoyuna açıklamıştı.
Orman Genel Müdürlüğü, 2020 yılı için geçici işçi alımı yapıyor. 5 ay 29 gün süreyle çalıştırılmak üzere 390 adet Geçici İşçi alımı İŞKUR üzerinden yapılacak. Geçici işçi olarak çalışmak isteyen adaylar başvuru tarihlerini ve şartları araştırmaya başladı. Belirtilen şartları taşıyan adaylar ilan süresince başvurularını İŞKUR’a yapacaklardır. MEMUR ALIMI İLANLARI İÇİN TIKLAYIN OGM GEÇİCİ İŞÇİ ALIMI BAŞVURULARI NE ZAMAN? Adaylarda aranacak şartlar ve diğer bilgiler İŞKUR açık iş ilanlarında 15-19 Haziran tarihleri arasında 5 gün süreyle ilanda kalacaktır. İlanda belirtilen şartları taşıyan adaylar ilan süresince başvurularını İŞKUR’a yapacaklardır. Adaylar noter huzurunda çekilecek kura sonucuna göre belirlenecektir. Kura yeri ve tarihi İŞKUR Açık İş İlanında belirtilecek olup ilgili Orman Bölge Müdürlüğü internet sitesinden açıklanacak. OGM İŞÇİ ALIMI ŞARTLARI NELERDİR? OGM geçici işçi alımı için genel ve özel şartlar aranıyor. Genel şartların ilki Türk vatandaşı olmak ve 18 yaşını tamamlamış olmak olarak belirtildi. Başvuru yapacak adayların, Affa uğramış olsa bile Devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, millî savunmaya karşı suçlar, Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmaması istendi. Ayrıca, kamusal hakları kullanmaktan yoksun bırakılmamış olma, askerlik ile ilişiği olmama (yapmış olmak, tecilli, bedelli veya muaf olmak) şartı da aranıyor. Adayların, başvurunun son günü itibarıyla talep edilen öğrenim durumu ve özel şartlara haiz olması ve herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan emeklilik, yaşlılık veya malullük aylığı almıyor olması gerekiyor. İŞKUR Açık İş İlanında belirtilen ilde ikamet ediyor olma şartı da aranıyor. ÖZEL ŞARTLAR OGM işçi alımı için aranan özel şartlar ise şu şekilde sıralanıyor: En az ilköğretim mezunu olmak, başvuru tarihi itibariyle 30 yaşından gün almamış olmak, tam teşekküllü devlet hastanesinden ağır ve tehlikeli işlerde çalışabilir ibareli heyet raporu almak.(Koronavirüs tedbirleri kapsamında bu rapor sözlü ve uygulamalı sınavda başarılı olan adaylardan istenecektir.)
tr
1632284130_1593790717
1
Borsa, Günü 733,78 Puanlık Artışla 46083,95 Puandan Tamamladı İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) Ulusal 100 Endeksi, Günü 733,78 Puanlık Artışla 46083,95 Puandan Tamamladı. devamı 35 dakika önce.. Gün Sonunda Döviz Piyasası: Dolar 1,5020 Tl, Euro 2,2670 Tl Kapalıçarşı'da Gün Sonunda 1,5010 Tl'den Alınan Dolar 1,5020 Tl'den Satılırken, 2,2660 Tl'den Alınan Euro'nun Satış Fiyatı İse 2,2670 Tl Olarak Gerçekleşti. Euro/dolar Paritesi İse 1,5094 Seviyesinde. devamı 35 dakika önce.. İMKB'de İkinci Seansta En Çok Değer Kazanan 10 Hisse İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) İkinci Seansta, En Çok Değer Kazanan 10 Hisse Senedi ile Değişim Oranları (Yüzde) Şöyle: devamı 35 dakika önce.. İMKB'de İkinci Seansta En Çok Değer Kaybeden 10 Hisse İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) İkinci Seansta, En Çok Değer Kaybeden 10 Hisse Senedi ile Değişim Oranları (Yüzde) Şöyle: devamı 35 dakika önce.. İMKB'de İkinci Seansta Sektörel Endekslerin Performansı İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) Sektörel Endekslerin Önceki (Birinci Seans) Kapanış, İkinci Seanstaki En Düşük, En Yüksek ve Kapanış Değerleri ile Değişim Oranları Şöyle: devamı 35 dakika önce.. İMKB'de Gün Sonunda Sektörel Endekslerin Performansı İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) Sektörel Endekslerin Önceki (Dünkü Gün Sonu) Kapanış, Bugün Sonundaki En Düşük, En Yüksek ve Kapanış Değerleri ile Değişim Oranları Şöyle: devamı 36 dakika önce.. İMKB'de İkinci Seansta İşlem Adedine Göre İlk 10 Hisse İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) İkinci Seansta İşlem Gören Hisse Senetleri Arasında, İşlem Adedine Göre İlk 10 Hisse Senedi Şöyle Sıralandı: devamı 36 dakika önce.. İMKB'de Gün Sonunda İşlem Adedine Göre İlk 10 Hisse İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) 1. ve 2. Seansta İşlem Gören Hisse Senetleri Arasında, Gün Sonu İtibarıyla İşlem Adedine Göre İlk 10 Hisse Senedi Şöyle Sıralandı: devamı 36 dakika önce.. İMKB'de İkinci Seansta İşlem Hacmine Göre İlk 10 Hisse İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) İkinci Seansta İşlem Gören Hisse Senetleri Arasında, İşlem Hacmine (Tl) Göre İlk 10 Hisse Senedi Şöyle Sıralandı: devamı 36 dakika önce.. İMKB'de Gün Sonunda İşlem Hacmine Göre İlk 10 Hisse İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) 1. ve 2. Seansta İşlem Gören Hisse Senetleri Arasında, Gün Sonu İtibarıyla İşlem Hacmine (Tl) Göre İlk 10 Hisse Senedi Şöyle Sıralandı: devamı 36 dakika önce.. İMKB'de İkinci Seans Sonunda Bölgesel Pazar İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) Bölgesel Pazarda İşlem Gören Hisse Senetlerinin Tl Olarak; Önceki (Birinci Seans) Kapanış Fiyatları, Bugünkü 2. Seans Sonu İtibarıyla En Düşük, En Yüksek, Kapanış Fiyatları ve Değişim Oranları (Yüzde) Şöyle: devamı 36 dakika önce.. İMKB'de Gün Sonunda Bölgesel Pazar İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) Bölgesel Pazarda İşlem Gören Hisse Senetlerinin Tl Olarak; Önceki (Dünkü Gün Sonu) Kapanış Fiyatları, Gün Sonu İtibarıyla En Düşük, En Yüksek, Kapanış Fiyatları ve Değişim Oranları (Yüzde) Şöyle: devamı 36 dakika önce.. İMKB'de Gün Sonunda Gözaltı Pazarı İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) Gözaltı Pazarında İşlem Gören Hisse Senetlerinin Tl Olarak; Önceki (Dünkü) Kapanış Fiyatları, Gün Sonu İtibarıyla En Yüksek, En Düşük, Kapanış, Ağırlıklı Ortalama Fiyatları ile İşlem Adetleri ve Değişim Oranları Şöyle: devamı 36 dakika önce.. İMKB'de İkinci Seansta Oluşan Hisse Senedi Değerleri (1) İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) İşlem Gören Hisse Senetlerinin Tl Olarak; Önceki (Birinci Seans) Kapanış, İkinci Seanstaki En Yüksek, En Düşük, Kapanış, Ağırlıklı Ortalama Fiyatları ile İşlem Adetleri ve Yüzde Olarak Değişim Oranları Şöyle: devamı 37 dakika önce.. İMKB'de İkinci Seansta Oluşan Hisse Senedi Değerleri (2) İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) İşlem Gören Hisse Senetlerinin Tl Olarak; Önceki (Birinci Seans) Kapanış, İkinci Seanstaki En Yüksek, En Düşük, Kapanış, Ağırlıklı Ortalama Fiyatları ile İşlem Adetleri ve Yüzde Olarak Değişim Oranları Şöyle: devamı 37 dakika önce.. İMKB'de Gün Sonunda Oluşan Hisse Senedi Değerleri (1) İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) Bugün 1. ve 2. Seans İtibari ile İşlem Gören Hisse Senetlerinin Önceki (Dün) Kapanış Fiyatları, Günlük En Yüksek, En Düşük, Kapanış, Ağırlıklı Ortalama Fiyatları, İşlem Adetleri ve Değişim Oranları Şöyle: devamı 38 dakika önce.. İMKB'de Gün Sonunda Oluşan Hisse Senedi Değerleri (2) İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) Bugün 1. ve 2. Seans İtibari ile İşlem Gören Hisse Senetlerinin Önceki (Dün) Kapanış Fiyatları, Günlük En Yüksek, En Düşük, Kapanış, Ağırlıklı Ortalama Fiyatları, İşlem Adetleri ve Değişim Oranları Şöyle: devamı 38 dakika önce.. İMKB'de İkinci Seans Sonunda Aracı Kurum İşlemleri İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) İkinci Seans Sonunda Oluşan İşlem Hacimlerine Göre İlk 10 Aracı Kurumun Toplam Hacim (Tl) ile Net Durumları (Tl) Şöyle: devamı 38 dakika önce.. İMKB'de Gün Sonunda Aracı Kurum İşlemleri İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda (İMKB) Gün Sonunda 1. ve 2. Seans Toplamında Oluşan İşlem Hacimlerine Göre İlk 10 Aracı Kurumun Toplam Hacim (Tl) ile Net Durumları (Tl) Şöyle: devamı 38 dakika önce.. Borsa, Yüzde 1,62 Değer Kazandı İstanbul Menkul Kıymetler Borsasında (İMKB) İşlem Gören Hisse Senetleri Günlük Bazda Ortalama Yüzde 1,62 Oranında Değer Kazandı. devamı 41 dakika önce.. Serbest Piyasada Döviz İstanbul ve Ankara Serbest Piyasalarında Alınıp Satılan Döviz Türlerinin, Önceki ve Bugün İtibariyle Alış, Satış ve Kapanış Fiyatları Şöyle: devamı 1 saat önce.. Dolar Günü 1,5050 Liradan Tamamladı İstanbul Serbest Piyasada, Kapanış Saatlerinde Doların Satış Fiyatı 1,5050 Liraya, Avronun Satış Fiyatı 2,2670 Liraya Yükseldi. devamı 1 saat önce.. Baykal:terör, Açılımdan Yararlanıyor CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, "Terör Yıllarca En Şiddetli Uygulamalarını Yaptığı, En Yüksek Can Kayıplarına Neden Olduğu Dönemde Dahi Elde Edemediği Bir Sonucu, Şimdi Bu Açılım Ortamında Elde Ediyor" Dedi. devamı 1 saat önce.. Diyarbakır'da Yolcu Uçağı Arızalandı Diyarbakır-istanbul Seferini Yapan Pegasus Havayolları'na Ait Yolcu Uçağının Kuyruk Kısmındaki Tekerlekte Arıza Meydana Geldi. devamı 2 saat önce.. Avcılar'da Öğrenci Döven Polislere Dava İstanbul Avcılar'da Parkta İçki İçen Bir Üniversite Öğrencisini Döven Polisler İçin Hapis Cezası İsteniyor. Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı 9 Kişi Hakkında Hapis Cezası İstemiyle Dava Açtı devamı 2 saat önce.. Köpek Saldırısına Uğrayan Meral, İş Göremezlik Raporu Aldı Arife Günü Oran'da Yürüyüş Yaparken Köpeklerin Saldırısına Uğrayan CHP İstanbul Milletvekili Bayram Meral, Bugün Meclis Tabipliği'ne Giderek İş Göremezlik Raporu Aldı. devamı 2 saat önce.. Galatasaray'ın Yunan Rakibi Panathinaikos Yarın İstanbul'a Geliyor UEFA Avrupa Ligi F Grubu 5. Hafta Maçında 3 Aralık Perşembe Günü Galatasaray ile Karşılaşacak Olan Yunanistan Temsilcisi Panathinaikos, Yarın Öğle Saatlerinde İstanbul'a Gelecek. devamı 2 saat önce.. Pegasus Uçağı Diyarbakır'da Sorun Yaşadı Sabiha Gökçen'den Havalanan Pegasus Havayolları'na Ait Tarifeli Uçağın Lastiklerinde, Diyarbakır Havalimanı Pistine İndikten Sonra Fren Hidroliğindeki Arıza Nedeniyle Kısa Süreli Sorun Yaşandı. Piste İnişini Başarılı Şekilde Tamamlayan Uçağın Yolcuları, Herhangi Bir Sorun Yaşanmadan Terminale Alındı. devamı 2 saat önce..
Sağlık Bakanı Koca, ABD'li mevkidaşı Azar ile görüştü Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, ABD Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanı Alex Azar ile telefonda görüştü. Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca, ABD Sağlık ve Sosyal Hizmetler Bakanı Alex Azar ile telefonda görüştü. Azar, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Türkiye tarafından ABD'ye gönderilen tıbbi malzeme yardımı için teşekkürlerini iletti. Görüşmede iki ülkenin Covid-19'la mücadelede yürüttüğü bilimsel çalışmalar, tedavi yöntemleri, aşı ve ilaç geliştirme çalışmaları hakkında görüş alışverişinde bulunuldu. Bakan Koca, Türkiye'nin erken dönemde aldığı tedbirleri ve tedavide geliştirdiği yöntemleri detaylı olarak anlattı. Azar, bu tecrübe paylaşımı için teşekkür ederek Türk ve Amerikalı bilim insanlarının ortak çalışmalar yapmasının faydalı olacağını söyledi. İki bakan; maske, tulum, dezenfektan, yerli solunum cihazı, eldiven gibi tıbbi cihaz ve malzemelerin Türkiye'den tedariğinin önümüzdeki süreçte de devamı için ortak çalışma kararı aldı. - ANKARA Kaynak: İHA
tr
1492565561_1522833362
4
Esentepe ile K-PET Süper Lig ekibi Türk Ocağı da hazırlık maçında karşı karşıya geldiler. Erdal Barut Stadında oynanan karşılaşmayı Türk Ocağı 2-1 kazandı Richard BEALE Futbol liglerimizde devre arası yaşanırken, takımlarımız hazırlıklarını yoğun bir şekilde sürdürüyor. Yoğun geçen çalışmalar, kamplar ve hazırlık maçları ile devam ediyor. K-Pet Birinci Lig ekiplerinden Esentepe ile K-PET Süper Lig ekibi Türk Ocağı da hazırlık maçında karşı karşıya geldiler. Erdal Barut Stadında oynanan ve karşılaşmayı Türk Ocağı 2-1 kazandı. Maçın ilk devresinde oyunun kontrolü daha çok Esentepe’deydi. İyi pas yapan ev sahibi ekip buna rağmen bunu gole çeviremedi. İkinci devreye de etkili başlayan Esentepe olurken, Türkiye’den transfer edilen forvet Ali Kafadar ile 65’te 1-0 öne geçti. 75’ten sonra Esentepe yedek oyuncularına şans tanırken, Türk Ocağı baskısını artırdı. 81 ve 89’da Türk Ocağı’nın denemeye aldığı Rus forvet Famil attığı 2 golle, takımının deplasmanda kazanmasını sağladı.
Beşparmak derbisinde, Esentepe ile Görneç izleyenlere keyif veren bir futbol ortaya koyarak, 2-2 berabere kaldılar Richard BEALE K-PET Birinci Ligin 19. Haftasında, Erdal Barut Stadında, Hüseyin Eyyüpler’in yönettiği maçta, Esentepe ile Görneç, 2-2 berabere kalarak 1’er puanı hanelerine yazdırdılar. Beşparmak derbisinde, Esentepe ile Görneç izleyenlere keyif veren bir futbol ortaya koyarak, 2-2 berabere kaldılar. Esentepe maça hızlı başlarken, 3. Dakikada Eray ile 1-0 öne geçti. İlk 20 dakika boyunca üstün olan Esentepe karşısında kaleci Ferhat’ın kurtarışlarıyla ayakta kalan Görneç, oyunu dengeledi. 41. ve 45. dakikada golcü İrfan’ın golleriyle de devre 1-2 sona erdi. İkinci devre tamamen Esentepe kontrolünde geçerken, 80. Dakikada Ali Kafadar’ın kafa golüyle de maç 2-2 sona erdi.
tr
1631063563_1624222879
3
MUĞLA'nın dünyaca ünlü Bodrum ilçesindeki sahillere 'beyaz kum' diye serilen kuvars tozu ile ilgili çarpıcı bir iddia ortaya atıldı. Bodrum Kent Konseyi Başkanı Arif Yılmaz, sahile serilen tozların, deniz çayırlarını yok ettiğini ileri sürdü. Bodrum ilçe genelindeki bazı sahillere 'beyaz kum' diye kuvars tozu döküldüğü yönündeki şikayetler üzerine, Muğla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Bodrum Belediyesi ekiplerince çalışma başlatıldı. Araştırmada, bu tozların Yalıkavak, Gündoğan, Küçükbük, Bitez ile Torba Mahalleri'nde turizm sezonu öncesinde sahile döküldüğü ve doğal alana iş makineleri ile müdahale edildiği tespit edildi. Sahilden numune alan ekipler, bölgedeki site, tatil köyü, rezidans, restoran, beach kulüp ve otellerde inceleme yapıp, tutanak tuttu. Tutanakların Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne iletileceği ve tahlillerin ardından işletmelere gerekli yaptırımların uygulanacağı belirtildi. Plajların eski haline getirilmesi için de işletme yetkililerine uyarılar yapıldı. Yetkililerin kuvars tozu olduğunu bildirdiği 'beyaz kum' ile ilgili incelemeler sürerken, Bodrum Kent Konseyi Başkanı Arif Yılmaz ise şunları söyledi: Yılmaz, "Pandemi sürecinden sonra kum serme işi aniden başladı. Kalabalık olmadığı için serilen kumlar, gözlem yapan sivil toplum kuruluşu üyelerince anında görülüp, tespit edildi" dedi. Demirören Haber Ajansı / Güncel
Muğla'nın Bodrum ilçesinde sahilde düzenleme yapmak için mermer tozunu beyaz kum diye seren 5 yıldızlı otele Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü ve Bodrum Belediyesi tarafından ceza uygulandı. İl Müdürlüğü 310 bin TL, Belediye ise 35 bin TL cezai işlem uyguladı. SUÇÜSTÜ YAKALANMIŞLARDI Muğla'nın Bodrum ilçesinde denize Maldivlerin sahillerinde bulunan beyaz kumu görüntüsünü vermek isteyen 5 yıldızlı 2 otele Çevre İl Müdürlüğü ile Bodrum Belediyesi Çevre kontrol koruma müdürlüğü tarafından baskın yapıldı. Mermer tozunu sahile sererken suçüstü yakalandılar. Mermer tozlarıyla sahil kumu yapmaya çalışan otelin eko dengeyi bozduğunu söyleyen Kent Konseyi Başkanı Arif Yılmaz "Muğla'dan Yatağan'a gelirken yan taraftaki tabelalara bakarsanız plaj kumu satılır tabelaları görürsünüz. Ben rastladım ve araştırdım, takip ettim mermer ocağı çıktı. Yalıkavak'daki firma bilgilerini kontrol ettiğinizde asıl işinin çok ciddi şekilde mermer üreten firma olduğu ortaya çıkıyor." dedi. Bodrum'un Yalıkavak ve Gündoğan sahilinde denize sıfır 2 otel mermer tozunu sahile sermeye çalışırken yakalandı. Denize Maldivlerin sahillerinde bulunan beyaz kumu görüntüsünü vermek isteyen 2 otele Çevre İl Müdürlüğü ile Bodrum Belediyesi Çevre kontrol koruma müdürlüğü tarafından baskın yapıldı. CEZA YAĞDI Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü ve Bodrum Belediyesi tarafından ceza uygulandı. İl Müdürlüğü 310 bin TL, Belediye ise 35 bin TL cezai işlem uyguladı.
tr
1631856031_1620820303
3
ANTALYA Yavrularını korumak için köpeğe saldıran kedi, sitenin maskotu oldu Yavrularını korumak için köpeğe saldıran kedi, sitenin maskotu oldu*- Antalya'da, yeni doğmuş yavrularını koruma içgüdüsüyle Nilüfer- Serdar Korkmaz çiftinin köpeğine saldıran kedi, sitenin maskotu oldu. Yavrularını korumak için köpeğe saldıran kedi, sitenin maskotu oldu *- Antalya'da, yeni doğmuş yavrularını koruma içgüdüsüyle Nilüfer- Serdar Korkmaz çiftinin köpeğine saldıran kedi, sitenin maskotu oldu. *- Anne kedi ve yavrularını sahiplenmek isteyenler olmasına rağmen site sakinleri kimseye vermiyor. Olay, geçen ay Konyaaltı ilçesinde bir sitenin bahçesinde meydana geldi. Nilüfer ve Serdar Korkmaz çifti köpekleriyle evden çıktıkları sırada, bir anda arkalarından gelen kedinin saldırısına uğradı. Şaşkına dönen çift köpeklerini geri çekmeye çalışırken diğer taraftan kendilerini de korumaya çalıştı. Bir süre mücadele eden çift, kediyi uzaklaştırmaya çalışsa da başarılı olamadı. Köpeğin üzerine doğru saldıran kedi, hem köpeğe hem sahiplerine zor anlar yaşattı. Sahibi çareyi, köpeğini kucağına alıp saklamakta buldu. Öfkeli kedi bir süre sonra saldırıdan vazgeçip uzaklaştı. Yaşananlar sitenin güvenlik kamerasına anbean yansıdı. 'ASLINDA ÇOK UYSALDIR' Kamera görüntülerini izleyen site görevlisi Süleyman Karataş, anne kedinin yavrularını koruma içgüdüsüyle hareket ettiğini söyledi. Sitedeki çocukların yeni doğmuş 3 yavru kediyi olay günü güvenlik kulübesinin yanına çıkardığını hatırlatan Karataş, "Tabi o sırada köpek güvenliğin önünden geçmek üzereyken anne kedi yavrularına zarar vereceği içgüdüsüyle hareket etmiş. Aslında saldırgan bir kedi değil. Çok uysaldır" dedi. Olaydan sonra site sakinlerinin kediyi daha çok sahiplendiğini aktaran Süleyman Karataş, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Sitede oturanlar, anne kedi ve yavrularını beslemeye devam ediyor. Sitede yaklaşık 200 kişi oturuyor ve herkes kedileri sahiplendi. Mama, süt getiriyorlar. Sularını eksik etmiyorlar. Küçük bir yuvaları oldu. Sahiplenmek isteyenler var ama vermedik. Anne ve yavruları sitemizin maskotu oldu. Oyun oynuyoruz onlarla." Sitede oturan Belinay ve Kayra Altınbilek kardeşler ise her gün kedileri sevmeye geldiklerini belirterek, "Yavrulara arkadaşlarımla birlikte mama veriyoruz. Kediden korkmuyoruz" dedi. Kaynak: DHA
Oturdukları sitede bulunan kedinin saldırısına uğrayan çift, kediden kurtulabilmek için uzun süre mücadele etti. Antalya’nın Konyaaltı ilçesinde bir site içerisinde yaşayan Nilüfer Korkmaz ve eşi, köpekleriyle evden çıktıkları sırada bir anda arkalarından gelen kedinin saldırısına uğradı. KEDİ PEŞLERİNİ BIRAKMADI Neye uğradığını şaşıran çift köpeklerini geri çekmeye çalışırken bir yandan da kendilerini korumaya çalıştı. Kediden kurtulmakta güçlük çeken iki hayvansever, bir ara mecbur kalıp ayaklarıyla da kediyi uzaklaştırmaya çalıştı fakat başarılı olamadı. Israrla köpeğin üzerine doğru saldıran kedi, hem köpeğe hem sahiplerine zor anlar yaşatırken, sahibi en son çareyi köpeğini kucağına alıp saklamakta buldu. Öfkeli kedi bir süre sonra saldırıdan vazgeçip kaçtı. Antalya'da köpekli çift, kedinin saldırısına uğradı "ÇOCUKLAR GELİYOR DİYE BAĞIRDI" O anları anlatan Nilüfer Korkmaz, "Eşim, köpeğim ve ben kapıdan çıkarken çocuklar birden 'geliyor' diye bağırdılar. O anda dönüp baktım kedi hızla bize doğru geliyor. Elimde içinde yemek olan tencere vardı, tencerenin üstüne çıktı. Kolum bacağım, eşimin bacağı baya bir çizildi" dedi. "ADINI LEOPAR KOYARDIM" Kedinin sitenin kedisi olduğunu ancak çok fazla tanımadıklarını beliten Korkmaz, "Daha sonradan öğrendik, yavruları varmış. O anda çok korktuk, çok panikledik. O anda arkadaşımın çocuğuna bağırdım, anlamadım onun çocuğu olduğunu. Neden bu kediyi bizim üzerimize gönderdiniz dedim, 'biz yapmadık' dedi. Çok korktuk, kediyi yaralamaktan da korktuk, biz ona da zarar gelsin istemiyorduk. Sonra o mücadeleden yoruldu." dedi. Kedinin bir ismi olup olmadığını bilmediğini söyleyen Korkmaz, muhabirin "Siz ismini ne koyardınız" sorusuna, "Leopar koyardım" dedi. "YAVRULARINI KORUMAK İSTEDİ" Olay sonrası görüntüleri izleyen ve hayret içinde kalan site görevlisi Süleyman Karataş ise kendisini arayıp kedinin köpeğe saldırdığını anlattıklarını söyledi. Karataş, “Baktım kedi gerçekten saldırmış. Şaşırdım, çok garip geldi kendinden büyük bir köpeğe saldırması. Kedinin burada yavruları var, yavrularını korumak amacıyla saldırdı” diye konuştu. "KEDİYİ HALA BESLİYORUZ" Olaydan sonra kediye zarar verilmediğinin altını çizen Karataş, “Kedi hala burada, besliyoruz. Mamasını sütünü ve suyunu veriyoruz” diye belirtti.
tr
1553466856_1558818050
2
Kartal Belediye hizmet binasında temassız ateş ölçümü yapılıyor Kartal’da korona virüsü salgınına karşı kriz masası kurarak ilçedeki kamusal ortak alanların neredeyse tamamında dezenfekte çalışmalarını tamamlayan Kartal Belediyesi, önceden belirlenen program dahilinde geri kalan ortak kullanım alanlarında da dezenfekte çalışmalarına devam ediyor. Kartal’da korona virüsü salgınına karşı kriz masası kurarak ilçedeki kamusal ortak alanların neredeyse tamamında dezenfekte çalışmalarını tamamlayan Kartal Belediyesi, önceden belirlenen program dahilinde geri kalan ortak kullanım alanlarında da dezenfekte çalışmalarına devam ediyor. Son olarak berber ve kuaförler, nano gümüş teknolojisi kullanılarak dezenfekte edildi. Kartal Belediyesi tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüsüne karşı yürüttüğü mücadele kapsamında bugüne kadar; okullar, kreşler, ibadethaneler, ulaşım araçları, kültür merkezleri ve kamu binalarında dezenfekte işlemlerini tamamlarken, çalışmalar vatandaşların yoğun olarak kullandığı noktalarda aralıksız olarak devam ediyor. İlçe genelinde bulunan berber ve kuaförlerde yürütülen dezenfeksiyon çalışmalarında önceden tespit edilen alanlar nano gümüş teknolojisi kullanılarak virüs ve bakterilerden arındırılıyor. Alanında uzman ekipler tarafından yürütülen çalışmalar ile dezenfekte işleminin gerçekleştiği alanlarda 3 ile 6 ay arasında virüslerin ve bakterilerin etkisiz hale getirildiği belirtiliyor. Belediye hizmet binasında temassız ateş ölçümü Kartal Belediyesi, Korona virüsüne karşı aldığı önlemlere bir yenisini daha ekleyerek, Kartal Belediyesi Hizmet Binası’na gelen vatandaşların ateşini temassız ölçme uygulamasını hayata geçirdi. Güvenlik görevlisi personeli tarafından yürütülen önleyici tedbir uygulaması ile yüksek ateşi olan vatandaşların binaya girişine müsaade edilmiyor ve vatandaşlar sağlık kuruluşlarına yönlendiriliyor. Uygulamada ekipler, ateşi 37.5 derecenin üzerinde olan vatandaşları tedbir amaçlı olarak sağlık kurumlarına yönlendirecek. Yapılan uygulamadan dolayı memnuniyetlerini dile getiren vatandaşlar, Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’e ve belediye ekiplerine teşekkür etti. Başkan Gökhan Yüksel’den vatandaşa çağrı Öte yandan yayınladığı mesajla vatandaşın gerekmedikçe evden çıkmaması çağrısında bulunan Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel, tüm sosyal medya sitelerinden ve Komşu İletişim Merkezi’nden (444 4 578) belediye hizmeti verdiklerini, vatandaşların soru, sorun ve taleplerinin ortak bir havuzda değerlendirilip anında müdahale için analiz edildiğini belirtti.
- Başkan Gökhan Yüksel'den yaşlı vatandaşlara kapıda ziyaret - Başkan Gökhan Yüksel'den yaşlı vatandaşlara kapıda ziyaret Kartal Belediyesi'nin, ilçede yaşayan ve evlerinden çıkamayan 65 yaş üstü ihtiyaç sahibi vatandaşlara yönelik gerçekleştirdiği hijyen kiti dağıtımında, süreci bizzat yöneten Başkan Gökhan Yüksel, görevli personel ile birlikte dağıtıma... - Başkan Gökhan Yüksel'den yaşlı vatandaşlara kapıda ziyaret İSTANBUL - Kartal Belediyesi'nin, ilçede yaşayan ve evlerinden çıkamayan 65 yaş üstü ihtiyaç sahibi vatandaşlara yönelik gerçekleştirdiği hijyen kiti dağıtımında, süreci bizzat yöneten Başkan Gökhan Yüksel, görevli personel ile birlikte dağıtıma da katılarak yaşlı vatandaşları ziyaret etti. Yaş almış Kartallılarla kapıda gerçekleştirdiği ziyaretler kapsamında 77 yaşındaki bir vatandaş ile görüşen Başkan Gökhan Yüksel, içerisinde hijyen malzemelerinin yer aldığı kit ile temel gıda malzemelerinden oluşan paketi kendisine teslim etti. Yapılan görüşmede yaşlı kadına "Arkadaşlarımıza söyledik sizinle ilgilenecekler. Siz yeter ki evden çıkmayın, ihtiyaçlarınızı biz seve seve karşılayacağız." dedi. "Bu Virüs, Bizim Büyüklerimize Olan Saygımızı, Bin Yıllık Geleneğimizi Değiştirmez" Son zamanlarda yaşlı vatandaşlara yönelik özellikle sosyal medya üzerinden takınılan tutumu da eleştiren Başkan Gökhan Yüksel, yaşlı vatandaşlara saygı duyulması gerektiğini söyleyerek konuşmasını şöyle sürdürdü: "Son günlerde büyüklerimizle ilgili çekilen videolar, maalesef canımızı sıkıyor, üzüntüyle izliyoruz. Ben eminim ki Kartal'ın gençleri bu hataya düşmüyorlar. Örfünü, adetini, büyüğünü, küçüğünü eminim ki biliyorlar. Yine de altını çizmek istedim. Ne korona virüsü, ne de başka bir acil durum bizim büyüklerimizle dalga geçmemizi gerektirmez. Biz onlarla alay etmek yerine biz onlara hürmet gösteririz. Kaynak: İHA
tr
1538115899_1551595176
2
04.03.2020 12:53 | Son Güncelleme: 04.03.2020 12:53 Büyükçekmece'de daha önce yaşanan depremlerde ağır hasar alarak boşaltılan 2 binanın daha yıkımı gerçekleştirildi. Yıkım alanında çalışmaları yakından takip eden Büyükçekmece Belediyesi Başkanı Dr. Hasan Akgün, "39 ilçe meclisi ve İBB meclisi olası depremle ilgili her türlü hazırlığı yapmak durumdadır. İBB meclisinin bu konuda yavan kaldığını düşünüyorum ve bu konuda fazla yol kat edemediklerini düşünüyorum" açıklamasında bulundu. Beklenen büyük İstanbul depremi nedeniyle çalışmalarını hızlandıran Büyükçekmece Belediyesi, konut sahipleriyle birlikte riskli 2 binanın daha yıkımını gerçekleştirdi. Belediye vatandaş işbirliğiyle sürdürülen kentsel dönüşüm çalışmaları tüm hızıyla devam ederken yıkılan riskli yapıların yerini yeni ve güvenli yapılar alacak. Kentsel dönüşüm kapsamında Atatürk Mahallesi'nde 2 riskli bina daha yıkıldı. Yıkım esnasında açıklamalarda bulanan Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, kentsel dönüşüm ve deprem konusunda 39 ilçe meclisinin ve İBB meclisinin olası depremle ilgili her türlü hazırlığı yapmak durumunda olduğunu belirtti. "İBB meclisinin bu konuda yavan kaldığını düşünüyorum" Büyükçekmece Belediyesi Dr. Hasan Akgün, "Büyükçekmece'de deprem hazırlığımız devam ediyor. İstanbul'u derinden etkileyecek deprem kapımızda. 39 ilçe belediye başkanımız ve İBB başkanımız ile birlikte hiç zaman kaybetmeden Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızı da arkamıza alarak olası büyük İstanbul depremine hazırlanmak en asli görevimizdir. İstanbul halkı bize görev verdi ve yaklaşık bir yıl geçmek üzere. Dolayısıyla İstanbul Büyükşehir Meclisi'ni de depreme hazırlık konusunda göreve davet ediyorum. İBB ve meclis aktüel ve siyasi konuların dışında çıkarak İstanbul'u depreme hazırlamak için her türlü tedbiri almak zorundadır. 39 ilçenin depreme hazırlıkla ilgili varsa imar planlarının çok ivedi tetkik edip çıkarmak ve kentsel dönüşümle ilgili onların önünü açmak gerekiyor, en önemli işimiz budur. 39 ilçe meclisi ve İBB Meclisi olası depremle ilgili her türlü hazırlığı yapmak durumdadır. İBB Meclisi'nin bu konuda yavan kaldığını düşünüyorum ve bu konuda fazla yol kat edemediklerini düşünüyorum. Gittiğim zaman mecliste 5 saat özel grupların siyaset yaptığını görüyorum ama İstanbul'un ulaşımıyla, depreme hazırlık ve kentsel dönüşüm ile ilgili konuşmaların çok cılız kaldığını, 10 saat konuşuluyorsa yarım saat bu konuya ayırdıklarını geriye kalan dokuz buçuk saati kendi partilerinin menfaatlerine ayırdıklarını görüyorum ve bundan çok rahatsız oluyorum" dedi. - İSTANBUL Kaynak: İHA
İHA Büyükçekmece Belediye Meclisi “Korona Salgını ve Salgına Karşı Alınan Önlemler” özel gündemiyle belediye hizmet binasında toplantı gerçekleştirdi. Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün başkanlığında gerçekleştirilen toplantıya belediye meclis üyeleri, mahalle muhtarları, belediye başkan yardımcıları ve daire müdürleri katıldı. Korona salgını ve alınması gereken tedbirlerin görüşüldüğü toplantıda semt pazarlarında vatandaşların daha kontrollü ve sağlıklı bir şekilde alışveriş yapmalarını sağlamak amacıyla pazar tezgahları seyrekleştirilecek, sadece gıda ve temizlik ürünlerinin satışına izin verilecek. Semt pazarları saat 10.00'da açılıp 18,00'de kapanacak. 14 Nisan 2020 tarihine kadar sürecek olan uygulama kapsamında zabıta ekipleri pazar yerlerinde denetimlerini sıklaştıracak. Üzeri açık gıda maddesi satan ve eldiven kullanmayan satıcılar uyarılacak. Ayrıca belediye ekipleri de pazar yerleri ve çevresinde dezenfekte çalışmalarını sürdürecek. 'ESAS GÖREVİMİZ DEVLETİMİZİN İKAZLARINA UYMAK' Toplantıyı değerlendiren Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, "Depremden daha önemli bir vaka için hep birlikte el ele yürürken herkesin fikrini almak istedik. Korona virüsü ülkemizi de etkisi altına aldı. İlk ve esas görevimiz devletimizin yöneticilerinin ikazlarına uymak. Dünya bu yangınla mücadele etmezse çok daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya kalır. Belediye olarak halkın ortak kullandığı alanları dezenfekte etmeye çalışıyoruz. İstanbul Büyükşehir Belediyemizden aldığımız bilgi desteği ile dezenfekte işlemini devam ettiriyoruz. Belediye olarak bugüne kadar iyi yol aldık. Bundan sonra da halkın sağlığı için alınması gereken her tedbiri alacağız" dedi.
tr
1516818134_1526005385
3
Sağlık Bakanlığından bir yetkili, gemide 66 kişide daha koronavirüs teşhis edildiğini, gemideki herkese test yapılmasının planlandığını belirtti. Japonya'nın başkenti Tokyo yakınındaki Yokohama Limanı'na yanaşan yolcu gemisi, daha önce gemide seyahat eden Hong Konglu bir yolcuda koronavirüse rastlanmasının ardından geçen hafta karantinaya alınmıştı. İlk olarak Çin'in Hubey eyaletine bağlı Vuhan kentinde 12 Aralık 2019'da tespit edilen yeni tip koronavirüsün, kısa sürede diğer şehir ve ülkelere yayılması üzerine, Dünya Sağlık Örgütü "acil durum" ilan etmişti. Çin'de yeni tip koronavirüs salgını nedeniyle can kaybı 909'a, virüs bulaşan kişi sayısı 40 bin 613'e yükseldi.
Japon haber ajansı Kyodo’nun haberine göre, 500’den fazla kişide korona virüsün tespit edildiği “Diamond Princess" gemisinde yolcu olan 80 yaşlarındaki bir kadın ve bir erkek öldü. Ölen yolcuların kimliklerine ilişkin detaylı bilgi verilmezken, söz konusu virüsten Japonya’da ölenlerin sayısı böylece 3’e yükseldi. Ülkede il olarak Kanagawa bölgesinde, 80'li yaşlardaki bir kadın, koronanın yol açtığı zatürre nedeniyle geçen hafta hayatını kaybetmişti. Başkent Tokyo yakınındaki Yokohama Limanı'nda 4 Şubat'ta karantinaya alınan ve 3 bin 500'den fazla kişinin bulunduğu "Diamond Princess" adlı yolcu gemisinde, dün test sonuçları negatif çıkan yolcuların tahliyesi başlamıştı. İlk olarak Çin'in Hubey eyaletine bağlı Vuhan kentinde 12 Aralık 2019'da tespit edilen virüsün, kısa sürede diğer şehir ve ülkelere yayılması üzerine Dünya Sağlık Örgütü "acil durum" ilan etmişti.
tr
1484655650_1558731777
1
KARABÜK’te, İsmail A., 2 çocuk annesi eşi Gülten A.'yı (41), "Misafiri yalnız bıraktınız" diyerek çaydanlıktaki sıcak suyu üzerine döküp, yaktı. Annesinin evine sığınan Gülten A., eşinden şikayetçi oldu. İsmail A.'ya 1 ay evden uzaklaştırma cezası verildi.Bir fabrikada işçi olarak çalışan İsmail A. iddiaya göre, 15 gün önce 17 yıldır evli olduğu eşi Gülten A.’nın üzerine çaydanlıktaki sıcak suyu döktü. Kolu yanan Gülten A. annesinin evine yerleşerek, İsmail A. hakkında savcılığa suç duyurusunda bulundu. Soruşturma başlatan savcılık, İsmail A. hakkında 1 ay evden uzaklaştırma kararı verdi.Gülten A. olay günü komşularının misafirliğe geldiğini anlatarak, "Alt kattaki komşumuz gelmişti. Kayınvalidem de gelmişti. Mutfakta süt pişirdim. Misafirimiz ve eşim getirdiğim birer bardak sütü içti. Eşim 'çay demle' dedi. Kayınvalidem kuran okumak için yanıma geldi. Eşim misafirimiz gittikten sonra ‘misafiri yalnız bıraktınız’ diye çaydanlığı üstüme doğru fırlattı. Sıcak su koluma geldi. Daha önce de darp olayları vardı. Çocuklarım için sabrettim. Kimseye bir şey demedim. Bu son olayı da 15 gün kimseye demedim. Annem de inanmadı ben de söylemek zorunda kaldım. Eşim ‘Hastaneye getireyim’ dedi ama kızgın olduğum için gitmedim. Annem ile savcılığa giderek şikayetçi olduk. Eşime 1 ay uzaklaştırma verildi" dedi.Uzaklaştırma süresinin uzatılmasını isteyeceğini belirten Gülten A., "Koruma da istedim. Kendi evimde kalacağım. Bu süreç neyi gerektirir bilmiyorum. Kalbine stent takıldığı için ailesi de bir şey demiyor. Daha önceki darp olaylarını çocuklarım için kapattım. Şikayette bulunmadım ama bu cani" diye konuştu. Olaydan 2 gün sonra sağlık ocağına gittiğini ifade eden Gülten A., ’’Kolum tam açılmıyor. Plastik cerrah görecek kolumu. Şimdilik pansuman yapılıyor’’ dedi.Anne Pembe Ç. de kızının baştan gerçeği söylemediğini kaydederek, şöyle konuştu:"'Böyle yanamazsın sen' dedim. Çaydanlığı elime alıp kolunun nasıl yandığını anlamaya çalıştım. Sol el ile sağ kol nasıl yanar? O gün uyuyamadım. Sabah kızımı arayıp, ‘Sen kendin yanmadın. Seni İsmail yaktı' dedim. ‘Çocuklarının üzerine yemin et’ dedim. Ondan sonra gerçeği söyledi. Ne kadar ceza varsa çeksin. Yeter bu çektikleri. İnsanın üzerine sıcak suyu atmak ne demek? 8 yaşındaki çocuğunun yanında yapmış. Yanmış cayır cayır. Kapıyı kapatıyormuş kimse duymasın diye."
ZONGULDAK'ın Ereğli ilçesinde, koronavirüs salgınına yönelik alınan tedbirler kapsamında evden çıkmaları kısıtlanan 65 yaş ve üstü 7 kişiye 392'şer lira ceza uygulandı. Ereğli Kaymakamlığı, 65 yaş ve üstü vatandaşların sokağa çıkmaması için alınan tedbirler kapsamında denetimlerini sürdürüyor. Tespit edilen 7 vatandaşa Kabahatler Kanunu’na göre 392'şer lira para cezası kesildi. Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu, sokağa çıkmaları yasaklanan 65 yaş ve üstü vatandaşlara idari para cezası uygulamaya başladıklarını belirterek, "65 üstündeki vatandaşlarımıza idari para cezası kesmeye başladık. 7 kişiye cezai yaptırım uyguladık. Biz artık sokakta gördüğümüz 65 yaş üstü vatandaşımıza para cezası keseceğiz. Tabii ki vatandaşımıza ek bir külfet gelmesini istemiyoruz. Ama diğer vatandaşlarımızı da korumak zorundayız" dedi.
tr
1541225602_1539808760
3
AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell mültecilere ilişkin, " Türkiye'nin ciddi bir yükü var, destek olunması gereken 4 milyon kişiden söz ediyoruz. Bunu anlamak zorundayız" dedi.AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell Moskova'da gerçekleşen İdlib Mutabakatına ilişkin açıklamalarda bulundu. "ATEŞKES İYİ HABER" AB Yüksek Temsilcisi Borrell, "Ateşkes yapılmasından memnunum. Ateşkes iyi haber, en azından bir iyi niyet göstergesi. Bakalım nasıl uygulanacak. İdlib'deki insanlara yönelik insani yardımların arttırılması bir önkoşul" dedi. "KONUŞMAMIZ GEREKEN PEK ÇOK MESELE VAR" Hırvatistan'ın Başkenti Zagreb'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell önemli açıklamalarda bulundu. Borrell, "Türkiye ve Rusya ile ilişkileri iyileştirmemiz gerekiyor. Konuşmamız gereken pek çok mesele var, zaten bunun için buradayız" şeklinde konuştu. "TÜRKİYE'NİN BÜYÜK BİR YÜK ALTINDA OLDUĞU GERÇEKTİR" Mülteciler konusunda Türkiye'ye yönelik desteklerin olması gerektiğini vurgulayan Borrell, "Türkiye'nin ciddi bir yükü var, destek olunması gereken 4 milyon kişiden söz ediyoruz. Bunu anlamak zorundayız ancak göçmenlerin de birer baskı unsuru olarak kullanılmasını kabul edemeyiz. Fakat Türkiye'nin büyük bir yük altında olduğu da bir gerçektir" ifadelerini kullandı.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, AB'nin Türkiye ve Rusya ile ilişkilerinin sıkıntılı olduğuna işaret ederek, bu ilişkilerin düzeltilmesi gerektiğini belirtti. B Dışişleri Bakanları Gayriresmi Toplantısı, AB Konseyi Dönem Başkanlığını yürüten Hırvatistan'ın başkenti Zagreb'de yapıldı. Toplantının ardından değerlendirmede bulunan Borrell, Zagreb'de yarın yapılacak Dış İlişkiler Konseyi Toplantısı'nda Doğu Akdeniz'deki durumla ilgili ortak bir karar alınacağını, ayrıca AB'nin Türkiye ve Rusya ile ilişkilerinin görüşüleceğini söyledi. Borrell, AB'nin Türkiye ve Rusya ile ilişkilerinin sıkıntılı olduğuna dikkati çekerek, "Ancak bu ilişkileri düzeltmeliyiz. Sorunlar yığın haline gelmiş olsa da çözüme yeni bir noktadan hareket etmeliyiz" dedi. Borrell, Türkiye'nin Libya'daki krizde de önemli bir role sahip olduğunu belirterek, yarın alınacak ortak kararın AB'nin tüm bu konulardaki net tavrını ortaya koyacağını sözlerine ekledi.
tr
1496596925_1496706803
4
16.01.2020 17:02 | Son Güncelleme: 16.01.2020 17:19 Denizli'nin Merkezefendi ilçesinde sobadan sızan karbonmonoksit gazından zehirlenerek hayatını kaybeden 13 yaşındaki kız çocuğunun cenazesi toprağa verildi. Gerzele Mahallesi 103 Sokak'ta dün akşam saatlerinde evde baygın bulunan üç kardeşten biri olan ve kaldırıldığı hastanede yaşımını yitiren Seda Kesikbaş'ın cenazesi Pamukkale Üniversitesi Hastanesindeki otopsi işlemlerinin ardından yakınlarına teslim edildi. Otopside sobadan sızan karbonmonoksit gazından zehirlenerek öldüğü tespit edilen Kesikbaş'ın cenazesi, daha sonra helallik için evlerine getirildi. Cenazenin getirilişi sırasına yakınları ve arkadaşları gözyaşlarına hakim olamadı. Ortaokul öğrencisi Seda'nın çok sevdiği pembe elbisesi de tabutunun üzerine konuldu. Kesikbaş'ın cenazesi, Servergazi Merkez Camisi'nde kılınan namazının ardından Servergazi Mezarlığında defnedildi. Cenazeye, baba Hüsemattin Kesikbaş, aile yakınları, Denizli Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ali Değirmenci, Merkezefendi Kaymakamı Adem Uslu, ölen kızın sınıf arkadaşları ve öğretmenleri katıldı. Baba Kesikbaş, çok üzüntülü olduğunu belirterek, "İçim yanıyor. Dün sobayı yakıp işe öyle gitmiştim. Acı bir telefonla olayı öğrendim. Kızımın çok sevdiği pembe işlemeli elbisesini tabutunun üzerine koyduk. Allah kimseye böyle bir acı yaşatmasın." diye konuştu. Merkezefendi ilçesi Gerzele Mahallesi'nde yaşayan Hüsematin ve Pervin Kesikbaş'ın ikiz kızları Seda ve Sude ile 8 yaşındaki Sena Kesikbaş, dün evlerinde baygın halde bulunmuştu. Hastaneye kaldırılan 3 kardeşten Seda Kesikbaş yaşamını yitirmiş, olayın sobadan sızan karbonmonoksit gazından meydana geldiği belirtilmişti. Kaynak: AA
Merkezefendi ilçesi Gerzele Mahallesi 103 Sokak'ta bulunan müstakil bir evde sobadan sızan karbon monoksit gazından zehirlenen Hayırseverler Ortaokulu 6'ncı sınıf öğrencisi Seda Kesikbaş, kaldırıldığı hastanede dün yaşamını yitirdi. Kesikbaş'ın karbon monoksit gazından etkilenen ikizi Sude ve kardeşi Sena (8) da Denizli Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Kardeşler buradan Özel Sağlık Hastanesi'ne sevk edildi. Sude ve Sena Kesikbaş'a hiberbarik odasında vücutlarındaki karbon monoksit gazının atılması için basınçlı oksijen tedavisi uygulandı. Kardeşlerin sağlık durumlarının iyiye gittiği belirtildi. Yaşamının baharında hayata gözlerini yuman Seda Kesikbaş'ın Pamukkale Üniversitesi Hastanesi Adli Tıp Kurumu Morgu'ndaki otopsinin ardından yakınları tarafından alınan cenazesi, ilk olarak Gerzele Mahallesi'ndeki evlerinin önüne getirildi. Kesikbaş'ın üzerine pembe gelinlik serilen tabutu evin önüne geldiğinde gözyaşları sel oldu. Burada helallik alınmasının ardından Kesikbaş'ın cenazesi, ikindide Servergazi Merkez Camisi'ne götürüldü. Burada düzenlenen törene Merkezefendi Kaymakamı Adem Uslu, Denizli Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Ali Değirmenci, Seda'nın öğretmenleri ve öğrenci arkadaşları, yakınları ve sevenleri katıldı. Kılınan namazın ardından Kesikbaş'ın cenazesi, Servergazi Mezarlığı'na götürülüp, toprağa verildi. Baba Hüsamettin Kesikbaş, cenaze töreninde kızını kaybetmenin üzüntüsünü yaşadıklarını belirtip, "Allah, kimseye böyle bir acıyı yaşatmasın. Dün evde sobayı yakıp işe gitmiştik. Telefonda acı haberi aldık" dedi. Öte yandan Savcılık tarafından başlatılan soruşturma kapsamında sobada yakılan ve evde bulunan kömürlerden incelenmek üzere numune alındığı bildirildi. (DHA)
tr
1573325721_1609531440
2
Bağcılar'da koronavirüs tedbirleri kapsamında kapalı olması gereken iki kahvehanenin açık olduğunu belirleyen polis, kahvehanelerdeki 25 kişiye toplam 79 bin 500 lira para cezası kesti. İçişleri Bakanlığı koronavirüs tedbirleri kapsamında 'Umuma Açık istirahat ve Eğlence Yerlerinin' geçici bir süreliğine durdurulmasına karar vermişti. Bağcılar Yeni Mahalle 1567.Sokak ile Yenigün Mahallesi 623. Sokak'taki iki kahvehanenin açık olduğunu belirleyen emniyet ekipleri harekete geçti. Dün akşam saat 22.30 sıralarında Bağcılar İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, iki kahvehaneye baskın düzenledi. Kahvehanecilerin de içinde olduğu 25 kişiye Hıfzıssıhha Kanununa Muhalefet suçundan 3 bin 180 lira para cezası kesildi. Ruhsatsız olduğu belirlenen iki kahvehane zabıta ekiplerince mühürlendi. Demirören Haber Ajansı / Güncel
00:58 Jandarmadan sahte alkol operasyonu: 7 gözaltı İstanbul İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin, Esenyurt'ta düzenlediği sahte alkol operasyonunda 7 şüpheli gözaltına alındı. 17:14 İstanbul'da, gelecekte şehirlerin karşılaşacağı sorunlara ilişkin çalıştay düzenlendi Avrupa Birliği (AB) ve Almanya Federal Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Bakanlığı tarafından ortaklaşa finanse edilen "Enerji Dönüşümü için AB: Batı Balkanlar ve Türkiye'de Belediye Başkanları Sözleşmesi Projesi" çerçevesinde çalıştay düzenlendi. 14:55 Diyarbakır'da trafik kazası: 2 yaralı Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde meydana gelen trafik kazasında 2 kişi yaralandı. 13:58 Jandarmadan sahte alkol operasyonu: 7 gözaltı İstanbul İl Jandarma Komutanlığı ekiplerinin, Esenyurt'ta düzenlediği sahte alkol operasyonunda 7 şüpheli gözaltına alındı. 13:31 Sahte içki operasyonunda 7 zanlı yakalandı İstanbul'un 4 ilçesinde sahte içki üretimi yapanlara yönelik düzenlenen operasyonda 7 kişi gözaltına alındı. 13:20 Jandarmadan sahte içki operasyonu İSTANBUL'da jandarma ekiplerince düzenlenen sahte içki operasyonunda 2 buçuk milyon değerinde damıtma kazanı kullanan çete çökertildi. 09:50 Para karşılığında ikamet izni çıkarttığı iddia edilen 2 kişi yakalandı İstanbul'da sosyal medya platformları üzerinden "ikamet izni reddedilen yabancılara tekrar ikamet izni çıkartılabileceği" yönünde paylaşım yapan 2 kişi gözaltına alındı. 12:09 Bağcılar Belediyesi'nden istihdam atağı Bağcılar Belediyesi, ilaç sektörünün önde gelen bir firmasına üretim personeli alımına aracılık etti. 00:59 Bağcılar Kitap Fuarı'na çocuklardan yoğun ilgi İstanbul'un en büyük açık hava kitap fuarı olma özelliği taşıyan Bağcılar Kitap Fuarı'nın müdavimi olan çocukların en çok tercih ettiği kitapların başında korku türü geliyor. 23:40 BAĞCILAR'DA 4'ÜNCÜ KATTAN DÜŞEN 85 YAŞINDAKİ KADIN ÖLDÜ BAĞCILAR'da, 4 katlı binanın son katındaki evlerinin penceresinden düşen, Alzheimer hastası olduğu öğrenilen 85 yaşındaki kadın hayatını kaybetti. 23:00 Bağcılar'da alzaymır hastası kadın balkondan düşerek öldü İstanbul Bağcılar'da 83 yaşındaki alzaymır hastası kadın, 3. kattaki evinin balkonundan düşerek hayatını kaybetti. 17:21 Kız çocuklarını taciz eden bisikletli adam, 3 yıl 9 ay hapis cezası aldı ancak tutukluluk süresi nedeniyle tahliye edildi Bahçelievler'de bisikletle dolaşarak kız çocuklarını taciz ettiği iddiasıyla yargılanan Mecit G.'ye, mahkeme, 'Sarkıntılık suretiyle cinsel istismar' suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi. Takdir indirimi uygulamayan mahkeme, tutuklulukta geçirilen süreyi göz önüne alarak tahliye kararı verdi. 12:52 BİSİKLETLİ ÇOCUK TACİZCİSİNE, 3 YIL 9 AY HAPİS CEZASI VERİLEREK, TAHLİYE EDİLDİ BAHÇELİEVLER'de bisikletle dolaşarak kız çocuklarını cinsel istismar ettiği iddiasıyla yargılanan Mecit G.'ye (46), 'Sarkıntılık suretiyle cinsel istismar' suçundan 3 yıl 9 ay hapis cezası verildi. 11:50 Bağcılar Kitap Fuarı'na çocuklardan yoğun ilgi Bağcılar Kitap Fuarı'na çocuklardan yoğun ilgi Çocuklar en çok korku kitapları okuyorİSTANBUL İstanbul'un en büyük açık hava kitap fuarı olma özelliği taşıyan Bağcılar Kitap Fuarı'nın müdavimi olan çocukların en çok tercih ettiği kitapların başında korku türü geliyor. 12:38 Dünya şampiyonuna sürpriz karşılama - Dünya şampiyonuna sürpriz karşılama Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası'nda 48 kiloda dünya şampiyonu olan Bağcılar Malazgirt Ortaokulu Beden Eğitimi Öğretmeni Ayşe Çağırır, Bağcılar Belediyesi'nde sürpriz bir törenle ağırlandı. 12:25 Dünya şampiyonuna sürpriz karşılama Dünya Kadınlar Boks Şampiyonası'nda 48 kiloda dünya şampiyonu olan Bağcılar Malazgirt Ortaokulu Beden Eğitimi Öğretmeni Ayşe Çağırır, Bağcılar Belediyesi'nde sürpriz bir törenle ağırlandı. 22:46 İstanbul'da Görevli 27 Emniyet Müdürü, 9 Emniyet Amiri ve 3 Başkomiser Bir Üst Rütbeye Terfi Etti Emniyet Genel Müdürlüğü rütbe terfi listelerini açıklandı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde görevli 27 emniyet müdürü, 9 emniyet amiri ve 3 başkomiser bir üst rütbeye terfi etti. 12:33 Bağlar ilçesindeki "Gül Parkı" huzurla vakit geçirmek isteyenlerin yeni adresi Bağlar Belediyesince vatandaşların kullanımına sunulan Gül Parkı vatandaşların huzurla zaman geçirdiği alanlardan biri oldu. 11:58 Bağcılarlı okçular Türkiye 2.'si oldu Bağcılar Belediyesi Okçuluk Takımı, Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu (TBESF) Okçuluk Türkiye Şampiyonası'nda önemli bir başarıya imza attı. 00:02 TBESF Okçuluk Türkiye Şampiyonası sona erdi Türkiye Bedensel Engelliler Spor Federasyonu (TBESF) 2022 faaliyet programında yer alan "TBESF Okçuluk Türkiye Şampiyonası" sona erdi. 19:13 Bağcılar Kitap Fuarı açıldı Bağcılar Belediyesince düzenlenen "Bağcılar Kitap Fuarı"nın açılışı, Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın katılımıyla yapıldı. 15:00 Bağcılar Kitap Fuarı, Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın katılımıyla açıldı Bağcılar Kitap Fuarı, Prof. Dr. İlber Ortaylı'nın katılımıyla açıldı Prof. Dr. İlber Ortaylı: "Türkçesi bozuk olan kanalları ve dizileri RTÜK'e şikayet edin" Kitap fuarı açılışında İlber Ortaylı'ya sürpriz doğum günü pastası Bağcılar Belediyesi tarafından düzenlenen ve 9 gün sürecek olan... 13:12 Kız arkadaşını döven adama engel olmayan esnaf, yardım ettiğine edeceğine bin pişman oldu Bağcılar'da yaşanan olayda sokak ortasında bir kadının darp edildiğini gören esnaf, bunu yapan erkeği engellemek istedi. Engel olunan kişi ise, kadını bırakarak esnafa saldırdı. Kavgadan kısa bir süre sonra olay yerine silahla dönen saldırgan esnafa ateş ederek bacağından yaralarken, dövülmesine engel olunan kadın da esnaftan şikayetçi oldu. 12:57 Bağcılar'da işyerine giren hırsız önce kameraya, sonra polise yakalandı - Bağcılar'da işyerine giren hırsız önce kameraya, sonra polise yakalandı Bağcılar'da işyerinden hırsızlık yapan zanlı, önce kameralara sonra da polise yakalandı. 23:24 Bakan Kurum, Mersin'de "Gençlik Buluşması"nda konuştu (2) Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "Biz, sizin gibi kıymetli gençlerimizle, vatandaşlarımızla yol yürümeye devam edeceğiz. 13:15 Diyarbakır'da ev alevlere teslim oldu Diyarbakır'da ev alevlere teslim oldu Diyarbakır'ın Bağlar ilçesinde bir sitede meydana gelen yangında bir daire alevlere teslim oldu. 12:48 Çalıntı araçların şasi ve motor numaralarını değiştirip satan 4 kişi yakalandı Çalıntı araçların şasi ve motor numaralarını değiştirip satan 4 kişi yakalandı İstanbul'da çalıntı araçların şasi ve motor numaralarını değiştirip sattığı tespit edilen 4 şüpheli yakalandı. 12:37 Semra Arak'ın hayatı sporla değişti Kalça protezi ameliyatı olmasına rağmen yürümekte ve günlük faaliyetlerini yapmakta zorlanan Semra Arak'ın hayatı, Bağcılar Belediyesi Şehit Savcı Mehmet Selim Kiraz Kültür Merkezi Spor Salonu'nda 6 aylık eğitim sonunda değişti. 08:58 BEŞİKTAŞ'TA TELEFONLA DOLANDIRICILIK YAPAN SAHTE POLİS YAKALANDI BEŞİKTAŞ'ta kendisini polis olarak tanıtarak aradığı Y.B.U.'yu (83) sözde terör örgütünün hesaplarını ele geçirdiğini söyleyip kandırarak bankadan çektirdiği 67 bin Euro para ile ziynet eşyalarını alan şüpheli yakalandı. 08:50 ÇALINTI OTOMOBİLLERİN ŞASİ NUMARALARINI DEĞİŞTİRİP SATAN ŞÜPHELİLER YAKALANDI İSTANBUL'da çalıntı ya da hasarlı otomobillerin motor ve şasi numaralarını değiştirerek sattıkları tespit edilen 4 şüpheli gözaltına alındı. 16:06 Bağcılar'da 19 Mayıs'a yakışır coşkulu kutlama Bağcılar, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı'nda renkli ve coşkulu kutlamalara ev sahipliği yaptı. 16:12 Bağcılar Kitap Fuarı 21 Mayıs'ta başlayacak Bağcılar Belediyesi tarafından düzenlenen, 9 gün sürecek Bağcılar Kitap Fuarı, 21 Mayıs'ta kapılarını açacak. 15:52 Altınbaş Üniversitesi'nin 16 projesi TÜBİTAK tarafından desteklenecek Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) tarafından yürütülen 2209-A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı 2021/2 bilimsel değerlendirme sonuçları açıklandı. 13:57 Arnavutköy'de bir eve giren ve 28 suç kaydı olan hırsız yakalandı - Arnavutköy'de bir eve giren ve 28 suç kaydı olan hırsız yakalandı Kameralara yakalandığını anlayınca saçını kazıttı ama polis ekiplerinden kaçamadı Arnavutköy'de bir eve giren hırsızlar evdeki değerli eşyaları çalıp kayıplara karıştı. 12:58 Bakan Kurum: Kendi genel başkanlarıyla bile söylemlerinde terse düşüyorlar Bakan Kurum: Kendi genel başkanlarıyla bile söylemlerinde terse düşüyorlarÇEVRE, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, CHP'li isimlerin Atatürk Havalimanı arazisine yapılacak millet bahçesine yönelik eleştirilerine yönelik, "CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, buraya bir kültür ve... 12:24 Bakan Kurum'dan Kılıçdaroğlu'na "Atatürk Havalimanı" tepkisi: Kültür ve doğa projesi yapacağını açıklamıştı, kendisiyle ters düşüyor Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "millet bahçesi" projesi yapılması planlanan Atatürk Havalimanı hakkında CHP'nin verdiği tepkiye dair açıklamada bulundu. Bakan Kurum, Kılıçdaroğlu'nun kendi açıklamalarıyla ters düştüğünü öne sürerek, "Burası hiçbir konut imarına açılmayacak. İstanbul'un kalbi olacak. Kılıçdaroğlu, buraya kültür ve doğa projesi yapacağını açıklamıştı. Kendi genel başkanları bile açıklamalarında ters düşüyor." dedi. 11:01 Bağcılar Belediyesinin BESYO kursları 19 öğrenciyi üniversiteli yaptı Bağcılar Belediyesinin Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu (BESYO) hazırlık kurslarında aldıkları eğitimle spor akademilerine hazırlanan 19 öğrenci, üniversitelerdeki rekreasyon, antrenörlük ile beden eğitim ve spor öğretmenliği bölümlerine yerleşti. 10:03 Twitch Uygulaması Üzerinden Dolandırıcılık Yapan Şebekeye Operasyon: 18 Gözaltı İstanbul'da 9 ilçede ünlü yayıncılık platformu Twitch uygulaması üzerinden kredi kartlarını kullanarak dolandırıcılık yaptıkları iddia edilen 18 şüpheli, bu sabah düzenlenen eş zamanlı operasyonla gözaltına alındı. 09:24 Son dakika haber | Twitch üzerinden dolandırıcılık yapan şebekeye şafak operasyonu Son dakika haberleri... Twitch üzerinden dolandırıcılık yapan şebekeye şafak operasyonu Ünlü yayıncılık platformu Twitch'i kullanarak sosyal medya platformunda dolandırıcılık yaptıkları ileri sürülen şebekeye yönelik İstanbul merkezli Eskişehir, Balıkesir, Adana, İzmir, Çanakkale, Kırşehir ve Ankara illerinde... 09:13 Twitch üzerinden dolandırıcılık yapan şebekeye şafak operasyonu Ünlü yayıncılık platformu Twitch'i kullanarak sosyal medya platformunda dolandırıcılık yaptıkları ileri sürülen şebekeye yönelik İstanbul merkezli Eskişehir, Balıkesir, Adana, İzmir, Çanakkale, Kırşehir ve Ankara illerinde 18 şüphelinin yakalanması için eş zamanlı operasyon yapıldı. 07:24 Son dakika haberleri | İstanbul'da Twich üzerinden dolandırıcılık yapan şüphelilere operasyon Son dakika gelişmesine göre İSTANBUL'da ünlü yayıcılık platformu Twich uygulaması üzerinden kredi kartlarını kullanarak dolandırıcılık yaptıkları iddia edilen şüphelilere yönelik operasyon düzenlendi. 21:34 Ormanlık alanda silahla öldürülmüş 2 kişinin cesedi bulundu Yalova'nın Armutlu ilçesinde, ormanlık alanda silahla öldürülmüş 2 kişinin cansız bedenine rastlandı. 18:40 DİYARBAKIR'DA 8 KATLI BİNAYA DÜŞEN YILDIRIM HASARA NEDEN OLDU DİYARBAKIR'da dün akşam saatlerinde etkili olan sağanak yağışla birlikte 8 katlı bir binanın damına isabet eden yıldırım hasara neden oldu. 14:13 Bağcılar Belediyesinin "Yapay Zeka Destekli Akıllı Başvuru Sistemi" projesine ödül Bağcılar Belediyesi, yapay zeka destekli akıllı başvuru sistemi projesiyle katıldığı 13. International Data Corporation (IDC) Türkiye CIO 2022 Zirvesi'nde, "İşin Geleceği-İnsan Makine İşbirliği" kategorisinde ödüle layık görüldü. 12:46 Son dakika! İstanbul'da sahte parfüm operasyonunda bir kişi yakalandı Son dakika gündem haberi: İstanbul Bağcılar'da imalathane ve depo olarak kullanılan bir adrese düzenlenen baskında, 7 bin 114 şişe sahte parfüm ele geçirilirken, bir kişi gözaltına alındı. 12:36 BAĞCILAR'DA SAHTE PARFÜM VE GÜNEŞ KREMİ OPERASYONU BAĞCILAR'da sahte parfüm imalatı yapıldığı ihbarı alan polis, bir iş yerine baskın düzenledi. 12:34 Merdiven altı ruhsatsız imalathanede binlerce şişe sahte parfüm ele geçirildi Merdiven altı ruhsatsız imalathanede binlerce şişe sahte parfüm ele geçirildi Ruhsatsız imalathanede işyeri sahibi gözaltına alındı İstanbul'un Bağcılar ilçesinde bir imalathaneye düzenlenen operasyonda, sahte olduğu belirlenen 7 bin 114 şişe parfüm, bin 548 şişe güneş kremi ve imalatta... 09:46 74 YAŞINDAKİ ADAMI DARBETTİĞİ İDDİA EDİLEN OTOBÜS ŞOFÖRÜNE TAKİPSİZLİK FATİH'te otobüste tartıştığı 74 yaşındaki Kadir Şahin'i darbettiği iddiasıyla İETT otobüsü şoförü Alaaddin M. hakkında yürütülen soruşturmaya, Şahin'in şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle takipsizlik kararı verildi. 23:16 Bağcılar'da kundaklanan araç alev alev yandı Bağcılar'da park halinde bulunan bir araç kimliği belirsiz kişilerce kundaklandı. 22:36 Kundaklanan araç kullanılamaz hale geldi İstanbul Bağcılar'da park halindeyken kundaklanan otomobil kullanılmaz hale geldi. 19:28 'Gençler, sosyal medyadan sosyal meydana iniyor' etkinliği Bağcılar'da yapıldı 'Gençler, sosyal medyadan sosyal meydana iniyor' etkinliği Bağcılar'da yapıldıİSTANBUL, (DHA) - Gençlik ve Spor Bakanlığı Gençlik Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nce 81 ilde hayata geçirilen 'Sosyal Medyadan Sosyal Meydana' projesinin İstanbul ayağı Bağcılar'da yapıldı. 17:26 Bağcılar'da, gençler "sosyal medyadan sosyal meydana" etkinliğinde buluştu - Bağcılar'da, gençler "sosyal medyadan sosyal meydana" etkinliğinde buluştu Gençlik ve Spor Bakanlığı 81 ilde düzenlenen "sosyal medyadan sosyal meydana" proje çerçevesinde gençler Bağcılar Meydanı'nda buluştu. 11:25 Bağcılar'da belediye otobüsü bir kadına çarptı! Hayati tehlikesi var! Bağcılar'da karşıdan karşıya geçmeye çalışan bir kadına İETT otobüsü çarptığı ve kadının metrelerce sürüklendiği görüntüler ortaya çıktı. Beyin kanaması geçiren kadının ameliyat sonrası hayati tehlikesinin sürdüğü öğrenildi. 15:09 Hdp'li Tayip Temel: "Akp ve MHP'nin Topluma Vereceği Bir Söz ve Vaat Kalmamıştır. Tutundukları Tek Şey Polis Gücü ve Yargı Sopasıdır" HDP’nin 4. Büyük Konferansı öncesinde gerçekleştirdiği bölge konferanslarının Ege, Marmara ve Serhat ayağı bugün yapıldı. HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Tayip Temel, “AKP ve MHP’nin topluma vereceği bir söz ve topluma söyleyeceği bir vaat kalmamıştır. Tutundukları tek şey kaba paramiliter güce, polis gücüne dayanmadır, yargıyı sopası haline getirip muhalifleri tasfiye etmedir. Nihayetinde SADAT ve diğer çetelerle gayri meşru yeraltı örgütlerini kurma aşamasına gelmiştir” dedi. 14:49 Bağcılar'da kumar operasyonu Bağcılar'da kumar operasyonu Yakalanan 9 şahısa toplam 16 bin 344 TL para cezası Bağcılar'da ruhsatsız bir iş yerinde kumar oynadıkları tespit edilen 9 şahısa toplam 16 bin 344 TL para cezası kesildi. 13:58 Bağcılar Belediyesince düzenlenen Yaşayan Fikirler Atölyesi'nin finali yapıldı Bağcılar Belediyesince düzenlenen ve Birleşmiş Milletler (BM) Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları kapsamında öğrencilerin özgün projelerini ortaya koyduğu Yaşayan Fikirler Atölyesi'nin finalinde dereceye girenlere ödülleri verildi. 13:20 BAĞCILAR'DA UYUŞTURUCU OPERASYONU BAĞCILAR'da, polis ekiplerince düzenlenen operasyonda, uyuşturucu madde, sahte dolar ve euro ele geçirildi. 13:08 Son dakika haberi... Bağcılar'da uyuşturucu operasyonu: 4 şüpheli şahıs yakalandı Gelen son dakika haberine göre Bağcılar'da uyuşturucu operasyonu: 4 şüpheli şahıs yakalandı Yakalanan şahıslar tutuklanarak cezaevine gönderildi Bağcılar'da yapılan uyuşturucu uygulamalarında 4 şüpheli şahıs yakalandı. 12:48 BAĞCILAR'DA ÇATI YANGINI AKTÜEL BAĞCILAR'da 5 katlı bir binanın çatısında ilk belirlemelere göre prizde unutulan şarj aleti nedeniyle yangın çıktı.
tr
1582460208_1610957148
4
Gaziantepli komedyen korona günlerinde güldürüyor Gaziantep'in ünlü komedyeni sosyal medyadan korona günlerinde yaptığı paylaşımlarla güldürüyor. Gaziantep'in ünlü komedyeni sosyal medyadan korona günlerinde yaptığı paylaşımlarla güldürüyor. Gaziantep'in ünlü komedyeni ve tiyatrocusu Orhan Uslu, korona günlerinde sosyal medyadan yaptığı paylaşımlarla dikkat çekiyor. Korona virüs nedeniyle zor günler geçirenler için paylaşımlarda bulunan Uslu, takipçilerini kahkahaya boğuyor. Kentin pek çok noktasında çektiği videolarla takipçilerinin yüzlerini güldüren Uslu, korona virüsten korunma yöntemlerini de anlatıyor. Gaziantep'in sevilen Çeled Uşaklar Tiyatro Topluluğunu da yöneten Uslu, paylaştığı videolarla beğeni topluyor. Korona virüs günlerinde çektiği videoları sosyal medya hesabından paylaşan Uslu, kenttekiler tarafından alkışlanıyor. Emniyet güçleriyle de video çeken Uslu, sosyal mesafe kuralına ve maske ile dolaşmaya dikkat çekiyor. Videolarında vatandaşların kurallara uymasını da isteyen Uslu, korona virüsle ilgili sosyal medya hesabında mesajlar paylaşıyor. Uslu, videolarının 3 milyon fazla kişi tarafından görüntülendiğini bildirdi. - GAZİANTEP Kaynak: İHA
İl Emniyet Müdürlüğü Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü (TDP) ekipleri, daha çok yöresel şiveyi kullanan Gaziantepli tiyatro sanatçısı Orhan Uslu ile birlikte hazırladığı komik skeçlerle korona virüse karşı bölge insanını uyarıyor. Skeçte, sosyal mesafe, sokağa çıkma kısıtlaması ve kurallara uymayanlara yönelik cezalar gibi konular işlendi. Skeçte ağırlıklı olarak şiveli konuşmalar yer alırken, videolar sosyal medyadan paylaşılıyor. Sosyal medyada yoğun ilgi gören videolar, hem güldürüyor hem de düşündürüyor. Tiyatro sanatçısı Orhan Uslu zabıta ekipleri ile de kamera karşısına geçerek, kentte fırın yemeklerine getirilen yasağa dikkat çekmiş, sosyal medyadan yapılan paylaşımlar yoğun ilgi görmüştü.
tr
1582555026_1633734217
2
EBA girişi arama motorlarında yoğun olarak araştırılan konular arasında yerini korumaya devam ediyor. Koronavirüs salgını sonrası ülkemizde çeşitli tedbirler alınmaya devam ediyor. EBA GÄ°RİŞ NASIL YAPILIR? EBA online eğitimde şifre almak için “EBA Giriş” ekranında Öğrenci →EBA yolunu izlemeniz gerekiyor. Açılan ekranda yer alan “Şifremi Unuttum” linkine tıklamalısınız. TC Kimlik Numaranızı girdikten sonra bir doğrulama yöntemi seçmeniz gerekiyor.
Milli Eğitim Bakanlığı, LGS kapsamında 20 Haziran'da yapılacak merkezi sınavın giriş bilgileri yayımlandı. Liselere Geçiş Sistemi (LGS) kapsamında yapılacak merkezi sınavın giriş bilgileri E-Okul ve Milli Eğitim Bakanlığ'nın (MEB) internet sitesinde yayımlandı. LGS kapsamında yapılacak merkezi sınavın giriş bilgileri "www.meb.gov.tr" internet adresi ile e-okul üzerinden yayımlandı. SINAV ÖNCESİ DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER Fotoğraflı sınav giriş belgesi 10 Haziran 2020 tarihinden itibaren elektronik ortamda okul müdürlükleri tarafından alınacak, mühürlenerek onaylandıktan sonra öğrencinin sınava gireceği salon ve sırada hazır bulundurulacaktır. Sınav giriş belgesinde öğrencinin kimlik bilgileri ile sınava gireceği sınav merkezi, bina, salon ve sıra bilgileri yer alacaktır. Öğrenci, sınav giriş belgesinde yer alan sınav bölgesinde, binada, salonda ve sırada sınava girecektir. Mücbir sebepten (nakil, zorunlu ikamet değişikliği, mevsimlik işçi, yurt dışından gelmiş olanlar, tayin nedeniyle yer değişikliği gibi) başka illerde bulunan öğrencilerin velileri, öğrencinin durumunu anlatan dilekçe ve belgeler ile sınava girmek istedikleri il/ilçe millî eğitim müdürlüklerine 15 Haziran 2020 tarihine kadar başvuru yapacaklardır. Dilekçeler sınav öncesinde oluşturulacak Bölge Sınav Yürütme Komisyonları tarafından değerlendirilerek başvurusu uygun görülen öğrencilerin sınava katılmaları sağlanacaktır. Doğal afet, karantina, yangın ve benzeri olağanüstü durumlarda Bölge Sınav Yürütme Komisyonunun teklifi üzerine ÖDSGM’nin uygun görüşü ile öğrencinin sınav yeri değiştirilebilecektir. Yurt dışında e-Okul sistemine kayıtlı olmayan öğrenciler sınav giriş belgelerini 10 Haziran 2020 tarihinden itibaren, bulundukları ülkenin Türkiye Cumhuriyeti Büyükelçilik, Başkonsolosluk veya Konsolosluklarından alacak ve onaylatacaklardır. Özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilerin sınav giriş belgesinde, kimlik bilgilerinin yanında sınavda alacağı sınav tedbir hizmeti yer alacaktır.
tr
1611537852_1615840173
2
Şehirler arası seyahat yasağı kalktı mı, son durum ne? Ülke genelinde koronavirüs ile mücadele kapsamında alınan önlemlerden birisi de şehirler arası seyahat yasağı olmuştu. İlk etapta seyahat yasağı olan iller 31 olarak açıklanırken vaka sayısındaki azalmaya bağlı olarak bu 15'e kadar düştü. Aralarında İstanbul, Ankara ve İzmir'in de bulunduğu 15 ilimizde halen giriş çıkış yasağı kısıtlaması sürüyor. Geçtiğimiz günlerde yapılan Kabine Toplantısı'nın ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından bu konuyla ilgili de önemli açıklamalar yapıldı. SEYAHAT İZİN BELGESİ ALMAK İÇİN TIKLAYINIZ İSTANBUL VE ŞEHİRLER ARASI SEYAHAT YASAĞI NE ZAMAN BİTER? Erdoğan, alınan yeni önlemleri duyururken "Şehirler arası seyahat yasağı ne zaman kalkacak, giriş çıkış yasağı uzatıldı mı?" sorusuna da açıklık getirdi. İstanbul, Ankara ve İzmir'de yaşayan ve şehir dışına çıkmak isteyen; ancak iller arası seyahat yasağı kısıtlamasına takılan yüz binlerce vatandaş bulunuyor. SEYAHAT YASAĞI OLAN VE KALKAN İLLER HANGİLERİ? Haberimizin devamından Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ve İçişleri Bakanlığı'nın genelgesi ile şehirler arası giriş çıkış yasağı olan ve kalkan iller hakkında bilgi edinebilir, "Şehirler arası seyahat yasağı ne zaman kalkacak, kısıtlama ne zamana kadar uzatıldı?" sorularına yanıt bulabilirsiniz.
20 yaş altı ne zaman dışarı çıkacak? 20 yaş altı sokağa çıkma yasağı ne zaman bitecek? soruları gündemde. Dün 65 yaş üstü vatandaşlar bir kez daha dışarı çıkarak yürüyüş yaptı. 20 yaş altı ise 2 grup halinde ve 2 farklı günde sokağa çıkabilecek. Sokağa çıkma yasağı Mayıs ayı boyunca devam edecek. Ancak sokağa çıkma yasağı kapsamındaki 20 yaş altı vatandaşlar için belirli günlerde 4 saat süreyle yürüme mesafesiyle tahditli olarak dışarı çıkabilme imkanı getirildi. İşte 20 yaş altı için sokağa çıkma yasağı ile ilgili detaylar... 20 YAŞ ALTI NE ZAMAN SOKAĞA ÇIKABİLİR? 20 yaş altı vatandaşların sokağa çıkabilmeleri için de iki aşamalı formül geliştirildi. Buna göre, 0-14 yaş grubu ve 15-20 yaş grubu farklı günlerde sokağa çıkabilecek. İlk uygulama 0-14 yaş için 13 Mayıs Çarşamba yapılmıştı. 0 - 14 yaş bu hafta da 27 Mayıs çarşamba günü sokağa çıkacak. 15-20yaş grubu için de ilk uygulama 15 Mayıs Cuma günü gerçekleştirildi. 15 - 20 yaş bu hafta da 29 Mayıs Cuma günü dışarı çıkacak. Sokağa çıkma saatleri 65 yaş üstü için 14.00 - 20.00 şeklinde değiştirildi. Ancak 20 yaş altı için yeni bir açıklama gelmedi. 20 yaş altı saat 11.00 - 15.00 arasında dışarı çıkabilecek. SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI NE ZAMAN BİTECEK? Mayıs ayı boyunca sokağa çıkma yasağının uygulanmaya devam edeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Sınırlandırmaların kademeli şekilde esnetilmesi ile ilgili düzenlemeleri genel olarak mayıs, haziran ve temmuz aylarına yayarak yapıyoruz" dedi. Ancak sokağa çıkma yasağının ne zaman tamamen sona ereceğiyle ilgili bir ifade kullanmadı. BAYRAMDA 81 İL İÇİN SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ramazan Bayramı süresince 4 gün boyunca 81 ilde sokağa çıkma yasağının uygulanacağını açıkladı. Erdoğan'ın açıklaması şöyle: "Arife gününden bayramın son gününe kadar 23-26 Mayıs'ta 81 ilimizin tamamında sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır. 15 ilimiz için geçerli olan şehirler arası seyahat kısıtlaması, 15 gün süreyle uzatılmıştır. 24 Mayıs Pazar saat 14.00 ile 20.00 saatleri arasında 65 yaş üstü vatandaşlarımız sokağa çıkabileceklerdir. 29 Mayıs Cuma günü cuma namazıyla birlikte şartları uygun camilerden başlayarak camilerimizi ibadete açıyoruz. Cemaatle namazı yine kurallar içinde ifa edeceğiz. Bu hafta çarşamba ve cuma günleri gençlerimizle ilgili esnetme uygulaması yine devam edecek."
tr
1643533380_1621140231
2
DHA 24 Haziran 2020 Çarşamba 15:34 - Güncelleme: 24 Haziran 2020 Çarşamba 15:34 Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) Cumhuriyet Meclisi'nde Turizm Bakanı Ünal Üstel'in görevden alınmasının yankıları sürüyor.Ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman Turizm Bakanı'nın görevden neden alındığını sordu? Kürsüye çıkan Başbakan Tatar da, "Başbakan olarak adım attım. Bu benim takdirimdir" dedi. Ana muhalefet lideri Erhürman da yerinden, Tatar'a yüklendi. KKTC Başbakan Tatar da, Erhürman'ın eleştirilerine 'kızma bana, bağırma bana Tufan Bey, ben de sizin gibi hukuk bilirim. Beni mahkemede gibi sorguya çekmeyin" karşılığını verdi. 'NE BAĞIRIYORSUN BANA, KIZMA BANA' Erhürman da, "Burası Meclis'tir. İzah edeceksiniz. Meclisin hak ettiği bilgiyi vereceksiniz. Siz zannedersiniz, imparatorsunuz, biz neyiz burada. Sanki de krallıkla yönetiliriz. Burası muhalefettir" diyerek Başbakan Tatar'a tepki gösterdi. Başbakan Tatar da, Erhürman'a, "Neden bağırıyorsun bana. Kızma bana, kızma bana" diyerek cevap verdi.
Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, Bakanlar Kurulu’nun "ülkeye gelecek öğrencilerin karantina ücretlerini kendilerinin karşılayacak" olmasına ilişkin kararına tepki gösterdi. Erhürman, “Öğrencilerin, gerekli önlemler alınarak dönmesini teşvik etmek istiyor muyuz, istemiyor muyuz?” sorusunu hükümete yöneltti. Açıklaması şöyle: “Dün açıklanan Bakanlar Kurulu kararlarına göre öğrenci izni olanlar 8 Haziran'dan itibaren ülkeye gelebilecekler ama karantina ücretlerini kendileri ödeyecekler. Yeniden açılma sürecinin yaşandığı tüm ülkelerde turistlerin ve öğrencilerin gerekli tedbirler alınarak ülkeye gelişini teşvik edecek düzenlemeler yapılıyor. Biz üniversitelerle de görüşerek karantina bedelinin üniversitelerle maliye arasında yapılan bir anlaşmayla ödenmesini sağlamayı akıl edemedik mi? Öğrencilerin, gerekli önlemler alınarak dönmesini teşvik etmek istiyor muyuz, istemiyor muyuz? Anlamakta da, duyduklarıma inanmakta da güçlük çekiyorum gerçekten...” Bakanlar Kurulu’nun kararı: “8 Haziran’dan itibaren KKTC vatandaşı olmasalar dahi, ülkemizde ikamet izinli bulunanlar, çalışma izni bulunanlar, öğrenci izni olanlar, vatandaş olmasalar bile gelebilecekler. Geldiklerinde, karantinaya girecekler ve karantina bedelini kendileri ödeyecekler. Bu açıdan Maliye Bakanlığı çalışma yürütecek.”
tr
1499052251_1505181362
2
19.01.2020 19:08 | Son Güncelleme: 19.01.2020 19:13 Denizlispor Teknik Direktörü Mehmet Özdilek, Galatasaray karşısında sergilenen oyunun umut verici olduğunu dile getirerek, gol vuruşlarındaki beceriksizliğe dikkat çekti. Süper Lig'in 18. haftasında Denizlispor, deplasmanda karşılaştığı Galatasaray'a 2-1'lik skorla mağlup oldu. Maçın ardından Denizlispor Teknik Direktörü Mehmet Özdilek basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Deneyimli teknik direktör, Galatasaray karşısında oyundan hiç kopmadıklarının altını çizerek, "2,5 günde ikinci büyük maçımızı oynadık. Bu müsabakaları oynamak kolay değil. Maç öncesi analizinde Galatasaray'ın kenarlardan etkili olduğunu biliyorduk. Yediğimiz gol de kanat ortadan geldi. Oyun ortadayken 1-0 geriye düştük. Devre arasında oyuncularıma 1-0 devam etsin diye söyledim. Her takıma gol atacak potansiyelimiz var. İkinci yarının 10. dakikasında gol yedik. Oyunu hiç bırakmadık. Galatasaray'ın yediği golün 15 tanesini son yarım saatte yediğini göz önüne alırsak, son yarım saatte beraberliği yakalayacak pozisyonlar yakaladık. Son vuruşlarda beceriksizdik. Genel oyundan memnunum. Seyir zevki yüksek bir maç oldu. Puan ile dönmek istiyorduk. Önümüze bakacağız. Her iki takımı da tebrik ediyorum" açıklamasını yaptı. - İSTANBUL Kaynak: İHA
Türkiye Gazetesi Türkiye Gazetesi Denizlispor, Süper Lig'in 19. haftasında evinde Antalyaspor’a 3-0 mağlup oldu. Karşılaşma sonrası düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Teknik Direktör Mehmet Özdilek, Elazığ’daki depremden dolayı tüm Türkiye gibi kendilerinin de çok üzgün olduğunu belirterek, “Üzgünüz tabii ki ama şunu söyleyeyim; 2 gündür ülke olarak, millet olarak, bence çok daha üzgünüz. Özellikle hem Elazığ’da hem Malatya’da hayatını kaybeden bir çok vatandaşımız var. Hayatlarını kaybedenlere Allah’tan rahmet, ailelerine ve ülkemize sabırlar diliyorum” ifadelerini kullandı. “Futbolun doğallığından olan bir şey” Karşılaşmanın üst sıralara tırmanma adına kendileri için önemli olduğunu ancak bunu başaramadıklarını kaydeden Mehmet Özdilek, “Maça gelince tabii bizim için, yukarılarda kırılma adına önemli bir müsabakaydı. Evimizde kazanıp, yukarıdaki puan farkını biraz daha daraltma adına çıktık. Eksikler var, sakatlıklar var, hastalıktan gelenler var ve birçok eksiğimiz var. Bunları çok fazla ifade etmiyoruz ama sonucunda da 11’e 11 oynanan bir oyun. Rakibin sadece çabuk hücumda gol yapabileceğini düşünüyorduk ki bunu da arkadaşlarımızla paylaştık. İşte Fredy’in, Jahovic’in arkaya koşularıyla golü bulabileceğini biliyorduk. O mevkide oynayan arkadaşlarımızın ilk defa yan yana olması, sol tarafta sağ bekin görev alması, İsmail’in, Barrow’un ciddi hastalıklarla mücadele etmesi kolay değil bu ortamda bu maçı oynamak. Ama rakibin ilk atağında da golü bulması futbolun doğallığından olan bir şey. Ondan önce bizim ciddi pozisyonlarımız var. Golü bulsak belki ivme bizim lehimize gidecek ama en önemli unsurlardan bir tanesi evimizdeki bu potansiyel gücü galibiyetle bitiremedik, bunun üzüntüsü içerisindeyiz” şeklinde konuştu. “15 hafta var, çok uzun bir maraton” Açıklamasında ligin uzun bir maraton olduğuna da değinen Özdilek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Bitime 15 hafta var, çok uzun bir maraton. Ligdeki pozisyonumuz kötü değil, dolayısıyla bir galibiyet bizi çok daha farklı bir yere taşıyabilirdi. Bunu biraz öteledik gibi görünüyor. Dolayısıyla ben oyuncularımı yine ortaya koyduğu mücadelen dolayı tebrik ediyorum.”
tr
1533716136_1503980362
1
28.02.2020 12:38 | Son Güncelleme: 28.02.2020 16:19 Sarımsağıyla ünlü Kastamonu Taşköprü'de geçen yıl sel ve olumsuz hava koşulları nedeniyle sarımsağın üretimi rekolte düştü. Üretim ve vatandaşlardan gelen talep dengesinin karşılanmaması nedeniyle bu yıl pazarlarda fiyatı vatandaşın cebi yakıyor. Ülke genelinde sarımsağın fiyatı 50-60 lira arasında satılırken bir önceki sene satın alarak turşusu yapılan sarımsak ise, kilosu sadece 25 lira arasında müşteri bekliyor. İçinde yaklaşık 800 gram sarımsak olan turşunun kavanozu 18 liradan satılıyor. "TAZESİNİN YERİNE KULLANILABİLİR" Eskişehir'de uzun yıllardır turşu sektöründe bulunan Ünal Atalay, kuru sarımsak fiyatının pazarlarla hayli yüksek olması sebebi ile vatandaşların bazı işler için artık daha ucuz olan turşusuna yöneldiği dile getirdi. Ayrıca Ünal, taze sarımsağın yerine turşusunu nasıl faydalı olabilecekleri konusunda da görüşünü paylaştı. Atalay şunları söyledi: "Bu yıl sarımsak turşusu en çok sattığımız turşu çeşitlerimizden biri. Turşuya vatandaşların ilgisi geçen senelere göre çok yüksek. Neden? Çünkü tazesinin kilosu pazarda yaklaşık 60 liraya satılırken biz burada kilosunu ortalama 25 liradan satıyoruz. Belki bunlar yemeklere ayrı bir lezzet vermek için değil, ama bunun haricinde taze sarımsağın görebileceği birçok işi sarımsak turşusuyla yapılabilir. Örneği; salata için çok kullanılıyor müşterilerimiz. Doktor tavsiyesiyle kullanmak isteyen bazı vatandaşlar tazesini kokudan dolayı tüketemiyor ya da yüksek fiyatından dolayı da kullanamıyor. O durumda turşusunu kullanıyor ve hemen hemen işi gördüğü söyleniyor. Vatandaşlar yine yemek yerken tatmak için ağzına atıyorlar. Bir diğer yanı ise doğal antibiyotik özelliği bulunan sarımsak, turşusu yapılıp tüketildiğinde idrar yolu ve vajinal enfeksiyonları tamamen kurutur. Cildi tazeleme etkisi olan sarımsak turşusu, kadınların kabusu olan akne oluşumunu da yok ediyor. Kan akışını hızlandırıyor. En önemli faydası ise akciğerlerde oluşan enfeksiyonları yok etmede son derece etkili olmasıdır. Enerji verdiğini ve yağ yakımını hızlandırdığını da sarımsak turşusunun faydalarındandır. "YEMEK İÇİN BAZI VATANDAŞLAR KULLANIYOR" Tazesine göre çok daha uygun olduğu için tam işi görmese de yemek için de bazı vatandaşlar artık bunu kullanıyor. Çünkü tazesi 60 lirayken hiç kullanmamak yerine bunu tercih ediyorlar. Biz turşunun içine suyu da kattığımız için ucuza satıyoruz gibi yanlış bir anlaşılma olmasın. Öyle bir şey yok. Turşunun suyunu biz fazla olarak katıyoruz. Yerli üretimi olanları temizleterek satıyoruz. Çin'den gelen sarımsağını ise tamını satıyoruz. Şimdi bunu pazardan aldığınız sarımsağını de temizledikçe ne kadar kalırsa bu da yaklaşık olarak ona denk gelir. Şimdi bu özellikleri taze sarımsağında varken hemen hemen aynı özelliği turşusunda da var. Bu nedenle vatandaşlar bunları düşünerek sarımsak turşusunu daha ucuza alıyor ve almayana da almasını tavsiye ederim" Kaynak: İHA
Kastamonu İl Jandarma Komutanlığı ile Taşköprü İlçe Jandarma Komutanlığınca Kastamonu’nun Taşköprü ilçesinde yasadışı yollardan silah ve mühimmat temin eden 5 şahsa yönelik müşterek operasyon gerçekleştirildi. Kastamonu İl Jandarma Komutanlığı ile Taşköprü İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerince Taşköprü ilçesinde gerçekleştirilen operasyonda yapılan aramada 4 adet ruhsatsız tabanca, 392 adet 9 mm tabanca fişeği, 34 adet 7.65 mm çapında tabanca fişeği, 6 adet 6.35 mm çapında tabanca fişeği, 1 adet 9 mm çapında kurusıkı tabanca ve 55 adet kuru sıkı tabanca fişeği, 4 adet ruhsatsız av tüfeği ve 130 adet av tüfeği fişeği ele geçirildi. Jandarma ekiplerince gözaltına alınan 5 şüpheli şahıs, karakoldaki işlemlerinin ardından adli makamlara sevk edildi. Şahıslara 5729 ve 2521 sayılı kanunlar gereğince de idari yaptırım uygulandı.
tr
1604126191_1608262507
3
Cumhurbaşkanı Erdoğan 16-19 Mayıs tarihleri arasında uygulanacak olan sokağa çıkma yasağı detaylarını açıklamıştı. Vatandaşlar ise 16-17-18-19 Mayıs sokağa çıkma yasağı hangi şehirlerde olacak? sorusunun yanıtını merak ediyor. 4 GÜNLÜK SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI HANGİ İLLERİ KAPSIYOR? Sokağa çıkma yasağı seyahat yasağının devam ettiği Ankara, Balıkesir, Bursa, Eskişehir, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Manisa, Sakarya, Samsun, Van ve Zonguldak'ta uygulanacak. MARKETLER HANGİ GÜN AÇIK OLACAK? Sokağa çıkma yasağı tarihlerini ve detaylarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Ülkemizin dün tamamında 65 yaş üstü vatandaşlarımıza belli saatlerde sokağa çıkma imkanı verdik. Bu vatandaşlarımızın yürüyüş yaptıklarını, güneşlendiklerini görmekten memnuniyet duyduk. Çarşamba günü aynı saatlerde 0-15 yaş grubu çocuklarımız, Cuma günü 15-20 yaş grubu aynı imkanlardan faydalanacaktır. Bu uygulamayı önümüzdeki haftalarda da sürdürmeyi planlıyoruz. 16-17-18-19 Mayıs tarihlerinde sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacaktır. 18-19 Mayıs günlerinde bakkal, market, kasap, manav, fırın, tatlıcı gibi işletmelerin 10.00-16.00 arasında hem satış hem evlere servis için açık olmalarına imkan tanıyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan 16-17-18-19 Mayıs tarihlerinde toplamda 4 gün olacak şekilde sokağa çıkma yasağı uygulamasının yapılacağını duyurmuştu. Vatandaşlar ise illerin isim listesindeki son durumu merak ediyor. SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI OLAN İLLER HANGİLERİ? Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, korona virüsü salgını sonrası normalleşme süreci kapsamında 9 ilimizin daha seyahat yasağının kaldırıldığını açıkladı. Başkan Erdoğan aynı zamanda 16-19 Mayıs tarihleri arasında toplamda 4 gün olacak şekilde sokağa çıkma yasağı uygulamasının da gerçekleştirileceğini kamuoyuna duyurdu. Sokağa çıkma yasağının uygulanacağı iller ise merak konusu oldu. Sokağa çıkma yasağı seyahat yasağının devam ettiği Ankara, Balıkesir, Bursa, Eskişehir, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Konya, Manisa, Sakarya, Samsun, Van ve Zonguldak'ta uygulanıyor. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI GENELGESİ TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ!
tr
1578688252_1560431830
2
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla birlikte demir yolu hatlarında alınan tedbirleri ve yeni uygulamaları anlattı. Salgının yayılmasını engellemek amacıyla ilk aşamada şehirler arası yolculukların kısıtlandığını anımsatan Karaismailoğlu, yüksek hızlı, ana hat ve bölgesel trenlerde 28 Mart‘tan itibaren yolcu seferlerinin geçici olarak durdurulduğunu söyledi. Karaismailoğlu, boşta kalan kapasiteyi yük trenlerine tahsis ederek, sanayicinin, üreticinin ve ihracatçının lojistik ihtiyacını karşılama yoluna gittiklerini bildirdi. Bu kapsamda attıkları adımlar hakkında bilgi veren Karaismailoğlu, "28 Mart'tan itibaren demir yollarımızda yolcu taşıması kısıtlanınca tüm imkanları yük taşımacılığı için seferber ettik. Mümkün hatlardaki demir yollarımızı insan teması olmadan yük taşıması için kullanıyoruz. Kamyon ve tırlarla yapılan taşımaların kısıtlanması nedeniyle özellikle İran ve Bakü-Tiflis-Kars (BTK) demir yolu güzergahlarında taşımalara yoğun talep bulunuyor." diye konuştu. İzlenen stratejinin önemine dikkati çeken Karaismailoğlu, şöyle konuştu: "Koronavirüs salgınının ekonomik etkilerine karşı alınan önlemler kapsamında özellikle İran ile yapılan taşımaların büyük bir çoğunluğu demir yoluyla ve insan teması olmadan gerçekleştirilmeye başlandı. Vatandaşlarımızın ihtiyacı olan tüm ürünlerin demir yollarımız üzerinden ülkemize getirilmesini sağlıyoruz. Şu anda demir yollarımızda vatandaşlarımızı taşıyamıyoruz ancak onların sağlığı ve geleceği için ihtiyacı olan tüm yükü demir yollarımız sırtlandı." "YÜKLER İNSAN TEMASI OLMADAN TAŞINIYOR" Bakan Karaismailoğlu, Türkiye'den İran'a, bu ülkeden Türkiye'ye gidip gelen yük vagonlarının insan teması olmadan nasıl taşındığını da anlattı. Bu kapsamda, her iki tarafın lokomotif ve personelinin sınırı geçmediğini vurgulayan Karaismailoğlu, İran'dan Türkiye'ye gelen vagonların dezenfekte edilip sevk için gara getirildiğini bildirdi. Karaismailoğlu, demir yollarında ulusal ve uluslararası taşımacılığın tüm önlemler alınarak yapıldığına işaret ederek, şu bilgileri verdi: "Kapıköy Sınır Garı'nda vagon dezenfekte sistemi devreye alındı. Böylece TCDD Taşımacılık AŞ, sınırlı şekilde geçişe açılan İran demir yolu sınır kapısında, 8 Nisan itibarıyla İran yönüne 1130 dolu vagonla 42 bin 645 ton yükü, insan teması olmaksızın teslim etti. İran'dan da ülkemize 529 vagon ile 20 bin 924 ton insan teması olmaksızın yük geliyor. İran yönü taşımalar için yaklaşık 329 bin ton yük taşıma talebi bulunuyor." "TRENLER DEZENFEKTE KABİNİNE ALINIYOR" Karaismailoğlu, sadece yük taşınmasına ve hiçbir şekilde insan temasına izin verilmemesine karşın, tüm yük trenlerine hem sefer öncesinde hem sonrasında dezenfekte işlemi uygulandığını söyledi. Kovid-19 tedbirleri kapsamında dezenfeksiyon işlemlerinin titizlikle yapıldığını, trenlerin araç dezenfekte sistemi bulunan kabinlere alınarak temizlendiğini aktaran Karaismailoğlu, "Trenlerimizde sadece yük taşıması yapılmasına karşın biz tedbiri elden bırakmıyoruz. Titizlikle hem sefer öncesinde hem yüklerin yurda girişinde hem de seferlerin sonunda kabinlere alarak dezenfekte işlemlerini uyguluyoruz. İşimizi şansa bırakmıyoruz." değerlendirmesinde bulundu. "BTK’DE TAŞINAN YÜK MİKTARI 46 BİN TONU GEÇTİ" BTK demir yolu hattında ise 23 Şubat itibarıyla sınır kapılarının kara ve demir yollarına kapatıldığını, 5 Mart’tan itibaren ise sınırlı olarak demir yolu hattı üzerinden yük taşımasının başlatıldığını hatırlatan Karaismailoğlu, "Bu süreçte 566 vagonla 23 bin 500 ton yük geldi. Aynı hattan 579 vagonla 23 bin ton yük de ihraç edildi. Toplamda BTK demir yolu hattında, 5 Mart sonrasında 46 bin 500 ton yük taşındı." dedi. İhraç eşyaların ağırlıklı olarak muhtelif inşaat malzemelerinden oluştuğunu ifade eden Karaismailoğlu, Kapıkule üzerinden Avrupa yönüne de günlük ortalama 7 bin 500 ton yük taşındığını bildirdi. Bakan Karaismailoğlu, özel demir yolu tren işletmecilerinin de yük taşımalarına tüm tedbirleri alarak devam ettiğini sözlerine ekledi.
TİCARET Bakanı Ruhsar Pekcan, "Bakü-Tiflis-Kars demir yolu şu anda 2 bin 500 ton kapasiteyle bütün iş dünyasının hizmetine açık. Biz bunu 6 bin tona çıkarabilecek kapasitedeyiz" dedi. Bakan Pekcan, koronavirüs salgını nedeniyle gümrük kapılarında alınan tedbirlere ilişkin, bakanlık binasında basın toplantısı düzenledi. Bakan Pekcan, dünyanın zor bir dönemden geçtiğini, yakın tarihin en büyük sınavlarından birinin verildiğini söyledi. Koronavirüs salgınının insan hayatını etkilemekle birlikte, ekonomiyi de olumsuz yönde etkilediğini kaydeden Bakan Pekcan, "Bakanlık olarak, ülkemizde bu virüs görülmeden önce diğer bakanlıklarımız ve kurumlarımızla koordinasyon halinde ciddi önlemler almaya başladık. Bu doğrultuda temassız ihracat, temassız dış ticaret çalışmalarımızı geliştirdik. Bu konuda bütün dünyaya örnek olacak ciddi başarılar elde ettik. İş dünyamızın, bu imkanları kullanarak ticaretlerine devam etmelerini istiyorum" dedi. 'O GÜN 'TİCARETE KAPANMAYACAK' DEDİM' Bakan Pekcan, 1 Mart itibariyle Irak ile olan yolcu giriş çıkışlarının kapatıldığını hatırlatarak, şöyle konuştu: "Ben o gün 'ticaret kapanmayacak' dedim. Burada, şoför ve konteyner değiştirme ile bütün sağlık tedbirlerini alarak bunu başarıyla gerçekleştiriyoruz. Önceden 500 TIR'dı, bin 140 TIR'a kadar çıktık ve inşallah bunu artırarak devam edeceğiz. Oralarda tampon bölgeler kurduk. Alınan sağlık tedbirleri kapsamında, tüm araçlar dezenfekte ediliyor. Bu vesileyle, Irak'la olan ticaretimizin eski seviyelere gelmesi için çalışıyoruz. İran'la da bu sorunu yaşadık. Fakat İran ile aramızda tampon bölgede yok. O bölgeyi kurmak için araştırmalar yaptık. Çünkü İran'a bizim senede 130 bin TIR'ımız gidiyor. Bunun 94 bin TIR'ı İran içine, 36 bini ise oradan Orta Asya'ya gidiyor. Bu kapsamda öncelikle Gürcistan ve Azerbaycan ile iletişimlerimizi kurduk. Türkgözü, Çıldır, Aktaş ve Sarp gümrük kapılarımızın kapasitelerini artırarak 24 saat çalışır hale getirdik. Gürcü ve Azeri yetkililerle iş birliği halinde İran üzerinden Orta Asya'ya giden 36 bin TIR, bu güzergahtan geçebilir hale getirdik. Günde 100 TIR girişi artırdık" 'BAKÜ-TİFLİS-KARS DEMİR YOLU, 2 BİN 500 TON KAPASİTE İLE HİZMETE AÇIK' Bakan Pekcan, bu dönemde demir yollarına ağırlık verilmesi gerektiğini belirterek, "Bakü-Tiflis-Kars demir yolu şu anda 2 bin 500 ton kapasiteyle bütün iş dünyasının hizmetine açık. Biz bunu 6 bin tona çıkarabilecek kapasitedeyiz. Böyle bir talep olması halinde 6 bin tona çıkaracağız. Bu dönemde zaten demir yollarına ağırlık vermeliyiz. İran ile sorunumuzu da Kapıköy tren yolu ile çözdük. Kapıköy'den bizim lokomotiflerimiz treni iterek götürüyor. İran sınırına girince de İran'daki lokomotifler treni çekiyor. Sistemi bu şekilde çalıştırıyoruz. Şu anda 80 vagon yaklaşık 160 TIR yükü yapıyor. Hizmete hazır ve bugün itibariyle 120 vagona 240 TIR'a eşit kapasiteye çıkaracak durumdayız" diye konuştu. 'AVRUPA BİZİM EN BÜYÜK TİCARET ORTAĞIMIZ' Bakan Pekcan, Kapıkule'de önlem aldıklarını, 18 Mart itibari ile 46 ülkeye daha giriş çıkış yasağı getirildiğini anımsatarak, yeni önlemleri de devreye aldıklarını kaydetti. Bakan Pekcan, şunları kaydetti: "Öncelikle Türk TIR'larını gümrük sahamıza alarak burada bulunan TIR parkında araç ve şoför değişimini gerçekleştiriyoruz. Yabancı TIR'lar için de bu işlemi sağlıyoruz. Burada da bin 138 araca ulaştık. İnşallah bu kapasiteyi de arttıracağız. Kapıkule'de 24 Mart'ta, 50 kilometre kuyruk oldu. Şu anda da bu kuyruğu 15 kilometreye düşürdük. Hafta sonu itibari ile daha fazla düşmesini ümit ediyoruz. Orta Avrupa'ya; İtalya'ya, Fransa'ya da bizim ticaretimiz var. Avrupa bizim en büyük ticaret ortağımız. Türkiye'de Pendik, Tuzla, Ambarlı, Yalova, Çeşme ve Mersin limanlarından, İtalya'da Trieste ve Bari limanlarına, Fransa'da Toulon ve Sete limanlarına, İtalya'ya yılda 170 bin, Fransa'ya da yılda 50 bin civarında araç gönderiyoruz. Tedbirler alındığı andan itibaren biz bu araçları feribotla şoförsüz olarak gönderiyoruz. Karşı taraf çekicisiyle yükü alıyor. Feribotla gelen mürettebatın da inişine izin vermiyoruz. Boşaltma esnasında dezenfektan yapıyoruz. Gemi boşaldığı zaman da tekrar dezenfekte ederek işlemleri gerçekleştiriyoruz." 'ÇERKEZKÖY-PLOYDU DEMİRYOLU HATTI, GÜNDE 2 SEFER YAPACAK' Pekcan, Çerkezköy-Ploydu demir yolu hattında seferlerin günde ikiye çıkarılacağını belirterek, şöyle konuştu: "Kapıkule'den de bizim bir trenimiz var; yılda 35 bin 800 vagon taşıyor. Bunu da en kısa zamanda 50 bin vagon taşıyabilecek hale getirecek durumdayız. Aşağı yukarı 100 bin TIR eder. Bugün itibarıyla da Çerkezköy-Ploydu demir yolu hattı vardı, günde bir kere çalışırdı. Bugün itibarıyla 14.00'te bir sefer daha koyduk. Onu da iki katına çıkardık. Bulgaristan'a gidecek yükler de bu yolla gidecek. Gerekmesi halinde Karasu-Köstence arasına yeni bir feribot seferi koyma imkanımız var. Bu da günde 400 TIR kapasitesine ulaşabilecek durumda. Ticaret Bakanlığı olarak her türlü güvenlik tedbirlerini alarak ticaretin sağlanması için üstün bir kuvvet sarf ediyoruz.".
tr
1489542862_1488910467
4
Haber - Kamera: Oğuzcan YAZAR, Hasan YILDIRIM/İSTANBUL,() ŞİŞLİ'de fırtınada, Hasan Aydın'ın başına isabet eden parçanın düştüğü belirtilen reklam panosu kaldırılıyor. Olay, Şişli, Büyükdere Caddesi üzerinde önceki gün saat 19.00 sıralarında meydana geldi. Hasan Aydın rüzgar nedeniyle reklam panosundan koptuğu belirtilen parçanın kafasına düşmesi sonucu hayatını kaybetti. Hasan Aydın'ın ölümünün ardından harekete geçen polis ekipleri, çevredeki güvenlik kamera kayıtlarını inceleyerek çalışmalara başladı. Çevredeki güvenlik kamera kayıtlarının incelenmesinin ardından Hasan Aydın'ı öldüren parçanın, panodan veya nereden koptuğunun tespit edilebileceği öğrenildi. REKLAM PANOSU KALDIRILIYOR Olayın ardından vinç yardımıyla sabitlenen reklam panosunun kaldırılması için bugün ekipler çalışma başlattı. Hasan Aydın'ın ölümüne neden olduğu iddia edilen pano parça parça sökülerek indirildi. Görüntü Dökümü: ------------- Muhabir anonsu (Oğuzcan YAZAR) Zabıtalardan detay Panonun kaldırılmasından detay Çalışanlardan detay Yerdeki pano parçalarından detay
ŞİŞLİ'de kaldırımda yürüyen bir kişi, reklam panosundan kopan bir parçanın kafasına düşmesi sonucu öldü. Reklam panosu, devrilmemesi için iki vinçle sabitlendi. Olay, Zincirlikuyu Büyükdere Caddesi'nde dün 19.00 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Hasan Aydın, Zincirlikuyu metrobüs durağına gitmek için kaldırımda yürüdüğü sırada, kafasına reklam panosundan kopan bir parça düştü. Ağır yaralanan Aydın, ambulansla çevredeki özel bir hastaneye kaldırıldı. Hasan Aydın, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti. Olayın ardından, bir inşaatın önündeki reklam panosu rüzgardan devrilmemesi için iki vinç yardımıyla sabitlendi.
tr
1567551112_1635640259
1
GÜLŞAH ANAK KOVİD-19’UN yayılmasının önlenmesi amacıyla İçişleri Bakanlığı’nın valiliklere gönderdiği talimat kapsamında, 65 yaş üstü ve kronik hastalığı bulunan vatandaşların emekli maaşları konutlarında ödenecek. Bu çalışmalarda Alanya Emniyet Müdürlüğü ile Alanya Jandarma Komutanlığı ve PTT de önemli bir görev üstlendi. Antalya Valiliği talimatıyla harekete geçtiklerini açıklayan Alanya Kaymakamı Mustafa Harputlu, Alanya’da bu kapsama giren tüm vatandaşların evlerine gidilerek ödeme yapıldığını söyledi. Özellikle yaşlı vatandaşları ve yakınlarını uyaran Kaymakam Harputlu, “Bazı kişiler telefonla yaşlı vatandaşlarımızı arayarak “Evinize geleceğiz, bize kişisel bilgilerinizi önden vermeniz gerekiyor” diyerek dolandırıcılık girişiminde bulunduklarına yönelik ihbarlar alıyoruz. Vatandaşlarımız kesinlikle telefonla arayan kişilere şahsi bilgilerini vermesin. Alanya Kaymakamlığı’nın görevlendirdiği resmi memurlar evlere bizzat giderek ödemeyi sosyal mesafeyi de koruyarak evde yapıyor. Bu konuda yaşlı vatandaşlarımızın ve yakınlarının dikkatli olmalarını özellikle rica ediyoruz” dedi. Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi kapsamında Antalyalı 38 bin 714 kişiye destek ödemeleri, Antalya Valisi Münir Karaloğlu'nun talimatıyla PTT şubesi yerine 19 ilçede evlere gidilerek başladı. Bin liralık ödemeler, görevliler tarafından imza karşılığı evlerde yapılıyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın koronavirüs salgını nedeniyle açıkladığı 100 milyar liralık Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi içinde yer alan 1000 liralık destek ödemeleri Antalya'da da başladı. Antalya Valisi Münir Karaloğlu'nun talimatıyla programa başvuran 38 bin 714 kişiye 1000'er liralık ödemeler PTT yerine evlerinde yapılıyor. 'EVDE KAL! YARDIM KAPINI ÇALSIN' Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın açıklamasına göre vatandaşlar PTT Kart, kamu bankaları ATM'leri veya PTT şubelerine giderek destekten faydalanabileceklerdi. Vali Münir Karaloğlu, vatandaşların yardım almaya giderken olası virüs tehdidiyle karşı karşıya kalmaması için yardımların evlere teslim edileceğini açıkladı. Jandarma, emniyet personeli ve Vefa Sosyal Destek Grubu Görevlileri ailelere yardımlarını evlerinde teslim ediyor. Görevliler ayrıca market ihtiyaçlarını da karşılaşıyor. ANTALYA'DA 38 BİN 714 KİŞİYE 38 MİLYON 714 BİN LİRA Ekonomik İstikrar Kalkanı Paketi kapsamında 81 ille eş zamanlı olarak Antalya'da da tespit edilen ihtiyaç sahiplerine ödemeler yapılmaya başladı. Bu kapsamda Antalya merkez ve 19 ilçesinden tespit edilen 38 bin 714 kişiye 38 milyon 714 bin liralık destek ödemesi yapılıyor. Doğum tarihlerinin son rakamları dikkate alınarak yapılacak ödemeler tarihleri ise şu şekilde açıklandı. 0-5 ile bitenler 1 Nisan 2020, 1-6 ile bitenler 2 Nisan 2020, 2-7 ile bitenler 3 Nisan 2020, 3-8 ile bitenler 4 Nisan 2020, 4-9 ile bitenler 5 Nisan 2020. HANGİ İLÇE NE KADAR DESTEK ALDI Akseki 527, Aksu 1442, Alanya 4620, Demre, 816, Döşemealtı 666, Elmalı 980, Finike 1280, Gazipaşa 2206, Gündoğmuş 788, İbradı 157, Kaş 2665, Kemer 378, Kepez 8862, Konyaaltı 893, Korkuteli 866, Kumluca 1328, Manavgat 3404, Muratpaşa 3954 ve Serik 2882 kişi. (DHA)
ALANYA'NIN Oba Mahallesi'nde yerleşik olarak yalnız yaşayan 58 yaşındaki İngiliz vatandaşı Paul Sevwight’ten 15 gündür haber alamayan komşuları durumundan şüphelenerek kapısını çaldı. Kapının açılmaması koşumları durumu üzerine 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine gelen sağlık ve polis ekipleri savcılık izniyle eve girerek Sevwight’i yerde hareketsiz halde yatarken buldu. Eve çağrılan sağlık ekiplerinin incelemesinde Paul Sevwight’in yaşamını yitirdiği belirlendi. Paul Sevwight’in cansız bedeni savcılık incelemesinin ardından otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. (GÜLŞAH ANAK)
tr